logo
19 NİSAN 2024

Fırsat kapımıza geldi

08.12.2004 00:00:00
Putin'in ziyareti ile birlikte kuşatılmışlık içindeki Türkiye'nin önüne çok ciddi bir fırsat çıktığını söyleyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "Türkiye, hem kendisini kuşatan iradenin tasallutundan kurtulacak, hem de çok büyük bir dünyaya açılacak" dedi

-Rusya kaybettiğini arıyor

Putin'in Türkiye'ye şu aşamada gelmesinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti için çok ciddi bir çıkar kapısı olarak görülmesi lazım geldiğini belirten BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Rusya'nın, hakim unsur olduğu Sovyetler Birliği imparatorluğunu elinden çıkartırken, ABD'nin daha önce Rusya'nın tasarruf ettiği bölgeleri tasarruf alanı haline getirmesi neticesinde Rusya'nın kaybettiğini arama peşine düştüğünü söyledi.

-Türkiye gibi tehdit altında

Prof. Dr. Haydar Baş şöyle devam etti: "Bir tehdit geliyor. Etrafı sarılmış. Rusya'nın etrafı sarıldı da Türkiye'nin sarılmadı mı? Her ikisine de şu anda ABD'nin görüntüsü dosttur. Kalkıp da Rusya'ya ilan-ı harp etmiş değil, Türkiye'ye de ilan-ı harp etmiş değil. Ama öyle bir vadiye sürükleniş var ki eninde sonunda vuruşma kaçınılmaz oluyor. Ya siz kendi coğrafyanızdan vazgeçecek, bağımsızlığınıza 'hayır' diyeceksiniz, veyahut da üzerinize gelene isyan edeceksiniz."

BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Türkiye ziyaretinin anlamı konusunda çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

Rusya kaybettiğini

arıyor

Putin'in Türkiye'ye şu aşamada gelmesinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti için çok ciddi bir çıkar kapısı olarak görülmesi lazım geldiğini belirten BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Rusya'nın, hakim unsur olduğu Sovyetler Birliği imparatorluğunu elinden çıkartırken, ABD'nin daha önce Rusya'nın tasarruf ettiği bölgeleri, Gürcistan, Ukrayna örneğinde olduğu gibi tasarruf alanı haline getirmesinin, Afganistan harekâtı ile başlayan BOP'un Rusya'yı ciddi bir telaşa düşürdüğünü, buna bir de Avrupa'nın bloklaşıyor olması eklenince, kısaca dünya yeniden bloklaşmaya doğru seyredince Rusya'nın kaybettiğini arama peşine düştüğünü söyledi.

Türkiye ve Rusya ortak tehdit altında

Prof. Dr. Haydar Baş şöyle devam etti: "Bir tehdit geliyor. Etrafı sarılmış. Rusya'nın etrafı sarıldı da Türkiye'nin sarılmadı mı? Gürcistan ABD'nin tasarrufuna geçti. Rusya için ne kadar tehdit ise Türkiye için de aynıdır. Aşağıda Kıbrıs, öte tarafta Irak; bizim de kuşatılmışlık halimiz var. Bir noktada Türkiye'nin kaderi ile Rusya'nın kaderi sanki böyle at başı gidiyor. Her ikisinin de etrafı kuşatılmış, her ikisi de aynı devletin iradesi ile kuşatılmış. Her ikisine de şu anda ABD'nin görüntüsü dosttur. Kalkıp da Rusya'ya ilan-ı harp etmiş değil, Türkiye'ye de ilan-ı harp etmiş değil. Ama öyle bir vadiye sürükleniş var ki eninde sonunda vuruşma kaçınılmaz oluyor. Ya siz kendi coğrafyanızdan vazgeçecek, bağımsızlığınıza 'hayır' diyeceksiniz, veyahut da üzerinize gelene isyan edeceksiniz."

Önümüze büyük fırsat çıktı

Rusya'yı en fazla telaşlandıran konunun Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) olduğunu söyleyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Türkiye'nin önüne çok ciddi bir kapı açıldığını tekrarlayarak değerlendirmesini şöyle sürdürdü: "Zannım o ki sayın Putin, bir Avrasya Projesi ile Türkiye'nin önüne gelecek. Avrasya'da şu kadar Türk cumhuriyeti var. Türkiye hiç bir meşakkate katlanmadan, eğer anlaşabilirlerse, ittifak edebileceği bir dünyanın her türlü imkânlarına sahip olacak. Bir taraftan kendisini kuşatan iradenin tasallutundan kurtulacak, diğer taraftan önüne çok ciddi bir dünya açılacak. O dünyada tasarruf etme imkanına kavuşacak. Belki de Türkiye bu dünyada çok ciddi bir güç olarak da bir anda parlayabilir. Putin, 'Biz öyle bir atom bombası icad ettik ki bu bomba kıyamete kadar kimse tarafından yapılamayacak' demişti. Rusya, bir taraftan da kendini kuşatan iradeye 'kafamı bozma, bir bomba ile işini bitiririm' diyor. Yapar da. Kanaat-ı şahsiyem, ABD bunu bir ihtar olarak değil ciddi bir tehdit olarak değerlendirir ve bölgede dünya böyle bir savaşı görmez. Bu savaş, Afganistan'daki, Irak'taki savaşa benzemez. 'Saddam'ın kıyamet topu var' deniliyordu. Bunların hepsi palavra idi. Ama Rusya için bunu diyemeyiz. Atom başlıklı füzelerinden alın şu anda ifade ettiği bomba türüne kadar her türlü imkânı var. Zaten ABD'nin de bugüne kadar bu bölgede hesaba aldığı ordu, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Kızılordu'dur. Bunlardan çekiniyor. 'Eğer Türkiye'yi kendi tarafıma ram edersem hem AB'yi kontrol ederim ve hem de onun sayesinde, girme imkânımın olmadığı Ortadoğu'ya girerim. Ondan sonra da ona bir pas geçerim' diye bir hesap içerisinde. İşte tam bu noktada iken önümüze Rusya'dan böyle bir nimet çıktı. Eliyle, ayaklarıyla beraber geldi."

ABD de boş durmayacak

Putin'in bu hareketinden ABD'nin çok ciddi şekilde rahatsız olacağına, olmamasının mümkün olmayacağına, yeni alternatifler, yeni projeler geliştirme peşinde koşacağına dikkat çeken Prof. Dr. Haydar Baş, "Belki de Türkiye'ye çok daha farklı bir kaftan biçecek" diyerek, Türkiye'nin etrafının tam kuşatılmasına rağmen, siyasi iradenin akıl sahibi olması durumunda, bu ortamda bile, Türkiye'nin çok ciddi çıkarlarla buluşabileceği gerçeğine işaret etti.
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
İran'dan saldırıya ilişkin açıklama geldi
'3 mini İHA saldırısı püskürtüldü'
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
İran'dan saldırıya ilişkin açıklama geldi
'3 mini İHA saldırısı püskürtüldü'

Tokat depreminde 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı

Tokat'ta incelemelerde bulunan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Refik Tuzcuoğlu, "Şu ana kadar alınan 500 ihbardan 50 yapı incelendi, 5 yıkık, 15 de ağır hasarlı yapı tespit edildi" dedi.
19.04.2024 16:34:00
İhlas Haber Ajansı
Tokat depreminde 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı
Tokat depreminde 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Refik Tuzcuoğlu, Tokat'ta 5.6 büyüklüğündeki depremin merkez üssü olan Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu.

Tokat Valisi Numan Hatipoğlu, Bakan Yardımcısı Tuzcuoğlu'na deprem hasarı hakkında bilgi verdi. İlçe hükümet konağı önünde gazetecilere açıklama yapan Tuzcuoğlu, "Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız olarak da Sayın Bakanımız Mehmet Özhaseki beyin hemen talimatlarıyla biz de kendi bakanlığımızın çalışmaları açısından her türlü önlemi, tedbiri ve gayreti ortaya koyduk. Arkadaşlarımızı çok hızlı bir şekilde bölgeye sevk ettik. Gerek çevre illerden buraya transfer ettiğimiz teknik arkadaşlarla, gerekse bakanlık merkezinden buraya yönlendirdiğimiz teknik ekiplerimize, hasar tespit ekiplerimizle birlikte gerek Yozgat ve Tokat'ta çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şu anda 20 ekip 50 teknik personelle birlikte bu çalışmalarımız yürüyor, ihtiyaç halinde yine Sayın Valimizin, yine AFAD'ımızın koordinasyonunda teknik ekip sayılarımızı arttırabiliriz. Birkaç gün içerisinde de inşallah bu bölgedeki tüm hasar tespitlerini de tamamlamayı düşünüyoruz" dedi.

"Ağır hasar 99 öncesi yapılan binalarda"

Tuzcuoğlu yaptıkları incelemede depremde ağır hasar alan binaların 1999 yılı öncesi yapılan binalar olduğuna dikkat çekerek, "Gerek Tokat'ta gerek Yozgat'ta baktığımız zaman ağırlıklı olarak hasar gören yapıların yine 1999 öncesi binalar olduğunu tespit ediyoruz. Bunların çoğunluklu olarak 40-50 yıl öncesine ait kerpiç yapılar, yığma yapılar, mühendislik ve fen hizmetlerinden yoksun olan yapılmış olan binalar olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla ülkemiz bir deprem bölgesidir. Gerek kuzeyden geçen fay hatları, gerek Doğu Anadolu ve güneyden geçen fay hatları, gerekse Ege ile Ege'deki fay hatlarını göz önüne aldığınız zaman ülkemizin tamamı çok önemli bir deprem bölgesi oluyor. Himalayalar'dan Alp'lere kadar uzanan bu hat içerisinde bizim ülkemiz depremsellik açısından, risk açısından beşinci ülke konumunda. Öyle olunca muhakkak suretle biz yapılarımızı sağlam, sıkı ve mühendislik hizmetleri çerçevesinde inşa etmek zorundayız. Depremden çok fazla bir şey olmayabilir. Ama yapılarımız eğer ona dayanaklı değilse o zaman maalesef istenmeyen tablolarla karşı karşıya kalıyoruz" diye konuştu.

"500 ihbar geldi, 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı"

Tuzcuoğlu, depremin ardından 500'e yakın ihbar alındığını ifade ederek şunları söyledi:

"Değerli arkadaşlar Tokat ilimizde bakanlığımızın yapmış olduğu çalışmalarda 500 ihbar aldık şu ana kadar. Bu ihbarların sayısı artabilir. Özellikle şu anda hemşehrilerimizin bir kısmı evlerine giremiyorlar. Bunlar giriş yapmaya başladıkları zaman muhtemeldir ki orada birtakım ihbarlar da alınacak. Bu ihbarların sayısı artabilecek ve biz de yapılan her türlü ihbara teknik ekiplerimizle beraber hemen gidip yerinde inceleme, araştırma ve neticelerimizi ortaya koyacağız. Şu ana kadar incelenen 50 yapıdan 5 tanesi yıkık görünüyor. Yine 15 tane ağır hasarlı yapı görünüyor. Az önce de bahsetmiş olduğum gibi bunların büyük çoğunluğu yine kerpiç işte yığma yapılar. Mühendislik hizmetinden yoksula yapılmış olan yapılar. Diğerlerini de yine en kısa sürede tamamlamış olacağız. Kamu binalarımızla alakalı bir hasar görünmüyor. Bu sevindirici bir şey. Aslında depremle alakalı bizi en çok teselli bulduran konu bir can kaybı olmaması."

İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Erzincan'ın İliç ilçesinde maden sahasında meydana gelen heyelanda toprak altında kalan 9 işçiden birinin daha naaşına ulaşıldığını bildirdi

19.04.2024 12:15:00 / Güncelleme: 19.04.2024 12:19:14
AA
İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı
İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı

Bayraktar, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, maden sahasındaki arama çalışmalarına ilişkin bilgi verdi.

Kazanın gerçekleştiği 13 Şubat'tan bu yana arama çalışmalarının aralıksız devam ettiğini anımsatan Bayraktar, "Erzincan İliç'te maden sahasında meydana gelen heyelanda ilk günden bu yana aralıksız olarak devam eden arama çalışmaları neticesinde bu sabah bir işçi kardeşimize daha ulaştık. Kardeşimize Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı ve sabırlar diliyorum. Tüm canlarımıza ulaşana kadar yoğun çalışmalarımıza devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

Bayraktar, 5 Nisan'da da İliç'te maden ocağında toprak altında kalan bir işçinin naaşına ulaşıldığını bildirmişti.

Cenaze Adnan Keklik'e ait

Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, AA muhabirine, Sabırlı Deresi bölgesinde ulaşılan cenazenin Adnan Keklik'e ait olduğunu belirterek, aileye başsağlığı diledi.

Aydoğdu, bölgedeki çalışmaların aralıksız sürdüğünü ifade etti.

Erzincan'ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında 13 Şubat'ta meydana gelen toprak kaymasında 9 kişi kaybolmuş ve 5 Nisan'da işçilerden Uğur Yıldız'ın cenazesine ulaşılmıştı. 

5.6 büyüklüğündeki Tokat depreminde 338 konut hasar gördü

Tokat'ın Sulusaray ilçesinde geçtiğimiz gün etkili olan depremlerde 338 konut hasar gördü.
19.04.2024 10:50:00
İhlas Haber Ajansı
5.6 büyüklüğündeki Tokat depreminde 338 konut hasar gördü
5.6 büyüklüğündeki Tokat depreminde 338 konut hasar gördü
Tokat'ın Sulusaray ilçesinde en şiddetlisi 5.6 büyüklükteki depremler Tokat'ta 3, Yozgat'ta da 3 ilçede hasara neden oldu.

Hasar tespit çalışmaları sürerken şuana kadar yapılan tespitlere göre 338 konut, 99 ahır ve 12 cami ve 1 fırında hasar oluştu.

Panikle kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı.

Yozgat ve Tokat'ta hasar tespit çalışmalarının akşam saatlerinde tamamlanması bekleniyor.

Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk

Türkiye'nin, geçen yıl sonu itibarıyla 22 milyon 206 bin 34 olarak belirlenen çocuk nüfusu, ülke nüfusunun yüzde 26'sını oluşturdu
 

 
19.04.2024 10:34:00 / Güncelleme: 19.04.2024 10:43:28
AA
Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk
Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk

Türkiye İstatistik Kurumu, 2023 yılına ilişkin çocuk istatistiklerini açıkladı.

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre, 2023 yıl sonu itibarıyla Türkiye nüfusu 85 milyon 372 bin 377 kişi iken bunun 22 milyon 206 bin 34'ü çocuk olarak kayıtlara geçti.

Çocuk nüfusun yüzde 51,3'ünü erkek, yüzde 48,7'sini kız çocuklar oluşturdu.

Birleşmiş Milletler tanımına göre, 0-17 yaş grubunu içeren çocuk nüfus, 1970 yılında toplam nüfusun yüzde 48,5'ini oluştururken bu oran 1990'da yüzde 41,8 ve 2023'te yüzde 26 oldu.

Nüfus projeksiyonlarına göre, çocuk nüfus oranının 2030'da yüzde 25,6, 2040'ta yüzde 23,3, 2060'ta yüzde 20,4, 2080'de yüzde 19 olacağı öngörüldü.

Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin çocuk nüfus oranları incelendiğinde, 2023'te çocuk nüfus oranının AB ortalaması yüzde 18 oldu.

AB üye ülkeleri içinde en fazla çocuk nüfus oranına sahip ülkeler sırasıyla yüzde 23,4 ile İrlanda, yüzde 21,1 ile Fransa ve yüzde 20,9 ile İsveç olarak kaydedildi.

Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu ülkeler ise sırasıyla yüzde 15,1 ile Malta, yüzde 15,4 ile İtalya, yüzde 15,9 ile Portekiz olarak belirlendi.

Türkiye'nin çocuk nüfus oranının AB'ye üye ülkelerden daha yüksek olduğu görüldü.

 

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.