logo
20 NİSAN 2024

Kıbrıs teslim ediliyor

25.04.2004 00:00:00
BTP lideri Baş, Kıbrıs'ta gelinen son noktayı değerlendirdiği açıklamasında, "Türk Milleti, ne hazindir ki bugün kanıyla, canıyla ele geçirdiği vatan toprağını kendi eliyle teslim etmektedir" dediBağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Kıbrıs'ta Annan Planı oylandığı sırada konuyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Geçmişte can emniyetinin, mal emniyetinin, namus emniyetinin, din ve vicdan hürriyetinin ve vatan teminatının koruyucusu olan Türk millitenin bugün maalesef bu vazifeyi kendi topraklarında ifa etmekten aciz bir noktaya getirildiğini belirten Baş, Yavru Vatan'ın, kendi ellerimizle AB'ye, Rum'a teslim edildiğini vurguladı. Sonuna kadar haklı olduğumuz Kıbrıs davasının ve Kıbrıs Türkünün AB çerçevesinde Annan planı adı altında tarihe gömüldüğünü belirten BTP lideri Baş, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti, uzun zamandır tarihini ve kazanımlarını unutmuşçasına siyasetini AB kavramı etrafında şekillendirmektedir" diye konuştu. AB uğruna Türkiye'nin sürüklendiği tehlikeli sürece dikkat çeken Prof. Dr. Haydar Baş, açıklamasını şöyle sürdürdü: "6 Mart 2003 tarihinde TBMM' de alınan kararda da ifade edildiği gibi '... Kıbrıs sorununun çözümünün , Türkiye'nin AB üyeliği sürecinde bir ön şart gibi takdim edilmesine yönelik çabalar...' bugün kimi çevrelerde alenen gündem edilmektedir. Bilinen bir gerçektir ki, Tanzimat ve Islahat Fermanı ile hız kazanan Batı hayranlığı Osmanlı devletinin çöküşünü hazırlamıştır. Umarız ki asla gerçekleşmeyecek AB sevdası da Türkiye Cumhuriyeti Devletinin sonu değildir. Zira Yunanistan Başbakanı, Rum kesiminin AB takviminin açıklandığı gün ENOSİS'ten bahsederek, AB kavramı ile Türkiye'nin Kıbrıs'ı feda etmesini ilişkilendirmiştir. Kıbrıs davamızın önderi KKTC cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın bu manada ikaz mahiyetinde bir tespiti şöyledir: 'Bugün, tahammülü zor baskılarla Kıbrıs'ı Türkiye' den ayırma eylemi başarılı olduğu taktirde, aynı baskılarla, aynı yöntemlerle Türkiye' den daha neler isteneceğini düşünmek bile insanı ürpertiyor.""Türkiye herşeyini kaybeder"Türkiye'nin, en haklı davası Kıbrıs'ı kaybettiği takdirde, herşeyini kaybedeceğini belirten Baş, "Stratejik konumuyla Türkiye'nin Akdeniz'e açılan kapısı ancak bu sayede kapatılacaktır. Milli dava dediğimiz Kıbrıs, kırmızı çizgilerini kendi eliyle silen Türkiye'nin, uluslararası arenada artık bir prestij sorunudur. Kıbrıs diğer taleplerin gündem edilmesinin ya önünü açacak, ya da bu isteklere karşı bir set olacaktır" diye konuştu.Rum'a peşkeş çekiliyorTürkiye'de bazı çevrelerin "Türkiye'nin Kıbrıs'taki varlığı işgaldir", "Türkiye benim anavatanım değildir" şeklinde bir tutum içerisinde olduğunu belirten Baş, "AKP hükümeti kurulduğu gün, henüz Başbakan bile olmayan Tayip Erdoğan gittiği Avrupa ülkelerinde ve ABD'de "Belçika Modeli'nden" bahsederek, Annan Planına giden yolu açmıştır. Hükümetin "Kıbrıs'ta bozulmayan barışı tekrar sağlamaya yönelik çabaları, Kıbrıs'ta tavize hazırız" mesajıdır. Türk-İslam tarihinde eşine rastlanılmayacak bir satışın senaryosu olan bu yaklaşım tarzı, Rumların bedava avukatlığına soyunarak, adadaki haklarımızı Rum'a peşkeş çekmekten başka bir şey değildir" dedi.Dökülen kanlar unutuluyorCumhuriyet tarihinden bu tarafa farklı medeniyetlerin, farklı siyasetlerin farklı kültürlerin saldırısına uğrayan Türk milletinin, 80 yıllık mücadelesi içinde tamamen korumasız ve kollamasız kaldığını vurgulayan Baş şöyle devam etti: "Bu hal onu, kendisini yok etmeye karar vermiş kültürlerin, medeniyetlerin, siyasetlerin birer elemanı haline getirmiştir. Gizli örgütlerce yapılan çalışmalarda milletin inancı sulandırılmış, dini kimlik yok edilmiştir. Bununla bağlantılı olarak milli kimlikte de aynı problemler yaşanmıştır. Onun için bugün Kıbrıslı vatanını, yerini, statüsünü gözü kapalı verme, Türk halkı da kendi kanıyla suladığı Kıbrıs topraklarının elinden çıkışına kayıtsız kalmak noktasına gelmiştir. Dökülen şehit kanları ve 500 yıllık Türk tarihi maalesef unutulmak üzeredir. Demek ki Kıbrıs' ta dinimizi, dilimizi ,örfümüzü tarihimizi yozlaştırdık. Topraklarımız elimizdeyken hiçbir istilaya maruz kalmadan kendi kendine intihar eden bir insanın kaderini yaşar hale Kıbrıslıyı getirdik.Kıbrıs giderse...Olayın Türkiye siyaseti boyutuna gelince bir intihar mesabesinde olan bu halin AB' ye bilinmeyen bir tarihte gireceğiz gerekçesiyle yavru vatan heba edilmektedir. Bunun izahı yapılır gibi değildir. En dindar görünenlerin iktidarı döneminde kaybedilen Kıbrıs, şayet TBMM'in de bu onayı bulursa demek ki, Türk Milleti de en dindarından en uzağına kadar topyekün millet olma unsurlarını unutmuş ve maalesef çürümüş demektir. O zaman olacak olan şey, İstanbul'un elden çıkışı, Ege'nin, doğunun, güneydoğunun kısaca Anavatanın parçalanışı ve yok oluşudur. Ki bu durum tarih önünde asla hesabı verilemeyecek neticeler doğuracaktır."Baş, açıklamasını şu cümleyle noktaladı: "Unutmayalım ki, Yavru Vatan Kıbrıs giderse anavatan Türkiye'de gider."
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk

Tokat depreminde 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı

Tokat'ta incelemelerde bulunan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Refik Tuzcuoğlu, "Şu ana kadar alınan 500 ihbardan 50 yapı incelendi, 5 yıkık, 15 de ağır hasarlı yapı tespit edildi" dedi.
19.04.2024 16:34:00
İhlas Haber Ajansı
Tokat depreminde 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı
Tokat depreminde 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Refik Tuzcuoğlu, Tokat'ta 5.6 büyüklüğündeki depremin merkez üssü olan Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu.

Tokat Valisi Numan Hatipoğlu, Bakan Yardımcısı Tuzcuoğlu'na deprem hasarı hakkında bilgi verdi. İlçe hükümet konağı önünde gazetecilere açıklama yapan Tuzcuoğlu, "Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız olarak da Sayın Bakanımız Mehmet Özhaseki beyin hemen talimatlarıyla biz de kendi bakanlığımızın çalışmaları açısından her türlü önlemi, tedbiri ve gayreti ortaya koyduk. Arkadaşlarımızı çok hızlı bir şekilde bölgeye sevk ettik. Gerek çevre illerden buraya transfer ettiğimiz teknik arkadaşlarla, gerekse bakanlık merkezinden buraya yönlendirdiğimiz teknik ekiplerimize, hasar tespit ekiplerimizle birlikte gerek Yozgat ve Tokat'ta çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şu anda 20 ekip 50 teknik personelle birlikte bu çalışmalarımız yürüyor, ihtiyaç halinde yine Sayın Valimizin, yine AFAD'ımızın koordinasyonunda teknik ekip sayılarımızı arttırabiliriz. Birkaç gün içerisinde de inşallah bu bölgedeki tüm hasar tespitlerini de tamamlamayı düşünüyoruz" dedi.

"Ağır hasar 99 öncesi yapılan binalarda"

Tuzcuoğlu yaptıkları incelemede depremde ağır hasar alan binaların 1999 yılı öncesi yapılan binalar olduğuna dikkat çekerek, "Gerek Tokat'ta gerek Yozgat'ta baktığımız zaman ağırlıklı olarak hasar gören yapıların yine 1999 öncesi binalar olduğunu tespit ediyoruz. Bunların çoğunluklu olarak 40-50 yıl öncesine ait kerpiç yapılar, yığma yapılar, mühendislik ve fen hizmetlerinden yoksun olan yapılmış olan binalar olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla ülkemiz bir deprem bölgesidir. Gerek kuzeyden geçen fay hatları, gerek Doğu Anadolu ve güneyden geçen fay hatları, gerekse Ege ile Ege'deki fay hatlarını göz önüne aldığınız zaman ülkemizin tamamı çok önemli bir deprem bölgesi oluyor. Himalayalar'dan Alp'lere kadar uzanan bu hat içerisinde bizim ülkemiz depremsellik açısından, risk açısından beşinci ülke konumunda. Öyle olunca muhakkak suretle biz yapılarımızı sağlam, sıkı ve mühendislik hizmetleri çerçevesinde inşa etmek zorundayız. Depremden çok fazla bir şey olmayabilir. Ama yapılarımız eğer ona dayanaklı değilse o zaman maalesef istenmeyen tablolarla karşı karşıya kalıyoruz" diye konuştu.

"500 ihbar geldi, 5 bina yıkıldı, 15 bina ağır hasar aldı"

Tuzcuoğlu, depremin ardından 500'e yakın ihbar alındığını ifade ederek şunları söyledi:

"Değerli arkadaşlar Tokat ilimizde bakanlığımızın yapmış olduğu çalışmalarda 500 ihbar aldık şu ana kadar. Bu ihbarların sayısı artabilir. Özellikle şu anda hemşehrilerimizin bir kısmı evlerine giremiyorlar. Bunlar giriş yapmaya başladıkları zaman muhtemeldir ki orada birtakım ihbarlar da alınacak. Bu ihbarların sayısı artabilecek ve biz de yapılan her türlü ihbara teknik ekiplerimizle beraber hemen gidip yerinde inceleme, araştırma ve neticelerimizi ortaya koyacağız. Şu ana kadar incelenen 50 yapıdan 5 tanesi yıkık görünüyor. Yine 15 tane ağır hasarlı yapı görünüyor. Az önce de bahsetmiş olduğum gibi bunların büyük çoğunluğu yine kerpiç işte yığma yapılar. Mühendislik hizmetinden yoksula yapılmış olan yapılar. Diğerlerini de yine en kısa sürede tamamlamış olacağız. Kamu binalarımızla alakalı bir hasar görünmüyor. Bu sevindirici bir şey. Aslında depremle alakalı bizi en çok teselli bulduran konu bir can kaybı olmaması."

Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz

"Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." 
19.04.2024 16:30:00
Haber Merkezi
Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz
Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." ifadelerini kullandı.

Bakan Koca, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Bakanlığın ilgili birimleri ve hastanelerin yöneticileriyle yaptıkları toplantılarda Merkezi Hekim Randevu Sistemi'ndeki sorunları temel faktörleriyle ele aldıklarını belirtti.


Randevu bulmakta yaşanan sıkıntıları çözmek için yaptıkları çalışmalardan önemli sonuçlara ulaştıklarını aktaran Koca, "Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." değerlendirmesini yaptı.

Randevu sorununa karşı hem vatandaşları hem de hekimleri memnun edecek bir çözüm oluşturduklarını belirten Koca, şunları kaydetti:

"Öncelikle iptal edilmeyen randevulardan kaynaklanan, kullanılamayan kapasitemizi diğer vatandaşlarımızın kullanımına açacağız. Bu kapsamda, gelemeyeceği randevuyu iptal etmeyen vatandaşlarımız söz konusu durumun ilkinde 15 gün içerisinde aynı branşa randevu alamayacak. Aynı şekilde randevusuna ikinci kez gelmediğinde 15 gün içerisinde tüm branşlardan randevu alamayacak. Son dakika iptalleri nedeniyle atıl kapasite oluşmaması için randevu iptal süresini, en geç bir önceki gün saat 23.59'la sınırlandırıyoruz. İptal edilen randevular yerine, muayene saatinden 1 saat öncesine kadar yeni randevu verebileceğiz. Böylelikle daha fazla hastamızın randevu almasını ve kapasitenin verimli kullanılmasını sağlamış olacağız."

'Konuş, sen nerelisin' diyen DEM Partili Salğucak'a soruşturma

31 Mart yerel seçimlerinde oy vermek için Ömer Keçecigil Okuluna giden askeri ve polis personellerine 'Konuş, sen nerelisin'' diyen DEM Partili Süleyman Salğucak, seçim kanuna muhalefet suçundan dolayı Şırnak İl Emniyet Müdürlüğünde ifadesi alındı.
19.04.2024 16:21:00
İhlas Haber Ajansı
'Konuş, sen nerelisin' diyen DEM Partili Salğucak'a soruşturma
'Konuş, sen nerelisin' diyen DEM Partili Salğucak'a soruşturma
Avukat Ramazan Demir, Şırnak'ta taşımalı seçmen olduğunu düşündüğü kişilere 'Konuş sen nerelisin'' diyerek tepki gösteren Süleyman Salğucak'a soruşturma açıldığını duyurdu.

31 Mart günü Şırnak'a oy vermek için taşınan asker ve polisler tek sıra içeri girerken tepki gösteren 61 yaşındaki Süleyman Salğucak'a soruşturma açıldı.

Avukat Ramazan Demir, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Şırnak savcılığı 'Konuş, sen nerelisin' sözünden dolayı Süleyman Salğucak'a 'Seçim kanununa muhalefetten' soruşturma açmış" diye belirtti.

Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı, Salğucak hakkında 'Seçim kanununa muhalefet' ve 'Seçmenin oy kullanmasını engelleme' iddialarıyla ilgili soruşturma açtı.

İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Erzincan'ın İliç ilçesinde maden sahasında meydana gelen heyelanda toprak altında kalan 9 işçiden birinin daha naaşına ulaşıldığını bildirdi

19.04.2024 12:15:00 / Güncelleme: 19.04.2024 12:19:14
AA
İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı
İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı

Bayraktar, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, maden sahasındaki arama çalışmalarına ilişkin bilgi verdi.

Kazanın gerçekleştiği 13 Şubat'tan bu yana arama çalışmalarının aralıksız devam ettiğini anımsatan Bayraktar, "Erzincan İliç'te maden sahasında meydana gelen heyelanda ilk günden bu yana aralıksız olarak devam eden arama çalışmaları neticesinde bu sabah bir işçi kardeşimize daha ulaştık. Kardeşimize Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı ve sabırlar diliyorum. Tüm canlarımıza ulaşana kadar yoğun çalışmalarımıza devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

Bayraktar, 5 Nisan'da da İliç'te maden ocağında toprak altında kalan bir işçinin naaşına ulaşıldığını bildirmişti.

Cenaze Adnan Keklik'e ait

Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, AA muhabirine, Sabırlı Deresi bölgesinde ulaşılan cenazenin Adnan Keklik'e ait olduğunu belirterek, aileye başsağlığı diledi.

Aydoğdu, bölgedeki çalışmaların aralıksız sürdüğünü ifade etti.

Erzincan'ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında 13 Şubat'ta meydana gelen toprak kaymasında 9 kişi kaybolmuş ve 5 Nisan'da işçilerden Uğur Yıldız'ın cenazesine ulaşılmıştı. 

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.