Uluslararası Para Fonu'nun verdiği direktiflere göre tarıma yapılan destekleri kısan ekonomi yönetimi, başta sert buğday olmak üzere birçok ürünün ipini çekmiş oldu. Gaziantep Bulgur Sanayicileri Derneği (GABUSAD) Başkanı Abdurrahman Avcı, sert buğday ekim alanlarının hızla azalmasının, sektörü olumsuz yönde etkilediğine dikkat çekti. Avcı, sert buğdayın makarna ve bulgur sektörünün hammaddesi olduğunu belirterek, "Kaliteli sert buğday bulmakta zorlukçekiyoruz. Üretim, yıldan yıla düşüyor. Bu düşüşün önümüzdeki yıllarda da devam etmesinden endişe duyuyoruz. Üretici, hastalıklara daha dayanıklı olması ve verim açısından ekmeklik buğday üretimine yöneldi. Ancak, piyasada eskiden olduğu gibi sert buğday bulunmuyor" dedi.
Ekmeğe zam kapıdaTMO'nun alım yapmaması nedeniyle buğday fiyatının tücarın insafına bırakıldığını savunan Avcı, "Tüccar, 2 ay önce üreticiden kilosu 190-200 bin liradan buğday aldı. Şimdi, buğdayın kilosu 300-320 bin lira. Buğday fiyatının aşırı yükselmesi sektörümüzü olumsuz yönde etkiliyor" diye konuştu. Ekmeğe de yakın zamanda yeni zamların yapılmasının kaçınılmaz hale geldiğini öne süren Avcı, Türkiye'deki buğday fiyatlarının dünya piyasaları üzerinde olması nedeniyle ithalatla buğday fiyatının düşürülmesinin mümkün olmadığını ifade etti. Avcı, yıllardan beri mücadele etmelerine karşın temel gıda maddesiolan bulgurdaki KDV oranının yüzde 8'in altına düşürülmediğini de, sözlerine ekledi.
Çiftçi borçlarına yüzde 250 faizKonya merkez Selçuklu Ziraat Odası Başkanı Faruk Çöklü, önceki yıl çeşitli nedenlerle zarar gören çiftçilerin aldığı tohumluk hububatın faizlerle artan borcunu üreticinin ödeyemeyecek durumda olduğunu söyledi. Çöklü, ekonomik krizin yanısıra kuraklık, sel ve dolu gibi doğal etkilerden tarladaki mahsulü yüzde 40'dan fazla zarar gören çiftçilere devlet üretme çiftliklerinden hububat tohumluğu yardımı yapıldığını anımsattı. Bu yıl Ziraat Bankası'nın çiftçilerden tohumluk borçlarını yüzde 250 faiz farkıyla tahsil etmek istediğini anlatan Çöklü, "Çiftçi tohumlukları alırken, borcun faiziyle tahsil edilmesi sözkonusu değildi. Ancak bugün zaten hububatta yeterli kaliteyi yakalamayan ve istediği fiyatı alamayan çiftçi, bir de yüzde 250 gibi büyük bir faiz kıskacına sokuluyor. Biz önceki yıl zarar gören çiftçilere verilen tohumluk hububat bedellerinin ödemesinde faizin kaldırılmasını istiyoruz. Çiftçi ana borcunu ödeyebilir. Fakat bu şartlarda icralık olmaktan başka çaresi yok" dedi.