Avrupa Birliği'nin talimatlarını harfiyen yerine getiren hükümet, sıra AB'nin 'seçim barajını indirin' talebine gelince mevcut uygulamada ısrar ediyor. Başbakan Yardımcısı Çiçek, önümüzdeki seçimlerde barajın yüzde 10 olacağında ısrarlı
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Çiçek, CHP'nin yüzde 10 seçim barajının yüzde 7'ye indirilmesine ilişkin teklifiyle ilgili olarak, "2011 Temmuzundaki seçimler, yüzde 10 barajlı olarak yapılacaktır" dedi. Çiçek, CHP'nin, seçim barajının düşürülmesine ilişkin teklifiyle ilgili soruya şu karşılığı verdi: "Vatandaşın yüzde 85'i TBMM'de temsil ediliyor, 'baraj temsile engel teşkil ediyor' deniliyorsa, yüzde 85 var burada. Kaldı ki, bazı ülkelerde seçmenin yüzde 48'i seçime katılıyor, yüzde 28 ile seçimi kazanan dünyayı yönetiyor. Onun için evet, Meclis'te toplumun çok önemli bir kesiminin temsili esastır ama öbür tarafta da bu Parlamentodan bir hükümet çıkacaktır. Bu kadar sorunu olan, bu kadar köklü reform yapmak mecburiyetinde olan bir ülkenin beş partili, altı partili, 3 ay sonra düştü, düşecek, ortaklar arasındaki kavga, bu manşetlerle Türkiye'yi biz bir yere götüremeyiz. Onun için temsil kadar istikrar da fevkalade önem arzediyor. 2011 seçimleri, teorik tartışmayı başka türlü yaparız, 2011 Temmuzundaki seçimler yüzde 10 barajlı olarak yapılacaktır."
Öcalan niçin avukatlarıyla görüşüyor
Teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın her hafta avukatlarıyla görüşmesi üzerine Çiçek, Türkiye'nin AİHM'in yargı yetkisini kabul ettiğini ve devam eden davalarının olduğunu ifade etti. Çiçek, "Bir karar çıktı, biz 2 senedir bu kararın özünü söylemeye çalıştık. 'Artık bu terörist başının yargılanması mümkün değildir' dedik ama buna rağmen halen bunu istismar edenler oldu" dedi. Konunun istismara müsait olduğunu dile getiren Cemil Çiçek, "Orayla ilgili yazılan yazıların önemli bir kısmı gerçeği yansıtmamaktadır ama Türkiye'nin taahhüt ettiği bir kısım hususlar vardır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ve 34. maddesi, siz bunları yapmadığınız takdirde bu defa AİHM'den kararlar gelir. Bu defa mahkeme kararlarıyla bunları yapmak durumunda kalırsınız" diye konuştu.Çiçek, Öcalan'ın haftalık görüşmelerine kısıtlama getirilmesi ya da içeriden dışarıya bilgi çıkışıyla ilgili yeni bir düzenlemenin söz konusu olup olmadığının sorulması üzerine de, "Zaman oldu, kurallara uymadığı dönemlerde daha uzun süre görüştürülmediği zamanlar da oldu. Ama bunları biz yerli yersiz, devletin aleyhine, toplumun aleyhine kullanılacak ve örgütün dışarıda istismarına imkan verecek tarzda biz bunları açıklamadık" karşılığını verdi.