logo
18 NİSAN 2024

Hiç akletmez misiniz?

20.08.2006 00:00:00
Rahmetli dedem bir fıkra anlatırdı; iki avcı yola çıkmış, gün boyu dere-tepe dolaştıktan sonra, günün sonunda bir karga ile bir keklik avlamışlar ve... A.Karaca'nın yazısı...

 

 

                 "PAPA CENAPLARI"  VE SAZ ARKADAŞLARI.

Rahmetli dedem bir fıkra anlatırdı; iki avcı yola çıkmış, gün boyu dere-tepe dolaştıktan sonra, günün sonunda bir karga ile bir keklik avlamışlar ve sıra gelmiş bunları bölüşmeye. Kendini kurnaz zanneden başlamış taksimata: -Keklik bana karga sana. Eğer buna razı olmuyorsan: -Karga sana keklik bana. Diğer arkadaşı,bu paylaşma biçimine bir yorum eklemiş: -Taksimattan fazla anlamam ama,her iki halde de keklik bana doğru hiç adım atmıyor.

Gazetelerdeki traj kayıpları ile ilgili haberlerden ve satış raporlarından hareketle Zaman gazetesinin inişe geçmesi  üzerine bir yazı yazdık. Gelen tepkiler, yanıldığımız noktasında. Okulların açılmasından itibaren satışların yükseleceği, bu halin geçici bir hal olduğu noktasında yoğunlaşıyor. Fakat benim eleştirdiğim hususlarda ilaç için bir cümle dahi sarfeden yok, o tarafa hiç yaklaşmıyorlar.Okullar açılınca, okullara ve dershanelere gelen her öğrenciye şu kadar sayıda abone olma ve abone bulma şartı getirerek tekrar aynı rakamları yakalayabilirsiniz. Yıllardır bu işi böyle yaptığınızı bilmeyen kalmadığını herhalde siz de bilirsiniz. Hatta bir kampanya ile bir milyona da çıkabilirsiniz, ama, yazılarınızla, yorumlarınızla, haberleri veriş biçiminizle kime hizmet ettiğiniz ve kimlerin hezimetini hazırladığınız daha önemli değil mi?

Sizin bir türlü görmek istemediğiniz, dilinize almaktan kaçındığınız ama Eylül'de trajının artacağından dem vurduğunuz gazetenizde yayınlanan yazılardan alıntı yaparak sadece hatırlatmada bulunacağız, gerisi sizinle vicdanınız arasıdaki bir mesele.

 "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin Öcalan'la ilgili kararı etrafında yükseltilmek istenen milliyetçiliğin hedefi belli: AKP iktidarının psikolojik baskı altında yalpalamasını ve 'gayri milli' konuma düşmesini sağlamak. Asıl amaç ise, bu sayede AKP ile AB arasındaki bağı sorunlu ve sorgulanır hale getirerek, Türkiye'nin Batı ile eklemlenmesinin önünü kesmek. Bu 'strateji'nin önemli bir unsuru da, Batı'nın çifte standarttan bölücülüğe uzanan şöhretine atıfta bulunularak sağlanacak. Oysa AİHM kararı, Türkiye'nin önüne birçok teknik seçenek çıkaran bir yaklaşımı tercih ederek, gerçekte Türkiye'yi kollamıştır. Eğer istenseydi, yargılamanın tekrarını özellikle vurgulayan bir ifade kullanılabilirdi. AİHM'nin böyle bir dil kullanması ise şaşırtıcı olmazdı; çünkü Öcalan davası açıkça adil yargıyı ihlal eden yönlere sahipti. Askerî bir yargıcın varlığından iddianamenin sanık avukatlarına geç verilmesine; savunma süresinin kısıtlı tutulmasından sanığın avukatlarıyla görüşmesinin engellenmesine birçok husus, bu davanın 'adil yargı' kriterlerinin dışında olduğunu göstermekte. Diğer bir deyişle Öcalan davası, uluslararası hukuki dille söylendiğinde, 'bağımsız ve tarafsız' olduğu kuşkulu bir mahkemede, sanığa 'kötü muamele' edilerek gerçekleşmiştir." (Zaman,20 Mayıs,2005,Etyen Mahcupyan)

Bilmem anlayabildiniz mi; kötü muamele gördüğünden, bağımsızlığı ve tarafsızlığı kuşkulu bir mahkemede yargılandığından bahsedilen kişinin bebek katili, otuz bin insanın katline ferman vermiş eli kanlı bir katil olduğunu. Sizin gazetenizi okuyan hacı amcalar, hoca amcalar herhalde şöyle düşünüyorlar şimdi; zavallı Öcalan'a(!) ne işkenceler yapmışlar, savunma süresini kısa tutmuşlar, avukatlarıyla zamanında görüştürmemişler, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme kurmamışlar, kötü muamele yapmışlar? Kıymetli yazarınız için, bir kişinin, otuz bin insanın katili olması, bebekleri kurşunlatmış, on binlerce ailenin ocağını söndürmüş olması, ülkenin son yirmi yılını kaosa çevirmiş olması çok da önemli olmaya bilir, fakat sizin için bütün bunların bir önemi bir anlamı yok mu?Allah için, hala tabutları gelmeye devam eden şehitlerimizin kanı için elinizi vicdanınıza koyup söyler misiniz; Batı çifte standartçı değil mi? Bölücülüğü destekleyen, ülkenin bölünmesini hızlandıran söylem ve eylemlerine yüzlerce örnek yaşamadık mı şu son bir yıl içinde? Batının çifte standardından bölücülüğe uzanan şöhretine vurgu yapılacakmış da?El insaf. "Ben Şehit miyim, hain miyim?. 1972 doğumluyum... Şehidim, 1992''den beri.... Komando er olarak Diyarbakır''in Kulp ilçesinde görev yapıyordum. Devriyeden dönüyorduk. Ansızın üzerimize el bombaları fırlattılar; kurşun yağdırdılar. Karşılık verdik... Teröristler kaçtılar... Baktım ki teğmenim yaralanmış.. Gittim onu kucağıma aldım ve askeri cipe doğru götürmeye başladım. Ansızın dünyam karardı... Bir kurşun, kafamin sağından girip solundan çıktı... Kucağımda teğmenim, yola devrildim... Kanım toprağa yayıldı... Ben ne suç işledim? Ben Şükrü Eraslan... Tokat'ın Reşadiye ilçesine bağlı Büsürüm Beldesi'ndenim... Ailem ve akrabalarım düğün dernek ederek yolladılar beni askere... Milletim ve vatanım için... Diyarbakır'ın kırsalında bir suikast silahı ile beynimi parçaladılar... Soruyorum şimdi size: Suçum neydi benim? Soruyorum Başbakanıma, dışişleri bakanıma: Ben şehit miyim, hain miyim? Ben şehit isem beni vuranlar neci? Millet de sorsun bunu ? Güneydoğu'da yolu kesilen, pusuya düşürülen, saldırıya uğrayan ve bu nedenle can veren askerler suçlu mudur? Onlar, oralara gidip bu ülke uğruna canlarını vermekle hainlik mi etmişlerdir? Sakın, bu nasıl soru demeyin... Bakın iki günde beş arkadaşımı daha vurdular... Vuranlar mı doğru vurulanlar mı? Cevabını başbakanımız versin... Çünkü, bizi hatırlayan yok... Bütün övgüler, bütün televizyonlar, bütün gazeteler çetecilere... Öyle değil mi ey halkım, öyle değil mi? Bize vuranlara devlet töreni düzenleniyor? Ben Şükrü Eraslan... Büsürüm Beldesi''nden... Taşı sıksam suyunu çıkartırdım. Bu vatan uğruna bin canım olsa binini de verirdim... Çünkü, biliyordum ki ölürsem şehit olacağım... Gel gör ki şimdi şaşkınım... Çünkü, beni Kanas tüfeğiyle vurduranlar; devletimizi yönetenler tarafından neredeyse törenle kabul ediliyorlar... Bütün övgüler onlara... Suikastçinin akıl hocalarının siyasi hakkı, kültürel hakkı... Soruyorum başbakanıma: Ya benim yaşama hakkım... Bundan büyük hak olur mu? Neden kimse onu savunmaz? Neredesin komutanim? Ben Şükrü Eraslan! Komando er... Tokatlı... Isparta'da eğitimde iken bana ne demiştin komutanım? Siz bu milletin göz bebeğisiniz. Ölürseniz şehit, yaşarsanız gazi olacaksınız.... Öyle mi komutanim? Beni vuranlara, şimdi en üst yöneticiler gülücükler yolluyor... Kanas silahını kullanan, neredeyse kahraman ilan edilecek... Herkes onların kültürel haklarının peşinde... Benim yaşama hakkımı düşünen bile yok. Neden bizi kandırdınız kumandanim? Ve neredesiniz? Resmim size yadigar Ben Tokatlı komando er Şükrü Eraslan! Bir nisan günü Kulp'ta, pusuda kaldım... Şu an o kurşun yarasından daha derin bir yaram var. Kendimi fena halde aldatılmış hissediyorum. Binlerce arkadaşım adına... Kanı ile yeri sulayan; arkasından ağıtlar yakılan Türk bayrağına sarılı tabutları ile giden arkadaşlarım adına... Diyorum ki resmime bakın, bir karar verin: Ben Şehit miyim, hain miyim?.(Osman Diyadin/Karadeniz Gazetesi)

Yaşanmış binlerce örnekten sadece birkaçını anlatan bu satırları, yazarınızın yazdıkları ile okuduğunuzda tüyleriniz ürpermiyor, şehit analarının yüzlerine bakarken yüzünüz kızarmıyorsa,bu vaziyette ulaşacağınız milyonluk trajla zil takıp oynaya bilirsiniz.Söz uzamasın diye, ecdadımızı katil ilan edenleri alkışlayan yazılarınızı ve yazarlarınızı şimdilik gündem etmiyorum. Bütün felaket zamanlarımızda, Amerikanın yanımızda olduğuna dair kuyruklu yalanınızı yazmıyorum. Ehl-i kitapla amentümüz birdir diyen yazarlarınızın isimlerini zikretmiyorum.Hiç düşünmez misiniz, tefekkür etmez, tezekkür etmez, hiç akletmez misiniz?AZİZ KARACA / azizkaraca@yenimesaj.com.tr
' Enflasyonun düşürülmesi öncelikli hedefimiz'
ABD'de Türkiye ekonomisini anlattı
3 ilçede okullar tatil edildi
Tokat depremle sarsıldı
Katil İsrail'de siyasi kriz
'Savaş Kabinesi feshedilsin'
Öyle büyük bir bela ki
Kansere yakalanma oranını katlıyor
Hayır çeşmesi yaparken toprak kaydı
2 kişi hayatını kaybetti
Çinlilerden 5G çıkarması
Teknoloji avcıları İstanbul'da buluşacak
'Almanya bizi kıskanıyor mu' dediniz?
Türkiye enflasyonda Nijerya'yı ikiye katladı
CHP parlamenter sistem hedefinden vaz mı geçti?
Yeni anayasada kritik düğüm
3 kişi gözaltına alındı
İşletme belgesi iptal edildi
'Sanki ülkeyi yöneteceklerini zanneden zavallılar'
CHP'ye seçim mesajı
TFF Başkanlığı için ilk aday çıktı
"Söz veriyoruz sizi mahcup etmeyeceğiz"
Milletvekili Bursalı'ya 'ıstakoz' tepkisi sürerken
Türkiye'deki fiyatları araştırdık
Cari işlemler 3.2 milyar dolar açık verdi
Temel neden: Altın ve enerji ithalatı
İhracatta 'miktar' arttı, 'değer' düştü
Emeğimiz daha ucuza gidiyor!
Nimbus Projesi ile İsrail ne yapmak istiyor?
Google çalışanları protesto etti
' Enflasyonun düşürülmesi öncelikli hedefimiz'
ABD'de Türkiye ekonomisini anlattı
3 ilçede okullar tatil edildi
Tokat depremle sarsıldı
Katil İsrail'de siyasi kriz
'Savaş Kabinesi feshedilsin'
Öyle büyük bir bela ki
Kansere yakalanma oranını katlıyor
Hayır çeşmesi yaparken toprak kaydı
2 kişi hayatını kaybetti
Çinlilerden 5G çıkarması
Teknoloji avcıları İstanbul'da buluşacak
'Almanya bizi kıskanıyor mu' dediniz?
Türkiye enflasyonda Nijerya'yı ikiye katladı
CHP parlamenter sistem hedefinden vaz mı geçti?
Yeni anayasada kritik düğüm
3 kişi gözaltına alındı
İşletme belgesi iptal edildi
'Sanki ülkeyi yöneteceklerini zanneden zavallılar'
CHP'ye seçim mesajı
TFF Başkanlığı için ilk aday çıktı
"Söz veriyoruz sizi mahcup etmeyeceğiz"
Milletvekili Bursalı'ya 'ıstakoz' tepkisi sürerken
Türkiye'deki fiyatları araştırdık
Cari işlemler 3.2 milyar dolar açık verdi
Temel neden: Altın ve enerji ithalatı
İhracatta 'miktar' arttı, 'değer' düştü
Emeğimiz daha ucuza gidiyor!
Nimbus Projesi ile İsrail ne yapmak istiyor?
Google çalışanları protesto etti

Üç ilçede eğitim ve öğretime 1 gün ara verildi

Tokat merkezli 2 depremin merkez üssü olan Sulusaray ile depremden etkilenen Artova ve Yeşilyurt ilçelerinde eğitime ara verildi.
18.04.2024 07:12:00
Haber Merkezi
Üç ilçede eğitim ve öğretime 1 gün ara verildi
Üç ilçede eğitim ve öğretime 1 gün ara verildi
Tokat Valiliği gece yaşanan 2 depremin merkez üssü olan Sulusaray ile depremden etkilenen Artova ve Yeşilyurt ilçelerinde eğitime ara verildiğini açıkladı.

Yapılan açıklamada "Tokat ilimiz Sulusaray ilçemizde 4,7 ve 4,1 büyüklüğünde meydana gelen 2 deprem nedeniyle Sulusaray, Yeşilyurt ve Artova ilçelerimizde eğitim ve öğretime 1 (bir) gün ara verilmiştir" denildi.


Anayasa Mahkemesinden bir tartışılacak karar daha

 
 
Anayasa Mahkemesi, CHP'nin açtığı iptal davası üzerine, terör suçlarından tutuklu veya hükümlü bulunanların duruşmalara belirli kıyafetler giyerek katılmasını zorunlu tutan düzenlemeyi iptal etti.
17.04.2024 23:00:00
AA
Anayasa Mahkemesinden bir tartışılacak karar daha
Anayasa Mahkemesinden bir tartışılacak karar daha

Anayasa Mahkemesi, CHP'nin açtığı iptal davası üzerine, terör suçlarından tutuklu veya hükümlü bulunanların duruşmalara belirli kıyafetler giyerek katılmasını zorunlu tutan düzenlemeyi iptal etti. Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, CHP, 7079 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun'un bazı maddelerinin iptali istemiyle Anayasa Mahkemesinde iptal davası açtı. Yüksek Mahkeme, Kanun'un 97. maddesiyle 5275 sayılı Kanun'a eklenen ek 1. maddenin (1) numaralı fıkrasının birinci cümlesinin ve 117. maddesiyle 375 sayılı KHK'ya eklenen ve terör suçlarından tutuklu veya hükümlü bulunanların duruşmalara belirli kıyafetler giyerek katılmasını zorunlu tutan ek 21. maddenin Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verdi.

Gerekçede, "Kişinin istediği kıyafeti giymek yerine ceza infaz kurumunca verilen kıyafeti giymek zorunda olmasının söz konusu kıyafetin türü de dikkate alındığında kişinin maddi ve manevi varlığının korunması, geliştirilmesi hakkını sınırlandırdığı açıktır" denildi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminin ardından açılan davalarda yargılananların, badem kurusu ve gri renkte tek tip tulum giyerek duruşmalara katılması kararlaştırılmış, 2017'de yasalaşan düzenlemenin Adalet Bakanlığınca hazırlanacak yönetmeliğin yürürlüğe girmesinin ardından uygulanacağı açıklanmıştı. Ancak süreçte yönetmelik yayımlanmamış, tutuklu ve hükümlülere tek tip tulumlar giydirilmemişti. AA

AKOM'dan İstanbul için sağanak uyarısı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM), kentte yerel ve gök gürültülü sağanak geçişlerinin etkili olmasının beklendiğini duyurdu.
17.04.2024 16:30:00
Haber Merkezi
AKOM'dan İstanbul için sağanak uyarısı
AKOM'dan İstanbul için sağanak uyarısı
AKOM'dan yapılan açıklamada, İstanbul başta olmak üzere yurdun batı bölgelerinin Orta Akdeniz üzerinden gelmesi beklenen alçak basınç sisteminin etkisi altına gireceği belirtildi.

İl genelinde yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağış geçişlerinin yaşanacağının tahmin edildiği kaydedilen açıklamada, 25-28 derece aralığında seyreden sıcaklıkların, perşembe gününden itibaren 16-18 derece aralığına, bahar değerlerine gerileyeceğinin öngörüldüğü bildirildi.

Sivas-İstanbul yüksek hızlı tren seferleri başlıyor

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Sivas ile İstanbul arasında aktarmasız yüksek hızlı tren (YHT) ekspres seferlerinin 4 Mayıs itibariyle başlayacağını duyurdu.
17.04.2024 11:30:00 / Güncelleme: 17.04.2024 11:31:13
İhlas Haber Ajansı
Sivas-İstanbul yüksek hızlı tren seferleri başlıyor
Sivas-İstanbul yüksek hızlı tren seferleri başlıyor
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Sivas ile İstanbul arasında başlayacak olan aktarmasız yüksek hızlı tren seferlerine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Türkiye'de demiryollarında yapılan yatırımlar ve atılımlar sayesinde ulaşımda çağ atlatan projelerin hayata geçirildiğinin altını çizen Bakan Uraloğlu, hızlı tren projeleri, mevcut demiryollarının yenilenmesi ve modernizasyonu, milli ve yerli demiryolu sanayisinin geliştirilmesinde bakanlık olarak duraksamadan çalıştıklarını ifade etti. Uraloğlu, vatandaşların güvenli, ekonomik, çevreye duyarlı ve konforlu ulaşımını sağlayabilmek için demiryolları yatırımlarına hız kesmeden devam edeceklerini belirtti.

Ankara-Sivas YHT hattını 1 yılda 971 bin kişi kullandı

Ankara-Sivas Hızlı Demiryolu Hattı'nın 26 Nisan 2023 tarihinde hizmete girmesiyle Ankara-Sivas arasındaki mesafenin 603 kilometreden 405 kilometreye, 12 saat olan seyahat süresinin 2 saate düştüğünü anımsatan Bakan Uraloğlu, Ankara-Yozgat arasının da 1 saat düştüğünü söyledi. Güzergah üzerinde bulunan 8 istasyon ile hizmet vermeye başlayan hızlı tren hattının Elmadağ, Kırıkkale, Yerköy, Yozgat, Sorgun, Akdağmadeni, Yıldızeli ve son olarak da Sivas'a ulaştığını belirten Uraloğlu, 'Kırıkkale, Yozgat ve Sivas illerimizin de Ankara merkezli hızlı tren ağına bağlanması ile bu illerimizde yaşayan yaklaşık 1,3 milyon vatandaşımız hızlı trenle seyahat etme imkânına kavuştu. Ankara-Sivas arasında günde karşılıklı 3+3 sefer olarak işletilen Yüksek Hızlı Tren ile 26 Nisan 2023 tarihinde hizmete girmesinden bu yana geçen 1 yılda 971 bin yolcu seyahat etti' dedi.

4 Mayıs İtibariyle YHT ile Sivas-İstanbul aktarmasız ekspres başlıyor

Sivas ve Ankara'dan Yüksek Hızlı Trenler ile seyahat eden yolculardan gelen aktarmasız Sivas-İstanbul sefer talepleri doğrultusunda çalışmaların tamamlandığının müjdesini veren Uraloğlu, 'Sivas'tan 4 Mayıs saat 13.00'da hareket edecek Yüksek Hızlı Trenimiz ekspres ve aktarmasız olarak İstanbul'a devam edecek. 483 yolcu kapasitesine sahip setler kullanılarak işletilecek ekspres trenlerimiz İstanbul'dan da 08.40'ta hareket edecek, Sivas' a 15.58' de varacak, Sivas' tan 13.00' da hareket edecek ve İstanbul' a 20.08' de ulaşacaktır' diye konuştu.
Bakan Uraloğlu, İstanbul-Sivas seferinin 7 saat 18 dakika, Sivas-İstanbul seferinin ise 7 saat 8 dakika süreceğini belirterek, 'Ekspres Yüksek Hızlı Trenler, Sivas-İstanbul arasında Yozgat, Kırıkkale, Ankara, Eskişehir, Arifiye ve Pendik'te duracak. İlerleyen günlerde yolcu taleplerini dinleyeceğiz, gerekli değerlendirmeleri yaparak işletme planı değişiklikleri yapacağız' ifadelerini kullandı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.