logo
20 NİSAN 2024

Genelkurmay'da 'kaleyi tahkim'

06.08.2006 00:00:00
Radikal'den Murat Yetkin, "YAŞ'tan çıkan yeni kadro, Türkiye'nin önünde ciddi sorunlar olduğu tespitine dayanıyor" diyor.

Sonuçları açıklanan Yüksek Askeri Şûra toplantıları sonunda,Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Işık Koşaner'in Jandarma Genel Komutanlığı'na atanması ilk anda ilgilenenlerin dikkatini çekmeye yetti. Sürpriz olarak değerlendirilen bu gelişme, kimilerine göre Koşaner'in Özel Harpçiliğinden kaynaklanıyor, PKK ile mücadelenin boyut değiştireceğine işaret ediyordu. Bunda gerçeklik payı yok değil. Ancak Koşaner'in Jandarma'nın başına getirilmesini, PKK odaklı bir güvenlik anlayışının güçlendirilmesinin ötesinde, daha geniş bir resme, stratejik bir tercihe dayandırmak mümkün. Öncelikle bu tercihin, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök ve 30 Ağustos'ta görevi ondan devralacak Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt tarafından birlikte yapıldığı varsayılabilir. Koşaner, Özkök'ün İkinci Başkan sıfatıyla karargâhını emanet edecek kadar güvendiği isimdi. Zaten Büyükanıt, Koşaner ve Birinci Ordu Komutanlığı'ndan Kara Kuvvetleri'nin başına getirilen Orgeneral İlker Başbuğ, üçü de, Özkök'ün karargâhını emanet edip İkinci Başkan olarak çalıştığı komutanlar oldu. Şimdi Genelkurmay Karargâhı, Büyükanıt'ın Kara Kuvvetlerinde Kurmay Başkanı olan Orgeneral Ergin Saygun'a emanet. Saygun'un yerini alan da, Büyükanıt'ın Harekât Başkanlığı döneminde Genelkurmay Genel Sekreteri olan ve Milli Savunma Bakanlığı karargâhının emanet edildiği MSB Müsteşarlığı görevinden gelen Orgeneral Atila Işık oldu. Hepsi NATO'da görev almışAslında YAŞ toplantısıyla oluşan Büyükanıt-Başbuğ-Koşaner kadrosuna, dördüncü adam olarak Saygun'u, önü açılan kadro elemanı olarak da Işık'ı dahil etmek mümkün. Oluşan emir-komuta zincirindeki isimlerin başka ortak yönleri de var. Örneğin, Büyükanıt, Başbuğ ve Koşaner'in mesleki yolları NATO istihbarat subaylığından geçmiş. Büyükanıt 1961, Başbuğ 1962 Harbiye mezunu, 27 Mayıs kuşağı sayılırlar. Koşaner, Saygun ve Işık, Harbiye'nin Talat Aydemir olayları nedeniyle mezun vermediği 1963-64 dönemi ardından yeniden mezun vermeye başladığı 1965-66 yıllarında mezun olmuşlar. Türkiye'nin o çalkantılı yıllarını Harbiye'de geçirmişler. Büyükanıt ve Koşaner'in yolları daha sonra Harbiye komutanlığından da geçmiş. Ege Ordu Komutanı olan Orgeneral Şükür Sarıışık MGK Genel Sekreterliği, Başbuğ ve Ege Ordu Komutanlığı'ndan Birinci Ordu Komutanlığı'na terfi ettirilen Orgeneral Fethi Tuncel, MGK Genel Sekreter Yardımcılığı yapmışlar. Tuncel gibi, Suriye, Irak, İran sınırının kontrolü ve PKK ile mücadelede önemli rol üstlenen İkinci Ordu Komutanlığı'na getirilen Orgeneral Hasan Iğsız ve Eğitim Doktrin Komutanlığı'na getirilen Orgeneral Orhan Yöney de NATO'da üst düzey görev almış subaylar. Saygun da NATO bünyesinde önemli görevler almış. Işık ABD ve İngiltere'de Türkiye'yi temsil etmiş. Koşaner ve Sarıışık, Kıbrıs görevlerinde uzmanlaşmışlar. Hepsi, mesleklerinin bir aşamasında PKK ile mücadelede yer almış. Komutanlar birbirlerini tanıyorÖzetle, Ağustos 2006 YAŞ toplantısının Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde daha önce halef-selef ilişkisi içinde olmuş, karargâh yapılarını ve birbirlerini iyi tanıyan, daha homojen hale gelmiş bir emir-komuta zinciri oluşturduğu görülüyor. TSK'nın son yıllarda gördüğü bu en homojen yapının oluşması temelde bir saptamaya dayanıyor: Türkiye'nin önünde ciddi sorunlar ve belirsizlikler bulunuyor; TSK da kendi yapısını bu muhtemel gelişmelere göre hazırlıyor. Başka deyişle, kaleyi tahkim ediyor. Bu gelişmeleri şöyle sıralamak mümkün: PKK tehdidinin tırmanmaya başlaması ve saldırılarında Irak'ı kullanması; Irak'ta iç savaşa dönüşme işaretleri verecek şekilde tırmanan çatışmalar; ABD ile dönem dönem gerilen ilişkiler; Ortadoğu'da gerilimin İsrail'in Filistin ve Lübnan harekâtıyla artması, Türkiye'nin bölgeye asker göndermesi tartışmasının başlaması; Kıbrıs sorununun AB ile yeni sorunlar vaat etmesi; Fransa'da Mayıs 2007'de yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi ile AB ile dengelerin değişme ihtimali sıralanabilir. Zor günler kapıda. Sıcak gündemlerBu noktada, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in de Mayıs 2007'de Çankaya'yı onbirinci Cumhurbaşkanına devredeceğine dikkat çekmekte fayda var. Yeni cumhurbaşkanının Anayasa'nın laiklik başta olmak üzere temel ilkelerine halel getirmemesi gerektiği, aksi halde askerin bundan ciddi rahatsızlık duyacağı yolundaki görüşün, yaptığımız bir sohbet çerçevesinde İkinci Başkan Koşaner'e ait olduğu Genelkurmay tarafından açıklanmıştı. Bir anlamda Özkök, bu sözlerin kendisi adına konuşmaya yetkili bir komutan tarafından dile getirildiğini ilan etmişti. Dün açıklanan kararlarla, Koşaner'in MGK üyeliği iki yıl öne alınmış oluyor. Çünkü MGK'ya ordu komutanları değil, ancak kuvvet komutanları girebiliyor. Büyükanıt, yıllardır iki yıldır üyesi olduğu MGK'nın gelecek toplantısına, yanında ekibin yeni üyeleri Başbuğ ve Koşaner ile birlikte girecek. 2007 kasım seçimleriyle oluşacak yeni hükümet bu kadro ve bugünden hazırlanan devamıyla çalışacak. Asker, kendi içinde taşları yerine oturttuğunu ve gelişmelere hazır olduğunu gösteriyor.

 
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk

Tokat depreminde 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı

Tokat'ta incelemelerde bulunan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Refik Tuzcuoğlu, "Şu ana kadar alınan 500 ihbardan 50 yapı incelendi, 5 yıkık, 15 de ağır hasarlı yapı tespit edildi" dedi.
19.04.2024 16:34:00
İhlas Haber Ajansı
Tokat depreminde 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı
Tokat depreminde 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Refik Tuzcuoğlu, Tokat'ta 5.6 büyüklüğündeki depremin merkez üssü olan Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu.

Tokat Valisi Numan Hatipoğlu, Bakan Yardımcısı Tuzcuoğlu'na deprem hasarı hakkında bilgi verdi. İlçe hükümet konağı önünde gazetecilere açıklama yapan Tuzcuoğlu, "Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız olarak da Sayın Bakanımız Mehmet Özhaseki beyin hemen talimatlarıyla biz de kendi bakanlığımızın çalışmaları açısından her türlü önlemi, tedbiri ve gayreti ortaya koyduk. Arkadaşlarımızı çok hızlı bir şekilde bölgeye sevk ettik. Gerek çevre illerden buraya transfer ettiğimiz teknik arkadaşlarla, gerekse bakanlık merkezinden buraya yönlendirdiğimiz teknik ekiplerimize, hasar tespit ekiplerimizle birlikte gerek Yozgat ve Tokat'ta çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şu anda 20 ekip 50 teknik personelle birlikte bu çalışmalarımız yürüyor, ihtiyaç halinde yine Sayın Valimizin, yine AFAD'ımızın koordinasyonunda teknik ekip sayılarımızı arttırabiliriz. Birkaç gün içerisinde de inşallah bu bölgedeki tüm hasar tespitlerini de tamamlamayı düşünüyoruz" dedi.

"Ağır hasar 99 öncesi yapılan binalarda"

Tuzcuoğlu yaptıkları incelemede depremde ağır hasar alan binaların 1999 yılı öncesi yapılan binalar olduğuna dikkat çekerek, "Gerek Tokat'ta gerek Yozgat'ta baktığımız zaman ağırlıklı olarak hasar gören yapıların yine 1999 öncesi binalar olduğunu tespit ediyoruz. Bunların çoğunluklu olarak 40-50 yıl öncesine ait kerpiç yapılar, yığma yapılar, mühendislik ve fen hizmetlerinden yoksun olan yapılmış olan binalar olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla ülkemiz bir deprem bölgesidir. Gerek kuzeyden geçen fay hatları, gerek Doğu Anadolu ve güneyden geçen fay hatları, gerekse Ege ile Ege'deki fay hatlarını göz önüne aldığınız zaman ülkemizin tamamı çok önemli bir deprem bölgesi oluyor. Himalayalar'dan Alp'lere kadar uzanan bu hat içerisinde bizim ülkemiz depremsellik açısından, risk açısından beşinci ülke konumunda. Öyle olunca muhakkak suretle biz yapılarımızı sağlam, sıkı ve mühendislik hizmetleri çerçevesinde inşa etmek zorundayız. Depremden çok fazla bir şey olmayabilir. Ama yapılarımız eğer ona dayanaklı değilse o zaman maalesef istenmeyen tablolarla karşı karşıya kalıyoruz" diye konuştu.

"500 ihbar geldi, 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı"

Tuzcuoğlu, depremin ardından 500'e yakın ihbar alındığını ifade ederek şunları söyledi:

"Değerli arkadaşlar Tokat ilimizde bakanlığımızın yapmış olduğu çalışmalarda 500 ihbar aldık şu ana kadar. Bu ihbarların sayısı artabilir. Özellikle şu anda hemşehrilerimizin bir kısmı evlerine giremiyorlar. Bunlar giriş yapmaya başladıkları zaman muhtemeldir ki orada birtakım ihbarlar da alınacak. Bu ihbarların sayısı artabilecek ve biz de yapılan her türlü ihbara teknik ekiplerimizle beraber hemen gidip yerinde inceleme, araştırma ve neticelerimizi ortaya koyacağız. Şu ana kadar incelenen 50 yapıdan 5 tanesi yıkık görünüyor. Yine 15 tane ağır hasarlı yapı görünüyor. Az önce de bahsetmiş olduğum gibi bunların büyük çoğunluğu yine kerpiç işte yığma yapılar. Mühendislik hizmetinden yoksula yapılmış olan yapılar. Diğerlerini de yine en kısa sürede tamamlamış olacağız. Kamu binalarımızla alakalı bir hasar görünmüyor. Bu sevindirici bir şey. Aslında depremle alakalı bizi en çok teselli bulduran konu bir can kaybı olmaması."

Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz

"Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." 
19.04.2024 16:30:00
Haber Merkezi
Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz
Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." ifadelerini kullandı.

Bakan Koca, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Bakanlığın ilgili birimleri ve hastanelerin yöneticileriyle yaptıkları toplantılarda Merkezi Hekim Randevu Sistemi'ndeki sorunları temel faktörleriyle ele aldıklarını belirtti.


Randevu bulmakta yaşanan sıkıntıları çözmek için yaptıkları çalışmalardan önemli sonuçlara ulaştıklarını aktaran Koca, "Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." değerlendirmesini yaptı.

Randevu sorununa karşı hem vatandaşları hem de hekimleri memnun edecek bir çözüm oluşturduklarını belirten Koca, şunları kaydetti:

"Öncelikle iptal edilmeyen randevulardan kaynaklanan, kullanılamayan kapasitemizi diğer vatandaşlarımızın kullanımına açacağız. Bu kapsamda, gelemeyeceği randevuyu iptal etmeyen vatandaşlarımız söz konusu durumun ilkinde 15 gün içerisinde aynı branşa randevu alamayacak. Aynı şekilde randevusuna ikinci kez gelmediğinde 15 gün içerisinde tüm branşlardan randevu alamayacak. Son dakika iptalleri nedeniyle atıl kapasite oluşmaması için randevu iptal süresini, en geç bir önceki gün saat 23.59'la sınırlandırıyoruz. İptal edilen randevular yerine, muayene saatinden 1 saat öncesine kadar yeni randevu verebileceğiz. Böylelikle daha fazla hastamızın randevu almasını ve kapasitenin verimli kullanılmasını sağlamış olacağız."

Beypazarı Maden Suyu firmasından 'İsviçre' açıklaması

Beypazarı Maden Suyu firması, ürün değerlerinin Avrupa Birliği mineralli su kriterlerine ve Türkiye Doğal Mineralli Sular Hakkında Yönetmelik limitlerine uygun olduğunu belirterek, durumun Avrupa Birliği üyesi olmayan İsviçre'de mevzuatın farklılığından kaynaklandığını açıkladı.
19.04.2024 14:17:00 / Güncelleme: 19.04.2024 14:39:00
İhlas Haber Ajansı
Beypazarı Maden Suyu firmasından 'İsviçre' açıklaması
Beypazarı Maden Suyu firmasından 'İsviçre' açıklaması
İsviçre Federal Gıda Güvenliği ve Veterinerlik Bürosu, Beypazarı Maden Suyu firmasının bazı ürünlerinden alınan numune sonrası "ürünlerde bor miktarının yüksek olduğu" gerekçesiyle teslim edilen ürünler hakkında satış durdurma kararının alınmasını istemişti.

Geçtiğimiz günlerde firma tarafından yapılan açıklamada ise sosyal medyada ürün hakkında atılan iddialar yalanlanmıştı.

Firma, tartışmalara konu olan iddialar hakkında talep edilen İsviçre kaynaklı analiz sonucunun taraflarına ulaştığını açıkladı.



Firma tarafından analiz kaynaklarına ilişkin yapılan yazılı açıklamada, "Maden suyumuzun değerleri Avrupa Birliği mineralli su kriterlerine ve Türkiye Doğal Mineralli Sular Hakkında Yönetmelik limitlerine uygundur. Avrupa Birliği üyesi olmayan İsviçre'de yaşanan bu durum Avrupa Birliği ve İsviçre mevzuatının farklılığından kaynaklanmaktadır. Doğal maden suyumuz, Sağlık Bakanlığı ve Ankara İl Sağlık Müdürlüğü denetiminde olup üretim sıklığı ile orantılı olarak düzenli bir şekilde denetlenip, analiz edilmektedir. Yer altında doğal olarak oluşan maden suyumuz tam 68 yıldır aynı kaynaktan, el değmeden şişelenmekte ve bütün ülkelere aynı içerikte ürün gönderilmektedir" ifadelerine yer verildi.

İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı

İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-İran seferini yapan uçak, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı
19.04.2024 10:29:00
İhlas Haber Ajansı
İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı
İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı
İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-İran seferini yapan uçak, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı. Uçak yaklaşık 2 saat sonra tekrar havalandı.

İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-Tahran seferini yapan Meraj Airlines uçağı, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı. Bir süre havalimanında bekleyen yolcular, yaklaşık 2 saat sonra hava sahasının açılmasıyla birlikte yeniden Tahran'a havalandı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.