SOFRADAKİ TERÖR
“Türkiye'de gıda terörü devam ediyor.” Bu açıklamayı geçtiğimiz günlerde Tüketiciler Birliği Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Dinç yaptı. Türkiye'de üretilen birçok yoğurtta domuz menşeili ithal jelatin katkı maddesi kullanıldığını iddia eden Mustafa Dinç, “Yoğurtlara kıvam arttırmak ve su tutması için jelatin katılmaktadır. Hayvansal jelatin, sığır ya da domuzun deri veya kemiklerinin kaynatılmasıyla elde ediliyor. Normalde 2 litre sütten, 1 kilo yoğurt elde edilirken, jelatin katıldığında, 1 litre sütten 1 kilo yoğurt elde edilebiliyor” dedi. Türkiye'de yoğurda katılan jelatinin büyük çoğunluğu Amerika ile Avrupa'dan ithal ediliyor. Avrupa'da üretilen jelatinin yaklaşık yüzde 80'i domuzdan yüzde 15'i sığırdan geri kalan yüzde 5'i ise balıktan elde edilmektedir. Sığır derisi ve kemiğinden 6 haftada jelatin elde edilirken domuz derisi ve kemiklerinden iki günde jelatin elde edilebiliyor. Bundan dolayı Avrupa ve ABD jelatin üretiminin tamamını domuzdan elde ediyor. Türk Gıda Kodeksi'ne göre sadece süt ve mayadan oluşması gereken bazı hazır yoğurtların içerisine domuzan elde edilen jelatin maddesinin katıldığı ortaya çıktı. Bazı üreticiler domuz jelatini kullandığının farkında bile değiller. Çuvallara doldurulmuş şekilde pazarlanan jelatin satıcılar yoğurt katkısı diyerek pazarladıkları için kullanıcılar bu jelatinin domuzdan üretildiğinin farkında olamayabiliyor.
Katkı maddeleri yüksek kar demek
Sadece jelatin katılmıyor aynı zamanda başka katkı maddeleriyle maliyetleri düşüren bazı üreticiler daha yüksek kar elde etmek için insan sağlığını dikkate almıyor. Yoğurt yapımı sırasında kaynatılan sütün yüzde 40'ı su olarak buharlaşıyor. Bu da maliyetin artmasına sebep oluyor. İşte yoğurt yapımındaki hileler de tam bu noktada başlıyor. Bazı sahtekar üreticiler, gıda kodeksine göre yasak olmasına rağmen, sütün içerisine katkı maddeleri katarak, bu kaybı önleme yoluna gidiyor. Katılan bazı kimyasallar sütün suyunu hiç kaybetmeden kalıp gibi yoğurda dönüşmesine sebep oluyor. Bu sayede 1 kilo sütten 1 kilo yoğurt elde etmek mümkün olabiliyor. Sığır ve domuzdan elde edilen ama ekonomik ve kolay üretilebildiği için üretiminde domuzun daha çok tercih edildiği jelatin maddesi en fazla yoğurt üretiminde kullanıldığı anlaşıldı. Jelatine ilave olarak yoğurdu katılaştırmak amacıyla evlerde aydınlatmak amacıyla kullanılan mumun yapımında kullanılan parafin maddesi de yoğurtlara katılabiliyor. Tüketici farkında olmadan yediği yoğurdun içerisindeki parafini de vücuduna almış oluyor. Uzmanlar damar tıkanıklığı, kalp hastalıkları, alerji, böbrek rahatsızlıkları, kanser, ülser gibi hastalıkların son yıllarda daha da yaygınlaşmasını insan sağlığını olumsuz yönde etkileyen gıda katkı maddelerinin kullanımının artmasına bağlıyor.
AB'de ürünlerin üzerine yazılıyor
Avrupa ve Amerika'daki ürünlerin üzerinde soya fasulyesi jelatini, domuz jelatini, sığır jelatini, balık jelatini diye yazmaktadır. Bu konuda inancımız gereği çok daha hassas olması gereken Türkiye'de ise böyle bir uygulama yok. Bu uygulamanın bir an önce hayata geçmesi vatandaşların neyle beslendiklerini bilmesi açısından büyük önem arzediyor. Uzmanlar Türkiye'de yaşayanların 60-70 yaşına gelinceye kadar farkında olmadan küçük bir domuzu hazır gıdaların içerisine katılan jelatinden dolayı yemiş olduklarını açıkladı. Ne yapılması gerektiği konusunda da açıklamalar yapan uzmanlar, içindekiler kısmında yalnız jelatin yazan gıda ürünlerinde domuz konusundan dolayı özellikle çok dikkatli olmak gerektiğinin altını çizdiler. İçeriğinde jelatin yazan ürünlerde ayrıca “ürünlerimizde domuzdan elde edilmiş maddeler yoktur” yazısını da muhakkak aranamsı gerekiyor.
Jelatin hangi gıdalarda var?
Birçok hazır gıdada kullanılan jalatin draje şekerleme, tablet şekerleme, puding, meyve jölesi, krem şanti ve meyveli sakızların çoğunda kullanılır. Dondurma, yoğurt, tatlı, pasta, eritilmiş peynir, kalitesiz kaşar peyniri, hazır reçel, fındık ezmesi, fıstık ezmesi, marmelat, pekmez, tahin, helva, meyve suyu, salam, sucuk, sosis, jambon ve margarin gibi gıda maddelerinin bir kısmında bulunur.