Bir yazıdan alıntı ile başlamak istiyorum, sorgulamayı lütfen sona bırakın ve detaylara dikkat edin; '...Türkiye'de son dönemin moda trendi 'fazla sorma' olaylara 'iş-business' gözüyle bak ve özellikle 'yabancı sermayeyi' kaçıracak sorular sorma! Ne güzel! Halkın 20 milyonu açlık sınırında yaşasın, yüzde 10'undan fazlası aylık 1 dolar gelire sahip olsun yani hiç geliri olmasın, ama birileri 'iş yapıyoruz' adı altında kamu varlıkları üstünde tasarrufta bulunsun... Kim kızarsa kızsın, isterse yabancı sermaye bize küssün, bir işi yapıyorsak bütün gereklerini yerine getirerek yapmalıyız. Ciddi bir devlet olmanın yolu 'alıcıya' var olan kanunları baypas edecek kaçamak yol göstermek değil, alıcının bütün kurallara uymasını sağlamaktan geçer... Bu noktada aklıma takılan bazı soruları sizlere aktarmak istiyorum... Soru: 'Anayasa Mahkeme'sinden gelen açıklama sonrası şu tip yorumlar yapılıyor: Telekom için sorun kalmadı. Bu çıkarım doğru mu? Kesinlikle doğru değil. Telekom hakkında kamuoyu ile paylaşmamız gereken çok önemli duyumlar var. Nedir derseniz? Her şeyden önce imzalanan 'imtiyaz sözleşmesi' mi yoksa 'varlık devri mi'? Bu satışta tahkim yolu açık mı kaldı? Danıştay iki sorunun da cevabını çok açık verdi. Konu hakkında o dönemde gazetelerde çıkan haberlerden alıntı yapalım: 'Danıştay 1. Dairesi, taslaktaki tahkim şartını kaldırdı ve tek yetkilinin Türk mahkemeleri olduğu hükmüne yer verdi. Sözleşmede taraflar arasında öngörülmüş bir tahkim şartı veya imzalanmış bir tahkim sözleşmesi bulunmadığı belirtilerek, taraflardan sadece birinin talep hakkını öne çıkarır biçimde düzenlenen bu maddenin Türk hukuk sistemine uygun olmadığı, bu nedenle kaldırılması gerektiği öngörüldü. Danıştay Birinci Dairesi, imtiyaz sözleşmesinde mülkiyet konusuna da açıklık getirdi. İmtiyaz taslağındaki 'altyapının 21 yıl sonra devlette mi yoksa şirkette mi kalacağı konusu karara bağlandı. Buna göre, Oger Telecoms, 21 yıl sonra altyapıyı çalışır vaziyette devlete teslim edecek'. Gördüğünüz gibi durum çok açık: bu bir varlık satışı değil, imtiyaz sözleşmesidir ve 21 yıl sonunda alıcı Oger Telecom Türk Telekom' ait altyapıyı varlıkları ile Türk devletine devredecektir... Lütfen bu satırdan itibaren çok dikkatli okuyun: Oger, imzalamadan önce 'Telekom'un arsalarına istediğim gibi inşaat yapamazsam, anlaşmayı imzalamam' diyor. Bir yetkili de kendisine yol gösteriyor; anlaşmayı 'şerh koyarak' imzalayın. Böylece Danıştay tahkim yolunu kapatsa bile, 'şerhli bir anlaşma' doğal olarak tahkim hakkı kazanır'. Bu noktada soralım: İmtiyaz devri sözleşmelerine şerh konabilir mi? Konulduğu zaman bu anlaşma hukuken geçerli olabilir mi? Şerh konulan imtiyaz sözleşmesinin iptali için zamanaşımı var mı? Bu süre bitmeden dava açılmaz ise Oger Telekom otomatik olarak tahkim hakkı kazanarak, 21 yıl sonra altyapıyı devretme zorunluluğundan kurtulabilecek mi?.. Telekom için imzalanan anlaşmayı kamuoyu görmedi. Bu anlaşma mutlaka kamuoyuna detayları ile açıklanmalı. Eğer bu anlaşmada şerh varsa, zamanaşımı almadan mutlaka iptal davası açılması gerekli. Konu ile ilgilenen vatansever dostlara duyurulur...' Sevgili dostlar, bu yazının bu köşede yer alma tarihi 2005 Aralık... Dün, gündeme düşen haber; '...Danıştay, Oger'in şerhini iptal etti'... Konu hakkında 'Kamuoyu oluşturan' herkese ve davayı açanlara Türk milleti adına teşekkür etmek istiyorum... Peki şimdi ne olacak? Oger, Türk Telekom'u sadece işletecek ve 20 yıl sonunda paşa paşa Türk halkına iade edecek. Hiçbir konuda 'itiraz' hakkı olmayacak. Aslında bu noktadan sonra 'halka arz ve borçlanma' ile ilgili çok tartışılacak başka başlıklar da ortaya çıkıyor. Son söz: Bu değerler bizim ve 'hokkabazlıklar' ile transfer edilmesine asla izin vermeyelim...Yiğit Bulut