logo
20 NİSAN 2024

Pamuk'a öfke seli!...

16.12.2005 00:00:00
SON HABER Orhan Pamuk davası Şişli Adliyesi'nde bugün yapıldı. 2. Asliye Ceza Mahkemesi, kovuşturmanın izne tabi olması nedeniyle davanın durdurulmasına, dosyanın dönüşünün beklenmesine" karar verdi ve duruşmayı 7 şubat 2006 tarihine erteledi.Pamuk'a destek ve protesto etmek için gelenlerin çoğunlukta olduğu duruşma sonrasında, arbede yaşandı.

Orhan Pamuk davası Şişli Adliyesi'nde bugün yapıldı ve Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi, "Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 223. maddesinin 8. fıkrası, eski TCK'nın 2. maddesinin 2. fıkrası, 159. maddenin 1. fıkrası ve 160. maddenin 2. fıkrası uyarınca kovuşturmanın izne tabi olması nedeniyle davanın durdurulmasına, dosyanın dönüşünün beklenmesine" karar verdi ve duruşmayı 7 şubat 2006 tarihine erteledi.

Pamuk'a destek ve protesto etmek için gelenlerin çoğunlukta olduğu duruşma sonrasında, arbade yaşandı.Davanın görüleceği Şişli Adliyesi sabahın erken saatlerinden itibaren çok sayıda yerli ve yabancı basın mensubunun akınına uğradı. Adliye önüne canlı yayın araçları yerleştirildi. Adliye'nin çevresinde ve içinde, güvenlik kuvvetlerince önlemler aldı.

Pamuk'a destek vermeye ve davayı izlemeye gelen Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu'ndan Daniel Cohn-Bendit, Cem Özdemir, Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Hollandalı Camiel Eurlings, Avrupa Parlamentosu Türkiye Karma Komisyonu Başkanı Joost Lagendijk'in de aralarında bulunduğu AP milletvekilleri, Türkiye'den Yaşar Kemal, Ahmet Altan, Hrant Dink'in de aralarında bulunduğu çok sayıda yazar, aydın, siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri, gazetecilere duruşma öncesi davanın seyriyle ilgili görüşlerini aktardı. Pamuk'a destek veren açıklamalarda bulunan katılımcılar , davanın seyrinin Türkiye için önemine dikkat çekti.Daha sonra, yazar Orhan Pamuk'un, İsviçre'de yayınlanan bir dergide yer alan ropörtajdaki sözleri nedeniyle "Türklüğü alenen aşağılamak" suçundan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasına başlandı.      SALONDA İZDİHAM VE ARBEDEŞişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nce görülen davanın tarafları, önceden belirlenen daha geniş olan Şişli 1.Asliye Ceza Mahkemesi salonuna alındı ve arbadenin yaşandı.Çok sayıda kişi duruşma salonuna giremedi. Bu durum üzerine bazı avukatlar, salonda bulunan Avrupa Parlamentosu heyetine tepki gösterdi ve yabancı parlamento mensuplarının salonda bulunmasının Türk mahkemesinin yargı bağımsızlığını etkilediğini savunan açıklamalar yaptı. Avukatlar, Avrupa Komisyonu'nun Türk yargısını denetlemeye gelemeyeceğini dile getirdiler.

Daha sonra mahkeme salonuna gelen hakim, salondaki kalabalığın nedenine ilişkin soru yöneltti. Bunun üzerine bazı avukatlar, "Bağımsız yargımızı denetlemeye gelmişler efendim" diye yanıt verdi.Hakimin gelişiyle saat 11.05'te başlayan duruşmaya, Pamuk 11.10'da alındı. Hakim, dosya incelemesinde, 2 Aralık 2005 tarihli kararla suç tarihi itibariyle sanığın eyleminin 765 sayılı TCK'nın 159/1. maddesine uyabileceği ve sanık lehine olan bu madde sebebiyle aynı kanunun 160/2. maddesi uyarınca takibatın yapılmasının Adalet Bakanlığı'nın iznine tabi olduğunu söyledi. Hakim, bu gerekçeyle dosyanın Adalet Bakanlığı'na gönderildiğini bildirdi.      PAMUK'UN AVUKATI İNANICI'NIN SÖZLERİPamuk'un avukatı Haluk İnanıcı söz alarak, müvekkilinin çağırıldığını ve mahkeme huzura geldiğine dikkat çekti ve "İddianame bize geldi. Dosya gönderilmiş de olsa müvekkilimin sorgusunun yapılmasını etkilemez" dedi.İnanıcı, müvekkilinin yargılandığı "Türklüğü alenen aşağılamak" suçunun kişisel bir zarar oluşturmadığını belirterek, bu nedenle müdahil makamının boş kalması gerektiğini söyledi. Müdahil avukat olmak isteyen avukatların talebinin reddedilmesini isteyen İnanıcı, davanın duruşma gününün şikayetten 7 aydan sonraya verilmesini de eleştirdi. İnanıcı, bu kadar uzun süre sonraya verilmesi nedeniyle iddianamede bazı değişiklikler yapılması gerektiğini ancak bunların yansımadığını dile getirdi. Pamuk hakkında dava açıldığı zaman geçerli olan TCK'nundaki şart nedeniyle Adalet Bakanlığı'ndan izin alınması gerektiğini hatırlatan İnanıcı, bu nedenle mahkeme ile Cumhuriyet savcılığı arasında bir takım yazışmalar yapıldığını, bu yazışmaların hiçbirinden haberden olmadıklarını kaydetti. İnanıcı, bu nedenle adil yargılama hakkının ihlal edildiğini ve bu sürece müdahil olamadıklarını dile getirdi. İddianameden alıntılarla konuşmasını sürdüren avukat İnanıcı, suçun tarihi ve basın suçu mu olduğu konusunda görüşlerini ifade etti. İnanıcı, "dava açma süresi düşmüştür, süre dolmuştur" diyerek, Pamuk'un suç işlediği gün ile davanın açıldığı gün arasında zaman aşımı olması nedenilme iddianamenin düşmesi gerektiğini savundu.

Pamuk'un yedi aydır manevi baskı altında tutulduğunu, bir an önce yargılamanın başlaması gerektiğini ve mahkemenin Adalet Bakanlığı'nın yazısının beklenmesine gerek olmadığını kaydetti.Duruşma sırasında İnanıcı ve müdahil olmak isteyen avukatlar arasında zaman zaman konuşmalar olunca hakim, "Lütfen bir birinizle konuşmayın, ben söz verdiğim zaman konuşun" dedi.Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi, "Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 223. maddesinin 8. fıkrası, eski TCK'nın 2.      maddesinin 2. fıkrası, 159. maddenin 1. fıkrası ve 160. maddenin 2. fıkrası uyarınca kovuşturmanın izne tabi olması nedeniyle davanın durdurulmasına, dosyanın dönüşünün beklenmesine" karar verdi ve duruşmayı 7 şubat 2006 tarihine erteledi.

İDDİANAMEDENŞişli Cumhuriyet Savcılığı'nca 30 Haziran 2005 tarihinde hazırlanan iddianamede, Pamuk hakkında, İsviçre'de yayınlanan "Das Magazin" adlı haftalık dergide yer alan ve Aktüel Dergisi'nin Şubat-Mart 2005 sayısında da çevirisine yer verilen röportaja ilişkin Kırklareli Merkez E Tipi Kapalı Cezaevi'nde hükümlü olarak bulunan Sebahattin Zorlu ve Kayseri'nden Mehmet Özet'in şikayet başvurusunda bulunmaları üzerine soruşturma başlatıldığı belirtiliyor.İddianamede, yazar Orhan Pamuk'un İsviçreli bir gazeteciyle yaptığı söyleşide, "30 bin Kürdü ve bir milyon Ermeni'yi öldürdük.Türkiye'de hiç kimse bunu dile getirmeye cesaret edemiyor. Ben ediyorum" şeklinde beyanları olduğu kaydediliyor.Bu söyleşinin 2 ay sonra İsviçre'de, daha sonra da Türkiye'de yayınlandığı belirtilen iddianamede, Pamuk'un sözleriyle "Türklüğü alenen aşağıladığı"nın anlaşıldığı öne sürülüyor.İddianamede, Pamuk'un yeni TCK'nın 301. maddesinin 1. fıkrası uyarınca 6 ay ile 3 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.      BAKANLIK DAVAYI NASIL ETKİLEYEBİLİR?Adalet Bakanlığı'nın vereceği karar, yazar Orhan Pamuk hakkındaki 'Türklüğe hakaret' davasının sonucunu doğrudan etkileyecek.Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın dava dosyasını Adalet Bakanlığı'na göndermesi, yargının davada geri adım atması ve Pamuk'un yargılanıp yargılanmamasına ilişkin kararı siyasi erke bırakması anlamına geliyor.Adalet Bakanlığı'nın izin verip vermemesine göre yargı süreci devam edecek ya da dava düşecek.Pamuk'un avukatı Haluk İnanıcı'nın yazılı açıklamasına göre, 'Türklüğü alenen aşağılamak'la suçlanan Pamuk için eski ve yeni TCK'da 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor.Ancak Pamuk'un eski TCK'ya göre yargılanmasının tek avantajı, söz konusu suçtan sanık 'lehine' yargılama yapmanın Adalet Bakanlığı iznine bırakılması. (Eski TCK'nın 160/2 maddesi: Sanık lehine takibat yapılması Adalet Bakanlığı iznine tabi tutuluyor.)2 aralıkta bu durumun sanık lehine olacağı yönünde ara karar alan Şişli İkinci Asliye Ceza Mahkemesi, Adalet Bakanlığı'nın görüş bildirmesi için dosyayı Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi.Başsavcılık da, dava dosyasını duruşma gününe üç gün kala sanığın yargılanıp yargılanmayacağını karara bağlayacak olan Adalet Bakanlığı'na gönderdi.
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk

Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz

"Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." 
19.04.2024 16:30:00
Haber Merkezi
Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz
Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." ifadelerini kullandı.

Bakan Koca, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Bakanlığın ilgili birimleri ve hastanelerin yöneticileriyle yaptıkları toplantılarda Merkezi Hekim Randevu Sistemi'ndeki sorunları temel faktörleriyle ele aldıklarını belirtti.


Randevu bulmakta yaşanan sıkıntıları çözmek için yaptıkları çalışmalardan önemli sonuçlara ulaştıklarını aktaran Koca, "Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." değerlendirmesini yaptı.

Randevu sorununa karşı hem vatandaşları hem de hekimleri memnun edecek bir çözüm oluşturduklarını belirten Koca, şunları kaydetti:

"Öncelikle iptal edilmeyen randevulardan kaynaklanan, kullanılamayan kapasitemizi diğer vatandaşlarımızın kullanımına açacağız. Bu kapsamda, gelemeyeceği randevuyu iptal etmeyen vatandaşlarımız söz konusu durumun ilkinde 15 gün içerisinde aynı branşa randevu alamayacak. Aynı şekilde randevusuna ikinci kez gelmediğinde 15 gün içerisinde tüm branşlardan randevu alamayacak. Son dakika iptalleri nedeniyle atıl kapasite oluşmaması için randevu iptal süresini, en geç bir önceki gün saat 23.59'la sınırlandırıyoruz. İptal edilen randevular yerine, muayene saatinden 1 saat öncesine kadar yeni randevu verebileceğiz. Böylelikle daha fazla hastamızın randevu almasını ve kapasitenin verimli kullanılmasını sağlamış olacağız."

'Konuş, sen nerelisin' diyen DEM Partili Salğucak'a soruşturma

31 Mart yerel seçimlerinde oy vermek için Ömer Keçecigil Okuluna giden askeri ve polis personellerine 'Konuş, sen nerelisin'' diyen DEM Partili Süleyman Salğucak, seçim kanuna muhalefet suçundan dolayı Şırnak İl Emniyet Müdürlüğünde ifadesi alındı.
19.04.2024 16:21:00
İhlas Haber Ajansı
'Konuş, sen nerelisin' diyen DEM Partili Salğucak'a soruşturma
'Konuş, sen nerelisin' diyen DEM Partili Salğucak'a soruşturma
Avukat Ramazan Demir, Şırnak'ta taşımalı seçmen olduğunu düşündüğü kişilere 'Konuş sen nerelisin'' diyerek tepki gösteren Süleyman Salğucak'a soruşturma açıldığını duyurdu.

31 Mart günü Şırnak'a oy vermek için taşınan asker ve polisler tek sıra içeri girerken tepki gösteren 61 yaşındaki Süleyman Salğucak'a soruşturma açıldı.

Avukat Ramazan Demir, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Şırnak savcılığı 'Konuş, sen nerelisin' sözünden dolayı Süleyman Salğucak'a 'Seçim kanununa muhalefetten' soruşturma açmış" diye belirtti.

Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı, Salğucak hakkında 'Seçim kanununa muhalefet' ve 'Seçmenin oy kullanmasını engelleme' iddialarıyla ilgili soruşturma açtı.

İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Erzincan'ın İliç ilçesinde maden sahasında meydana gelen heyelanda toprak altında kalan 9 işçiden birinin daha naaşına ulaşıldığını bildirdi

19.04.2024 12:15:00 / Güncelleme: 19.04.2024 12:19:14
AA
İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı
İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı

Bayraktar, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, maden sahasındaki arama çalışmalarına ilişkin bilgi verdi.

Kazanın gerçekleştiği 13 Şubat'tan bu yana arama çalışmalarının aralıksız devam ettiğini anımsatan Bayraktar, "Erzincan İliç'te maden sahasında meydana gelen heyelanda ilk günden bu yana aralıksız olarak devam eden arama çalışmaları neticesinde bu sabah bir işçi kardeşimize daha ulaştık. Kardeşimize Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı ve sabırlar diliyorum. Tüm canlarımıza ulaşana kadar yoğun çalışmalarımıza devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

Bayraktar, 5 Nisan'da da İliç'te maden ocağında toprak altında kalan bir işçinin naaşına ulaşıldığını bildirmişti.

Cenaze Adnan Keklik'e ait

Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, AA muhabirine, Sabırlı Deresi bölgesinde ulaşılan cenazenin Adnan Keklik'e ait olduğunu belirterek, aileye başsağlığı diledi.

Aydoğdu, bölgedeki çalışmaların aralıksız sürdüğünü ifade etti.

Erzincan'ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında 13 Şubat'ta meydana gelen toprak kaymasında 9 kişi kaybolmuş ve 5 Nisan'da işçilerden Uğur Yıldız'ın cenazesine ulaşılmıştı. 

Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk

Türkiye'nin, geçen yıl sonu itibarıyla 22 milyon 206 bin 34 olarak belirlenen çocuk nüfusu, ülke nüfusunun yüzde 26'sını oluşturdu
 

 
19.04.2024 10:34:00 / Güncelleme: 19.04.2024 10:43:28
AA
Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk
Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk

Türkiye İstatistik Kurumu, 2023 yılına ilişkin çocuk istatistiklerini açıkladı.

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre, 2023 yıl sonu itibarıyla Türkiye nüfusu 85 milyon 372 bin 377 kişi iken bunun 22 milyon 206 bin 34'ü çocuk olarak kayıtlara geçti.

Çocuk nüfusun yüzde 51,3'ünü erkek, yüzde 48,7'sini kız çocuklar oluşturdu.

Birleşmiş Milletler tanımına göre, 0-17 yaş grubunu içeren çocuk nüfus, 1970 yılında toplam nüfusun yüzde 48,5'ini oluştururken bu oran 1990'da yüzde 41,8 ve 2023'te yüzde 26 oldu.

Nüfus projeksiyonlarına göre, çocuk nüfus oranının 2030'da yüzde 25,6, 2040'ta yüzde 23,3, 2060'ta yüzde 20,4, 2080'de yüzde 19 olacağı öngörüldü.

Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin çocuk nüfus oranları incelendiğinde, 2023'te çocuk nüfus oranının AB ortalaması yüzde 18 oldu.

AB üye ülkeleri içinde en fazla çocuk nüfus oranına sahip ülkeler sırasıyla yüzde 23,4 ile İrlanda, yüzde 21,1 ile Fransa ve yüzde 20,9 ile İsveç olarak kaydedildi.

Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu ülkeler ise sırasıyla yüzde 15,1 ile Malta, yüzde 15,4 ile İtalya, yüzde 15,9 ile Portekiz olarak belirlendi.

Türkiye'nin çocuk nüfus oranının AB'ye üye ülkelerden daha yüksek olduğu görüldü.

 

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.