logo
18 NİSAN 2024

Meşrebe göre yorum

02.10.2003 00:00:00
Yargıtay'ın DEHAP'ın eski yöneticilerinin mahkumiyet kararını onaması hususunda, Anayasa profesörleri, hukukçular, siyasetçiler ve köşe yazarları arasında "uçurum kabilinden bir görüş ayrılığı" peydah oldu. Ortada esas alınacak Anayasa maddesi, yasa, tüzük, genelge, YSK içtihadı olmadığından, Türkiye'nin gidişatını etkileyecek bu karar hususunda "atış serbest". Durum bu olunca, yorumunu desteklemek için "yasa maddesi" uyduran Anayasa profesöründen, "Meclis'e girmeyi" hayal eden siyasetçiye kadar farklı kişiler, birbiriyle taban tabana zıt yorumları seslendiriyor.

Mesela Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Süheyl Batum, Vatan gazetesinin 30 Eylül'deki nüshasında şöyle bir yorum getiriyor: "Milletvekili Seçimi Kanunu (madde 29) bir oyun geçerli sayılması için 'partinin seçime katılma hakkı olması'na dikkat çekmektedir. Bir partinin seçimlere katılma hakkı olmadığı anlaşılırsa, o partiye verilen oylar 'geçersiz oy' olur..." Seçim Kanunu'nda böyle bir madde yok! Batum, DYP'nin Meclis'e girmesini istiyor.

Demet demet yorum

Tercüman gazetesinden Cengiz Çandar, meseleye DYP açısından yaklaşıyor. Ona göre, DEHAP'a verilmiş oyların "milimi bile" DYP'ye gitmez. Hele hele Mehmet Ağar'ın Genel Başkanı olduğu bir DYP'ye. DEHAP'ın seçmen tabanı malum... PKK'ya sempati ile bakıyorlar. Kongrelerinde İstiklal Marşı okunmuyor, Atatürk posterine yer verilmiyor. "Biji (Yaşasın) Apo" slogaları salonları inletiyor.

Cengiz Çandar, hangi kesimin ne düşündüğü konusunda şunları yazıyordu dünkü yazısında: "Zinde Kuvvetlerciler, AKP'yi 'tehlikeli irtica odağı' gören, hatta 'askeri darbe' ile yıkılmasında dahi bir sakınca görmeyenlerin üzerinde 'mutabık' kaldıkları 'hukuki değerlendirme', seçimlerin toptan iptal edilmesi. Yani, Yargıtay kararı ile 41 milyon küsur oy pusulasının herbirinin 'gayrımeşru', 'hukuk dışı' olduğundan hareketle, seçimlerin iptalinin doğru olacağını savunuluyor. Bunun 'tercümesi' şu: AKP iktidarı bir an son bulmalıdır! Bir de DYP'lilerin 'hukuk ve demokrasi yorumu' söz konusu. Bunlarınki 'Zinde Kuvvetler'inki kadar 'radikal' değil. Seçimlerin toptan iptalini savunmuyorlar. DEHAP oylarının geçersiz sayılması halinde, 'baraj eşiği'nin değişeceğini ve DYP'nin 70'e yakın milletvekili ile üçüncü parti (muhtemelen anahtar parti konumunda ömrünü uzatabileceği şekilde) olarak TBMM'ye girmesinin 'hukuki' olacağını ileri sürüyorlar. Yeni bir seçim DYP için tehlikeli. Yine barajı aşamayıp, dışarıda kalırlar. Böyle bir durumun sonucu, DYP için Türkiye'nin siyasi haritasından silinmek olabilir. O nedenle, DYP'lilerin duruma ilişkin 'hukuk yorumu', seçimlerin yenilenmesi gerekmeden kendilerinin TBMM'ye girmesiyle sınırlı. AKP'lilerin Yargıtay kararının sonuçlarına ilişkin yorumu ise malum. Bu manzaraya bakıp, ortada 'hukuki bir durum' olduğunu söylemek imkansız. Ortada, bir 'siyasi durum' söz konusu ve sonuç, 'siyasi dengeler'in gösterdiği yönde alınacak. Bununla birlikte, üzerinde bence en durulması gereken 'hukuk-siyaset felsefesi' açısından yorumu Tarhan Erdem getiriyor. "Seçimler bittikten sonra, YSK'nın seçimleri bütünüyle iptal etmek yetkisini kabul ettiğimizde, demokrasiyi ve parlamenter sistemi tartışıyor oluruz. Hangi nedenle ve nasıl olursa olsun, Meclis'i fesih yetkisinin, Meclis dışındaki bir organa verilmesi demokrasilerde söz konusu değildir." " Ne yapmalı sorusunun cevabını ise 'tartışmaya açık' biçimde, "Bugünden tezi yok iktidar partisi, yüzde 10 barajı kaldırarak, seçimlerin yenilenmesini Meclis'e önereceğini ilan etmeli, meşruiyet tartışmasının açılmasını önlemelidir" diye veriyor Erdem."

Akyol da işin

içinden çıkamıyor

Hukuk fakültesi mezunu Milliyet gazetesi yazarı Taha Akyol da, işin içinden çıkamayanlardan.

Akyol, "Evvela, seçimler yapılıp, Meclis açılmış olduğuna göre YSK'nın da görevinin bittiği, yeni bir karar alamayacağı şeklindeki görüşlere katılmak mümkün değil" diyor. Ve şöyle devam ediyor yazar: "Seçim kanunlarımızdaki "geçersizlik" düzenlemeleri hep kişilerin seçilme yeterlikleriyle veya oy kullanma, sayım gibi işlemlerdeki usulsüzlüklerle ilgilidir. Mesela, Seçimlerin Temel Hükümleri Hakkındaki Kanun'un 103. maddesi "oy pusulalarının" hangi durumlarda "muteber" (geçerli) olmayacağını tam 11 madde halinde yazmıştır. Oy pusulasına işaret konulması, birden fazla partiye oy verilmesi falan gibi...

Bu madde açısından, DEHAP'a oy verilen pusulalar geçerli olduğuna göre oylar da geçerlidir. DEHAP yöneticilerinin suçu Ceza Kanunu'yla ilgilidir ve verilmiş oyları "geçersiz" saymak doğru olmaz.

Yorum veya kıyas yoluyla da "DEHAP oyları geçersizdir" sonucuna varılamaz çünkü kanun koyucunun amacı, seçim sonuçlarının süratle 'kesinleşmesi', demokratik istikrarın bozulmamasıdır.

Nitekim Seçim Kanunu'nun 33. maddesine göre, birkaç ilde seçim iptal edilse bile, bu durum ülke genelindeki oy ve baraj hesabının yeniden yapılmasını gerektirmez. İlk ilan eden oy dağılımı "geçerli" olmaya devam eder. Her halde kargaşa korkusuna gerek yok: Birinci ihtimal mevcut durum devam edecek, ikinci ve zayıf ihtimal DYP Meclis'e girecektir."

Civaoğlu'nun

gönlü DYP'den yana

Hukuk Fakültesi mezunu Milliyet Yazarı Güneri Civaoğlu, YSK'nın verebileceği 4 farklı karardan en makulü olarak DYP'nin Meclis'e girmesini görüyor. Civaoğlu, AKP'nin Anayasayı değiştirecek güce sahip olmasını içine sindiremiyor. Yazısında da bunu gizlemiyor. Mesela bu konuda şunları yazıyor: "DEHAP oylarının hileyle kullandırıldığı ve yok sayılması gerektiği mantığıyla, barajı indirir. 66 milletvekilliği düşer. Onların yerine barajın üstünde kalacak tek parti olan DYP milletvekilleri Meclis'e girer.

Dengelerin efendisi 4. Bu dördüncüsü dengelerin ortasında yer alan seçenek gibi görünüyor. Şöyle ki: Dengelerden biri "hukuk ve siyaset" arasındadır. İkinci denge ise, demokrasinin temel kuralı ve Anayasa'nın şu ilkesidir. Seçimlerde adalet ve istikrar dengesi olmalıdır. Yani, seçimlerde kullanılan geçerli oylar, mümkün olduğunca çeşitli siyasi görüşlerin Meclis'te temsilini sağlamalıdır."

Civaoğlu'na katılmak mümkün değil. Demokrasilerde halk bir partiye isterse oyların tamamını verebilir. Halka "oyları şu, şu partiler arasında dağıt" diye talimat veremezsiniz. 12 Eylül müdahalesinden sonra yapılan ilk seçimlerde böyle bir deneme oldu ama ters tepti. Horoz amblemli o parti de bir sonraki seçime kadar bile yaşayamadı. Hukuk da oyları yeniden dağıtamaz, dağıtmamalı...

Devlet kurumları...

3 Kasım seçimlerine şaibeyi bulaştıran bizzat devlet kurumları oldu. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı zamanında seçime gidecek partilerin denetimini yapmadı. YSK da, seçim sath-ı mailine girildikten sonra 7 Ekim'de önüne gelen karara, "Bu saatten sonra bunu görüşemem" diyerek sırtını çevirdi. Neticede devletin en ciddi kurumları, böyle bir kaosa sebebiyet verdi. Devlet organları bu temelde hukuk merkezli olmaktan daha çok siyasi merkezli eylemleri şiar edinmiştir, bu tür reflekslerle hareket eder. Yeni Şafak'tan Ali Bayramoğlu, sorunun özünde devletteki merkeziyetçilik anlayışının yattığı görüşünde: "Yüksek Seçim Kurulu'nun karşı karşıya kaldığı açmaz bir anlamda merkeziyetçiliğin ürettiği açmazdır; siyasi reflekslerinden dolayı kendi eliyle ürettiği bir açmazdır. Şimdi bu kurul şöyle ya da böyle yetkilerini aşmak ya da bir meşruiyet krizi yaratmak ikileminin karşısındadır.

Hukuku merkez almak demek toplumu dikkate almak, meşruiyetini toplumsal güçten almak demektir. Türkiye, bugün bu nedenlerle istikrarı tehlikeyi sokacak, siyaseti tepeden dizayn etme niyetinde olanları heveslendirecek saçma sapan bir krizle karşı karşıya? Kriz çözümü ne istikamette olursa olsun sıkıntı taşıyacak. Bu konuda imdada yetişecek olan yine toplumdur: AKP'nin Meclis sayısı ve arkasındaki seçmen desteği seçimli seçimsiz bu krizi dindirebilecek tek unsurdur."
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'
3 kişinin cansız bedenine ulaşıldı
Define ararken mağarayı çökerttiler
' Enflasyonun düşürülmesi öncelikli hedefimiz'
ABD'de Türkiye ekonomisini anlattı
3 ilçede okullar tatil edildi
Tokat depremle sarsıldı
Katil İsrail'de siyasi kriz
'Savaş Kabinesi feshedilsin'
Öyle büyük bir bela ki
Kansere yakalanma oranını katlıyor
Hayır çeşmesi yaparken toprak kaydı
2 kişi hayatını kaybetti
Çinlilerden 5G çıkarması
Teknoloji avcıları İstanbul'da buluşacak
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'
3 kişinin cansız bedenine ulaşıldı
Define ararken mağarayı çökerttiler
' Enflasyonun düşürülmesi öncelikli hedefimiz'
ABD'de Türkiye ekonomisini anlattı
3 ilçede okullar tatil edildi
Tokat depremle sarsıldı
Katil İsrail'de siyasi kriz
'Savaş Kabinesi feshedilsin'
Öyle büyük bir bela ki
Kansere yakalanma oranını katlıyor
Hayır çeşmesi yaparken toprak kaydı
2 kişi hayatını kaybetti
Çinlilerden 5G çıkarması
Teknoloji avcıları İstanbul'da buluşacak

Sarıyer'de öldürülen taksi şoförü son yolculuğuna uğurlandı

Sarıyer'de, yabancı uyruklu şüpheli tarafından bıçakla öldürülen ve aracı gasbedilen taksi şoförü Yaşar Yanıkyürek, Feriköy Mezarlığı'na defnedildi

 
18.04.2024 15:41:00 / Güncelleme: 18.04.2024 15:45:30
AA
Sarıyer'de öldürülen taksi şoförü son yolculuğuna uğurlandı
Sarıyer'de öldürülen taksi şoförü son yolculuğuna uğurlandı

Tarabya'da aracına aldığı İran uyruklu Y.B.G. tarafından bıçaklanması sonucu hayatını kaybeden Yanıkyürek için Beyoğlu Yenişehir Cami'nde öğle vakti cenaze töreni düzenlendi.

Cenazeye merhumun ailesi, yakınları, İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Eyüp Aksu ile çok sayıda meslektaşı katıldı.

Aksu, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, olaydan dolayı acıların çok büyük olduğunu söyledi.

Taksici camiasına başsağlığı dileyen Aksu, "Yabancı uyruklu bir yolcu tarafından emekçi şoför ağabeyimiz maalesef saldırıya uğradı. Bıçaklama sonucu vefat etti. Bunu gerçekleştiren yolcu, yabancı uyrukluymuş. Adli işlemleri devam ediyor. Biz de süreci takip ediyoruz." dedi.

Aksu, bir meslektaşlarını daha kaybetmenin üzüntüsü içinde olduklarını dile getirerek, "Konu caninin ifadesine göre, taksi ücretiyle alakalıymış. Bu cani yakalandı. Ümit ediyoruz ki bir daha böyle olaylarla karşılaşmayız. Araçta kamera var. Ses kayıtlarına emniyetimiz ulaşacak. Yakında detaylı bilgi emniyetimizce aktarılacak." diye konuştu.

Taksi şoförlerinin güvenliği için kabinli araçların temin edilmesi gerektiğine dikkati çeken Aksu, bu önlemin en ekonomik şekilde araçlarda alınması gerektiğini kaydetti.

Yanıkyürek'in cenazesi, namazın ardından araca konulduğu sırada bir yakını, "Baba yarım gitti." diyerek tabuta dokundu.

Araç konvoyuyla beraber Feriköy Mezarlığı'na götürülen cenaze burada defnedildi.



Olay nasıl gerçekleşti?

Taksi şoförü Yaşar Yanıkyürek, dün Tarabya Mahallesi Postacı Halil Sokak'ta aracında öldürüldükten sonra yola atılmıştı.

Polis ekipleri, olayın ardından şüpheliyi gasbettiği takside yakalamış, araçta cinayette kullanıldığı değerlendirilen kesici alet de bulunmuştu.

İran uyruklu şüpheli Y.B.G, İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği'ndeki işlemlerinin ardından sağlık kontrolünden geçirilmişti.

Şüpheli, daha sonra Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na sevk edilmişti.

 

2 aydır İstanbul Havalimanı'nda yaşıyordu, bir ret daha yedi

Kanada'da oturum süresinin dolmasının ardından vize başvurusu kabul edilmeyince İstanbul Havalimanı'nda yaşamaya başlayan İranlı Dr. Shiva Kaviani, bir aydır Silivri'deki Geri Gönderme Merkezi bekliyor
17.04.2024 17:13:00 / Güncelleme: 17.04.2024 17:18:04
İHA
2 aydır İstanbul Havalimanı'nda yaşıyordu, bir ret daha yedi
2 aydır İstanbul Havalimanı'nda yaşıyordu, bir ret daha yedi
Kanada'da oturum süresinin dolmasının ardından vize başvurusu kabul edilmeyince İstanbul Havalimanı'nda yaşamaya başlayan İranlı Dr. Shiva Kaviani, bir aydır Silivri'deki Geri Gönderme Merkezi bekliyor. İranlı akademisyenin bu süreçte Kanada'ya bir vize başvurusu daha yaptığı ancak bu başvurusunun da reddedildiği öğrenildi.

Kanada'nın Toronto şehrinde yaşayan İranlı akademisyen Dr. Shiva Kaviani, oturum süresinin dolmasının ardından vize başvurusunda bulunmak üzere ülkesi İran'a geri dönmüş ve buradan Kanada'ya gitmek için vize başvurusunda bulunmuştu. Vize başvurusuna ret cevabı alan Kaviani, bunun üzerine geçtiğimiz ocak ayında Gürbulak Sınır Kapısı üzerinden Türkiye'ye giriş yapmıştı. Ancak vize reddi alan akademisyen, Kanada'ya gidememiş ülkesine de gitmek istemeyince İstanbul Havalimanı'nda yaşamaya başlamıştı. İki ay boyunca havalimanında yaşayan ve çalışanların yardımcı olduğu Kaviani, ardından Silivri'deki Geri Gönderme Merkezi'ne teslim edilmişti.

Geri Gönderme Merkezinde kalıyor

Silivri'de bulunan Göç İdaresi Başkanlığına bağlı Geri Gönderme Merkezine götürülen İranlı akademisyen bir aydır burada kalıyor. Yetkililer akademisyenin durumu konusunda İran ve Kanadalı ilgililer ile bir görüşme yaptı. Kanada, İranlı Dr. Shiva Kaviani'nın yeniden yaptığı vize başvurusunu kabul etmedi. Akademisyen de ülkesi İran'a geri dönmek istemediğini yetkililere bildirdi.

AKOM'dan İstanbul için sağanak uyarısı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM), kentte yerel ve gök gürültülü sağanak geçişlerinin etkili olmasının beklendiğini duyurdu.
17.04.2024 16:30:00
Haber Merkezi
AKOM'dan İstanbul için sağanak uyarısı
AKOM'dan İstanbul için sağanak uyarısı
AKOM'dan yapılan açıklamada, İstanbul başta olmak üzere yurdun batı bölgelerinin Orta Akdeniz üzerinden gelmesi beklenen alçak basınç sisteminin etkisi altına gireceği belirtildi.

İl genelinde yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağış geçişlerinin yaşanacağının tahmin edildiği kaydedilen açıklamada, 25-28 derece aralığında seyreden sıcaklıkların, perşembe gününden itibaren 16-18 derece aralığına, bahar değerlerine gerileyeceğinin öngörüldüğü bildirildi.

Askeri üniformalı servis görüntüsü ile ilgili 3 kişi gözaltına alındı

Beyoğlu'nda bulunan bir restoranda askeri üniforma ile çekilen görüntülerin sosyal medyada paylaşılması olayı ile ilgili 3 kişi gözaltına alındı.
17.04.2024 16:16:00 / Güncelleme: 17.04.2024 16:23:10
Haber Merkezi
Askeri üniformalı servis görüntüsü ile ilgili 3 kişi gözaltına alındı
Askeri üniformalı servis görüntüsü ile ilgili 3 kişi gözaltına alındı
Beyoğlu'nda bulunan bir restoranda askeri üniforma ile çekilen görüntüler sosyal medyada paylaşılmasının ardından emniyet harekete geçti.

Tepki çeken görüntüler sonrası yapılan incelemelerde iş yerinin Beyoğlu Hüseyin Ağa mahallesinde faaliyet gösterdiği ve restoranın A.K.'ye ait olduğu, görüntüdeki şahsın yabancı uyruklu Y.J., olduğu tespit edildi.


Valilikten açıklama: İşyerinin Turizm İşletme Belgesi iptal edilmiştir

İstanbul Valiliği olay ile ilgili yaptığı açıklamada, "16.04.2024 tarihinde sosyal medya platformlarında paylaşılan ve "İstanbul'da yabancı bir şahsa ait lüks restaurantta, şov yapmak için asker üniformasını giyip servis yapmışlar" ifadeleriyle yayınlanan görüntüler üzerine çalışma başlatılmıştır. Yapılan çalışma sonucunda söz konusu işletmenin Beyoğlu ilçesi Hüseyinağa mahallesinde faaliyet gösterdiği ve T.C. vatandaşı A.K.'ye ait olduğu belirlenmiştir. Videoda yer alan kişinin, işletmede çalışan yabancı uyruklu Y.J. isimli şahıs olduğu tespit edilmiştir. Olayla ilgili, işletme sahibi A.K. , işletme mesul müdürü A.G. ile görüntülerde üniforma ile servis yapan işletme çalışanı Y.J. olmak üzere 3 kişi gözaltına alınmıştır. Şahıslarla ilgili "Türk Milletini, Cumhuriyeti, Devletin Kurum ve Organlarını Aşağılama" suçundan adli işlem başlatılmıştır. Çalışmaların devamında, işletme içerisinde oturum izinleri olmadığı belirlenen ve sigortasız olarak çalıştıkları tespit edilen M.I. , A.R. ,H.M.Y.A. isimli yabancı uyruklu şahıslar muhafaza altına alınmış ve sınırdışı işlemleri başlatılmıştır. Ayrıca olayın meydana geldiği işyerinin Turizm İşletme Belgesi iptal edilmiştir" ifadelerine yer verildi.

Belediye de inceleme başlattı

Beyoğlu Belediyesi de söz konusu olayla ilgili inceleme başlatıldığını açıkladı.

Belediyeden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Son günlerde muhtelif sosyal medya platformlarında paylaşılan ve kamuoyuna mal olan konuya ilişkin gerekli ön çalışmalar yapılmıştır.

İstanbul Valiliği'nin "Türk Milletini, Cumhuriyeti, Devletin Kurum ve Organlarını Aşağılama" suçundan adli işlem başlattığı işletmeyle ilgili Belediyemiz tarafından inceleme başlatılmıştır.

Söz konusu işletmenin, Turizm İşletme Belgesi iptal edilmiş olup, Turizm İşletme Plaketi ve Açık Alkollü İçki Satış Belgesi ekiplerimizce teslim alınmıştır.

İstanbul Valiliği ve Beyoğlu Kaymakamlığı ile iş birliği halinde ve titizlikle yürüttüğümüz sürecin neticesi, tüm kamuoyuna saygıyla duyurulur."


logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.