Bugün sazlı - sözlü, Miraç programı yayınlayanlar, yıllardır toplumu bir yerlere hazırlamaya uğraştılar. Aziz Karaca yazıyor...
Eskiden kaval çalınsa manşet olurdu Aziz Karaca Şimdi kaval da çalıyorlar, sazı, darbukası, defi; davulu zurnası hepsinin eşliğinde erkek sanatçılar sahne alıyor, sonra bayan sanatçılar sahne alıyor ve ardından da Fethullah Gülen'in vaaz dinletileri yapılıyor. Bütün bunlar nerede ve ne zaman oluyor diye merak ediyorsanız hemen söyleyelim: Geçtiğimiz Miraç Gecesi'nde cereyan ediyor ve STV'den naklen yayınlanıyor.
Suçlamalara cevap gibi
Bu haberi bir başka gazeteden iktibas eden Yeniçağ haklı olarak diyor ki, eskiden böyle bir mübarek gecede, böyle bir programda kaval çalınsa manşet olurdu, şimdi iç sayfalarda ufacık bir haber oluyor ancak...Yıllardır bizleri aşırı şüphecilikle, yersiz endişelere kapılmakla suçlayanlar için hem yazılı, hemde görüntülü cevap niteliğinde bir haber.
Papazlı-Hahamlı iftar
Bugün sazlı - sözlü, şarkılı - türkülü Miraç programı yayınlayan bu arkadaşlar, yıllardır toplumu bir yerlere, bir şeylere hazırlamaya, alıştırmaya uğraştılar. Papazlı-hahamlı iftar programları organize ettiler, papaza sofra duası yaptırıp hahamları toplayıp naklen yayınla sırat köprüsünden geçirdiler, 'ezan ile çan'ı beraber yayınladılar.
Toplumdan yine ses yok
Biz, dilimizin döndüğü kadar eleştirdik. İslam'ın zahiri hükümlerine de 15 asırlık uygulamasına da aykırı davranışlar olduğunu söylediğimizde; birileri "görmedim, duymadım, bilmiyorum" rollerine yattılar, birileri de "globalleşme, küreselleşme" kavramları ile karşımıza çıktılar. İşte kısa zamanda, bozma ve bozulma istikametinde alınan korkunç mesafe; sazlı - sözlü, türkülü - şarkılı canlı yayınlanan Miraç programı ve toplumdan ses yok.
Tüyler ürperten ifadeler;
Daha önce yazmıştık, tekrar hatırlatıyoruz: Onursal başkanlığını Fethullah Gülen'in yaptığı Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı yayınları arasında çıkan Küresel Barışa Doğru adlı eser, sayfa: 64, okuyoruz: "Batı Hıristiyan dünyası uzun süren kavgalar ve hesaplaşmalar sonucu kiliseleri büyük ölçüde kültürel faaliyetlere, sergilere, konserlere, konferanslara, etkinliklere açtı. İslam dünyası Hıristiyan dünyasından daha mı bağnaz? Değilse, öyleyse neden camiler hâlâ erkek erkeğe daha çok Cuma namazlarında dolan bir mekan? Yok mu camileri kültürel etkinliklere, kadın erkek yanyana konser izleyecek ortamlara açabilecek bir Müslüman cemaati Türkiye'de? Böyle bir mekan değişimi ve ortamın İslam adına dünya çapında yaratacağı etki ve imaj değişimini görmek ve düşünmek zor olmamalı. Türkiye bunu yapabilecek ve İslam'ın yüzünü tüm dünyada aklayacak ve İslam'ın modernleşmesini global planda yürütebilecek bir potansiyele sahiptir."
Adres yine aynı
Şimdi değerli okuyucu, adres aynı adres. Yani bir hafta önce mübarek Miraç gecesinde sazlı-sözlü, türkülü-şarkılı, vaazlı-Kur'an'lı program yayınlayan televizyon kanalı ile, camileri kadın-erkek yanyana konser izlenebilecek mekanlar haline getirmeyi teklif eden yazının yayınlandığı kitabın yolları malum ve meşhur Hocaefendi de buluşuyor.Şimdilik camide yapılan ibadetlerle bir konser salonunda yapılanları birleştirerek, ama kutsal bir gecede, Miraç gecesinde birleştirerek bir skandalı icra ettiler. Bu vurdumduymazlık devam ederse, aynı şeyler hep bir arada camiye de taşınacaktır. Böylece kitaplarında belirttikleri üzere, İslam'ın yüzü tüm dünyada aklanmış olacaktır!Biz Ehl-i Sünnet itikadına, binbeşyüz yıllık İslam geleneğine, ecdadımızın satır satır, nakış nakış hayatın her alanına işledikleri Sahih İslam'a aykırı bir söz, bir davranış, bir içtihat kimde görürsek, babamız da olsa karşısında olacağız. Bütün gücümüzle eleştirip, ikaz etmeye çalışacağız.İslam'ın çok açık hükümleri ihlal edilirken, imha ve iptal edilmeye çelışılırken susanların, ne zaman ve niçin konuşacaklarını merak ediyoruz.
Eskiden kaval çalınsa manşet olurdu Aziz Karaca Şimdi kaval da çalıyorlar, sazı, darbukası, defi; davulu zurnası hepsinin eşliğinde erkek sanatçılar sahne alıyor, sonra bayan sanatçılar sahne alıyor ve ardından da Fethullah Gülen'in vaaz dinletileri yapılıyor. Bütün bunlar nerede ve ne zaman oluyor diye merak ediyorsanız hemen söyleyelim: Geçtiğimiz Miraç Gecesi'nde cereyan ediyor ve STV'den naklen yayınlanıyor.
Suçlamalara cevap gibi
Bu haberi bir başka gazeteden iktibas eden Yeniçağ haklı olarak diyor ki, eskiden böyle bir mübarek gecede, böyle bir programda kaval çalınsa manşet olurdu, şimdi iç sayfalarda ufacık bir haber oluyor ancak...Yıllardır bizleri aşırı şüphecilikle, yersiz endişelere kapılmakla suçlayanlar için hem yazılı, hemde görüntülü cevap niteliğinde bir haber.
Papazlı-Hahamlı iftar
Bugün sazlı - sözlü, şarkılı - türkülü Miraç programı yayınlayan bu arkadaşlar, yıllardır toplumu bir yerlere, bir şeylere hazırlamaya, alıştırmaya uğraştılar. Papazlı-hahamlı iftar programları organize ettiler, papaza sofra duası yaptırıp hahamları toplayıp naklen yayınla sırat köprüsünden geçirdiler, 'ezan ile çan'ı beraber yayınladılar.
Toplumdan yine ses yok
Biz, dilimizin döndüğü kadar eleştirdik. İslam'ın zahiri hükümlerine de 15 asırlık uygulamasına da aykırı davranışlar olduğunu söylediğimizde; birileri "görmedim, duymadım, bilmiyorum" rollerine yattılar, birileri de "globalleşme, küreselleşme" kavramları ile karşımıza çıktılar. İşte kısa zamanda, bozma ve bozulma istikametinde alınan korkunç mesafe; sazlı - sözlü, türkülü - şarkılı canlı yayınlanan Miraç programı ve toplumdan ses yok.
Tüyler ürperten ifadeler;
Daha önce yazmıştık, tekrar hatırlatıyoruz: Onursal başkanlığını Fethullah Gülen'in yaptığı Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı yayınları arasında çıkan Küresel Barışa Doğru adlı eser, sayfa: 64, okuyoruz: "Batı Hıristiyan dünyası uzun süren kavgalar ve hesaplaşmalar sonucu kiliseleri büyük ölçüde kültürel faaliyetlere, sergilere, konserlere, konferanslara, etkinliklere açtı. İslam dünyası Hıristiyan dünyasından daha mı bağnaz? Değilse, öyleyse neden camiler hâlâ erkek erkeğe daha çok Cuma namazlarında dolan bir mekan? Yok mu camileri kültürel etkinliklere, kadın erkek yanyana konser izleyecek ortamlara açabilecek bir Müslüman cemaati Türkiye'de? Böyle bir mekan değişimi ve ortamın İslam adına dünya çapında yaratacağı etki ve imaj değişimini görmek ve düşünmek zor olmamalı. Türkiye bunu yapabilecek ve İslam'ın yüzünü tüm dünyada aklayacak ve İslam'ın modernleşmesini global planda yürütebilecek bir potansiyele sahiptir."
Adres yine aynı
Şimdi değerli okuyucu, adres aynı adres. Yani bir hafta önce mübarek Miraç gecesinde sazlı-sözlü, türkülü-şarkılı, vaazlı-Kur'an'lı program yayınlayan televizyon kanalı ile, camileri kadın-erkek yanyana konser izlenebilecek mekanlar haline getirmeyi teklif eden yazının yayınlandığı kitabın yolları malum ve meşhur Hocaefendi de buluşuyor.Şimdilik camide yapılan ibadetlerle bir konser salonunda yapılanları birleştirerek, ama kutsal bir gecede, Miraç gecesinde birleştirerek bir skandalı icra ettiler. Bu vurdumduymazlık devam ederse, aynı şeyler hep bir arada camiye de taşınacaktır. Böylece kitaplarında belirttikleri üzere, İslam'ın yüzü tüm dünyada aklanmış olacaktır!Biz Ehl-i Sünnet itikadına, binbeşyüz yıllık İslam geleneğine, ecdadımızın satır satır, nakış nakış hayatın her alanına işledikleri Sahih İslam'a aykırı bir söz, bir davranış, bir içtihat kimde görürsek, babamız da olsa karşısında olacağız. Bütün gücümüzle eleştirip, ikaz etmeye çalışacağız.İslam'ın çok açık hükümleri ihlal edilirken, imha ve iptal edilmeye çelışılırken susanların, ne zaman ve niçin konuşacaklarını merak ediyoruz.