Kayseri'de bir işçi emeklisi, bebekken koruyucu aile olarak evine aldığı, ancak daha sonrakas erimesi hastalığı nedeniyle tekerlekli sandalyeye mahkum olan çocuğa, 13 yıldır öz çocuğu gibi bakıyor.
Hamza Mert (54) ve eşi, gönüllü aile olarak çocuk yuvasından alarak bakımlarını üstlendikleri çocuklara aile sevgisi aşılamaya çalışıyorlardı. Yurt binasının tadilata girdiği bir dönemde 2 yaşındaki Mustafa Kantar'ı evlerine götüren Hamza Mert ile eşi Sebahat Mert, 3 ay süreyle baktıkları Mustafa'dan bir daha ayrılamadılar. Aralarında gelişen sevgi bağları nedeniyle Mustafa'yı bırakmak istemeyen Hamza Mert, koruyucu aile olarak 13 yıldır Mustafa'ya babalık yapıyor.
Mustafa, 5 yaşına geldiğinde kas erimesi hastalığına yakalandı. Tedavisinin mümkün olmadığı belirtilen Mustafa, kısa süre içinde hastalığının ilerlemesi nedeniyle ayakları ve ellerini kullanamaz halegeldi, daha sonra da tekerlekli sandalyeye mahkum oldu.
Resmi olarak hiçbir sorumluluğu olmamasına rağmen Mustafa'yı tekrar yurda göndermek istemeyen fedakar baba Hamza Mert, Mustafa'yı öz çocuklarından ayırmadı. Mustafa'yı yıllardır kucağında okuluna götürüp getiren Mert, büyüdükçe ağırlaşan ve taşıması zorlaşan Mustafaiçin geçen yıl hayırseverlerin katkılarıyla 2 katlı evine asansör yaptırdı.
ELEKTRİK SORUNU15 yaşında 60 kilo ağırlığa ulaşan Mustafa'yı okula götürüp getirmek için yaptırdığı asansörle kısmen kolaylık sağlayan Mert, asansörün 220 voltluk elektrik ile çalışması nedeniyle sık sık arızalandığını, bu nedenle Mustafa'nın zaman zaman asansörde kaldığını anlattı.
Asansörün sağlıklı çalışabilmesi için evine 380 voltluk elektrik aboneliği yaptırmak istediğini, bunun için 2 aydır mücadele verdiğini kaydeden Mert, "Elektrik aboneliğimizin değişmesi için 2 ay önce elektrik şirketine başvurdum. Bu konuda Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'nden de yardım istedik. Valilik, il müdürlüğü ve elektrik şirketi arasında yazışmalar sürüyor, ancak bugüne dek bir sonuç alamadım" dedi.
Ailesinde herkesin Mustafa'nın mutluluğu için çalıştığını ifade eden Mert, kızının Mustafa'nın iyi vakit geçirebilmesi için bilgisayar, oğlunun ise cep telefonu aldığını söyledi. Psikolojisinin bozulmaması için Mustafa'ya gerçek hikayesini anlatmadıklarını, onun kendisini öz babası zannettiğini vurgulayan Mert, sözlerini şöyle tamamladı: "Mustafa hastalandığında çevremdeki herkes onu tekrar yuvaya teslim etmem gerektiğini söyledi. Ancak, benim 3 tane öz çocuğum var. Aynı hastalık onların başına da gelebilirdi. Mustafa'yı da kesinlikle öz çocuklarımdan ayırmadım. Bu nedenle, Mustafa'yı tekrar yurda vermeyi aklımdan bile geçirmedim. İmkanı olan tüm insanlardan da yurtta kalan çocuklara şefkat eli uzatmalarını istiyorum. O çocukların aile şefkatinden mahrum bırakılmaması bence insanlık borcu."