HABER - İZLENİM

Önceki akşam kafamdaki iki sorunun cevabını almak için 7. kez Taksim Gezi Parkı'na gittim: 1) Taksim Dayanışması'nın düzenlediği forumlarda çıkan ortak karar ne olacak? Eyleme devam edilecek mi yoksa son nokta mı konulacak? 2) Taksim Dayanışması eyleme son noktayı koyarsa, Gezi sakinlerinden eyleme devam edecekler olacak mı?
İlk olarak Gezi Parkı'nda ağaçların kesildiği Asker Ocağı Caddesi'ne yakın bir yerde çadır kurmuş gençlerden oluşan bir gruba yöneliyorum ve soruyorum: Taksim Dayanışması Cumartesi günü son noktayı koyarsa, eyleme devam edecek misiniz?
Gruptan genç bir bayan söz aldı ve oldukça çarpıcı bir cevap verdi: "Taksim Dayanışması, Gezi Parkı'ndan giderse çok memnun oluruz. Onların kim oldukları konusunda bir fikrim yok. Başbakan Erdoğan'dan da farklı düşündüklerini zannetmiyoruz. Her halükarda eyleme devam edeceğiz."

Görülmemiş kalabalık
Aldığım bu cevap, eylemin süreceğini açıkça ortaya koyuyordu. Gezi Parkı polisin çekildiği 1 Haziran akşamı kadar, 'iğne atsan yere düşmez' türden kalabalıktı. Bazı annelerin de evlatlarını desteklemeye geldiklerini farkettim. Park'ta 3 tür insan profili var:
1) Eylemin çekirdeğini oluşturan, orada geceleyen grup. Eylemin devam edip etmeyeceği, nereye kadar süreceği onlara bağlı. 31 Mayıs'ta itibaren gazla, copla, plastik mermiyle yüz yüze gelen grup bunlar, sabah baskınlarıyla karşılaşanlar da onlar.
2) Geceleyen arkadaşlarına yatma saatine kadar destek verenler,
3) Orada ne olup bittiğini görmek için gelenler. Gezi'ye giriş serbest...
Eylemin devam edip etmeyeceğini mini anketle saptamaya çalıştım. Sadece birinci  grupta olanlara sordum: Devam mı, tamam mı? Aldığım cevapların tamamı 'devam' istikametindeydi ve durumu Twitter'da 'recepbahar2' hesabıyla o gece İngilizce ve  Türkçe olarak Türkiye ve dünya ile paylaştım.

Dayanışma da 'eyleme devam' dedi
Üyeleri ilk olarak Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile, akabinde Başbakan Erdoğan ile görüşen Taksim Dayanışması, içinde farklı grupların olduğu bir platform. Çadırlardaki eylemcilerle konuşmaya devam ederken, Taksim Dayanışması ile birlikte hareket eden gruplarla da karşılaştım. O arkadaşlar da, forumlardan 'eyleme devam' kararının çıktığını bana aktardı. Bir genç eylemci bana, "Taksim Dayanışması buraya göre hareket etmek zorunda" dedi. Taksim Dayanışması ile birlikte hareket eden sol eğilimli bir başka grubun temsilcisi de benzer şeyleri söyledi. Dolayısıyla önceki gece saat 10.30'da benim açımdan Gezi'de karar netleşmişti: Taksim Dayanışması olsun, bağımsız hareket eden gruplar olsun 'eylem devam edecek'. Aynı gence eylemin devam etmesi halinde Emniyet güçlerinin operasyonunun gündeme gelebileceğini eylemcilere hatırlattığımda, "Burayı ele geçirebilirler ama mücadele Türkiye'ye ve dünyaya mal oldu. Bu hareketi bitiremezler" cevabını aldım.

Taksim Dayanışması aynı eksende  
Ve beklenen karar Taksim Dayanışması tarafından dün alenen 'yazılı olarak' açıklandı. Taksim Dayanışması, Gezi Parkı'nda nöbete ve taleplerinin takipçisi olmaya devam edeceklerini bildirdi. Gezi Parkı'nda ağaç katliamını durdurmak için başlayan direnişin, Gezi Parkı sınırlarını aşarak, hak arama mücadelesine sahne olduğu kaydedilen açıklamada, "Bu daha başlangıç ve mücadele devam ediyor" denildi.
Eylemler sırasında uygulanan şiddetin sorumluların hesap vermesi, gözaltına alınan ve tutuklananların serbest bırakılması istenen açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
"Bu süre içerisinde üzerimizde yürütülen şiddet politikalarına rağmen farklı eğilimlerin zenginliği ile bir araya gelebildiğimizi, tartışabildiğimizi, ortaklıklar yaratabildiğimizi ve birlikte mücadele edebildiğimizi gördük. Zayıflık olarak kabul edilen çoğulcu demokrasi, çoğunlukçuluğun karşısında bir direniş odağı oluşturmamızı sağladı. Taksim Gezi Parkı direnişçileri ve Taksim Dayanışması olarak bu süreç boyunca öğrendiğimiz en önemli şey, mücadelenin zaman ve mekânla sınırlandırılamayacağı ve bundan sonra da hayatın, kentin ve ülkenin her metrekaresinde ve her anında devam edeceğidir. Şu anda 18 gün öncesine oranla çok daha güçlü, örgütlü ve umutluyuz. Bu daha başlangıç, mücadeleye devam."

Burayı AVM'ye çevirdiniz
Gezi'de zaman zaman ufak tefek tartışmalar ya da uyarılar yaşanmıyor değil. Önceki akşam elinde megafon bir Gezi sakini, içeride 'köfte ekmek, gözleme, su, çay' satanlara çıkışıyor: "Burayı AVM'ye çevirdiniz. Burada her şey ücretsiz." Ben de satıcı gençlere soruyorum: "Bu çıkış karşısında ne dersiniz?" Aldığım cevap: "Bir kaç tane bisküvi ile bu kadar insanı nasıl doyuracaklar?"

Müdahale cinayet olur
Taksim Gezi Parkı'nın nabzını mütevazi ilk eylemin yapıldığı 27 Mayıs'tan itibaren tutmaya çalışıyoruz. Bu konuda çok sayıda imzalı ve özel ve genel habere imza attık. Gençlerin ne kadar gözüpek ve kararlı olduğuna defalarca şahit oldum. "Başbakan Erdoğan Gezi Parkı'nın 'park olarak kalacağını açıklamadıkça, gençlerden özür dilemedikçe, Emniyet güçlerine kendilerini yönelik muameleyi yaptıranlara hesap sorulmadıkça eylem devam edecek" devam edecek. Gezi'ye bu şartlarda yapılacak bir polisiye müdahale ülkemizi çok ciddi şekilde sıkıntıya sokar. Bizden uyarması…