Bir 24 nisan daha geçti; ABD Başkanı, bu yıl da "soykırım" demedi. Ancak Bush'un mesajı, her ne kadar Ermeni lobisinin "soykırımın resmen tanınması" talebini karşılamasa da, yine bu lobiye göre "soykırımın sözlük tanımını içeriyor." Bush'un "Ermeni soykırımı" ifadesini kullanmamasının iki ana nedeni var.Beyaz Saray öncelikle "Türk kamuoyunda ABD'ye karşı yeni tepki doğmasını ve Ankara - Washington ilişkisinde sıkıntı yaşanmasını" istemiyor. İkincisi Washington, "soykırım" sözcüğünün Başkan'ın 24 nisan mesajına girmesinin Türkiye - Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesine katkı yapmayacağını, aksine bunu zorlaştıracağını düşünüyor.Pragmatik bir tercihBeyaz Saray, Osmanlı'nın tehcir kararı ve sonrasında yaşananların bir "soykırım" oluşturduğuna inanıyor mu?ABD'li yetkililerden, bu soruya "evet" ya da "hayır" cevabı almıyorsunuz, ancak aktarılan görüşler, "Amerikan arşivlerinin 'soykırım' tezini desteklediğini" ya da en azından "Amerikan ve Türk resmi tarihlerinin birbirine uymadığını" teyid ediyor.Şunu söyleyebiliriz: ABD Başkanı'nın "Ermeni soykırımı" dememesi, bu tezin "doğruluğuna" inanmadığını değil, bu teze sahip çıkmanın siyasi "yararına" inanmadığını gösteriyor.ABD Kongresi'ndeki durum ise farklı.Bir kere, buradaki çoğunluk bu tezin doğruluğuna yürekten inanıyor. Ayrıca Kongre üyelerinin önemli bölümü, Beyaz Saray'dan farklı olarak, bu teze sahip çıkmakta siyasi yarar görüyor. Bu hesap, bazı senatör ve temsilciler için öncelikle oy güdüsünden kaynaklı. Ancak Ermeni kökenli seçmeni olmasa bile, "soykırımı" tanımayı "insani ve siyasi görev" sayan, bu konuyla başka insanlık trajedileri, örneğin Darfur'daki soykırımın tanınması arasında bağlantı kuranlar var.Dahası, bir grup Kongre üyesi, "soykırım" tezine sahip çıkarak, Türkiye'nin kendi tarihine ilişkin tabularını yıkmasına yardımcı olacağını ve son tahlilde, Türk - Ermeni ilişkilerine ve hatta Türkiye'nin AB ve ABD ile ilişkilerine olumlu etki yapacağını savunuyor.Kongre'de "soykırım" tezinin tanınmasına direnenler ise, bunun Türk - Amerikan ilişkilerini ve Türk - Ermeni yakınlaşmasını baltalamasından çekinenler. Açıkçası, bu grup azınlıkta. Türk - Amerikan ilişkilerinin atmosferindeki nispi bozulma da, bu grubun elini zayıflatıyor.Tablonun özeti şu: "Soykırım tasarısı bu yıl Kongre'de oylanırsa, kabul edilmesi olasılığı çok yüksek."Yakında sunulacağı söylenen tasarının karşıtları da yanlıları gibi, oylama aşamasına gelirse geçeceğini söylüyorlar. Bu bakışa göre, tasarıyı önlemenin tek yolu Başkan Bush'un sürece müdahale ederek, "ulusal çıkarları" öne sürüp tasarıyı oylanmadan geri çektirmesi.ABD Başkanı bunu yapar mı? Yönetimin bu tasarıya destek vermeyeceği Kongre çevrelerinde biliniyor, ama engel olup olmayacağı halen soru işareti. Yönetim ise, Ankara'nın "Engellerseniz siz engellersiniz. Engellenmez de geçerse Türk kamuoyunda çok sert bir tepki oluşur" mesajını almış durumda, ancak Kongre'deki sürece ne zaman ve ne kadar ağırlık koyacağını netleştirmiş değil.Yasemin Çongar / Milliyet