İlaçta para yurtdışına akıyor
Türkiye'nin ilaç ithalatı 5 milyar doları aştı. Yurtiçinde üretilen ilaçların yüzde 95'i de yabancılar tarafından kurulan ya da yabancıların satın aldığı firmalarca üretiliyor. Kısaca ilaçta ipler yabancıların elinde
20.11.2014 00:00:00
YENİ MESAJ/İSTANBULTürkiye'de 2000 yılında ilaçta 934 milyon dolar döviz açığı verilirken, bu rakam 2011 yılında 4 milyar 131 milyon dolara çıktı. Rakamın bu yıl 5 milyar doları aşması bekleniyor. Bir başka ifadeyle ihraç ettiğinden 5 milyar dolar daha fazla ilaç ediyor. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Saim Kerman, son 10 yılda ilaç için dışarıya 60 milyar dolar harcandığını, yüzde 85 de tıbbi cihazda cari açık bulunduğunu belirterek, "İlaç ihtiyacımızı kamunun alım gücünü kullanarak iç kaynaklardan tedarik etmeyi hedefimize aldık, istedikleri kadar yazsınlar çizsinler, bundan vazgeçmeyeceğiz" dedi. Yerli ilaç üretimiyle ilgili hedefler konusunda bilgi veren Kerman, Türkiye'nin ilaçta dışa bağımlı yapısının sona erdirilmesi, geçmişte daha çok kanser ilaçlarıyla gündeme gelen ve hastaları mağdur eden temin sorununun bir daha yaşanmaması için ciddi önlemler getirileceğini savundu. Kerman, "Yüzde 78'e yakın oranda imal ikamesi, yüzde 22 oranında ithal ikamesi var ancak değer olarak ithal ürünler daha pahalı ve ihtiyacımız yüzde 50'nin üzerinde dışarıdan gelen ilaçlardan karşılanıyor. Bu da düz bir hesapla her bir kutu ithal ilacın, imal ilaca göre 5 kat pahalı olduğunu gösteriyor" diye konuştu. Bazı ilaçlar neden bulunmuyor?Sağlık Bakanlığının hasta odaklı düşünmesi gerektiğini dile getiren Kerman, "Bir ilaç bulunmuyorsa bunun sebepleriyle mücadele etmemiz gerekir. Bazı ilaçların bulunmamasının nedeninin son zamanlarda fiyatlandırma politikasıyla ilgili olduğu görülüyor" dedi. Türkiye'de ilaç fiyatları belirlenirken 'referans fiyat sistemi'nin kullanıldığını, Yunanistan, İtalya, Fransa, İspanya ve Portekiz esas alınarak fiyatlandırma yapıldığını hatırlatan Kerman, şu bilgileri aktardı: "Bunların fiyatları Kuzey ve Orta Avrupa'dan ucuzdur ve oradaki hastalıklar da bize benzer. Referans ülkelerde, mesela Yunanistan ve İspanya'da aşırı fiyat düşmesi olursa Türkiye de bundan etkileniyor ve fiyat düşüyor. Ayrıca, bu fiyatı alınca sabit kurla çarpıyoruz. Oysa o ülkelerde Euro kullanılıyor ve kurla ilgili sorun yok. Türkiye'de 2009'dan beri sabit kur değeri değişmedi. Ayrıca ilacın eşdeğeri varsa hem referans hem de eşdeğer ürün için bulduğumuz fiyatın yüzde 60'ını alıyoruz. Sonra SGK geri ödeme listesine girerken yüzde 41'e kadar kamu kurumu iskontosu uygulanıyor." Açık çok büyükSağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Saim Kerman, gerek ilaçta gerekse tıbbi cihazda Türkiye'nin cari açığının (döviz açığı) büyük olduğunu, buna yönelik önlemlerin alınmasının önem taşıdığını dile getirerek, şu değerlendirmelerde bulundu: "Kamu alımının oluşturduğu devasa gücün içeride üretime dönmesini ve buradan da ihracata yönelmesini sağlayacağız. Bu hedeflerimizde var. Son 10 yılda ilaç için dışarıya 60 milyar dolar harcadık. Sadece ilaçtan bahsediyoruz. Yüzde 85 de tıbbi cihazda cari açığımız var. Bu parayla neler yapabilirdik. Yıllık 4 milyar dolarlık pazar var, yüzde 85' i doğrudan dışarıya gidiyor."