Bugüne kadar Türkiye'nin iç ve dış politikalarını AB-ABD'ye, tüm ekonomik kaynaklarını da IMF'ye bağlayarak ülkeyi batıran politikacılar, sahte kahramanlığa soyundular!
Muhteşem ikili... İsmail Cem ve Kemal Derviş... Türkiye'yi "krizkolik" eden 57. Ecevit-Bahçeli-Yılmaz Hükümeti'nin iki "as" bakanı. Birisi Türk dış politikasını, Yunan mevkidaşı Yorgo Papandreu hattıyla AB'ye bağladı; öteki de tüm dizginlerin Washington'daki küresel aktörlerin eline geçmesini sağladı. Dışişleri Bakanlığı görevinden ve DSP'den önceki gün istifa eden İsmail Cem, 5 yıldır içinde yer aldığı hükümetin Türkiye'yi ne hale getirdiği gerçeğini görmezlikten gelerek, "dün kurtarıcılığa" soyundu! Cem, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz ve MHP lideri Devlet Bahçeli desteğinde kendisiyle birlikte ülkeyi krizden krize sürükleyen Kemal Derviş ve Hüsamettin Özkan'la birlikte yeni parti kurma kararı aldıklarını açıkladı!
En büyük hedefi AB
İsmail Cem, kuracakları partinin en büyük hedefinin, bakanlık görevini sürdürdüğü günlerde yaptığı "Türkiye en erken 2023 yılında AB üyesi olabilir" sözünü unutarak, AB'ye tam üyelik ve yapısal reformlar olduğunu söyledi.
DSP ve hükümet güçten düştü
DSP'nin iktidar vasfından uzaklaştığını, hükümetin ise güç kaybına uğradığını söyleyen Cem, hükümetten istifa gerekçesine ilişkin ise şunları söyledi: "Hükümetten istifa gerekçem, Ecevitler'in geçmişte başarıyla taşıdıkları işleri artık yapamayacak duruma düşmüş olmalarıdır. DSP, hükümet içi çekişmeleri nedeniyle iktidar vasfından uzaklaşmıştır. Hükümet Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu adımları artık atamayan bir konumdadır. Güç kaybına uğramıştır. Sağlıklı bir dış isyaseti bakan olarak uygulama imkanı ortadan kalkmıştır. DSP geçmişte olumlu uygulamalara öncülük yapmıştır. Ancak ne var ki DSP'nin demokratik sol ilkelerini hayata geçirecek gücü kaybolmuştur. Toplumun bunun düzeleceğine olan güveni kaybolmuştur. Siyaset boşlukta kalmıştır."
Dün dündür; bugün bugündür
İsmail Cem, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in ünlü sözü "Dün dündür; bugün bugündür" sözünü çağrıştırırcasına, şunları söyledi: "Bütün bunlar geçmişte kalmıştır. Geriye baka baka ileriye gidilmez. Mevlana yüzyıllar öncesinden söylemiş; "dünle birlikte gitti cancağızım, ne kadar söz varsa düne ait, şimdi yeni şeyler söylemek lazım..."
Derviş de bizimle
Cem, Hüsamettin Özkan ve Kemal Derviş'le birlikte yeni bir parti kurma kararı aldılarını açıkladı. Cem, "Sayın Özkan'la birlikteliğimiz yıllar öncesine dayanmaktadır. Bundan böyle de aynen devam edecektir. Sayın Derviş'le de Türkiye'ye döndükten sonra dayanışma içinde çalıştık. gençlik yıllarına dayanan bir dostluğumuz var. ancak Sayın Derviş'in Türkiye'nin gerçeklerine uygun konumuna da saygılıyız" dedi.
Muhteşem ikili... İsmail Cem ve Kemal Derviş... Türkiye'yi "krizkolik" eden 57. Ecevit-Bahçeli-Yılmaz Hükümeti'nin iki "as" bakanı. Birisi Türk dış politikasını, Yunan mevkidaşı Yorgo Papandreu hattıyla AB'ye bağladı; öteki de tüm dizginlerin Washington'daki küresel aktörlerin eline geçmesini sağladı. Dışişleri Bakanlığı görevinden ve DSP'den önceki gün istifa eden İsmail Cem, 5 yıldır içinde yer aldığı hükümetin Türkiye'yi ne hale getirdiği gerçeğini görmezlikten gelerek, "dün kurtarıcılığa" soyundu! Cem, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz ve MHP lideri Devlet Bahçeli desteğinde kendisiyle birlikte ülkeyi krizden krize sürükleyen Kemal Derviş ve Hüsamettin Özkan'la birlikte yeni parti kurma kararı aldıklarını açıkladı!
En büyük hedefi AB
İsmail Cem, kuracakları partinin en büyük hedefinin, bakanlık görevini sürdürdüğü günlerde yaptığı "Türkiye en erken 2023 yılında AB üyesi olabilir" sözünü unutarak, AB'ye tam üyelik ve yapısal reformlar olduğunu söyledi.
DSP ve hükümet güçten düştü
DSP'nin iktidar vasfından uzaklaştığını, hükümetin ise güç kaybına uğradığını söyleyen Cem, hükümetten istifa gerekçesine ilişkin ise şunları söyledi: "Hükümetten istifa gerekçem, Ecevitler'in geçmişte başarıyla taşıdıkları işleri artık yapamayacak duruma düşmüş olmalarıdır. DSP, hükümet içi çekişmeleri nedeniyle iktidar vasfından uzaklaşmıştır. Hükümet Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu adımları artık atamayan bir konumdadır. Güç kaybına uğramıştır. Sağlıklı bir dış isyaseti bakan olarak uygulama imkanı ortadan kalkmıştır. DSP geçmişte olumlu uygulamalara öncülük yapmıştır. Ancak ne var ki DSP'nin demokratik sol ilkelerini hayata geçirecek gücü kaybolmuştur. Toplumun bunun düzeleceğine olan güveni kaybolmuştur. Siyaset boşlukta kalmıştır."
Dün dündür; bugün bugündür
İsmail Cem, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in ünlü sözü "Dün dündür; bugün bugündür" sözünü çağrıştırırcasına, şunları söyledi: "Bütün bunlar geçmişte kalmıştır. Geriye baka baka ileriye gidilmez. Mevlana yüzyıllar öncesinden söylemiş; "dünle birlikte gitti cancağızım, ne kadar söz varsa düne ait, şimdi yeni şeyler söylemek lazım..."
Derviş de bizimle
Cem, Hüsamettin Özkan ve Kemal Derviş'le birlikte yeni bir parti kurma kararı aldılarını açıkladı. Cem, "Sayın Özkan'la birlikteliğimiz yıllar öncesine dayanmaktadır. Bundan böyle de aynen devam edecektir. Sayın Derviş'le de Türkiye'ye döndükten sonra dayanışma içinde çalıştık. gençlik yıllarına dayanan bir dostluğumuz var. ancak Sayın Derviş'in Türkiye'nin gerçeklerine uygun konumuna da saygılıyız" dedi.