logo
29 MART 2024

'SESSİZ' TERÖR

04.09.2005 00:00:00
Önce "vaziyet ve manzara-i umumiye''.Başbakan Diyarbakır'a 4000 polis eşliğinde gitti; Kürt Sorunu dedi, Kürt varlığı dedi.PKK bir aylık "eylemsizlik kararı'' aldı.Batman, Tunceli ve Maçka'da çatışmalar yaşandı. Suriyeli, Ermeni ve İranlı PKK'lılar yakalandı. Suriyeli teröristin leşini Suriye'ye teslim eden Belediye Başkanı "Bu bizim milli çeyizimiz'' dedi. Önce "vaziyet ve manzara-i umumiye''.    Başbakan Diyarbakır'a 4000 polis eşliğinde gitti; Kürt Sorunu dedi, Kürt varlığı dedi.    PKK bir aylık "eylemsizlik kararı'' aldı.    Batman, Tunceli ve Maçka'da çatışmalar yaşandı. Suriyeli, Ermeni ve İranlı PKK'lılar yakalandı.    Suriyeli teröristin leşini Suriye'ye teslim eden Belediye Başkanı "Bu bizim milli çeyizimiz'' dedi.    Batman'da Beşiri çatışmalarında ölen teröristler için gösteri yapıldı; "Burası Kürdistan-Türkiye değil'' sloganları atıldı.    Bunların hepsi, 2005 yılının 30 Ağustos'undan önceki son on gün içerisinde gerçekleşti.    Siyaset erbâbı ile ciheti askeriye bu süreç içinde farklı düşünce, tavır ve davranış sergiledi.    Genelkurmay Başkanı, "Hükümetle son derece uyum içerisindeyiz'' şeklinde bir açıklama yapmadığını belirtmek lüzumu hissetti.    Asker yoğun bir şekilde devir teslim törenleri ile meşguldü. Vangelis'in müziği eşliğinde şişelere üniforma giydirildi.    Biz derhal; hâlâ Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet'te yaşadığımızı zannederek "BU 30 A?USTOS; BATMAN BİR GÜNLÜ?ÜNE MERKEZİ HÜKÜMET OLMALIDIR..'' önerisini getirdik.    Ve 30 Ağustos gününü heyecanla bekledik.    Fena halde yanılmışız..    Meğer her yer güllük gülistanlık imiş.    Gene her yılki gibi geçit törenleri yapıldı, gene davetiyedeki kıyafet zorunluluğuna uymayan protokolün ve cümle AB'ci basının davetli olduğu resepsiyonlar verildi.    Resepsiyonla ayni saatlerde Erdoğan, bayraksız bir fonda "Ulusa'' Seslendi.    "Türkiye, son 33 ayı büyük bir değişim hareketini, adeta bir 'sesiz devrim'i adım adım gerçeğe dönüştürerek geçirdi'' dedi. ''Dünya devletleri içinde birinci ligdeki yerimizi aldığımızı'' da sözlerine ekledi. ''Geldiğimiz bu noktadan asla tatmin olmayacağız. Ancak bu büyük değişimin keyfini çıkarmanın, büyük gururu yaşamanın da her vatandaşımızın hakkı olduğunu düşünüyorum'' diye sözlerini bitirdi.    Böylece hem yazının başına "Sessiz Devrim''in "Sessiz''ini alma zorunluluğu doğdu, hem de içimize "Acaba biz başka bir ülkede mi yaşıyoruz'' şüphesi düştü.    Bütün dış politik problemlerinde havlu atan, istiskal edilen; içeride de "Burası Türkiye değil'' noktasına gelen Türkiye'de Başbakan; "Keyfini çıkarın'' diyor.    Bir devrim yaşadığımız su götürmez de kimin açısından.    Mozaikçi ve bölücülerin eteklerinin zil çalmasına bakılırsa 3 Ekim süreci onlar için hakikaten bayram.    Bizim için ise "her gün.''    Bizim; "BU 30 A?USTOS; BATMAN BİR GÜNLÜ?ÜNE MERKEZİ HÜKÜMET OLMALIDIR..'' dediğimiz olaya Erdoğan şöyle yaklaşıyordu:    "Fazla büyütmemek lazım. Toplama kalabalık, bindirilmiş kıtalar arkalarında kamuoyu desteği yok''..     Aynı 84'te Özal'ın; "Üç-beş çapulcunun işi, büyütmeyelim'' deyip tatiline devam etmesi gibi bir "önemsemezlik-küçümseme'' havası içinde.    Özal da o zaman "Türklerin bir şeyler fark etmemesi'' telaşında idi.    Özkök; ''Batman'daki olayları benim ayrıca değerlendirmeme gerek var mı? Her şey ayan beyan ortada değil mi? Herkes, sorumluluğunu idrak etmeli. Bütün aktörler ne yaptığının farkına varmalı. Bu tabii çok önemli bir konu'' diye "ortaya'' konuşuyordu.    Aynı, Kıvrıkoğlu'nun Öcalan'ın idamı ile ilgili bir soruya verdiği "Bize sormayın, biz tarafız, oyumuz belli'' cevabı gibi.    Genelkurmay Başkanları acaba böyle hayati konularda "nötr'' olmayı, her yana çekilecek cevaplar vermeyi "ince siyaset'' veya "siyaset dışı görünüm vermek'' mi zannediyorlar?    Gene en açık ve net açıklamayı gazeteciler Büyükanıt'ın ağzından zorla aldılar, sonra da lâfı didiklemeye başladılar:    Kara Kuvvetleri Komutanı Batman'daki PKK yanlısı DEHAP eylemleri için "Türkiye Filistin haline getirilmek isteniyor'' dedi ve Türkiye için en kötü senaryonun Türkiye'nin 'Filistin haline getirilmek istenmesi' olduğunu söyledi. Büyükanıt, "Getirilebilir mi?'' sorusuna "Hayır, isteniyor'' demekle yetindi. "Gerginliği büyütmemek lazım. Bu eylemler organizasyonun bir parçası. Bir parçası da yasal bir parti. İş basit bir PKK olayı değil. Çok büyük bir oyun oynanıyor. Bunun bir parçası olmayalım'' diye ilâve etti ve TSK olarak, terörizmle mücadele ettiklerini belirterek, ''Bu uğurda gerekirse canımızı veririz'' dedi. Silahlı mücadelenin terörle mücadelenin en kolay yolu olduğunu anlatan Büyükanıt, "Bizim işimiz, güvenlik boyutu. Diğerleri için yorum yapamayız. Ancak, terörle mücadele eden kuvvetler, yani TSK zaman zaman hedef oluyor'' yakınmasında bulundu. Doğu ile Batıyı bir bütün olarak analiz etmek gerektiğini, bölgedeki herkesin Türkiye vatandaşı olduğunu hiçbirine kötü niyetle yaklaşmadıklarını vurgulayan Büyükanıt, "Ama birileri ajite ediyor. Bir kalkışmaya çeviriyorsa, buna başka bölgelerden reaksiyon geliyorsa, bu Türkiye'nin felaketi olur'' diye konuştu. Büyükanıt, ''Her zaman görmek değil, iyi anlamak da lazım. Bana verilen görev ve yetkiler çerçevesinde terörle mücadele ederim, başka bir şey söylersem Allah beni çarpar'' dedi.    Erdoğan'ın Kıbrıs'ı Lübnan'la ve oradaki Türk Silahlı Kuvvetlerini; Lübnan'ı işgal etmiş olan Suriye ile özdeşleştirmesine ses çıkarmayan zihni ve fikri devşirilmişler derhal lâfın üzerine atladılar.    Halbuki Büyükanıt Türkiye'yi Filistin'e benzetmemişti; dışarıdan tahrikle Türkiye'nin Filistinleştirileceğini anlatmak istemişti.     Orgeneral Büyükanıt'ın cevaplarını tekrar okuyun.Tabii tartışmaya; Meclis Başkanı'nın da katılması gerekiyordu ve o da uygun bir zaman aralığı bulup fikir beyan etti.    Arınç barış ve demokratikleşme için sadece cesaret gerektiğini belirterek; "Son günlerde sıkça çokça tartışılan konu Kürt sorunudur. Bu sorunların çözümü için daha fazla demokrasi, daha fazla özgürlük gerekiyor. Bunları elde etmemiz için önümüzde çok da fazla engel yok. Barış için, özgürlük için, demokratikleşme için sadece cesaret gerekiyor. Bence ihtiyacımız olan tek şey de budur. Cesurca adımlar atmak gerekiyor. Korkulardan sıyrılmak gerekiyor. Zaten demokrasinin tariflerinden birisi de budur. İşte o zaman ihtiyacımız olan gerçek özgürlüğe kavuşabiliriz" dedi.     Ve beni de ister istemez 1925 Şeyh Sait isyanına götürdü:    İsyan başlayınca Başbakan Fethi Bey'e; çok partili hayatı denemenin daha erken olduğu düşüncesiyle Terakkiperver Fırka'nın kapatılması gerektiği "söylenir''.    Fethi Bey Fırka Reisi Kazım Karabekir Paşa ve Umumi Kâtip Ali Fuat paşa ile Rauf Bey'i davet ederek; "Size fırkanızı kendi kendinize dağıtmanızı tebliğe beni memur ettiler. Dağıtmazsanız, geleceği çok karanlık görüyorum. Kan dökülecektir'' der.    Devam eder; "Sizinle bu surette konuştuğuma çok müteessirim. Bilirsiniz ki ben, her türlü örfî muamelelerin karşısındayım? azınlıkta kalacağımdan korkuyorum. ("TEK ADAM. Ş.Süreyya Aydemir. Cilt 3. Sayfa 217)    "(Gruba) Paşa davet edildi. Geldi. Gazi kararlıydı ve daha ilk bakışta görülüyordu ki, o Fethi Bey'in görüşlerine katılmamaktadır. Şu sözleri, olayların akacağı istikameti gösteriyordu:    "Milletin elinden tutmağa lüzum vardır.İnkılâbı, başlatan tamamlayacaktır.'' (S. 219)     Grubun kararı kendiliğinden belirdi, Fethi Bey kabinesi istifa etti. Gazi yeni kabineyi kurmaya İsmet Paşa'yı memur eyledi. (Aynı sayfa).    İsmet Paşa'nın bu ikinci başbakanlığı konusunda bir de rivayet vardır.    Gazi Paşa Anadolu Klubünde sohbet etmekte, ileride bir masada da Başbakan Fethi Bey briç oynamaktadır. Yaver Gazi'ye gelerek Doğudan gönderilen ve isyanın başladığını belirten telgrafı getirir.     Okur, hiç ses çıkarmadan telin gözleriyle başbakana götürülmesini ister.    Fethi Bey teli alır, okur, o da ses çıkarmadan oyuna devam eder.    Gazi kalkar ve çıkar.    Derler ki; İsmet Paşa'nın başbakanlığına karar verildiği an, işte o andır.    Gazi Paşa'nın şimdi hayatta olmadığına hayıflanmanın ve şimdi de hâlâ onu arıyor olmanın boş bir hayâl olduğunu biliyoruz.    Ama Fethi Paşa'nın 'Her türlü örfi muamelenin karşısındayım'' sözlerini ister istemez Arınç'ın "Bu sorunların çözümü için daha fazla demokrasi, daha fazla özgürlük gerekiyor'' sözleriyle; yine Fethi Paşa'nın isyan telgrafını okuduktan sonra hiçbir şey olmamış gibi oyuna devam etmesini de Erdoğan'ın; "Fazla büyütmemek lazım. Toplama kalabalık, bindirilmiş kıtalar arkalarında kamuoyu desteği yok'' sözleriyle mukayese etmeden olmuyor.    İş kalıyor; "Milletin elinden tutmağa lüzum vardır.İnkılâbı, başlatan tamamlayacaktır'' tavrını ortaya koyacak kararlı ve gür bir sese?    Millet, Türk milleti elinden tutacak olanı arıyor.   Hüseyin Mümtaz   www.giresungazete.net
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'

Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

 
İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor.
28.03.2024 17:50:00 / Güncelleme: 28.03.2024 17:54:49
HASAN PARLAK
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler güruhu olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor. Nitekim Gazze'de soykırım yapan Yahudi askerleri, işgal ettikleri bölgede her türlü rezalete imza atıyor. Hatta rezaletlerini sosyal medyada paylaşmaktan da geri durmuyor. Reuters ajansında yer alan görüntüler de Yahudi askerlerinin ne kadar 'insanlık sınıfı'nın dışında olduğunu ortaya koyuyor. Nitekim İsrail askerleri, Filistinlilerin evlerinde bulunan iç çamaşırlarıyla oynadıklarını gösteren fotoğraf ve videoları yayınlamaktan geri durmadı. Videolardan birinde Gazze'deki bir odada bir koltukta oturan İsrailli bir asker sırıtıyor, bir elinde silah, diğer elinde beyaz saten iç çamaşırını kanepede yatan bir yoldaşın açık ağzının üzerine sallıyor. Böylece Yahudi askerlerin insan olmadığını, başka tür bir mahluk olduğunu tüm dünyaya haykırıyorlar. 

Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı

Adaylardan Mehmet Akarca 120, Ömer Kerkez 138 oy alırken, 9 boş oy, 71 de geçersiz oy kullanıldı. Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçime 11. tur oylamayla devam edilecek.
28.03.2024 16:24:00
Anadolu Ajansı
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılmaya başlanan başkanlık seçimlerinin onuncu turunda da hiçbir aday salt çoğunluğu sağlayamadı.

Mehmet Akarca, Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçilmiş, 4 yıllık görev süresi pazar günü itibarıyla dolmuştu.

Bu kapsamda Yüksek Mahkemenin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay'da pazartesi günü sandık kuruldu ve Yargıtay üyeleri sandık başına gitti.

Seçimin ilk dokuz turunda hiçbir adayın, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması üzerine bugün, Akarca ve Kerkez'in katıldığı onuncu tur oylama yapıldı.

Oylama sonucu Yargıtay Başkanı Akarca 120, 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez ise 138 oy aldı. Seçime katılım 338 olarak kayıtlara geçerken, kullanılan oylardan 9'u boş, 71'i ise geçersiz sayıldı.

Sekizinci tur oylamada diğer aday Muhsin Şentürk 96 oy almış, 3 oy geçersiz sayılmış, boş oy ise kullanılmamıştı.

Seçime 1 Nisan Pazartesi günü 11. tur oylamayla devam edilecek. Bu turda Muhsin Şentürk de oylamaya katılabilecek.

Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor.

İletişim Başkanlığı, seçim için Ankara ve İstanbul'da basın merkezi kuracak

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri'ni takip etmek isteyen ulusal ve uluslararası basın mensuplarına yönelik Ankara ve İstanbul'da "basın merkezi" kurulacak.
28.03.2024 12:38:00
Anadolu Ajansı
İletişim Başkanlığı, seçim için Ankara ve İstanbul'da basın merkezi kuracak
İletişim Başkanlığı, seçim için Ankara ve İstanbul'da basın merkezi kuracak

Başkanlıktan yapılan açıklamaya göre, 31 Mart'ta yapılacak Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nin Türkiye'nin yanı sıra uluslararası kamuoyunda da ilgiyle takip edilmesi bekleniyor.

Başkanlık tarafından kurulacak basın merkezleri ile ulusal ve uluslararası basın mensuplarının seçime ilişkin gelişmeleri sağlıklı ve hızlı şekilde takip etmelerine katkı sunulması amaçlanıyor.

Basın merkezleri gün boyunca, ulusal ve yerleşik uluslararası basın mensupları ile seçimleri izlemek üzere yurt dışından gelen uluslararası basın mensuplarının kullanımına açık olarak hizmet verecek.

Ankara ve İstanbul'da kurulacak basın merkezlerinde seçim sonuçlarına dair veriler, Anadolu Ajansı (AA) tarafından sağlanacak. Basın mensuplarına seçim sonuçlarını anlık takip etme imkanının yanı sıra teknik altyapı, simultane tercüme ve canlı yayın imkanı sunulacak.

Gün boyunca akademisyenler, kanaat önderleri, kamu kurum temsilcileri tarafından da ziyaret edilecek basın merkezlerinde, ulusal ve uluslararası basın mensupları konuklarla röportajlar yapabilecek.

Öte yandan, basın merkezlerinde, Türkiye'nin geçmişten bugüne çok partili siyasi hayatı, demokrasi ve seçim tecrübeleri, seçim kampanyalarına ilişkin fotoğraf ve görüntüleri içeren "Türkiye'nin Seçim Tarihi ve Demokrasi Tecrübesi" temalı sergi yer alacak.

Ankara'da Point Hotel'de, İstanbul'da The Marmara Taksim'de kurulacak basın merkezleri 31 Mart Pazar günü saat 14.00'ten itibaren basın mensuplarının hizmetine açık olacak. 

Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılan başkanlık seçimlerinin dokuzuncu turunda da iki aday salt çoğunluğu sağlayamadı.
28.03.2024 11:15:00 / Güncelleme: 28.03.2024 16:31:51
İhlas Haber Ajansı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı
24 Mart 2020'de Yargıtay Başkanlığı görevine seçilen Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresi pazar günü itibarıyla dolmuştu.

Yüksek Mahkeme'nin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay'da sandık kuruldu ve pazartesi saat 08.00 itibarıyla Yargıtay üyeleri sandık başına gitti.

Seçimin ilk 8 turunda hiçbir aday, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamadı.

Bugün gerçekleştirilen dokuzuncu tur da sonuçlandı.

Dokuzuncu turda adaylardan Mehmet Akarca 119, Ömer Kerkez ise 138 oy aldı.

Oylamada 11 oy boş, 68 oy ise geçersiz sayıldı. İki aday da salt çoğunluğu bu turda da sağlayamadı.

Oylama onuncu tur ile devam edecek.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.