Günlerdir attığımız manşetler, dikkat çektiğimiz tehlikeler dün 'gerçeğe' dönüştü. AKP Hükümeti, AB rüyasını sürdürebilmek için sadece Türkiye'nin değil KKTC'nin de idam fermanına imza attı. Hükümet 10 ay içinde Rum Kesimi'ni tanıyacak Yüzsüzler
Avrupa Birliği, büyük bir yüzsüzlük örneği sergileyerek küstah bir şekilde Türkiye ile 'açık uçlu, kaçık dibli' müzakerelere başlanabilmesi için Kıbrıs Rum Kesimi'nin Türkiye tarafından hemen tanınmasını talep etti. Türkiye, 1963 tarihinde Avrupa Ekonomik Topluluğu ile imzaladığı Ankara Anlaşması'nı Kıbrıs Rum Kesimi'nin de aralarında bulunduğu ve 1 Mayıs 2004'te AB'ye katılan 10 ülkeye teşmil etmesi halinde, Rum devletini resmen tanımış olacak.
Blöf üstüne blöf
Belçikanın Başkenti Brüksel'de süren AB Zirvesi Türkiye-Kıbrıs Rum Kesimi ikileminde enteresan şovlara ve pazarlıklara sahne oldu. AB'nin Türk heyetinden Kıbrıs Rum Kesimi'ni hemen tanımasını talep etmesi, görüşmelerde tıkanıklığa yol açtı. Bir ara Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın saat 15.00'de Brüksel'de bir basın toplantısı düzenleyip, zirveden ayrılacağı söylentisi kulislere yansıdı. İngiltere Başbakanı Tony Blair'in Erdoğan'ı zirve tamamlanmadan dönmemesi için ikna etmeye çalıştığı ileri sürüldü. Bazı çevreler bu söylentinin AB Zirvesi'nde de etkili olduğu görüşünü ortaya attılar. Ardından Hollanda, İngiltere, Almanya, Fransa ve Yunanistan'ın katıldığı beşli zirveye Türkiye de çağrıldı. Görüşmeleri tıkayan "Kıbrıs" konusunda, Avrpua Birliği ülkeleri tıkanıklığın aşılması için ilk adımı attı ve Türkiye'nin, Kıbrıs'ı da kapsayan protokole paraf atması talebi geri çekildi. Ancak ardından da 3 Ekim 2005'e kadar Türkiye'nin Kıbrıs protokolünü imzalama şartı getirildi.
Türkiye'ye yüklendiler
Zirvede başta Fransa ve Avusturya olmak üzere Türkiye karşıtı ülkeler, Kıbrıs Rum Kesimi'nin tanınması konusunda Yunansitan'dan daha fazla bastırdılar. Almanya Başbakanı Schröder, zirve esnasında, AB ülkelerinin Kıbrıs sorununa takılan Brüksel zirvesinden hem Türkler hem de Rumlar açısından "tatmin edici" sonuç çıkacağına inandığını söyledi. Schröder, 25 üyenin Ankara'dan "Kıbrıs cumhuriyetini resmen tanımasını değil, gümrük anlaşmasını imzalamasını istediğini" belirtti.
İki senaryo gündemdeydi
Kıbrıs eksenli tartışmalar Brüksel'de gündemi esir alırken, soruna çözüm bulunabilmesi için iki senaryo öne çıktı. Bunlardan birincisine göre, "Türkiye, Ankara Anlaşması'nı bazı koşullar koyarak Kıbrıs Rum Yönetimi dahil tüm AB ülkelerini kapsayacak şekilde genişletmeyi kabul edecek." Diplomatik kaynaklar, bu durumda AB başkanlığının Kıbrıs Rum Yönetimi'ni zorlamasına imkan doğacağına dikkat çektiler. İkinci senaryoda ise "Türkiye, nihai bildiriye eklenen başkanlık deklarasyonunu imzalamadan Brüksel'den ayrılacak."
Türkiye'ye yüklendiler
Zirvede başta Fransa ve Avusturya olmak üzere Türkiye karşıtı ülkeler, Kıbrıs Rum Kesimi'nin tanınması konusunda Yunansitan'dan daha fazla bastırdılar. Almanya Başbakanı Schröder, zirve esnasında, AB ülkelerinin Kıbrıs sorununa takılan Brüksel zirvesinden hem Türkler hem de Rumlar açısından "tatmin edici" sonuç çıkacağına inandığını söyledi. Schröder, 25 üyenin Ankara'dan "Kıbrıs cumhuriyetini resmen tanımasını değil, gümrük anlaşmasını imzalamasını istediğini" belirtti.
İki senaryo gündemdeydi
Kıbrıs eksenli tartışmalar Brüksel'de gündemi esir alırken, soruna çözüm bulunabilmesi için iki senaryo öne çıktı. Bunlardan birincisine göre, "Türkiye, Ankara Anlaşması'nı bazı koşullar koyarak Kıbrıs Rum Yönetimi dahil tüm AB ülkelerini kapsayacak şekilde genişletmeyi kabul edecek." Diplomatik kaynaklar, bu durumda AB başkanlığının Kıbrıs Rum Yönetimi'ni zorlamasına imkan doğacağına dikkat çektiler. İkinci senaryoda ise "Türkiye, nihai bildiriye eklenen başkanlık deklarasyonunu imzalamadan Brüksel'den ayrılacak."
Avrupa Birliği, büyük bir yüzsüzlük örneği sergileyerek küstah bir şekilde Türkiye ile 'açık uçlu, kaçık dibli' müzakerelere başlanabilmesi için Kıbrıs Rum Kesimi'nin Türkiye tarafından hemen tanınmasını talep etti. Türkiye, 1963 tarihinde Avrupa Ekonomik Topluluğu ile imzaladığı Ankara Anlaşması'nı Kıbrıs Rum Kesimi'nin de aralarında bulunduğu ve 1 Mayıs 2004'te AB'ye katılan 10 ülkeye teşmil etmesi halinde, Rum devletini resmen tanımış olacak.
Blöf üstüne blöf
Belçikanın Başkenti Brüksel'de süren AB Zirvesi Türkiye-Kıbrıs Rum Kesimi ikileminde enteresan şovlara ve pazarlıklara sahne oldu. AB'nin Türk heyetinden Kıbrıs Rum Kesimi'ni hemen tanımasını talep etmesi, görüşmelerde tıkanıklığa yol açtı. Bir ara Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın saat 15.00'de Brüksel'de bir basın toplantısı düzenleyip, zirveden ayrılacağı söylentisi kulislere yansıdı. İngiltere Başbakanı Tony Blair'in Erdoğan'ı zirve tamamlanmadan dönmemesi için ikna etmeye çalıştığı ileri sürüldü. Bazı çevreler bu söylentinin AB Zirvesi'nde de etkili olduğu görüşünü ortaya attılar. Ardından Hollanda, İngiltere, Almanya, Fransa ve Yunanistan'ın katıldığı beşli zirveye Türkiye de çağrıldı. Görüşmeleri tıkayan "Kıbrıs" konusunda, Avrpua Birliği ülkeleri tıkanıklığın aşılması için ilk adımı attı ve Türkiye'nin, Kıbrıs'ı da kapsayan protokole paraf atması talebi geri çekildi. Ancak ardından da 3 Ekim 2005'e kadar Türkiye'nin Kıbrıs protokolünü imzalama şartı getirildi.
Türkiye'ye yüklendiler
Zirvede başta Fransa ve Avusturya olmak üzere Türkiye karşıtı ülkeler, Kıbrıs Rum Kesimi'nin tanınması konusunda Yunansitan'dan daha fazla bastırdılar. Almanya Başbakanı Schröder, zirve esnasında, AB ülkelerinin Kıbrıs sorununa takılan Brüksel zirvesinden hem Türkler hem de Rumlar açısından "tatmin edici" sonuç çıkacağına inandığını söyledi. Schröder, 25 üyenin Ankara'dan "Kıbrıs cumhuriyetini resmen tanımasını değil, gümrük anlaşmasını imzalamasını istediğini" belirtti.
İki senaryo gündemdeydi
Kıbrıs eksenli tartışmalar Brüksel'de gündemi esir alırken, soruna çözüm bulunabilmesi için iki senaryo öne çıktı. Bunlardan birincisine göre, "Türkiye, Ankara Anlaşması'nı bazı koşullar koyarak Kıbrıs Rum Yönetimi dahil tüm AB ülkelerini kapsayacak şekilde genişletmeyi kabul edecek." Diplomatik kaynaklar, bu durumda AB başkanlığının Kıbrıs Rum Yönetimi'ni zorlamasına imkan doğacağına dikkat çektiler. İkinci senaryoda ise "Türkiye, nihai bildiriye eklenen başkanlık deklarasyonunu imzalamadan Brüksel'den ayrılacak."
Türkiye'ye yüklendiler
Zirvede başta Fransa ve Avusturya olmak üzere Türkiye karşıtı ülkeler, Kıbrıs Rum Kesimi'nin tanınması konusunda Yunansitan'dan daha fazla bastırdılar. Almanya Başbakanı Schröder, zirve esnasında, AB ülkelerinin Kıbrıs sorununa takılan Brüksel zirvesinden hem Türkler hem de Rumlar açısından "tatmin edici" sonuç çıkacağına inandığını söyledi. Schröder, 25 üyenin Ankara'dan "Kıbrıs cumhuriyetini resmen tanımasını değil, gümrük anlaşmasını imzalamasını istediğini" belirtti.
İki senaryo gündemdeydi
Kıbrıs eksenli tartışmalar Brüksel'de gündemi esir alırken, soruna çözüm bulunabilmesi için iki senaryo öne çıktı. Bunlardan birincisine göre, "Türkiye, Ankara Anlaşması'nı bazı koşullar koyarak Kıbrıs Rum Yönetimi dahil tüm AB ülkelerini kapsayacak şekilde genişletmeyi kabul edecek." Diplomatik kaynaklar, bu durumda AB başkanlığının Kıbrıs Rum Yönetimi'ni zorlamasına imkan doğacağına dikkat çektiler. İkinci senaryoda ise "Türkiye, nihai bildiriye eklenen başkanlık deklarasyonunu imzalamadan Brüksel'den ayrılacak."