logo
23 NİSAN 2024

'Gözbebeğimiz' 83 yaşında

29.10.2006 00:00:00
Savaştan çıkmış bir ülke, her tarafı işgal altında... Yanmış, yıkılmış topraklar, düşman çizmesi altında inleyen, buruk, gözü yaşlı insanlar... Derken, büyük bir mücadele ve harabeye dönmüş imparatorluğun üzerinde güneş açıyor. O yıkıntıdan bağımsız bir devlet, Cumhuriyet yeşerdi.

 

Bugün 83 yaşına basan Cumhuriyet, 6 yıl süren bir bağımsızlık mücadelesinin ardından kazanıldı. Böylece Türk Milleti, yıkılan bir devletin küllerinden yeni bir devlet çıkarmayı bir kez daha başardı. Türk Ulusunun var olma savaşımının o günlerden bugünlere uzanan öyküsü:

Takvimler, 30 Ekim 1918'i gösterirken Birinci Dünya Savaşı'ndan yenik çıkmış imparatorluk, Mondros Mütarekesi'ni imzaladı.

Bir ulusu tarih sahnesinde yeniden var eden bir milli kahraman, 31 Ekim günü Yıldırım Orduları Grup Komutanlığı göreviyle karargahın bulunduğu Adana'ya geldi. O kahraman, Mustafa Kemal idi... Mustafa Kemal Paşa, memleketin durumuna üzülüyor, bir çözüm yolu arıyordu. 10 Kasım 1918'de, görevinden ayrıldı ve Adana'dan trenle İstanbul'a hareket etti. Düşman, yurdun dört bir yanını işgal ediyordu. Türk Milleti için acı dolu günler başlamıştı. İşgaller birbiri ardına devam ederken, tarih o günleri şöyle yazdı:

13 Kasım 1918: İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan gemilerinden oluşan 61 parçalık İtilaf ordusu, İstanbul'a geldi ve karaya kuvvet çıkardı.

9 Kasım 1918: İskenderun İngiliz işgaline uğradı.

12 Kasım 1918: Fransızlar İstanbul'da...

6 Aralık 1918: İngilizler, bu defa ilerleyerek Kilis'i işgal etti.

7 Aralık 1918: Fransızlar Antakya'ya girdi.

17 Aralık 1918: Fransız askerleri, denizden Mersin'e çıkarma yapmaya başladı.

23 Aralık 1918: Islahiye, Osmaniye, Bahçe, Hassa, Mamure'yi düşman çizmesi çiğnedi.

1 Ocak 1919: İngiliz askerleri Antep'e girdi.

12 Ocak 1919: İngilizler, Ermeni amaçlarına hizmet etmek için Kars'a yerleştiler.

1 Şubat 1919: Aydın demiryolu, İngiliz ve Fransızlar'ın işgaline uğradı.

22 Şubat 1919: Maraş, İngiliz işgali altında...

8 Mart 1919: Fransızlar Zonguldak'ta...

9 Mart 1919: 2000 kişilik bir İngiliz müfrezesi, Samsun'u işgal altına aldı.

24 Mart 1919: İngilizler Urfa'yı işgal ettiler.

28 Mart 1919: İtalyanlar karaya asker çıkararak, Antalya'yı işgal ettiler.

16 Nisan 1919: Fransızlar, Afyonkarahisar istasyonunu işgal altına aldı.

20 Nisan 1919: Gürcü ordusu, Milli Şura kuvvetlerini bozarak Ardahan'a girdi.

Mustafa Kemal Samsun'daİtilaf Devletleri temsilcileri Paris'te toplanmıştı. Yunanlıların İzmir'i işgali konusunda karar aldılar. 15 Mayısta, güzel İzmir'de Yunan işgali başlamıştı.Mustafa Kemal Paşa, maiyetiyle birlikte 16 Mayıs 1919 tarihinde Bandırma vapuru ile İstanbul'dan ayrıldı ve ertesi günü İnebolu'ya, 18 Mayısta Sinop'a vardı. Takvimler 19 Mayıs 1919'u gösterirken, Mustafa Kemal Samsun'daydı. Tarihçiler, o günü "dünyanın en büyük ulusal mücadelelerinden birisinin başlangıcı" kabul ettiler. Artık geriye dönüş yoktu. Genç Mustafa Kemal, Samsun'dan Havza'ya geldi. İşgaller devam ediyordu. Yunanlılar, 26 Mayısta Manisa'ya, 27 Mayısta Aydın'a girdiler.Damat Ferit Paşa, 17 Haziranda Paris Barış Konferansı'na Osmanlı Devletinin barış isteklerini bildiren muhtıra gönderirken, öbür taraftan Mustafa Kemal, bundan dört gün sonra İstanbul'da bulunan tanınmış kimselere Amasya'dan mektup göndererek, milli mücadeleye davet ediyordu.Milletin bağımsızlığı tehlikedeMustafa Kemal Paşa, ulusu kurtarmak için dört koldan çalışmalara başlamıştı. 21 Haziranda bir tarihi belgeyi, Amasya Tamimi'ni, yaveri Cevat Abbas'a dikte ettirdi. Ertesi sabah, Anadolu'daki mülki ve askeri makamlara tamim, şu tarihi sözlerle ulaştı: "Vatanın tamamiyeti, milletin bağımsızlığı tehlikededir. Milletin bağımsızlığını, yine milletin azmi ve kararı kurtaracaktır. Sivas'ta milli bir kongrenin acele toplanması kararlaştırılmıştır."Bu arada, Mustafa Kemal'in çalışmalarını engellemek isteyenler de boş durmuyordu. Posta ve Telgraf Umum Müdürü Refik Halit, 24 Haziranda telgrafhanelere "Mustafa Kemal'in azledildiğini, bu sebeple telgraflarının kabul edilmemesini bildiren" bir şifre gönderdi. Harbiye Nazırı Ali Ferit Paşa, 5 Temmuzda Mustafa Kemal Paşa'yı padişah adına İstanbul'a çağırdı. Mustafa Kemal, Harbiye Nazırı'na şu cevabı verdi: "Vilayet-i Şarkiye ahalisi arasından çıkıp gelmek hususundaki yüksek tekliflerinizi yerine getirmede şahsi irademi kullanmaktan manen ve maddeten memnu bulunuyorum."Ardından, 14 Temmuzda ordudan istifa ederek, Erzurum Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin başına geçti.Cumhuriyet'in temeliMilli mücadele hareketinin dönüm noktalarından olan Erzurum Kongresi, 23 Temmuz 1919'da toplandı.Mustafa Kemal Paşa, 9 Ağustosta askerlik mesleğinden ihraç edildi. Mustafa Kemal'in rütbesinin kaldırılmasına, nişanlarının da geri alınmasına karar verildi. Erzurum Kongresi adına ilan edilen beyanname, 10 Ağustosta Erzurum'da Türk Basımevinde çoğaltılarak, binlerce nüsha halinde tüm yurda gönderildi.Mustafa Kemal Paşa, Erzurum'da arkadaşlarına "İstanbul, bir Amerikan mandasıdır tutturmuş gidiyor. Bu olmayacaktır. Türkiye istiklal bütünlüğüne sahip olacaktır. Hayır paşalar, hayır, hayır beyefendiler... Manda yok, ya istiklal ya ölüm var" diyordu.Erzurum Kongresi'nin ardından, 4 Eylülde açılan Sivas Kongresi, 11 Eylülde son buldu. 10 maddelik Umumi Kongre Beyannamesi yayınlandı.Kahraman Türk halkıBu arada, Osmanlı Padişahı adına Damat Ferit ile İngiltere temsilcisi arasında, İngiliz mandasının kabul edildiğine dair gizli bir anlaşma imzalandı, Tarih 12 Eylül 1919.Düşman işgali sürerken, 30 Ekimde Urfa'ya giren Fransızlar hiç beklemedikleri tepkiler alıyordu. Tarih 31 Ekim 1919; Maraş'ta, Fransız askeri ünüforması giymiş bazı Ermeniler taşkınlık yaparak, işi kadınlara tecavüze kadar götürdüler. Tarihin "Sütçü İmam" diye yazacağı, Uzunoluk Camisi Müezzini Hacı İmam duruma dayanamadı ve silahına sarıldı. Böylece yöredeki direniş hareketi başladı.27 Aralık 1919'da Mustafa Kemal Paşa, Heyet-i Temsiliye üyeleriyle birlikte Ankara'ya geldi. 29 Aralıkta Mustafa Kemal hakkındaki askerlikten çıkarılma ve madalyalarının geri alınma kararı Meclis-i Vükela tarafından düzeltildi. Kendisinin istifa etmiş olduğu ve madalyalarının iadesi kararı alındı. Milli mücadele tüm hızıyla sürerken, takvim şöyle akıyordu:

6 Ocak 1920: Erzurum'da Mustafa Kemal'in Erzurum Mebusu seçildiğine dair mazbata düzenlendi.

12 Ocak 1920: İstanbul'da son Osmanlı Meclis-i Mebusan'ı açıldı.

16 Mart 1920: Saat 10.00'dan itibaren İstanbul'un askeri işgal altına alınacağına dair İtilaf Devletleri adına İngiltere, Fransa ve İtalya Yüksek Komiserleri'nin müştereken imzaladıkları nota Sadrazam Salih Paşa'ya tebliğ edildi. İstanbul, artık işgal altındaydı. Manastırlı Hamdi Efendi adındaki bir telgraf memuru, işgali Mustafa Kemal Paşa'ya iletti.

6 Nisan 1920: Ulusal mücadeleyi tüm dünyaya duyuran Anadolu Ajansı kuruldu.

21 Nisan 1920: Mustafa Kemal, vilayetlere Meclis'in 23 Nisan 1920 günü açılacağını bildirdi.

23 Nisan 1920: Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldı.

24 Nisan 1920: Mustafa Kemal Paşa, Meclis Başkanlığı'na seçildi.

5 Mayıs 1920: TBMM İcra Vekilleri Heyeti, ilk toplantısını yaptı.

9 Mayıs 1920: TBMM adına Mustafa Kemal imzasıyla Anadolu Ajansı aracılığıyla İslam alemine şu beyanname iletildi: "Orduyu terhis etmek, köylülere Kuvay-ı Milliye'yi asi tanıtmak, milleti kendisine şeref veren, en asil ve civanmert evladına karşı şüphe ve tereddüte düşürmek, sulhü hazırlamak için İngiliz emri altında çalışan vatansızların ilk işi oldu".

11 Mayıs 1920: Mustafa Kemal Paşa, İstanbul'da Divan-ı Harb tarafından idama mahkum edildi.

29-30 Mayıs 1920: TBMM Hükümeti ile Fransız hükümeti arasında imzalanan 20 günlük ateşkes anlaşması başladı.

10 Ağustos 1920: İstanbul Hükümeti ile İtilaf Devletleri arasında Sevr Anlaşması imzalandı.

2-3 Aralık 1920: Ermeniler ile Gümrü Anlaşması imzalandı.

Zafer geliyorMilli mücadele meyvelerini veriyordu. Ulusun topraklarını savunma mücadelesi, 10 Ocak 1920'de İnönü mevzilerinde Yunanlılarla şiddetli çarpışmaların ardından 1. İnönü Zaferi'nin kazanılmasıyla başarıya ulaşmaya başlamıştı.20 Ocak 1920'de ilk Teşkilat-ı Esasiye Kanunu kabul edilirken, 5 Şubatta TBMM'nin gizli oturumunda Londra Konferansı'na Ankara Hükümeti adına heyet gönderilmesi ve heyetin Meclis üyelerinden oluşması kararlaştırıldı. 6 Şubatta Bekir Sami Bey başkanlığındaki heyet, Ankara'dan hareket etti. 21 Şubatta konferans başladı ve 12 Martta son buldu.TBMM hükümeti ile Rusya arasında 16 Martta Moskova Anlaşması imzalandı. Masa üzerindeki zaferleri, meydanlardaki zaferler izliyordu. 1 Nisanda 2. İnönü Zaferi kazanıldı. 5 Ağustos; Mustafa Kemal'i geniş yetkilerle ve 3 ay süreyle Başkumandanlık tevcih eden kanun TBMM'de kabul edilirken, 23 Ağustos 1920 günü Yunan ordusu taarruza geçti ve Sakarya Meydan Muharebesi başladı. 26 Ağustosta Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın şu emri geldi:"Hatt-ı müdafaa yoktur, sath-ı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz"...13 Eylülde Sakarya Meydan Muharebesi sona ermiş, düşmanın Sakarya Nehri'nin doğusunda imha edilmesiyle zafer kazanılmıştı. Mustafa Kemal Paşa'nın emriyle 14 Eylülde genel seferberlik ilan edildi. Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, 19 Eylülde "Gazi" unvanı ve mareşal rütbesini aldı.Yeni yılın başlangıcında Mersin ve Adana düşman işgalinden kurtulmuştu. Dört bir bucak Türk topraklarının düşman çizmesi altındaki esareti birer birer sona eriyordu.Derken, 26 Ağustosta 05.30'da topçu ateşiyle Kocatepe'den Büyük Türk Taarruzu başladı. Türk süvarileri, 9 Eylülde İzmir'e girdi ve Kadifekale'ye Türk bayrağı çekildi.Yarın Cumhuriyet'i kuracağızilan edeceğiz Akşam Çankaya'da yemek esnasında Mustafa Kemal Paşa, hazır bulunanlara müjdeyi verdi: "Yarın Cumhuriyet'i ilan edeceğiz."Günlerden 28 Ekim 1923'tü. Bütün hazırlıklar bitmiş ve 29 Ekim günü gelmişti. Mustafa Kemal Paşa'nın Cumhuriyet kurulması teklifi, Halk Fırkası toplantısında kabul edildi. Halk Fırkası toplantısından sonra Büyük Millet Meclisi, saat 18.00'de toplandı ve Kanun-u Esasi Encümeni tarafından Cumhuriyet teklifi mazbatası hazırlandı. TBMM'de Teşkilat-ı Esasiye Kanunu'nun bazı maddeleri değiştirildi. Türkiye Devleti'nin hükümet şeklinin Cumhuriyet olduğu "Yaşasın Cumhuriyet" sesleri arasında kabul edildi.Büyük Millet Meclisi'nde gizli oyla Cumhurbaşkanı seçimi yapıldı. Ankara Mebusu Mustafa Kemal Paşa, oylamaya katılan 158 mebusun tümünün oyunu alarak, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk Cumhurbaşkanı oldu. Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa, başbakanlığa Malatya Mebusu İsmet Paşa'yı atadı. İsmet Paşa Kabinesi kuruldu.Halk, sokaklarda ellerinde bayraklarla genç Cumhuriyet'i kutluyordu. Esaret sona ermiş, şimdi büyük mücadelenin ardından hiç de kolay kazanılmayan bağımsızlığı kutlamaya sıra gelmişti. Türk Milleti artık özgürdü...
'Ayaküstü olacak iş değil bunlar'
Özel'le görüşeceği tarihi açıkladı
Özel, 10. Cumhurbaşkanı Sezer ile görüştü
'Düzenli aralıklarla ziyaret edeceğiz'
Erdoğan'ın anayasa çağrısına yanıt verdi
'Bir şey uymamak için değiştirilmez'
İsmailağa şeyhi Hasan Kılıç uğurlandı
Erdoğan en ön safta yer aldı
Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde flaş gelişme
Ceset parçaları bulundu
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
'Ayaküstü olacak iş değil bunlar'
Özel'le görüşeceği tarihi açıkladı
Özel, 10. Cumhurbaşkanı Sezer ile görüştü
'Düzenli aralıklarla ziyaret edeceğiz'
Erdoğan'ın anayasa çağrısına yanıt verdi
'Bir şey uymamak için değiştirilmez'
İsmailağa şeyhi Hasan Kılıç uğurlandı
Erdoğan en ön safta yer aldı
Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde flaş gelişme
Ceset parçaları bulundu
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü

Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde ceset parçaları bulundu

Balıkesir'in Gönen ilçesinde yaklaşık bir yıl önce kaybolan ekonomist Korhan Berzeg'in yaşadığı köyün yakınlarında insana ait olduğu iddia edilen iskelet parçaları bulundu. Cumhuriyet Savcılığı ve jandarma olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlattı.
23.04.2024 18:25:00
İhlas Haber Ajansı
Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde ceset parçaları bulundu
Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde ceset parçaları bulundu
83 yaşındaki Korhan Berzeg olayında yeni gelişme yaşandı.

Türkiye'nin tanıdığı kayıp ekonomist Korhan Berzeg olayı sırrını korurken; bugün Berzeg'in evine 5 kilometre mesafede ormanlık alanda insana ait olduğu iddia edilen kemik parçaları ve eşyalar bulundu.

Olay yerine gelen jandarma ve olay yeri inceleme ekipleri çalışmalarını tamamladı.

Olay yerinden alınan parçalar Adli Tıp Kurumu morguna gönderilerek parçaların Korhan Berzeg'e ait olup olmadığı tespit edilecek.

Savcılığın ve jandarmanın olay yerindeki incelemesi ve DNA testinin ardından olayın sırrı aydınlanacak.

İskeletin yanında elbise parçaları ve kredi kartları da bulundu.

Berzeg; köpeği Tina ile ormana yürüyüşe gitmiş; 74 gün sonra köpeği evine geri dönmüş kendisinden 312 gündür haber alınamamıştı.

BTP Beylikdüzü teşkilatı 23 Nisan'ı kutladı

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Beylikdüzü İlçe Başkanı Mehmet Aksoy ve ilçe teşkilatı Beylikdüzü Yaşam Vadisi'nde gerçekleştirilen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamalarına katıldı ve Çanakkale rölyef anıtının önüne BTP çelenkini koydu
23.04.2024 13:04:00 / Güncelleme: 23.04.2024 13:11:04
Ahmet Haydar Tarhanlı
BTP Beylikdüzü teşkilatı 23 Nisan'ı kutladı
BTP Beylikdüzü teşkilatı 23 Nisan'ı kutladı
Yurdun dört bir tarafında büyük bir coşkuyla kutlanan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, İstanbul Beylikdüzü'nde de ilçe portokolü eşliğinde Yaşam Vadisi'nde Çanakkale rölyef anıtının önünde kutlandı.

Törene ilçe kaymakamı, ilçe belediye başkanı, ilçe eğitim müdürü, siyasi parti temsilcileri, Atatürk Düşünce Derneği, Murahip Gaziler Derneği gibi sivil toplum örgütü temsilcileri, ilçede bulunan ilkokul, ortaokul ve liseleri temsilen öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.



Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) de İlçe Başkanı Mehmet Aksoy ve ilçe teşkilatı ile birlikte saat 09.00'da BTP çelenkiyle törende yerini aldı.



Tören, Beylikdüzü İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Koç'un çelenk koymasıyla başladı. Ardından Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık'ın da çelenk koymasıyda devam etti. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu.

Törene diğer siyasi partilerin çelenk koymasıyla devam edildi.

Kocaeli'nde 23 Nisan coşkuyla kutlandı

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı tüm yurtta olduğu gibi Kocaeli'de de kutlandı
23.04.2024 12:44:00 / Güncelleme: 23.04.2024 12:48:56
Ahmet Haydar Tarhanlı
Kocaeli'nde 23 Nisan coşkuyla kutlandı
Kocaeli'nde 23 Nisan coşkuyla kutlandı
Kocaeli Valiliği'nin önderliğinde İzmit Kent Meydanında 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Kocaeli Valisi, Belediye Başkanı, İl Eğitim Müdürü, siyasi parti başkanlarının katılımıyla protokol eşliğinde kutlandı.



Geniş katılımın olduğu 23 Nisan programı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından mozoleye çelenk sunumuyla devam etti.



Bayram programına Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Kocaeli İl Başkanı Muharrem Can ve İzmit İlçe Başkanı Cahit Barutçu da davetli olarak katıldı.



23 Nisan aynı zamanda 'Çocuk Bayramı' olması nedeniyle BTP İl Başkanı Muharrem Can programda bulunan çocuklarla yakından ilgilendi.

Çarpıcı deprem uyarısı: Baza ve koltuk altlarını doldurun

İş Güvenliği Uzmanı Halim Oktay Osmanoğlu; deprem öncesi, sırası ve sonrasında yapılacaklarla ilgili açıklamalarda bulundu. Osmanoğlu, 'Baza altlarını dolduralım, toz solumamaya dikkat edelim, gaz patlaması ihtimaline karşı aydınlatma için çakmak kullanmayalım' dedi.
23.04.2024 11:50:00
İhlas Haber Ajansı
Çarpıcı deprem uyarısı: Baza ve koltuk altlarını doldurun
Çarpıcı deprem uyarısı: Baza ve koltuk altlarını doldurun
İş Güvenliği Uzmanı Halim Oktay Osmanoğlu, depremle ilgili açıklamalarda bulundu. Osmanoğlu; deprem öncesi alınması gereken tedbirler, deprem sırasında yapılacaklar ve sonrasında da uyulması gereken kurallar hakkında İhlas Haber Ajansına özel açıklamalarda bulundu.

Osmanoğlu; 'Öncelikle başımızı darbelere karşı korumak için sağlam yapıların yanına saklanmamız gerekiyor. Mesela işte sandalye destekli sağlam masaların altı olabilir. Veya geniş hacimli koltukların dibi olabilir. Kendimize bir yaşam üçgeni oluşturmamız gerekiyor. İş yerimizde başımızı ve ensemizi kapatarak, koruyarak elimizle veya işte elimizdeki kapalı veya bir yastıkta da başımızı koruyarak bir yaşam üçgeni oluşturmamız gerekiyor. Bu yaşam üçgeni içerisinde diz çökerek, kapanarak ve çöp kapan tekniğiyle yerden de tutunarak düşmemek için bu şekilde bir kendimize yaşam üçgeni oluşturmamız gerekiyor. Kapı ve pencerelerden kesinlikle uzak durmamız gerekiyor. Deprem anında paniğe kapılıp kaçmaya çalışmak çok doğru bir davranış olmayacaktır. Merdivende özellikle asansörü kesinlikle kullanmamamız gerekiyor. Merdivenleri kullanmamamız gerekiyor. Yaşanan Maraş depreminde yani mesela dikkat çekiliyor. Evlerimizdeki bazaların, koltukların altlarının mesela dolu olması önemlidir. Bir tavan çöktüğü anda zamanla bazaların altındaki boşluk kapanana kadar çökebiliyor. Orada bir yaşam üçgeni kaybolabiliyor. O yüzden bazaların ve koltukların altlarına destekli malzemeler koymamız önem arz ediyor. Onun dışında avize varsa avizelerin altından kesinlikle kurmamamız gerekiyor. Üzerimize devrilebilecek raflar, dolaplar, bu tarz duvara sabit olmayan eşyalardan da yine uzak durmamız gerekiyor. Dediğimiz gibi deprem alanında kesinlikle eğer bina içinde yani yere yakın değilsek, kaçmaya müsait bir yer değilse bina içerisinde kalmamız ve kendimize bu yaşam üçgenini oluşturmamız önem arz etmektedir' dedi.

'Enkaz altında toz yutmamaya özen gösterin'

Enkaz altındaki yaşam üçgeninde de dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Osmanoğlu, 'Olası bir enkaz altında alma durumunda çok fazla hareket etmemeye özen göstermemiz gerekiyor. Çünkü hava açısından sıkıntılı bir ortam olabilir. Hareket ettiğimizde de toz kalkabilir. O tozları mümkün olduğunca az solumaya dikkat etmemiz gerekiyor. Ağzımızı mendil benzeri bir şey varsa veya elbisemizle, kıyafetimizle ağzımızı kapatarak nefes almamız gerekiyor. Yardım isterken duvarlara veya borulara vurarak yerimizi belli etmeye çalışmalıyız. Bağırmak yine çok fazla toz yutmamıza neden olacağından bağırmak yerine ıslık daha avantajlı olabilir' diye konuştu.

'Enkaz altında çakmak yakmak faciaya neden olabilir'

Dediğimiz gibi en enkaz altında kalma durumunda öyle bir durum varsa kesinlikle çakmak gibi ateşten uzak durmalıyız. Kesinlikle yakmamalıyız. Yine elektrik düğmesini açma, kapama işlemlerini kesinlikle yapmamanız. Herhangi bir patlama riskine karşı uzak durmamız gerekiyor. Yine sarsıntı geçtikten sonra fırın gibi böyle yangın tehlikesi bulunan eşyaları kapatmamız gerekiyor. Sonrasında güvenli bir şekilde dışarıya çıkmamız gerekiyor' dedi.

Bina çıkışlarında da dikkatli olunması gerektiğinin altını çizen Osmanoğlu, 'Binaları terk ederken de dışarıya çıktığımızda binadan malzemeler düşebilir. Taş düşme riski olan yerler olabilir. Binayı tahliye ederken yine başımızı koruyarak hızlı bir şekilde binayı terk etmemiz gerekiyor' diye konuştu.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.