logo
27 NİSAN 2024

Kıbrıs'ı vatan yaptı

Rauf Denktaş'ın vefatı nedeniyle bir taziye mesajı yayınlayan Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Erimhan, “KKTC halkına, Türk milletine, Türk dünyasına ve İslam âlemine başsağlığı diliyoruz” dedi
15.01.2012 00:00:00
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın vefatı nedeniyle bir taziye mesajı yayınlayan Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkan Yardımcısı Hukukçu Ahmet Erimhan, “Hayatını ideallerine adamış, gerçek devlet adamı sıfatını taşıyan zincirin son örneklerinden Denktaş'ın vefatı tüm milletimizi derinden teessüre boğmuştur. Başta ailesine olmak üzere Küçük ülkenin büyük Cumhurbaşkanı'nı çıkarmış KKTC halkına, Türk Milletine, Türk Dünyasına ve İslam Âlemine başsağlığı diliyoruz” dedi. Erimhan mesajını şöyle sürdürdü: “Muhtemeldir ki Rauf Denktaş'ın değerini kaybından sonra çok daha iyi anlayacağız. O olmasa idi bugün KKTC diye bir devlet olmayacak ve KKTC halkıda adadan çoktan sürülmüş olacaktı. Ermeni soykırım yalanları ile Türk Milletini Anadolu'dan çıkarmanın hesaplarını yapan, Bosna'da Yüzbinlerce insanı sırf Müslüman olduğu için soykırıma tabii tutan zihniyet, hiç şüphe yok ki İslam Dünyasının en uç noktasında bayrağı taşıyan Türk halkına da gereğini yapardı!”

Denktaş'a borçluyuz
“Bugün adada dalgalanan bayrağın, okunan ezanın sebebi KKTC'nin bir devlet olarak var olması ise bunu önce Allah'a sonra Merhum Rauf Denktaş'a borçluyuz” diyen BTP Genel Başkan Yardımcısı Erimhan, “Denktaş ile Türk İslam âlemi Batıya doğru son 2 asır içinde tek ileri hamlesini yapmıştır. 1974 Barış Harekâtı ile Kıbrıs vatanını devleştiren Denktaş bu nedenle emperyalist, Haçlı ruhlu Batı'nın hedefi haline gelmiştir. Hastanelerde zehirleme operasyonlarından, suikastlara kadar olmadık muamelelere tabii tutulan Denktaş en son ana vatanı tarafından acımasız bir itibarsızlaştırma operasyonu yaşamıştır. KKTC'yi tasfiye edecek Annan planına karşı çıktığı için hükümet Denktaş'ı nerede ise suçlu ilan etmiş, Cumhurbaşkanlığı adaylığı engellenmiş hatta Silivri'nin ucu gösterilmiştir. Sadece ve sadece sağlık sorunlarının ciddiyeti bu büyük günahı engellemiştir” diye konuştu.

Kıbrıs'ı savunamazsan Anadolu'da kalamazsın
“KKTC'de kimin haklı olduğu ortaya çıkmıştır. Dünün AB sevdalıları, bu uğurda KKTC'yi gözden çıkaranlar, Denktaş'ı suçlayanlar bugün iflas etmiş durumdadırlar. Batıya ilişkin tüm tezleri çökmüştür. Haklı çıkan tarih, din ve Denktaş'tır” diyen BTP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Erimhan sözlerini şöyle sürdürdü: “Şu bir gerçektir ki sınırlarını Kıbrıs'tan, Anadolu'ya çekecek Türkiye, yarın tam da bu noktadan avlanacaktır. Çünkü ne dersek diyelim Türkiye'nin savunması Kıbrıs'tan başlamaktadır, Anadolu'dan değil... Türkiye'de barınabilmenin askeri, stratejik ve sosyal açıdan anahtarı olan Kıbrıs, sıradan bir mesele değildir. Kıbrıs Merhum'un hemen her gün ifade ettiği üzere bir Dava'dır. Kıbrıs Davası, Türkiye'nin hayat-memat meselesidir, geleceğidir. Kıbrıs'ını savunamayan Türkiye, Anadolu'da da yaşayamayacaktır. Kıbrıs'tan çıkan Türkiye, bu topraklara “sahip olma” hakkını da yitirecektir. Talepler 1071 Malazgirt savaşı öncesine kadar uzanacak, Orta Asya'ya dönmemiz istenecektir!”

Kıbrıs'ta sorun yok…
Hukukçu Ahmet Erimhan, “Türk milleti askerini taşıyacak çıkarma gemisi, uçağını uçuracak jet yakını bulamadığı günlerde icra ettiği 74 Barış Harekâtı ve bu çıkarmada kendini gösteren irade, azim ve fedakârlıkla Kıbrıs meselesine çözüm getirmiştir” dedi. BTP Genel Başkan Yardımcısı şunları söyledi: “1974 tarihinden bu tarafa tam 30 yıldır Ada'da sonuna kadar bir barış ve hürriyet ortamı vardır. Hem Türkler, hem de Rumlar adına... O günden bu tarafa Kıbrıs'ta bir tek insanın kanı akmamış, Rumlar kendi idarelerinde, Türk'ler kendi devletlerinde yaşamaya devam etmişlerdir. Kimi aklı evvellerce zaman zaman dile getirilen “çözümsüzlük” aslında çözümdür. “Çözümsüzlük” adına KKTC'yi feshetmek,  her halde samimi bir akla gelebilecek en son şeydir. Yapılacak şey, gösterilecek irade KKTC'yi dünyaya tanıtmak, KKTC'yi tanıma iradesini ortaya koymak ve KKTC'de elçilik açacak ülkelere engel olmamaktır. “30 yıl çözümsüzlüğü” gibi bir ifade, Türkiye'nin ortaya koyduğu 30 yıllık mücadeleyi yok saymaktır.”
 
Kıbrıs Türkiye'nin en haklı davasıdır
“Zaten “30 yıldır adada çözümsüzlük var” iddiası hiç bir zaman Türkiye'nin bakış açısı da olmamıştır” diye konuşan BTP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Erimhan şöyle konuştu: “Bunu dillendirenler ilginçtir ki Avrupa Birliği, Yunanistan ve Rumlar olmuştur. Şimdi Rum ile Yunan ile aynı çizgide bulunma bahtsızlığı bir tarafa aynı ifade, yani 30 yıldır adada çözüm yok fikri maalesef şu temel mantığa oturmaktadır: “74 Barış Harekâtı bir işgal operasyonudur. Kıbrıs zaten bizim değildi...” İçeriden ve dışarıdan elbirliği ile estirilen bu rüzgâra karşı geçirmekte olduğumuz şu tarihi günlerde, Kıbrıs'a, tarihsel bir perspektif içinde bakmakta hem faydalar hem de zaruret var:
1- Kıbrıs 1571 yılından bu tarafa Türk milletinin hâkimiyeti altındadır.
2- 1878 yılında Rusya'nın, Osmanlı imparatorluğu sınırlarını tehdit etmesinin engellenmesi amacı ile geçici olarak ve sınırlı bir şekilde İngiltere'ye açılan ada, bu küçük parantez dışında hiç bir zaman Osmanlı imparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kontrolünden çıkmamıştır.
3- 1974 Barış Harekâtı 1960 yılında kabul edilen ittifak ve garanti anlaşmasına dayalı olarak gerçekleştirilmiştir.
Bu tarihsel perspektif içinde son olarak şunu bizzat Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın ifadesi ile ifade edelim:
Kıbrıs, Türkiye'nin hukuki ve fiili anlamda en haklı olduğu davasıdır. Bu davayı savunamayan Türkiye hiçbir şeyi savunamaz!
Türkiye hukuken haklıdır; çünkü harekât uluslararası hukuka ve 500 yıllık Türk hâkimiyetine dayanmaktadır.
Fiilen haklıdır; çünkü 40 bin askeriyle bu haklılığı koruyacak ve kollayabilecek durumdadır. Bir daha böyle bir imkân her halde ele geçirilemez. Bu vesile bir kez daha bu büyük Lidere dualarımızı gönderiyor, Milletimize ve İslam âlemine baş sağlığı diliyoruz.”
Esrarengiz kazazede
Ölmemiş, yüzerek kaçmış!
Lokanta ve kafelerle ilgili tebliğ Resmi Gazete'de
KDV'ye hassas ayarlama
Manşetlerde Arda var
Arda Güler attı, Real Madrid kazandı
Derbide Fenerbahçe'nin kaybını beklemeye başladılar
Aslan hata yapmadı
KKTC Başbakanı sanık avukatı ile tartıştı
'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al'
Bazı yorumcular 'kesin olacak' demişti
Erdoğan ters köşe yaptı
Görenleri kahreden kaza
Birinden kaçtılar diğeri çarptı
Erdoğan'dan Rutte'ye AB mesajı
'Hollanda'nın desteğini bekliyoruz'
'Birilerinin bitmiş olan kredilerini...'
Kılıçdaroğlu'na imalı yanıt
Haftalar sonra yeniden başlamıştı
Aramalarda yeni bulgu
İstiklal Caddesi bombacısının cezası belli oldu
7 kez ağırlaştırılmış müebbet
ABD Dışişleri Bakanlığı'nda kritik istifa
Ülkesinin Gazze politikasına tepki olarak
KKTC Başbakanı İsias Otel davası için Adıyaman'da
'Bu artık KKTC'nin davasıdır"
Kurulan şirket sayısı azaldı
Mart ayında 1678 şirket kapandı
Son operasyon Hakkı Saral çetesine
10 ayda 454 suç örgütü çökertildi
Esrarengiz kazazede
Ölmemiş, yüzerek kaçmış!
Lokanta ve kafelerle ilgili tebliğ Resmi Gazete'de
KDV'ye hassas ayarlama
Manşetlerde Arda var
Arda Güler attı, Real Madrid kazandı
Derbide Fenerbahçe'nin kaybını beklemeye başladılar
Aslan hata yapmadı
KKTC Başbakanı sanık avukatı ile tartıştı
'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al'
Bazı yorumcular 'kesin olacak' demişti
Erdoğan ters köşe yaptı
Görenleri kahreden kaza
Birinden kaçtılar diğeri çarptı
Erdoğan'dan Rutte'ye AB mesajı
'Hollanda'nın desteğini bekliyoruz'
'Birilerinin bitmiş olan kredilerini...'
Kılıçdaroğlu'na imalı yanıt
Haftalar sonra yeniden başlamıştı
Aramalarda yeni bulgu
İstiklal Caddesi bombacısının cezası belli oldu
7 kez ağırlaştırılmış müebbet
ABD Dışişleri Bakanlığı'nda kritik istifa
Ülkesinin Gazze politikasına tepki olarak
KKTC Başbakanı İsias Otel davası için Adıyaman'da
'Bu artık KKTC'nin davasıdır"
Kurulan şirket sayısı azaldı
Mart ayında 1678 şirket kapandı
Son operasyon Hakkı Saral çetesine
10 ayda 454 suç örgütü çökertildi

KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı

İsias Otel davasının 2. duruşmasın yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi. Duruşma sırasında KKTC Başbakanı Ünal Üstel ile sanık avukatı arasında tartışma yaşanırken Üstel, bazı iddialarda bulunan sanık avukatına 'yalan söylüyorsun' diyerek tepki gösterdi.
26.04.2024 21:45:00 / Güncelleme: 26.04.2024 21:50:31
İhlas Haber Ajansı
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı
Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, saat 10.00'da başlayan ve saat 18.15'de sona eren duruşmada mahkeme heyetinin ara kararıyla, tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt, Mehmet Fatih Bozkurt ve Erdem Yıldız'ın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Tutuksuz sanıklar Efe B., Halil B., Hasan A., Mehmet G., Şule Ö. ve Ulviye B.'nin adli kontrollerin devam etmesine karar verildi. Mahkeme ayrıca, dosyayı yeniden bilir kişi heyetine tebliği edildi. Davanın bundan sonraki duruşmasının 12 Haziran 2024 tarihinde saat 09.00'da görülmesine karar verildi.

KKTC Başbakanı Ünal Üstel, sanık avukatına 'yalan söylüyorsun' tepkisi

6 Şubat depreminde yıkılan ve 72 kişiye mezar olan İsias Otel davasıyla ilgili duruşmada, KKTC Başbakanı Ünal Üstel ve Sanık Avukatı Fuat Göktaş arasında gerginlik yaşandı. Sanık avukatları savunmasında, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Gazi Üniversitesi raporlarına itiraz ederek, usule uygun alınmadığı ve laboratuvarlarda testin düzgün yapılmadığını söyledi.
Otel sahibi tutuklu sanık Ahmet Bozkurt'un Avukat Fuat Göktaş, Gazi Üniversitesi'ne gönderilen numunelerin gitmesinden iki gün sonra KKTC'de bulunan Doğu Akdeniz Üniversitesi'yle Gazi Üniversitesi'nin 'kardeş üniversite' olduğunu yönünde haberler çıktığını belirtti. Göktaş, bunun yanında Gazi Üniversitesi heyetinin Kıbrıs başbakanıyla görüştüğü yönünde haberlerin servis edildiğini ancak bu görüşmelerin rutin olabileceğini düşündüklerini söyledi.



Bunun üzerine salonda bulunan KKTC Başbakanı Ünal Üstel, ziyareti yalanlayarak avukata hitaben, 'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al' dedi. Başbakanın bu sözleri üzerine, avukat KKTC'de medyaya yansıyan ziyaret haberini gösterdi.

Sanık Avukatı Fuat Göktaş son olarak, çıkan bu haberleri kendisine gösteren müvekkil yakınlarına, 'Bu ziyaretlerle ilgili olumsuzluk düşünmeyin, bu rutin bir ziyaret olabilir. Bu tür haberlere itibar etmeyin' dediğini söyledi.

Mahkeme başkanı uyardı

Mahkeme Başkanı, salonda yaşanan sözlü sataşma nedeniyle tarafları sakin olmaya davet ederek, mahkemenin düzenini bozdurmayacağını vurguladı.

Mahkemede tutuklu sanık Ahmet Bozkurt savunmasında, 'Otelimin statiği 14 kata göre yapılmıştır. Otelim 9 kat olarak yapılmıştır. Statiğinde, taşıyıcısında herhangi bir eksiklik olduğunu düşünmüyorum. Ben burayı yap-sat için yapmadım, burayı kendime yaptım. Malzemelerin en iyisini kullandım. Benim buraya yaptığım para ile aynı şekilde iki bina yapabilirdim. Ben malzemeden çalmadım. Adıyaman dördüncü derece deprem bölgesindeyken, ikinci derece deprem bölgesinin şartlarını karşılayacak şekilde otel yaptım. Ben suçsuzum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi talep ediyorum' dedi.

'Ben sadece dekorasyon yaptım'

Tutuklu sanık Mehmet Fatih Bozkurt ise savunmasında, 'Otelin yapıldığı yıllarda, 1993-1999 yılları arasında Kıbrıs'taydım. Benim mesleğim otomotiv sektörüdür. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Yüce mahkemenizden tahliyemi talep ediyorum' ifadelerini kullandı.

Diğer tutuklu sanık Erdem Yıldız ise, 'Ben sadece dekorasyon yaptım. Benden öncekini bilmem. Benden sonra yapılan şeylerle hiçbir ilgim yok. Benim yaptığım musluğun, asma tavanın binanın yıkımında etkisi yoktur' şeklinde konuştu.

Öğretmeni yumruklayan velinin ifadesi: Bir anlık ebeveynlik duygusuyla vurdum

Sarıyer'deki bir ortaokulda oğlunun okul davranışlarıyla ilgili olarak görüşmeye davet ettiği öğretmenini, yüzüne yumruk atmak suretiyle darp eden ve tutuklanarak cezaevine gönderilen şüpheli velinin ifadesine ulaşıldı.
26.04.2024 18:40:00
İhlas Haber Ajansı
Öğretmeni yumruklayan velinin ifadesi: Bir anlık ebeveynlik duygusuyla vurdum
Öğretmeni yumruklayan velinin ifadesi: Bir anlık ebeveynlik duygusuyla vurdum


Sarıyer'deki bir ortaokulda 25 Nisan 2024'de iddiaya göre Türkçe öğretmeni olarak görev yapan Necla Ö., öğrencisi E.S.Ç.'nin okul davranışlarıyla ilgili olarak velisi olan şüpheli Ali Ç.'yi (51) görüşmeye davet etmiş, okula gelen şüpheli veli Ali Ç. ise müşteki öğretmeni okul koridorunda görerek herhangi bir diyaloğa girmeden öğretmenin yüzüne yumruk atmıştı. Olayın ardından gözaltına alınan şüpheli, emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi. Şüpheli veli Ali Ç., Savcılık işlemlerinin ardından çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe 'kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten yaralama' suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.

''Oğlum 'baba çabuk gel, beni bir odaya kapattılar kaçtım, bana bir şeyler imzalatmaya çalışıyorlar' dedi''

Öte yandan şüphelinin ifadesine ulaşıldı. Kimlik tespitinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İSBAK A.Ş.'de dijital arşiv personeli olarak çalıştığını söyleyen şüpheli Ali Ç. ifadesinde, "Okul yönetimi ve sınıf öğretmeni Necla Ö.'den 26 Mart 2024'de Sarıyer Çocuk Büro Amirliği'nde 'kötü muamele' konusundan adli olarak şikayetçi olmuştuk. 25 Nisan günü Kaymakamlık müfettişleri ile konuyla ilgili görüşmedeydim. Bu sırada eşim Neslihan Ç. beni aradı, kendisini okulun bir hizmetlisinin aradığını ve oğlumuzla ilgili bir sıkıntının olduğunu söyledi. Ardından eşimden hizmetlinin numarasını alarak durumun ne olduğunu sordum. Bana oğlumun atak geçirdiğini, öğretmenlerin yukarı almaya çalıştığını ancak oğlumun çıkmak istemediğini söyledi. Oğlumu telefona isteyince, 'baba çabuk gel, beni bir odaya kapattılar kaçtım, bana bir şeyler imzalatmaya çalışıyorlar' dedi. Sonrasında hizmetli 'müdür bey geliyor' diyerek telefonu yüzüme kapattı'' dedi.

''Dalga geçer gibi 'beni şikayet etmenin bedelini ödeyeceksin' dedi, bir anlık sinir harbi ile vurdum''

İfadesinin devamında, okula gittiğinde hizmetliye çocuğunun nerede olduğunu sorduğunu söyleyen şüpheli, ''Hizmetli bana, müdür beyin oğlumu yukarı çıkardığını söyledi. Ben de müdürün odasına çıktım. Bu sırada oğlum yanıma panik halinde ağlayarak geldi. Bana 'baba buradan çabuk çıkalım, eve gidelim' dedi. Korkusundan sürekli aynı şeyleri tekrarlıyordu. Müdür beyi odasına doğru yürürken Necla hocanın elinde çay bardağı ile gülerek bize doğru geldiğini gördüm. Dalga geçer gibi 'beni şikayet etmenin bedelini ödeyeceksin' dedi. Ben de o anda istem dışı çocuğumun da yanımda ağlamasından dolayı bir anlık kızgınlık ve ebeveynlik duygusuyla hocaya vurdum. Sonra okulun dışına çıktım, çok pişmanım. Bir anlık sinir harbi ile vurdum, bu sinir harbini ise hem şahsın tahrik edici eylemlerinden hem de babalık içgüdüsünden dolayı yaşadım'' şeklinde konuştu.

Kazada şehit olan polis memuru son yolculuğuna uğurlandı

İstanbul'da görevi başındayken motosikletle kaza geçirerek şehit olan polis memuru Emrah Büke, memleketi Konya'nın Ereğli ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı.
26.04.2024 18:36:00 / Güncelleme: 26.04.2024 18:40:19
İhlas Haber Ajansı
Kazada şehit olan polis memuru son yolculuğuna uğurlandı
Kazada şehit olan polis memuru son yolculuğuna uğurlandı
İstanbul'un Ümraniye ilçesinde Atatürk Mahallesi Bağ Sokak üzerinde meydana gelen trafik kazasında polis memuru Emrah Büke, görevi esnasında motosikletle virajı alamayarak kaza yaptı.

Kazada ağır yaralanan polis memuru olay yerine ulaşan sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı.

Polis memuru Emrah Büke, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Görevi esnasında şehit olan polis memuru Emrah Büke'nin cenazesi düzenlenen törenin ardından uçakla memleketi Konya'ya gönderildi.



Şehidin cenazesi defnedilmek üzere Konya'dan Ereğli ilçesine bağlı Kamışlıkuyu Mahallesine götürüldü. Şehit olan polis memuru Emrah Büke için ikindi namazını müteakip Kamışlıkuyu Mahallesinde cenaze namazı kılındı.

Şehit Büke'nin cenazesi namazın ardından Kamışlıkuyu Mezarlığında dualarla defnedildi. Şehit Emrah Büke'nin 4 ay önce göreve başladığı öğrenildi.

Şehidin cenaze namazına ailesi, yakınları, Konya Valisi Vahdettin Özkan, askeri ve mülki erkan ile vatandaşlar katıldı.

KKTC Başbakanı Üstel, İsias Oteli davası öncesi konuştu: Bu artık KKTC'nin davasıdır

Beraberindeki heyetle İsias Oteli davasının ikinci duruşması için kente gelen KKTC Başbakanı Ünal Üstel Adıyaman Adliyesi önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, "Bu artık KKTC'nin davasıdır. Onların acıları hepimizin acısıdır. Çocuklarımızı unutmadık, unutturmayacağız." dedi.
26.04.2024 11:15:00
Anadolu Ajansı
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Oteli davası öncesi konuştu: Bu artık KKTC'nin davasıdır
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Oteli davası öncesi konuştu: Bu artık KKTC'nin davasıdır

KKTC Başbakanı Ünal Üstel, 6 Şubat 2023'teki Kahramanmaraş merkezli depremlerde Adıyaman'da yıkılan İsias Oteli'nde hayatını kaybedenlere ilişkin mahkeme sürecini takip ettiklerini belirterek, "Türkiye Cumhuriyeti'nin adaletine güveniyoruz." dedi.

Beraberindeki heyetle İsias Oteli davasının ikinci duruşması için kente gelen Üstel, Adıyaman Adliyesi önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, 6 Şubat 2023'teki depremlerde yaşamını yitirenlere Allah'tan rahmet diledi.

Üstel, KKTC olarak hayatını kaybedenlerin ailelerinin yanında olduklarını belirterek, şöyle konuştu:

"Bu depremde biz de çocuklarımızı, yavrularımızı kaybettik ve o günden bugüne kadar adalet arayışımız devam ediyor. Biz Türkiye Cumhuriyeti'nin adaletine güveniyoruz. Birinci duruşma bundan bir müddet önce başladı ve sonuçlandı. Bugün ikinci duruşma için KKTC olarak bütün kesimlerimizle buradayız. Hükümet olarak buradayız, bakan arkadaşlarımızla buradayız. Muhalefet başkanıyla, milletvekilleriyle, yavrularımızın anneleriyle, yakınlarıyla, halkımızla Adıyaman'a geldik ve ikinci duruşma olacak ve salona gireceğiz. Bu artık KKTC'nin davasıdır. Onların acıları hepimizin acısıdır. Çocuklarımızı unutmadık, unutturmayacağız."

Kesin karar çıkana kadar mahkeme sürecini takip edeceklerini, aileleri yalnız bırakmayacaklarını dile getiren Üstel, şunları kaydetti:

"Biliyorsunuz geçen duruşmada uzman kişilerin bir görüşüne başvurduk. Gazi Üniversitesinin raporu çıktı, mahkememize intikal etti. Bunun dışında, 3 üniversitemizden ve onların oluşturduğu Türkiye Cumhuriyeti çapındaki bu işlerin sorumlusu olan uzman kişilerin görüşlerine müracaat ettik. Onların hazırladığı 3 rapor da mahkememize verildi. Gazi Üniversitesinin raporunu bizim hukukçu arkadaşlarımız incelediği zaman gördük ki, orada tam neticelendirilmemiş bir rapor ortada durdu. Bizim bugün Barolar Birliğimiz de hukukçularımız da burada. Milletvekili hukukçularımızın, Cumhuriyet Meclisinin oluşturduğu hukukçular, Ankara'da devletin tuttuğu hukukçular ve Türkiye Cumhuriyeti'nin Barolar Birliği ve yardımcıları ile özel avukatlarımızla bunlar incelendikten sonra bugünkü mahkemeden bizim hukukçularımızın talep edeceği yeni bir üçüncü rapor ve bu rapor ışığında adaletin tecelli etmesini bekleyeceğiz."

Suçluların gerekli cezayı alacağına inandığını vurgulayan Üstel, adaletin tecelli edeceğini söyledi.

Aileler de basın açıklaması yaptı

Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Karakaya da davada yeni bir sürece girildiğini ve ikinci duruşma için Adıyaman'a geldiklerini ifade etti.

Davanın sonuçlanmasına kadar süreci takip edeceklerini dile getiren Karakaya, "Bu davada bilimin yol göstericiliğine güveniyoruz. Hukukun üstünlüğü kadar toplum vicdanının gücüne de inanıyoruz." dedi.

Depremlerde oğlunu kaybeden anne Hilal Düzgünce ise davanın takipçisi olacaklarını belirtti.

Kahramanmaraş merkezli depremlerde, KKTC'den sporcuların da aralarında yer aldığı 72 kişinin yaşamını yitirdiği İsias Oteli'ne ilişkin 5'i tutuklu 11 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması 3 Ocak'ta yapılmıştı. Tutuklu sanıklardan 2'si, 3. Ağır Ceza Mahkemesince yapılan tutukluluk incelemesi sonucunda adli kontrol şartıyla tahliye edilmişti. 

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.