Pek çok cami yıkılıp yenilenmeli
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, “Diyanet İşleri Başkanı olarak kentsel dönüşüm projelerinde pek çok caminin de yıkılarak yeniden yapılması gerektiğini yüksek sesle ifade etmek istiyorum” dedi
03.10.2012 00:00:00
RECEP BAHAR - İSTANBUL
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, 1. Ulusal Cami Mimarisi Sempozyumu'nun açılışında yaptığı konuşmada, her büyük mimari gibi cami mimarisinin de bir medeniyet kurgusunun parçası olduğunu söyledi. İstanbul'da gerçekleştirilen ve Cuma günü sona erecek ‘1. Ulusal Cami Mimarisi Sempozyumu'nda konuşan Görmez, konuşmasına Kur'an-ı Kerim'de Hud Suresi'nin 61. ayetini okuyarak başladı. Görmez, şöyle devam etti: “Allah-u Teala şöyle buyurmaktadır: ‘O sizi yerden yarattı ve sizden orayı imar etmenizi istedi'. Beşerin toprakla öznel ilişkisi yine insanın toprağı imar etmesiyle yansımakta ve can bulmaktadır.” Caminin sadece mekana değil zamana da yerleştirilmiş bir öğe olduğunu anlatan Görmez, “Cami niteliğinde bir mimarlık eseri ister istemez kalıcılık ve yok sayılamazlık iddiasındadır” dedi.
Cami huzurun bulunduğu yer
Prof. Dr. Görmez, caminin huzur ve sükunetin bulunduğu bir mekan olduğuna işaret ederek, şunları söyledi. “Caminin insanı Rabbi ile buluşturmasının şekli değişse de, bu buluşturma işlevi caminin diğer önemli bir parçasıdır. Mimari bu buluşturmayı kendi içinde tasarlamak durumundadır. Zaman zaman bunu bir huşu olarak tasarlarız, bazen bir sevinç, bazen bir coşku, ferahlık ve inşirah olarak, bazen ise bir sığınma ve güven olarak. Girdiğiniz caminin size bu duyguyu yaşatmıyor olması sizden kaynaklanıyor olabilir, ama pekala camiden de kaynaklı bir boyutu vardır. Cemil Meriç, umran kelimesi yerine uygarlık kelimesinin kullanımını eleştirirken uygarlık kelimesi hakkında ‘mazisiz, müziksiz bir hilkat garibesi' demektedir. Bu müziksizlik uygarlığın mimarisine de yansımış gibidir. Cumhuriyet döneminin içinde ruh barındıran bir camiyi ortaya çıkaramaması belki de bundandır. Cami mimarisi bir ihlası, samimiyeti, huşuyu ete kemiğe büründürmek durumundayken belki çağın da içinde bocaladığı müziksizlik ve ahenksizlik hercümerci cami mimarimize de yansımıştır.”
Diyanet İşleri Başkanlığının camiler üzerinde hukuki açıdan hiçbir tasarrufu bulunmadığını dile getiren Başkan Görmez; gelişigüzel, çalakalem, özensiz ve savruk ilgilerle dini hayatın estetik dünyasını daraltan hatta yer yer de yok eden girişimler karşısında vicdan azabı çektiklerini belirterek, “Yanlış bilindiğinin aksine kurumsal sorumluluğumuz bu mekânlara din görevlisi atamakla sınırlıdır. Dini hayatın beşeri tecrübeyle buluştuğu camilerimizin mevcut hallerini sorgulama konusunda bir sorumluluk almak istiyoruz” diye konuştu.
Pek çok cami yenilenmeli
Açılışın ardından basın mensuplarının da sorularını cevaplayan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, “Diyanet İşleri Başkanı olarak kentsel dönüşüm projelerinde pek çok caminin de yıkılarak yeniden yapılması gerektiğini yüksek sesle ifade etmek istiyorum” dedi. “Batılı ülkelerin antisemitizm konusunda duyarlı davranırken, İslâm dünyasını görmezden gelmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine de Başkan Görmez, bu konuda aklıselimin hâkim olacağını düşündüğünü ifade etti. Başkan Görmez, “Bu çifte standardı artık çağdaş dünya da görmüştür. Bu çifte standarttan çağdaş dünyanın da uzaklaşacağını, en azından artık bu tür küresel provokasyonlarla toplumların mukaddes değerlerine hakaretin, onları aşağılamanın, onları aşağılayarak, soyut bir işkence oluşturmanın, hakaretleri, mukaddesata hakareti toplumlar üzerinde kültürel bir işkenceye dönüştürmenin yanlışlığını, çağdaş dünyanın yakın gelecekte göreceğini, tespit edeceğini ve bu yönde adımlar atacağını rahatlıkla söyleyebilirim” diye konuştu.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, 1. Ulusal Cami Mimarisi Sempozyumu'nun açılışında yaptığı konuşmada, her büyük mimari gibi cami mimarisinin de bir medeniyet kurgusunun parçası olduğunu söyledi. İstanbul'da gerçekleştirilen ve Cuma günü sona erecek ‘1. Ulusal Cami Mimarisi Sempozyumu'nda konuşan Görmez, konuşmasına Kur'an-ı Kerim'de Hud Suresi'nin 61. ayetini okuyarak başladı. Görmez, şöyle devam etti: “Allah-u Teala şöyle buyurmaktadır: ‘O sizi yerden yarattı ve sizden orayı imar etmenizi istedi'. Beşerin toprakla öznel ilişkisi yine insanın toprağı imar etmesiyle yansımakta ve can bulmaktadır.” Caminin sadece mekana değil zamana da yerleştirilmiş bir öğe olduğunu anlatan Görmez, “Cami niteliğinde bir mimarlık eseri ister istemez kalıcılık ve yok sayılamazlık iddiasındadır” dedi.
Cami huzurun bulunduğu yer
Prof. Dr. Görmez, caminin huzur ve sükunetin bulunduğu bir mekan olduğuna işaret ederek, şunları söyledi. “Caminin insanı Rabbi ile buluşturmasının şekli değişse de, bu buluşturma işlevi caminin diğer önemli bir parçasıdır. Mimari bu buluşturmayı kendi içinde tasarlamak durumundadır. Zaman zaman bunu bir huşu olarak tasarlarız, bazen bir sevinç, bazen bir coşku, ferahlık ve inşirah olarak, bazen ise bir sığınma ve güven olarak. Girdiğiniz caminin size bu duyguyu yaşatmıyor olması sizden kaynaklanıyor olabilir, ama pekala camiden de kaynaklı bir boyutu vardır. Cemil Meriç, umran kelimesi yerine uygarlık kelimesinin kullanımını eleştirirken uygarlık kelimesi hakkında ‘mazisiz, müziksiz bir hilkat garibesi' demektedir. Bu müziksizlik uygarlığın mimarisine de yansımış gibidir. Cumhuriyet döneminin içinde ruh barındıran bir camiyi ortaya çıkaramaması belki de bundandır. Cami mimarisi bir ihlası, samimiyeti, huşuyu ete kemiğe büründürmek durumundayken belki çağın da içinde bocaladığı müziksizlik ve ahenksizlik hercümerci cami mimarimize de yansımıştır.”
Diyanet İşleri Başkanlığının camiler üzerinde hukuki açıdan hiçbir tasarrufu bulunmadığını dile getiren Başkan Görmez; gelişigüzel, çalakalem, özensiz ve savruk ilgilerle dini hayatın estetik dünyasını daraltan hatta yer yer de yok eden girişimler karşısında vicdan azabı çektiklerini belirterek, “Yanlış bilindiğinin aksine kurumsal sorumluluğumuz bu mekânlara din görevlisi atamakla sınırlıdır. Dini hayatın beşeri tecrübeyle buluştuğu camilerimizin mevcut hallerini sorgulama konusunda bir sorumluluk almak istiyoruz” diye konuştu.
Pek çok cami yenilenmeli
Açılışın ardından basın mensuplarının da sorularını cevaplayan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, “Diyanet İşleri Başkanı olarak kentsel dönüşüm projelerinde pek çok caminin de yıkılarak yeniden yapılması gerektiğini yüksek sesle ifade etmek istiyorum” dedi. “Batılı ülkelerin antisemitizm konusunda duyarlı davranırken, İslâm dünyasını görmezden gelmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine de Başkan Görmez, bu konuda aklıselimin hâkim olacağını düşündüğünü ifade etti. Başkan Görmez, “Bu çifte standardı artık çağdaş dünya da görmüştür. Bu çifte standarttan çağdaş dünyanın da uzaklaşacağını, en azından artık bu tür küresel provokasyonlarla toplumların mukaddes değerlerine hakaretin, onları aşağılamanın, onları aşağılayarak, soyut bir işkence oluşturmanın, hakaretleri, mukaddesata hakareti toplumlar üzerinde kültürel bir işkenceye dönüştürmenin yanlışlığını, çağdaş dünyanın yakın gelecekte göreceğini, tespit edeceğini ve bu yönde adımlar atacağını rahatlıkla söyleyebilirim” diye konuştu.