logo
23 NİSAN 2024

Dünya İstanbul'da buluştu

27.11.2005 00:00:00
Prof. Dr. Haydar Baş'ın ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli, Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi'nin birinci gün oturumlarının yapıldığı Lütfi Kırdar Sergi Sarayı'nda dünyanın dört bir yanından gelen yüzü aşkın bilim adamının değerlendirmeleriyle dünyaya tanıtıldı İktisat tarihinde çığır açılıyorTürkiye'yi "kâinat devleti"ne dönüştürmenin yanında bütün insanlığı açlık ve sefaletten kurtarmanın, huzur ve refaha kavuşturmanın formüllerini de ihtiva eden Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli tezi, ülkemizin yanısıra dünyanın dört bir yanından akademisyen, ilim, fikir, düşünce adamı, ekonomistin katıldığı bir kongre ile Türkiye ve dünyanın dikkatine sunuldu. Ülkelerin ekonomik bağımsızlığı için gerekli olan gelir dağılımındaki adaletin, sürekli büyümenin ve tam istihdamın ilk defa kendisinde cevap bulduğu, iktisat tarihinde yeni bir çığır açan Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nin, yerli ve yabancı yüzü aşkın bilim ve düşünce adamı tarafından "Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi"nde değerlendirilmesine başlandı.Büyük önem arzeden kongre Milli Mücadele yıllarının yokluğunu, kıtlığını ve kuşatılmışlığını Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde 1. İzmir İktisat Kongresi ruhu ile aşan Türkiye'nin, bugün de en az dün kadar ekonomik bir kıskacın içinde bulunduğu, sadece Türkiye ekonomisinin değil tüm dünya ekonomilerinin de aynı negatifliğe maruz kaldığı bir zaman diliminde gerçekleşmesi dolayısıyla büyük önem arz eden kongrenin ilk gün programı İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre Merkezi'nde gerçekleştirildi. Muharrem Bayraktar'ın sunumu, İstiklal Marşı ve saygı duruşu ile başlayan kongrenin ilk gün açılışında, araştırmacı yazar Metin Aydoğan, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferit Hakan Baykal ve araştırmacı yazar Zafer Yalçın birer takdim konuşması yaptılar. Manifesto niteliği taşıyan modelProf. Dr. Haydar Baş'ın önerdiği "Milli Ekonomi Modeli"nin, ortaya koyduğu kavram, ilke ve görüşler açısından bir ilki oluşturduğu için oldukça önemli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Ömer Saraçoğlu, içte ve dıştaki egemen güçlerin, böyle bir modeli  karşılarına alıp, uygulanmaması için her türlü hain engeli ortaya koyacaklarına da işaret ederek, Milli Ekonomi Modeli, klasik modellerin 'kaynakların sınırlı, ihtiyaçların sınırsız' olduğu görüşünün yanlış, bunun tam tersinin  bir hakikat olduğunu  cesaretle ortaya koymuştur...Milli ekonomi modelinin en önemli taraflarından birisi de, faizi ekonominin konusu olmaktan çıkararak, üreticiye maliyetsiz kredi sağlaması ve böylece maliyet enflasyonunu temelden yok etmesidir... Vatan sevgisinin yok olmasına, ticaret ve sanayiinin büyük kapitalistlerin eline geçmesi nedeniyle halkın büyük bir kısmının karın tokluğuna çalışan işçiler seviyesine inmesine ve geçim sıkıntısı yüzünden birçok insanın ruhsal dengesizlik içine düşmesine sebep olan kapitalist ekonomik sistemler, bu olumsuzlukları taşımayan Milli Ekonomi Modelinin alternatifi bile olamazlar" derken; Araştırmacı-Yazar Mustafa Çınkı, "Ülkemizin içinde bulunduğu durum ve ülkeler için bir dogma niteliği kazandırılmış Batı kökenli iktisat karşısında; ulusal birlik ve bütünlüğümüze, Cumhuriyetimize  yönelik tehdit ve tehlikeleri işaret ederek  Türk ulusunu  uyandırmaya ve bilgilendirmeye çalışan Sn Prof. Dr. Haydar Baş bu kez de çözüm önerileriyle  dolu Milli Ekonomi Modeliyle Türk ulusu ve devletinin bağımsızlığını yeniden kazanması noktasında yol gösterici önemli bir görevi ifa ediyor.  Ve bizlere ülkemizin içinde bulunduğu vahim durumdan kurtulması ve bağımsızlığımızın tekrar kazanılması noktasında; milletin ve devletin tam anlamıyla milli bir niteliğe kavuşması gerçeğini ortaya koyduğu gibi ulusal güç unsurlarımız olan 'toprak - toprak altı ve üstü  doğal kaynaklar - nüfus ve ekonomik gücün' bağımsızlığa giden yolda nasıl değerlendirilmesi gerektiği konusunu yalın bir biçimde anlatıyor" şeklinde konuştu. Milli Ekonomi Modeli'nin; Batı orijinli iktisat anlayışına, karşı bir manifestolar niteliği de taşıdığını ve bu modelin cesaretle açmış olduğu yolda, ülkemizin aydınları ve bilim adamlarının  yürümesinin, Milli Ekonomi Modeli üzerine yeni taşlar koyarak Türk Devleti ve Milletinin refahını özgüvenini sağlayacak açılımlar sağlamasının, ülkemizin içine sokulduğu sömürge ekonomisinden çıkılması noktasında  artık bir zorunluluk halini aldığını ifade etti.Mevcut nazariyeler zayıf ışık saçarken"Prof. Dr. Haydar Baş'ın ihtiyacın mahdutluğu kaynakların gayrimahdutluğu konsepti bugünkü iktisadiyat ilminde müterakki çevriliştir. O umumen beşeriyyetin düştüğü kapalı daireden çıkış yoludur" diyen Prof. Dr. Ruşen Quliyev, özetle şunları söyledi: "Milli Ekonomi Modeli'nin mühim iddialarından biri çok insanın istihsale celp olunmasıdır. Bu hem ihtiyarlayan garp ülkeleri, hem de işsizlik seviyesi yüksek olan zayıf ülkeleri için aktüeldir... Mevcut nazariyeler zayıf ışık saçıyor. Ama çıkışı göstermiyor. Haydar Baş nazariyesinin ışığı farklıdır. Bu ışıkta nur var. Bu beşeriyeti iktisadi davranış bataklığından çıkarmaya kadir nazariye, iktisadiyat ilminde inkilabi yeniliktir. Burada yazılmış fikirlerin reelleştirilmesi ise beşeri problemlerin düzgün halli esasının, homo-deus esasının başlangıcı olacaktır. Lakin bu nazariyenin ve ondan doğan fikirlerin hayata geçirilmesinin şiddetli aksi tesirle yüzleşeceğini nazara almak ve mübarezeye hazır olmak gereklidir." Üstünlüğümüzü iade edecekMilli Ekonomi Modeli'nin Üretim, Faiz Teorisi ve Sosyal Devlet Politikası konularını değerlendiren Prof. Dr. Yakup Çiçek, görüşlerini, "ülkemizin her kesimini ilgilendiren güncel önemli konuların ele alındığı 'Milli Ekonomi Modeli' isimli eser, insanımızı içinde bulunduğu ekonomik, siyasi ve idari sıkıntı ve bunalımlardan kurtarmayı, adil ve dengeli idari ve ekonomik bir yapıya kavuşturmayı ve bunun yollarını göstermeyi hedef almakta" şeklinde özetlerken, Prof. Dr. Sania Baltanova görüşlerini şöyle dile getirdi: "Tezi incelediğimizde en dikkat çeken özelliği tüketici kesiminin güçlendirilmesi için getirdiği kurallardır. Her sistemin esas olarak ele aldığı bir sınıf vardır. Milli ekonomi modeli ise hem diğer sistemler tarafından gündem edilmeyen, hakları gasp edilen kesimin güçlendirilmesini hedeflemekte; hem de ekonominin şimdiye kadar halledemediği sorunların bu kesimin güçlendirilmesi ile çözüleceğini ispatlamaktadır. Tez kendi içinde mükemmel bir dengededir. Milli Ekonomi Modeli getirdiği orijinal kurallar bütünü ile iktisat tarihinde eleştirilemeyecek model olması özelliğiyle tektir. Ayrıca kapitalist ve sosyalist sistemlerin halledemediği konuları da çözüme kavuşturduğu için onları da tarihe gömmektedir. Milli Ekonomi Modeli'yle Türk -İslam medeniyeti Batı medeniyeti karşısında tekrar üstünlüğü elde edecektir."
'Ayaküstü olacak iş değil bunlar'
Özel'le görüşeceği tarihi açıkladı
Özel, 10. Cumhurbaşkanı Sezer ile görüştü
'Düzenli aralıklarla ziyaret edeceğiz'
Erdoğan'ın anayasa çağrısına yanıt verdi
'Bir şey uymamak için değiştirilmez'
İsmailağa şeyhi Hasan Kılıç uğurlandı
Erdoğan en ön safta yer aldı
Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde flaş gelişme
Ceset parçaları bulundu
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
'Ayaküstü olacak iş değil bunlar'
Özel'le görüşeceği tarihi açıkladı
Özel, 10. Cumhurbaşkanı Sezer ile görüştü
'Düzenli aralıklarla ziyaret edeceğiz'
Erdoğan'ın anayasa çağrısına yanıt verdi
'Bir şey uymamak için değiştirilmez'
İsmailağa şeyhi Hasan Kılıç uğurlandı
Erdoğan en ön safta yer aldı
Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde flaş gelişme
Ceset parçaları bulundu
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü

Steinmeier, Gaziantep'te depremzedelerle bir araya geldi

Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Gaziantep'in Nurdağı ilçesinde depremzedelerle bir araya gelerek resim sergi alanını gezdi.
23.04.2024 20:45:00 / Güncelleme: 23.04.2024 20:49:35
İhlas Haber Ajansı
Steinmeier, Gaziantep'te depremzedelerle bir araya geldi
Steinmeier, Gaziantep'te depremzedelerle bir araya geldi
Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Türkiye temaslarının 2. gününde Gaziantep Gazikent İlkokulu'nu ziyaret sonrası 6 Şubat depremlerinde ağır hasar alan Nurdağı ilçesine geçti.

Steinmeier, Nurdağı ilçesinde depremzedelerle bir araya geldi. Steinmeier, Nurdağı'nda konteyner kent içerisinde bulunan deprem sergi alanını ile 23 Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı adlı sergi alanını gezdi.



Steinmeier'e Gaziantep Valisi Kemal Çeber ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de eşlik etti.

İsmailağa Cemaati lideri Hasan Kılıç'ın cenazesine Erdoğan ve damadı da katıldı

Fatih Camii'nde düzenlenen törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı.
23.04.2024 19:27:00 / Güncelleme: 23.04.2024 19:35:11
İhlas Haber Ajansı
İsmailağa Cemaati lideri Hasan Kılıç'ın cenazesine Erdoğan ve damadı da katıldı
İsmailağa Cemaati lideri Hasan Kılıç'ın cenazesine Erdoğan ve damadı da katıldı
İstanbul'da hayatını kaybeden İsmailağa Cemaati lideri Hasan Kılıç, son yolculuğuna uğurlandı.

Fatih Camii'nde düzenlenen törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı.



Mahmud Efendi'nin vefatı üzerine İsmailağa Cemaati'nin başına geçen Hasan Kılıç, dün tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmişti.

94 yaşında hayatını kaybeden Hasan Kılıç için Fatih Camii'nde cenaze töreni düzenlendi.



Törene Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Valisi Davut Gül, İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş, Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu ve Kılıç'ın çok sayıda yakını katıldı.



Hasan Kılıç'ın naaşı Sakızağacı Şehitliği'nde toprağa verildi.

Atatürk'ün yazdığı ve Atatürk'ü yazan kitaplar

Türk milletini esaretten kurtaran ve yıkılmış bir imparatorluğun küllerinden Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Mustafa Kemal Atatürk, onca zorlu işlerinin arasında kitap yazmaya da vakit yaratmıştır. Onun hakkında çok sayıda önemli biyografiler kaleme alınmıştır. Özellikle Prof. Dr. Haydar Baş'ın yazdığı 'Hoş Geldin Atatürk' eseri adeta bir başyapıttır 
23.04.2024 12:02:00
Mehmet Hakan Akkuş
Atatürk'ün yazdığı ve Atatürk'ü yazan kitaplar
Atatürk'ün yazdığı ve Atatürk'ü yazan kitaplar
Mustafa Kemal Atatürk, hayatı boyunca kitaplarla bütünleşmiş ve okuma sevgisiyle bilgi birikimini artırmıştır. Farklı dönemlerde çeşitli konularda kitaplar da yazmıştır. İşte Atatürk'ün yazdığı bazı kitaplar:

1. Nutuk: Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ve inkılaplarını anlatan bu eser, Atatürk'ün kendi kaleminden çıkmış ve tarihi bir hitabeye dayanmaktadır. Nutuk, günümüzde bile geçerliliğini koruyan önemli bir kaynaktır.

2. Takımın Muharebe Talimi: Askerlikle ilgili konuları ele alan bu kitap, muharebe eğitimi ve stratejileri hakkında bilgi verir.

3. Geometri Kılavuzu: Atatürk'ün kendi el yazısıyla yazdığı geometri kitabı, matematiksel terimlerin anlaşılmasını kolaylaştırmış ve Osmanlıca geometri terimlerine Türkçe karşılıklar bulmuştur.

4. Yurttaş İçin Medeni Bilgiler: Atatürk'ün yazdığı bu eser, medeni bilgileri anlatır ve vatandaşların bilinçlenmesine katkıda bulunur.

Atatürk'ün bu eserleri, hem tarihi hem de güncelliği olan önemli bilgiler içermektedir. Kendisinin ileri görüşlülüğü ve akılcılığı, yazdığı kitaplarda da kendini göstermektedir.


Atatürk hakkında yazılmış bazı biyografiler


Mustafa Kemal Atatürk, modern Türkiye'nin kurucusu ve büyük bir devlet adamı olarak, birçok biyografiye de konu olmuştur. Bu biyografiler, Atatürk'ün hayatının farklı yönlerini aydınlatır ve onun tarihteki yerini daha iyi anlamamızı sağlar. İşte Atatürk hakkında yazılmış bazı önemli biyografiler:

- Atatürk: An Intellectual Biography. Yazar M. Şükrü Hanioğlu tarafından kaleme alınan bu eser, Atatürk'ün düşünce dünyasını ve fikirlerinin oluşumunu derinlemesine inceler. Atatürk'ün modernleşme ve ulus devlet inşası sürecindeki rolünü vurgular.

- Atatürk: The Biography of the Founder of Modern Turkey. Andrew Mango'nun yazdığı bu biyografi, Atatürk'ün kişisel yaşamından politik kariyerine kadar geniş bir perspektif sunar. Atatürk'ün liderlik tarzı ve kararlarına odaklanır.

- Atatürk: A Biography of Mustafa Kemal, Father of Modern Turkey. Lord Kinross'un eseri, Atatürk'ün hayatını ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunu anlatır. Atatürk'ün askeri başarılarından siyasi reformlarına kadar geniş bir yelpazede bilgi sunar.

- Atatürk: Leadership, Strategy, Conflict. Edward J. Erickson'un kitabı, Atatürk'ün askeri stratejilerini ve liderlik becerilerini ele alır. Kurtuluş Savaşı ve sonrasındaki dönemdeki kararlarına ışık tutar.


Hoş Geldin Atatürk


Prof. Dr. Haydar Baş tarafından kaleme alınan 'Hoş Geldin Atatürk'eseri, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatının önemli kesitlerine odaklanıyor. Kitap, Atatürk'ün yaşamını ve liderliğini belge ve bilgilerle aydınlatarak, onun gerçek yönlerini gözler önüne seriyor.

Atatürk, Türk Milleti'ni çağdaş uluslar seviyesine çıkarmak için birbirinden önemli devrimler gerçekleştirmiş, vatan toprağını kurtarmak için birçok kutlu zafer kazanmış büyük bir liderdir. Hoş Geldin Atatürk, bu büyük liderin imanına atılan iftiraları, gizlenen gerçekleri ve örtülen yönlerini açığa çıkarıyor.

Kitap, Atatürk ile ilgili düzenlenen sempozyumlarda yapılan iddialı konuşmaları, çarpıcı makaleleri ve önemli yorumlarıyla kamuoyunda ses getiren Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleminden çıkmıştır. Atatürk hakkındaki tartışmalara son noktayı koymayı hedefleyen bu eser, okuyucuları derinlemesine düşünmeye ve gerçekleri görmeye davet ediyor.

Hoş Geldin Atatürk, Atatürk'ün mirasını anlamak ve onun büyük liderliğini daha iyi kavramak isteyen herkes için önemli bir kaynak niteliği taşıyor.

Çarpıcı deprem uyarısı: Baza ve koltuk altlarını doldurun

İş Güvenliği Uzmanı Halim Oktay Osmanoğlu; deprem öncesi, sırası ve sonrasında yapılacaklarla ilgili açıklamalarda bulundu. Osmanoğlu, 'Baza altlarını dolduralım, toz solumamaya dikkat edelim, gaz patlaması ihtimaline karşı aydınlatma için çakmak kullanmayalım' dedi.
23.04.2024 11:50:00
İhlas Haber Ajansı
Çarpıcı deprem uyarısı: Baza ve koltuk altlarını doldurun
Çarpıcı deprem uyarısı: Baza ve koltuk altlarını doldurun
İş Güvenliği Uzmanı Halim Oktay Osmanoğlu, depremle ilgili açıklamalarda bulundu. Osmanoğlu; deprem öncesi alınması gereken tedbirler, deprem sırasında yapılacaklar ve sonrasında da uyulması gereken kurallar hakkında İhlas Haber Ajansına özel açıklamalarda bulundu.

Osmanoğlu; 'Öncelikle başımızı darbelere karşı korumak için sağlam yapıların yanına saklanmamız gerekiyor. Mesela işte sandalye destekli sağlam masaların altı olabilir. Veya geniş hacimli koltukların dibi olabilir. Kendimize bir yaşam üçgeni oluşturmamız gerekiyor. İş yerimizde başımızı ve ensemizi kapatarak, koruyarak elimizle veya işte elimizdeki kapalı veya bir yastıkta da başımızı koruyarak bir yaşam üçgeni oluşturmamız gerekiyor. Bu yaşam üçgeni içerisinde diz çökerek, kapanarak ve çöp kapan tekniğiyle yerden de tutunarak düşmemek için bu şekilde bir kendimize yaşam üçgeni oluşturmamız gerekiyor. Kapı ve pencerelerden kesinlikle uzak durmamız gerekiyor. Deprem anında paniğe kapılıp kaçmaya çalışmak çok doğru bir davranış olmayacaktır. Merdivende özellikle asansörü kesinlikle kullanmamamız gerekiyor. Merdivenleri kullanmamamız gerekiyor. Yaşanan Maraş depreminde yani mesela dikkat çekiliyor. Evlerimizdeki bazaların, koltukların altlarının mesela dolu olması önemlidir. Bir tavan çöktüğü anda zamanla bazaların altındaki boşluk kapanana kadar çökebiliyor. Orada bir yaşam üçgeni kaybolabiliyor. O yüzden bazaların ve koltukların altlarına destekli malzemeler koymamız önem arz ediyor. Onun dışında avize varsa avizelerin altından kesinlikle kurmamamız gerekiyor. Üzerimize devrilebilecek raflar, dolaplar, bu tarz duvara sabit olmayan eşyalardan da yine uzak durmamız gerekiyor. Dediğimiz gibi deprem alanında kesinlikle eğer bina içinde yani yere yakın değilsek, kaçmaya müsait bir yer değilse bina içerisinde kalmamız ve kendimize bu yaşam üçgenini oluşturmamız önem arz etmektedir' dedi.

'Enkaz altında toz yutmamaya özen gösterin'

Enkaz altındaki yaşam üçgeninde de dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Osmanoğlu, 'Olası bir enkaz altında alma durumunda çok fazla hareket etmemeye özen göstermemiz gerekiyor. Çünkü hava açısından sıkıntılı bir ortam olabilir. Hareket ettiğimizde de toz kalkabilir. O tozları mümkün olduğunca az solumaya dikkat etmemiz gerekiyor. Ağzımızı mendil benzeri bir şey varsa veya elbisemizle, kıyafetimizle ağzımızı kapatarak nefes almamız gerekiyor. Yardım isterken duvarlara veya borulara vurarak yerimizi belli etmeye çalışmalıyız. Bağırmak yine çok fazla toz yutmamıza neden olacağından bağırmak yerine ıslık daha avantajlı olabilir' diye konuştu.

'Enkaz altında çakmak yakmak faciaya neden olabilir'

Dediğimiz gibi en enkaz altında kalma durumunda öyle bir durum varsa kesinlikle çakmak gibi ateşten uzak durmalıyız. Kesinlikle yakmamalıyız. Yine elektrik düğmesini açma, kapama işlemlerini kesinlikle yapmamanız. Herhangi bir patlama riskine karşı uzak durmamız gerekiyor. Yine sarsıntı geçtikten sonra fırın gibi böyle yangın tehlikesi bulunan eşyaları kapatmamız gerekiyor. Sonrasında güvenli bir şekilde dışarıya çıkmamız gerekiyor' dedi.

Bina çıkışlarında da dikkatli olunması gerektiğinin altını çizen Osmanoğlu, 'Binaları terk ederken de dışarıya çıktığımızda binadan malzemeler düşebilir. Taş düşme riski olan yerler olabilir. Binayı tahliye ederken yine başımızı koruyarak hızlı bir şekilde binayı terk etmemiz gerekiyor' diye konuştu.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.