Sanayi üretiminin çöküşünü, fabrikaların bir bir kapanmasını ve hızla büyüyen işsizler ordusunu pas geçerek, vatandaşın alım gücünün zayıflamasından dolayı düşük çıkan Şubat ayı enflasyonunu ölçü gösterip "kriz bitti" açıklamasında bulunan Derviş'e işdünyası ateş püskürdü

TOBB, İSO, İTO ve TİM başta olmak üzere işdünyası tarafından yapılan birçok anketten "ekonomik kriz hala sürüyor" sonucu çıkarken piyasalardaki datalarda aynı yönü gösteriyor. Ancak, ekonomi yönetiminin bütün bu verilere karşın "kriz bitti" görüşünü ileri sürmesi iş dünyasını kızdırdı.. Devlet Bakanı Kemal Derviş, şu sırada Türkiye'de herkesin büyümeye odaklandığını ancak büyümenin yanısıra, enflasyonu düşürmenin de çok önemli olduğunu belirtti. Derviş, Washington'da düzenlenen ABD-Türk Konseyi konferansındaki konuşmasında son 12 ayın ardından ekonomik krizin bittiğini iddia etti. Derviş; "Çok kötü bir krizdi ancak artık kriz bitti. En kötüsünü geride bıraktık. Enflasyonun aşağı indiğini görüyoruz" dedi.

Piyasalar kötüleşiyorTİM Başkanı Oğuz Satıcı, Türkiye'nin, krize girmeden önceki verilerle karşılaştırıldığında şu anda kriz öncesinden daha kötü bir tabloyla karşı karşıya bulunduğunu savundu. Devlet Bakanı Kemal Derviş'in ABD'de dün Türk-Amerikan İş Konseyi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada "Ekonomik kriz bitti, en kötüyü geride bıraktık" açıklamasını değerlendiren Satıcı, Türkiye'deki gerçeklerin kriter alınması halinde krizin bitmediğinin görüleceğini ifade etti. Üretim ve istihdamın Türkiye'nin tartışması gereken en önemli sorunları olduğunu belirten Satıcı, "(Kriz bitti) deniyor. Kriz döneminde işsiz kalmış milyonlarca insan tekrar işine mi dönüyor? Türkiye'nin iç ve dış borçları düşmeye mi başladı? Türkiye ihracatını ikiye mi katladı? Türkiye büyümeye dönük çalışmalara mı başladı? Yatırım var mı? Türkiye, bugünkü tarihi itibariyle, krize girmeden önceki verilerle karşılaştırıldığında, krizöncesinden daha kötü bir tabloyla karşı karşıya. Bu şartlarda kriz nasıl yenilmiş oluyor?" diye konuştu.

22 bin firma banka kıskacı içindeİTO Başkanı Mehmet Yıldırım da, ihracatta ve üretimdeki düşüşe değinerek, "Hala firmalarımız kapanıyor. Her geçen gün kapanmalara birkaç tane daha ilave oluyor. Şu anda 22 bin firmamız bankaların kıskacı içinde kapanmama mücadelesi veriyor" dedi. Ekonominin iyileştirilmesine yönelik hazırlanan programın uygulanmadığını savunan Yıldırım, "İstanbul Yaklaşımı, Londra Yaklaşımı dediler. Bu olsa olsa Ankara Yaklaşımı olur. Kimse suçu bankaların üzerine atmasın. Bir yıl içinde işletmelerimizin senetleri, çekleri yazıldı. Çekleri, senetleriyazılan firmalara kredi verilmez. Yürürlükteki kanun bu. Veren bankacıhapse girmekle karşı karşıya. Bu durumda (iyileştirme yapalım) denildiğinde lafta kalır. Bunun yasayla yapılması lazım. Önce yasal düzenlemeleri yapalım"dedi.Yıldırım, "Ekonomik istikrar henüz sağlanabilmiş değil. Ülke ekonomisi iyiye değil, kötüye gidiyor. 'Kriz bitti' demek mümkün değil" diye konuştu.

10 yıl geriye gittikAydın Ticaret Odası Başkanı Mustafa Baştuğ, ekonomide çıkışın, iç kaynakların harekete geçirilmesiyle gerçekleşebileceğini ifade etti. Baştuğ, Türkiye'de kangren haline gelen ekonomik krizin iş dünyasına çok zor bir dönem geçirttiğini ifade ederek, "Ülkemiz krizde 10 yıl geriye gitti. İşyerleri çoğalacağına kapandı. Üretim durdu. Kazanç yok oldu" dedi.