Eğer bu gaflet devam ederse?
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, İstanbul Esenyurt'ta düzenlenen Gadir-i Hum programına katılarak, artan terör olayları konusunda, "Eğer bu gaflet devam ederse Suriye, Irak, Libya ve Afganistan gibi oluruz. Oturacak yer bulamayız" dedi
03.10.2015 00:00:00
YENİ MESAJ/İSTANBUL
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in (sav) Veda Haccı dönüşü Gadir-i Hum bölgesinde Zilhicce'nin 18. günü ( Bu yıl 2 Ekim Cuma) Hz. Ali'yi kendisinden sonra halife tayin etmesinin yıl dönümü kutlanıyor. Gadir-i Hum Bayramı nedeniyle etkinlikler düzenleniyor.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş da, İstanbul Esenyurt'ta bulunan İmam Hüseyin İlim Eğitim ve Yardımlaşma Vakfı'nda önceki akşam düzenlenen Gadir-i Hum programına katıldı.
Programda konuşan BTP Lideri, "Veda Haccı dönüşünde Maide suresinin 'Ey Peygamber! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan onun verdiği peygamberlik görevini yerine getirmemiş olursun' mealindeki 67. ayeti kerimesi nazil oluyor ve bu ayet üzerine sahabesini toplayarak Hz. Ali'yi imam tayin ediyor" dedi.
BTP Genel Başkanı, şunları söyledi: "Peygamber Efendimiz, Hz. Ali'nin kolunu tutarak kaldırıyor ve 'Ali Bin Ebu Talip benim kardeşimdir, vasimdir ve benden sonraki halifemdir' diyor.
Peygamber Efendimiz, bunu ima yoluyla değil, kaş göz işaretiyle değil açık olarak kendisini dinleyen 120 bin sahabeye ilan etmiştir. O, 'Ali Bin Ebu Talip benim kardeşimdir, vasimdir ve benden sonraki halifemdir' demiştir. Bu, bu kadar nettir. Peygamberimiz Gadir-i Hum Hutbe'sine şöyle devam ediyor: 'Allah Resulünün halifesi odur. O mü'minlerin emiridir. Allah tarafından tayin edilen imamdır.' Yani Peygamber Efendimizin İmam-ı Ali'yi halife ilan etmesi, kendi kararıyla değil bizzat Allah'ın emriyledir."
Peygamber Efendimizin Gadir-i Hum Hutbesi'nde 'Benden sonra Ali, Allah'ın emriyle sizin veliniz ve imamınızdır. İmamet makamı ondan sonra da Allah Resulü ile görüşeceğiniz güne (kıyamet günü) kadar onun evlatlarından olan benim neslimin hakkıdır" dediği ifade eden Prof. Dr. Haydar Baş, "Demek ki, bu nesilden yani Ehl-i Beyt'ten olmayan istediği kadar 'ben imamım' desin, tiyatro oynuyor" ifadelerini kullandı.
Sakife'de başlayan fitne büyüyerek günümüze geldi
"Allah'ın sevgilisi dar-ül bekaya rıhlet etti, Allah'a yürüdü. Henüz mübarek naaşı ortada. Hz. Ali cenaze işleriyle uğraşıyor. Birileri de tam bu sırada Sakife denen yere gidiyor ve 2.5 ay önce Gadir-i Hum'da Ali'ye biat edenler bir halife seçiyor" diyen BTP Lideri, "Sakife'de ayrılan yollardan sonra İslam âleminin iki yakası bir araya gelmemiştir. Burada İslam'a ilk fitne giriyor. Ondan sonra o onu doğuruyor, o onu doğuruyor ve günümüze kadar fitneler büyüyerek geliyor. Bakın günümüzde ümmeti Muhammed'in haline. Haçlılarla birlikte hareket eden sarıklı cübbeli birileri çıkıyor ve Şiilerin katli vaciptir fetvası veriyor" dedi.
Şam korunaklı bir beldedir
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, konuşmasında İslam dünyasının günümüzdeki durumunu da analiz etti. "İslam dünyası sahtekârlarla, hakiki Müslümanlar arasındaki mücadeleyi yaşıyor. Müslümanlar küfür ehli ile cihat etmesi gerekirken verilen batıl fetvalarla birlikte hakiki Müslümanlarla mücadelenin peşine düşüyorlar" diyen BTP Lideri, "Birileri 'Bir gün Şam'daki Emevi Camiinde namaz kılacağız' demişti. Ben de o zaman '30 senede geçse bile sen havanı alırsın' demiştim. Neden? Çünkü Şam korunan mübarek bir beldedir. Bugün Rusya müdahale etti. Şimdi Rusya'dan sonra bizimkiler 'Esad ile anlaşabiliriz' demeye başladı. 4 sene evvel söyledikleri 'Emevi Camiinde namaz kılacağız' sözleri balon oldu, balon patladı" diye konuştu.
Devlet, terörü bitirir
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, konuşmasında Türkiye'deki terör sorununu da analiz etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2005 yılında Diyarbakır'da yaptığı konuşmanın ve daha sonra başlattığı açılımın PKK'nın Kürtler tarafından kabul görmesine neden olduğunu ifade eden BTP Lideri, son dönemdeki terörü telin mitingleri üzerine de dikkat çekici bir değerlendirme yaptı. Haydar Baş, şunları söyledi: "Sen devlet olarak kalkıyorsun ve terörü tel'in mitingleri düzenliyorsun. On binleri ellerine bayrak verip meydana yığıyorsun. Peki kime karşı bunu yapıyorsun? Kürt halkının Türk bayrağı ile bir problemi oldu mu arkadaşlar? Olmadı. O halde kime karşı bu bayrağı kullanıyorsun? Bir iktidarın görevi terörü telin etmek değil, terörü bitirmektir. Şimdi doktor hastayı ameliyat edecek hastalığa küfrediyor ama hiçbir müdahalede bulunmuyor. Şimdi bu doktor hayırlı bir doktor olabilir mi? Olamaz. Bizim iktidarın durumu da bu! Devlet terörü telin etmez. Devlet önlemlerini alarak terörü ortadan kaldırır. Cumhurbaşkanı çıkmış 'PKK çözüm sürecinde silah depoladı' diyor. Yahu onlar silah depoluyor ve sen de bunu görüyordun da neden müdahale etmedin? Şimdi şikâyet etmeye hakkın var mı? Akan kanda senin mesuliyetin yok mu?"
Prof. Dr. Haydar Baş, konuşmasını şu kritik çağrı ile noktaladı: "Bu oyunlara son verecek olan sizlersiniz. Eğer bu gaflet devam ederse Suriye gibi, Irak gibi, Libya gibi, Afganistan gibi oluruz. Oturacak yer bulamayız. Biz bağımsızlığın kadrini kıymetini maalesef bilmiyoruz."
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in (sav) Veda Haccı dönüşü Gadir-i Hum bölgesinde Zilhicce'nin 18. günü ( Bu yıl 2 Ekim Cuma) Hz. Ali'yi kendisinden sonra halife tayin etmesinin yıl dönümü kutlanıyor. Gadir-i Hum Bayramı nedeniyle etkinlikler düzenleniyor.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş da, İstanbul Esenyurt'ta bulunan İmam Hüseyin İlim Eğitim ve Yardımlaşma Vakfı'nda önceki akşam düzenlenen Gadir-i Hum programına katıldı.
Programda konuşan BTP Lideri, "Veda Haccı dönüşünde Maide suresinin 'Ey Peygamber! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan onun verdiği peygamberlik görevini yerine getirmemiş olursun' mealindeki 67. ayeti kerimesi nazil oluyor ve bu ayet üzerine sahabesini toplayarak Hz. Ali'yi imam tayin ediyor" dedi.
BTP Genel Başkanı, şunları söyledi: "Peygamber Efendimiz, Hz. Ali'nin kolunu tutarak kaldırıyor ve 'Ali Bin Ebu Talip benim kardeşimdir, vasimdir ve benden sonraki halifemdir' diyor.
Peygamber Efendimiz, bunu ima yoluyla değil, kaş göz işaretiyle değil açık olarak kendisini dinleyen 120 bin sahabeye ilan etmiştir. O, 'Ali Bin Ebu Talip benim kardeşimdir, vasimdir ve benden sonraki halifemdir' demiştir. Bu, bu kadar nettir. Peygamberimiz Gadir-i Hum Hutbe'sine şöyle devam ediyor: 'Allah Resulünün halifesi odur. O mü'minlerin emiridir. Allah tarafından tayin edilen imamdır.' Yani Peygamber Efendimizin İmam-ı Ali'yi halife ilan etmesi, kendi kararıyla değil bizzat Allah'ın emriyledir."
Peygamber Efendimizin Gadir-i Hum Hutbesi'nde 'Benden sonra Ali, Allah'ın emriyle sizin veliniz ve imamınızdır. İmamet makamı ondan sonra da Allah Resulü ile görüşeceğiniz güne (kıyamet günü) kadar onun evlatlarından olan benim neslimin hakkıdır" dediği ifade eden Prof. Dr. Haydar Baş, "Demek ki, bu nesilden yani Ehl-i Beyt'ten olmayan istediği kadar 'ben imamım' desin, tiyatro oynuyor" ifadelerini kullandı.
Sakife'de başlayan fitne büyüyerek günümüze geldi
"Allah'ın sevgilisi dar-ül bekaya rıhlet etti, Allah'a yürüdü. Henüz mübarek naaşı ortada. Hz. Ali cenaze işleriyle uğraşıyor. Birileri de tam bu sırada Sakife denen yere gidiyor ve 2.5 ay önce Gadir-i Hum'da Ali'ye biat edenler bir halife seçiyor" diyen BTP Lideri, "Sakife'de ayrılan yollardan sonra İslam âleminin iki yakası bir araya gelmemiştir. Burada İslam'a ilk fitne giriyor. Ondan sonra o onu doğuruyor, o onu doğuruyor ve günümüze kadar fitneler büyüyerek geliyor. Bakın günümüzde ümmeti Muhammed'in haline. Haçlılarla birlikte hareket eden sarıklı cübbeli birileri çıkıyor ve Şiilerin katli vaciptir fetvası veriyor" dedi.
Şam korunaklı bir beldedir
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, konuşmasında İslam dünyasının günümüzdeki durumunu da analiz etti. "İslam dünyası sahtekârlarla, hakiki Müslümanlar arasındaki mücadeleyi yaşıyor. Müslümanlar küfür ehli ile cihat etmesi gerekirken verilen batıl fetvalarla birlikte hakiki Müslümanlarla mücadelenin peşine düşüyorlar" diyen BTP Lideri, "Birileri 'Bir gün Şam'daki Emevi Camiinde namaz kılacağız' demişti. Ben de o zaman '30 senede geçse bile sen havanı alırsın' demiştim. Neden? Çünkü Şam korunan mübarek bir beldedir. Bugün Rusya müdahale etti. Şimdi Rusya'dan sonra bizimkiler 'Esad ile anlaşabiliriz' demeye başladı. 4 sene evvel söyledikleri 'Emevi Camiinde namaz kılacağız' sözleri balon oldu, balon patladı" diye konuştu.
Devlet, terörü bitirir
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, konuşmasında Türkiye'deki terör sorununu da analiz etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2005 yılında Diyarbakır'da yaptığı konuşmanın ve daha sonra başlattığı açılımın PKK'nın Kürtler tarafından kabul görmesine neden olduğunu ifade eden BTP Lideri, son dönemdeki terörü telin mitingleri üzerine de dikkat çekici bir değerlendirme yaptı. Haydar Baş, şunları söyledi: "Sen devlet olarak kalkıyorsun ve terörü tel'in mitingleri düzenliyorsun. On binleri ellerine bayrak verip meydana yığıyorsun. Peki kime karşı bunu yapıyorsun? Kürt halkının Türk bayrağı ile bir problemi oldu mu arkadaşlar? Olmadı. O halde kime karşı bu bayrağı kullanıyorsun? Bir iktidarın görevi terörü telin etmek değil, terörü bitirmektir. Şimdi doktor hastayı ameliyat edecek hastalığa küfrediyor ama hiçbir müdahalede bulunmuyor. Şimdi bu doktor hayırlı bir doktor olabilir mi? Olamaz. Bizim iktidarın durumu da bu! Devlet terörü telin etmez. Devlet önlemlerini alarak terörü ortadan kaldırır. Cumhurbaşkanı çıkmış 'PKK çözüm sürecinde silah depoladı' diyor. Yahu onlar silah depoluyor ve sen de bunu görüyordun da neden müdahale etmedin? Şimdi şikâyet etmeye hakkın var mı? Akan kanda senin mesuliyetin yok mu?"
Prof. Dr. Haydar Baş, konuşmasını şu kritik çağrı ile noktaladı: "Bu oyunlara son verecek olan sizlersiniz. Eğer bu gaflet devam ederse Suriye gibi, Irak gibi, Libya gibi, Afganistan gibi oluruz. Oturacak yer bulamayız. Biz bağımsızlığın kadrini kıymetini maalesef bilmiyoruz."