logo
25 NİSAN 2024

HALKI ABD İSYAN ETTİRDİ

04.04.2005 00:00:00
Kırgızistan'ın devrik Devlet Başkanı Akayev, ülkesinde 24 Mart'ta yaşanan halk ayaklanmasının ABD imzası taşıdığını vurguladı

-Halkı Amerika kışkırttı

Kırgızistan'ın devrik devlet başkanı Askar Akayev, olaylarda Bişkek'teki Amerikan büyükelçisinin rolü olduğunu belirtti. ABD'nin Bişkek Büyükelçisi Steven Young'ın bir raporunun internette yayımlandığını belirten Akayev, "bu raporda Kırgızistan'dayapılan devriminin bütün ayrıntılarının ve uygulamalarının olduğunu" kaydetti ve "raporda ne yazıldıysa, o gerçekleşti" dedi.

-Yoksulluk sebep değil

"Batı bizi (Orta Asya Cumhuriyetleri liderleri) kan emici diktatörler olarak gösterdi. CIA'nin bağımsız medyayı destekleme merkezi vardı. Bu merkez Amerikalı ünlü Freedom House Derneği tarafından yönlendiriliyordu" diyen Akayev, yoksulluğun tüm eski Sovyet Cumhuriyetleri'nde hüküm sürdüğüne işaret etti.

Kırgızistan'ın devrik devlet başkanı Askar Akayev, 14 yıllık bağımsızlıklarında Türkiye'nin "muazzam" desteği olduğunu belirterek, Türkiye'den Kırgızistan'ın rehabilitasyonu ve ekonomisinin yeniden yapılanmasına yardımcı olmasını istedi. Bütün dünya medyasının röportaj için başvurduğu Akayev, Rusya Birinci Kanal ve BBC'den sonra Anadolu Ajansı'na (A:A) demeç verdi. Basın sekreteri aracılığıyla A.A'nın Moskova temsilciliğini arayan Akayev, Türk medyasına özellikle konuşmak istediğini belirtti. A.A muhabirini Türkçe "Merhaba" diyerek karşılayan Akayev, demecini Moskova dışında kendisine tahsis edilen güvenlikli bir villada verdi.

Olaylar hızlı gelişti

Askar Akayev, 24 Mart'ta, Kırgızistan'da olaylar başlayınca Türkiye'deki yetkililerle temas kurma şansının olup olmadığı sorusuna, "Ne yazık ki olmadı. Sayın Ahmet Necdet Sezer ve Sayın Süleyman Demirel ile çok iyi ilişkilerim var, ama ne yazık ki onlarla temas kurma şansım olmadı. Türk kardeşlerime ilk defa seslenme şansı bulmaktan son derece memnunum. Hiç temas şansım olmadı. Çünkü olaylar öyle hızlı gelişti ki..." cevabını verdi.

-Bundan sonraki planları

Kırgızistan'ın devrik devlet başkanı Akayev, bundan sonraki planları ve ülkesinin geleceği konusundaki tahminlerine ilişkin şunları kaydetti: "Planlarım ülkemin tekrar anayasal çerçeveye dönmesine yardım etmek. Bu yüzden önümüzdeki devlet başkanlığı seçiminin parlamento seçimleri gibi adil ve şeffaf olmasına yardımcı olmak istediğimi açıkladım. Böylece ülkem meşru yeni bir devlet başkanına sahip olabilir. Bu yüzden istifa etmeye hazır olduğumu açıkladım ki yeni devlet başkanı tamamen anayasaya göre seçilsin. Güvenliğim garanti edilirse Bişkek'e dönüp istifa etmeye hazırım."

-Muhalefet birbirine düşebilir

Akayev şöyle devam etti: "Muhalefet bir yıl içinde başka bir darbe girişiminde bulunabilir. Mevcut iktidardakiler, şimdi kendi muhaliflerine sahip olacaklar. Ülkem ve halkım için uzun dönemli ve istikrarlı bir hükümettemenni ediyorum. Bu yüzden ülkedeki durumun anayasal çerçeveye girmesine yardımcı olmaya çalışıyorum.

Bütün bu gelişmelere neyin sebep olduğu sorusuna Akayev, "Benim için bir yargıda bulunmak zor" diyerek, şunları kaydetti: "Batı bizi (Orta Asya Cumhuriyetleri liderleri) kan emici diktatörler olarak gösterdi. Dolayısıyla bu konuda yargıda bulunamam, ama ben gerçekten ülkemin demokratik bir yörüngeye oturması için çalıştım. Basın özgürlüğü vardı. CIA'nin bağımsız medyayı destekleme merkezi vardı. Bu merkez Amerikalı ünlü Freedom House Derneği tarafından yönlendiriliyordu. Biz demokrasi ve özgürlüğün önceliğimiz olduğunu düşünüyorduk. Ancak bu darbe... Ben bunu, iktidarın anayasayaaykırı şekilde ele geçirilişi olarak görüyorum. Kesinlikle demokratik bir şekilde olmadı. Bu kesinlikle demokratik bir devrim değil."

-ABD Büyükelçisi baş aktör

Akayev, olaylarda Bişkek'teki Amerikan büyükelçisinin rolü olduğu yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine, "kendisinin sadece Bişkek'te iktidarın anayasaya aykırı şekilde ele geçirilişinden bir hafta önce meydana gelen bir olguyu ortaya koyduğunu söyledi. ABD'nin Bişkek Büyükelçisi Steven Young'ın bir raporunun internette yayımlandığını belirten Akayev, "bu raporda Kırgızistan'dayapılan devriminin bütün ayrıntılarının ve uygulamalarının olduğunu" kaydetti ve "büyükelçinin bu konuda kendisine ne yazılı ne de sözlü bir açıklamada bulunduğunu" ifade etti.

Olayları önceden hissedip hissetmediği ya da bilgisinin olup olmadığı sorusuna Akayev, şu cevabı verdi:

"Hissettim ve Kırgızistan'da bir Kadife Devrim yapılacağı yolundabilgi de ulaşmıştı bana. Hatta bu devrimin adının 'Lale Devrimi' olacağı bilgisi de ulaşmıştı bana. Çünkü Kırgızistan'da laleler mart ayında açmaya başlar. Ben de bu konuda önceden yaptığım açıklamada, ülkemizde bir 'Kadife Devrim'in ancak anayasaya aykırı şekilde olabileceğini söyledim. Bu konuda uyarıda bulundum. Olaylar aynen söylediğim gibi çıktı."

Yoksulluk etkili olmadı mı?

Ülkesinde ve tüm Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkelerinde yoksulluk olduğunu belirten Akayev, "BDT ülkeleri içinde ekonomik durumu en kötü olan ülke Kırgızistan'dır diyemem. Aksine, biz başarılı sosyal ve ekonomik reformlar uyguladık. Sosyal piyasa ekonomisini kurabilen tek ülke biziz" dedi. Ülkede yoksulluğun azaltılması için çok kapsamlı bir reform programı uyguladıklarını söyleyen Akayev, "Sadece bir örnek vereyim: Paris Kulübü üyeleri 3 hafta önce toplandı. BDT ülkeleri içinde sadeceKırgızistan'ın borcunun yüzde 60'ı affedildi. Ülkede son 5 yıldaki ekonomik büyüme göz önünde bulundurulursa Kırgızistan önemli bir oranda yoksulluğu azalttı" diye konuştu. Akayev, şunları kaydetti: "Kırgızistan'da yaşananların sosyo-ekonomik yönü yok. Bu batı medyasının yorumladığı gibi sosyal bir devrim değildi. Bu sadece muhalefetin iktidarı ele geçirme planıydı. Bu batının çifte standardının açık bir örneğidir. Anayasa karşıtı bir darbenin tüm eski Sovyet cumhuriyetlerinde çifte standartlı bir şekilde hoş görülmesidir. Bunu tekrar vurgulamak istiyorum. Kırgızistan'da yaşananlar kesinlikle demokrasiyle ilgili bir şey değildi."

"Kırgızistan anavatanım" diyen Akayev, anayasal düzen kurulduğunda ve meşru bir iktidar kişisel güvenliğini garanti ettiğinde ülkesine döneceğini kaydetti. Bunun Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) gibi kurumlar tarafından da teyit edildiğini hatırlatan Akayev, şöyle devam etti: "Belli çekincelerle seçimlerin meşru olduğunu açıkladılar. Bu arada, Türk kardeşlerimiz de AGİT misyonunun üyeleriydi. Kendileriyle de görüştüm. Parlamento seçimlerinde kaybedenler 30 Ekim'de yapılacak devlet başkanlığı seçimini de kazanamayacaklarını fark ettiler. Muhalefet liderleri başarısız oldu ve tüm ulusal seçimleri kaybedecekleri ortaya çıktı. Bu yüzden darbe yolunu seçtiler. Darbeden hemen sonra seçim sonuçlarının iptalini istediler. Sonra da devlet başkanının istifasını istediler. Ben de tüm halk tarafından devlet başkanı olarak seçildiğimi açıkladım ve referandum düzenlemeyi önerdim. Referanduma karşı çıktılar."

24 Mart'ta ne oldu?

24 Mart günü için herhangi bir planının olmadığını belirten Akayev, "Bana Gürcistan ve Ukrayna'daki gibi demokratik gösteri yapmak istediklerini söylediler" dedi.

Aralarında suçluların da bulunduğu 10 bin iyi eğitimli genç getirdiklerini söyleyen Akayev, bunların arasında Oş, Celalabad gibi yerlerde yönetimi zor kullanarak ele geçirme konusunda deneyimli olan kişilerin olduğunu ifade etti ve şunları kaydetti: "Gösteride hemen hükümet binasına saldırdılar. Bu sırada çalışma odamdaydım. Binayı baskından yarım saat önce terk ettim. Çalışma arkadaşlarımla görüş alışverişinde bulundum. Basın sekreterimi çok kötü bir şekilde dövdüler. Yardımcımın kafasını kırdılar. Yardımcım yoğun bakımdan daha yeni çıktı. Ulusal korumaların komutanını çok kötüdövdüler. Özel servis bana devlet başkanının güç kullanılarak görevinden alınacağı bilgisini vermişti. Silahlara başvurmam, sivil savaşın başlangıcı olurdu. Ben de ülkeyi bir süre terk etme kararı aldım. Benim kararım Rusya'ya gitmekti. Uçuş rotam konusundaki detaylar hakkında konuşmak istemiyorum."

Son talimatı

Akayev, son talimatının ne olduğu sorusuna, "Son talimatım İçişleri Bakanı General Yuşebayev'e hiçbir şekilde silah kullanmaması oldu. Ben iktidarı sürdürmek için bir damla kana bile değmeyeceğine inanıyorum. Benimle birlikte olan herkes beni destekledi" cevabını verdi.

İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü

'Uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyetine el konacak' iddiası yalanlandı

İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), Kara Yolları Trafik Yönetmeliği'nde değişiklik yapıldığı iddialarını yalanlayarak, uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyet alamayacağı ve ehliyetini yenileyemeyeceği iddiasının manipülasyon içerdiğini bildirdi.
25.04.2024 13:48:00
İhlas Haber Ajansı
'Uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyetine el konacak' iddiası yalanlandı
'Uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyetine el konacak' iddiası yalanlandı
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi tarafından yapılan açıklamada, sürücü adayları ve sürücülerde aranacak sağlık şartları ile muayenelerine dair usul ve esasların Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak Sağlık Şartları ile Muayenelerine Dair Yönetmelik kapsamında belirlendiğ hatırlatılarak, 'Yürürlükte olan yönetmeliğin 7. maddesi kapsamında ağır derecede veya orta derecede uyku apnesi olanlar ile birlikte gündüz uyuklama hali tespit edilen kişilerin tedavi görmeden sürücü belgesi alamayacakları, ancak uyku apnesinin kontrol altına alındığı veya tedavi edildiği doktor heyeti tarafından tespit edilen kişilere sürücü belgesi verilebileceği açıkça belirtilmiştir. Yönetmelikte güncel bir değişiklik söz konusu değildir' denildi.


Açıklamada, kamuoyunu manipüle etmeye yönelik paylaşımlara itibar edilmemesi gerektiği uyarısında bulunuldu.

Çorlu tren kazası duruşması başladı

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının duruşması başladı
25.04.2024 10:48:00
İhlas Haber Ajansı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının duruşması başladı.



Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 2018'de 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davanın duruşması başladı. Kazada hayatını kaybeden vatandaşların yakınları şehirde yürüyüş yaparak duruşmanın görüleceği Çorlu Halk Eğitim Merkezindeki mahkeme salonuna giriş yaptı.


Uzmanından 'Çöl tozu' açıklaması

 Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Kansu, risk gruplarına ilişkin konuşurken çöl tozuna karşı toplumda dikkat edilmesi gerekenleri sıraladı.
25.04.2024 10:42:00
İhlas Haber Ajansı
Uzmanından 'Çöl tozu' açıklaması
Uzmanından 'Çöl tozu' açıklaması
Afrika üzerinden gelen çöl tozları ve sıcak hava dalgası Türkiye'de etkili olurken Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Kansu, 'Çocuklar, alerjisi ve astımı olanlar, KOAH'lılar, yaşlılar daha fazla risk altında. Partiküllerin içinde kimyasallar da var, ileriye dönük kronik, nörolojik hastalıklar açısından etkiler oluşturduğu gösterilmiş. Solunum semptomları olan hastalar acillere artan şikayetlerle, atak dediğimiz tabloyla geliyor. 'Neden olduk' diyorlar. Dışarıda geçireceğimiz vakti azaltalım, maskeyle çıkalım, aldığımız sebze meyveleri bol suyla yıkamaya çalışalım' dedi.

Afrika üzerinden gelen çöl tozları ve sıcak hava dalgası Türkiye'de etkili oluyor. Rüzgar ile birlikte gelen toz, Yunanistan'ın başkenti Atina'yı turuncuya boyarken uzmanlar, tozun birkaç gün daha Türkiye'yi etkilemeye devam edeceğini belirtti. Meteoroloji Genel Müdürlüğü toz taşınımına yönelik uyarılar yaparken uzmanlar, insan sağlığına etkisine yönelik bilgi verdi. Medipol Mega Üniversite Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Kansu, risk gruplarına ilişkin konuşurken çöl tozuna karşı toplumda dikkat edilmesi gerekenleri sıraladı.

'Çocuklar, alerjisi, astımı olanlar, KOAH'lılar ve yaşlılar daha fazla risk altında'

Havadaki tozun vücudun birçok noktasını etkilediğini ifade eden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Kansu, 'Kışı biraz zor geçirdik özellikle viral hastalıklarımız çok fazlaydı, o dönemi şu an biraz kapattık, biraz alerjenler ortaya çıkmıştı. Bahar erken geldi, mart ayında çiçekler, polenler alerji mevsimi derken bugünlerde sabahları uyanıyoruz, arabalarımızın üstü çamur şeklinde. Sahra Çölleri'nden gelen dünyanın döngüsünde olan şeyler bunlar, ülkemize, şehirlerimize ulaşan kum fırtınasıyla ortaya çıkmış bir toz bulutu var. Bunlar mikro küçük partiküller şeklinde havada şu anda uçuşuyorlar. Bunları soluyoruz, belli bir mikro partikülün altındakilerin de akciğerimizin en küçük hava keseciklerine kadar ulaştığını biliyoruz. Bu da bizim solunum yolu şikayetlerimizi artırıyor. Bir; çocukları söylemek lazım, ikincisi alerjisi ve astımı olanlar, üçüncü grup olarak KOAH'lı, dördüncü yaşlı grubumuzu saymamız lazım. 4 grubun bugünlerde dışarıdaki bu etkene maruz kaldığında doğacak sonuçları daha fazla. Hepimiz maruz kalıyoruz ama saydığımız 4 grup daha fazla risk altında. Sadece akciğer için de bir etki oluşturmuyor şu an cildimizde; yüzümüzde, elimizde, saçımızda hissediyoruz. Etrafta uçuştuğu için göz bölümüne gelen hasta sayımızda bir artış var, solunum yoluyla ilgili ciddi manada artan bir şey var. Bu tozların içinde sadece kum taneleri, toz değil kimyasallar da var. Onların ileriye dönük kronik, nörolojik hastalıklar açısından da etkiler oluşturduğu dünyada gösterilmiş. Evimizde sinekliklerimiz vardır, partikülleri, polenleri, böcekleri, uzaklaştıracak şekilde, az düzeyde olsa bile geçişini engeller ama 'Penceremizi çok açalım, havalandıralım' gibi durumları en azından şu bir hafta için biraz azaltmamamız gerekiyor. Çok acil, olağanüstü bir durum yoksa bu grubun özellikle dışarıda çok vakit geçirmemesini hatırlatmak lazım' dedi.

'Hastalar artan şikayetlerle, atak dediğimiz tabloyla geliyor'

Toza karşı maske kullanımına yönelik konuşan Dr. Öğr. Üyesi Kansu, 'Özellikle kronik grubun kullanması şart, en basit cerrahi maske dediğimiz pandemide kullandığımız maske ile başlanabilir ama bu belli partikülün altını tutmayacaktır. İmkanı olanların özellikle bu saydığımız risk faktöründeki kişilerin 3M maskeleri kullanmalarını hatırlatabiliriz. Bu günlerde göğüs hastalıkları ya da acillere solunum semptomları olan hastalar, alerji, astım geçmişi olan hastalarımız kum fırtınası, partiküller sebebiyle artan şikayetlerle, atak dediğimiz tabloyla karşımıza geliyor. Neler var; öksürük, hırıltı, gece solunum şikayetleri, bir miktar ateş, nefes darlığı şeklinde bu hastalar acile ya da göğüs hastalıklarına geliyorlar. 'Neden olduk, ne değişti' diyorlar, farkına değiller. Alerjenlerin bu günlerde etkisi var ama son 2 haftadır bu kum fırtınasının bu alerji, astım, KOAH olan hastalarda biraz daha solunum semptomlarını kötüleştirdiğini, acile getirdiğini biliyoruz. Meteoroloji açısından takip etmemiz lazım, uzmanların görüşünü dinleyeceğiz, bu hafta akışının süreceğini biliyoruz. Boğazımızda bir gıcık hissi sadece bu saydığımız risk grubu değil şu anda hepimizde var. Cildimizde bir kuruluk hissi var. Birincisi dışarıda geçireceğimiz vakti biraz azaltalım, ikincisi pencerelerimizi çok açmayalım, üçüncüsü maskeyle çıkalım, dördüncüsü eve geldiğimizde lütfen bir duş alalım, üstümüzü değiştirelim. Beşincisi sıvı tüketimi, bol su içmeye çalışalım çünkü o sinüslerimiz, bronşlarımız, burnumuzun içinde de birikiyor bize gıcık hissi de yapıyor. Bu sadece bedenimize aldığımız bir şey değil, şu an da her yere arabamızın üzerine düştüğü gibi tarladaki ekinlere, mahsullere, sebze, meyvelere de düşüyor. Eve aldığımız, pazardan getirdiğimiz sebze meyveleri bol suyla yıkamaya çalışalım" şeklinde konuştu.

Grip vakaları arttı, servisler doldu

Trabzon'da havaların son günlerde bir sıcak bir serin seyretmesi ile birlikte gribal enfeksiyonların artış gösterdiği ve geçtiğimiz yıl Eylül ayından beri aktif olan grip salgının sürdüğü belirtildi.
25.04.2024 09:12:00
İhlas Haber Ajansı
Grip vakaları arttı, servisler doldu
Grip vakaları arttı, servisler doldu
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, 'Influenza salgını bir türlü bitmedi; Eylül ayında başlayan salgın halen devam etmekte' dedi.

Bugünlerde havaların değişkenlik göstermesi ile enfeksiyonların da arttırdığını kaydeden Yılmaz, 'Hava değişimleri zamanı enfeksiyonların en yoğun olduğu zamanlardır. Şu anda hava değişimi zamanı olduğu için enfeksiyon hastalıkları servisinde yer bulamıyoruz. Bu değişim ile birlikte her türlü enfeksiyon karşımıza çıkıyor. Influenza salgını bir türlü bitmedi; Eylül ayında başlayan salgın halen devam etmekte. Yazın inşallah olmayacağını düşünüyoruz. Koronavirüs kışın da vardı ancak Influenza'nın altında kaldı. Influenza daha ön planda karşımıza çıktı. Koronavirüs'ü yine göreceğiz ancak daha az karşılaşacağız diye düşünüyorum. Hijyen kurallarına uyulması gerekiyor, hasta olan kişi ile temasta bulunmamak gerekiyor, hasta olan kişinin maske kullanması gerekiyor. Artık dünya çok küçüldü seyahatlerin kolaylaşması ile birlikte. Hemen her yerde insan olabiliyor. Türkiye'den Çin'e giden de var, Çin'den Türkiye'ye gelenler de. Virüs çok kolaylıkla yayılabiliyor. Dünya genelinde değişik virüsler ile karşı karşıya kalınabiliyor ama toplum içinde belli bir bağışıklık oluştuğu için önceki kadar yayılmıyor, yayılanlar da o seviyede azalıyor ve kayboluyor' diye konuştu.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.