Ancın, pamuk üretiminin AB, ABD ve diğer ülkelerde üreticiye büyük destek verildiği ancak Türkiye'de yeteri kadar destek görmediğini belirterek, şöyle konuştu:
"Maalesef pamuk destekleme oranı ülkemizde yetersiz. Yunanistan'da bugün pamuğa verilen prim 80 sent. Geçen yıl bu 60 sent'ti. Bizde ise maalesef 110-120 bin lira. Yunanistan 6-7 yıl önce 100 bin ton pamuk üretirken, şimdi bu üretimini 5'e katladı. Oysa Türkiye geçmişte pamuk ihraç eden ülke iken, şimdi dünyada pamuk ithaleden ülkeler arasında birinci sırada. Şayet böyle giderse 2 yıl sonra pamuk ekecek kimse bulamayız. Bizim tek isteğimiz prim sisteminin belli olması, primin pamuk ekilmeden önce açıklanmasıdır."
2 yıl içinde pamuk üreticisinin bitmesi halinde çiftçinin traktörünü satıp,"et yerine ot" yiyeceğini, bundan da hiç alınmayacağını kaydeden Ancın, aynı şekilde tekstil ve konfeksiyon sektörünün de sıkıntıya gireceğini, ülkenin ihtiyacı olan 1 milyon tonpamuğu dışardan ithal edilmeye başlanacağını bildirdi.
Başbakan ilgisiz Çiftçinin, özellikle pamukçuların sesini duyurabilmek, sorunlarını aktarmak, maliyetleri gerçek anlamda anlatabilmek için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmek istediğini de kaydeden Ancın, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sayın Başbakanımız geçmişte bize bazı sözler verdi. Bu sözlerin başında çiftçiye mazot desteği sağlanmasıydı. Ben bir senedir sayın Başbakanımdan randevu alamıyorum. Üretici ortaklarım benden sayın Başbakan ile görüşmemi istiyor. Bu görüşme talibimi Aydın'a gelen Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun aracılığıyla bir kez daha ilettim.İnşallah kendisiyle görüşür, çiftçinin sorunlarını anlatabilirim."
Geçmiş hükümetler döneminde imzalanan Doğrudan Gelir Desteği adı ile dağıtılan paraların gerçek hak sahiplerine verilmediğini, paraların üretime yansımadığını öne süren Ancın, bu konuda yapılan protokoller olmasına rağmen tapusu olan herkesin mazot desteğinden yararlandığını, üreten kesimin bu imkandan yararlanamadığını kaydetti.