ABD'de Evanjelikler Irak'tan sonra Kazakistan'ın ardından yüzölçümü itibariyle ikinci en büyük İslam ülkesi olan Sudan'ı gözlerine kestirdi. Başkan Bush'a bir mektup gönderen önde gelen Evanjelikler, Bush'un Darfur'daki gelişmelerden vazife çıkartarak, bu ülkeye asker askeri müdahalede bulunmasını istedi.
Sudan Afrika'nın en büyük ülkesi. 40 milyon nüfusa ve zengin petrol yataklarına sahip Sudan, aynı zamanda Türkiye'nin yakın ilişki içinde olduğu bir ülke... Ülkenin güneyindeki animist inançlı Afrikalılar uzun yıllardan beri Batılı güçlerin desteğini alarak, bölücü bir hareket sürdürüyor.
İşte o mektup
Evanjelik önderlerin Bush'a gönderdiği mektubun önemli bölümleri şöyle:
"Demokrasi, din özgürlüğü ve insan haklarını geliştirmek için attığınız adımları takdirle anıyoruz. Sudan'ın Darfur bölgesindeki krize müdahale ederek, Dışişleri Bakanı Colin Powell'i bölgeye göndermenizin uygun bir adım olduğuna inanıyoruz. Bölgede Hartum (Sudan'ın başkenti) yönetiminin yol açtığı kötüleşen şartlar ve yaptığı engellemeler, ABD'nin ilave eylemler yapmasını zorunlu kılmaktadır.
ABD Kongresi'nin Darfur'da yapılan zulmü 'soykırım' olarak değerlendirmesi, Evanjelik inancıyla ve yardım örgütlerinin bölgeden verdiği bilgilerle tutarlıdır. ABD'deki Soykırımı Anma Müzesi'nin Darfur'da yaşananları "kapsamlı soykırım" olarak değerlendirmesiyle de hemfikiriz... Bu, Müze'nin tarihinde bu yönde alınan ilk kararı teşkil ediyor.
Asker gönderin ve saldırın!
Yönetiminizin ilave eylem için harekete geçirmesi zorunludur. Dünya Sağlık Örgütü, her ay 10 bin kişinin Darfur'da öldüğünü tahmin etmektedir. Bu felaket 10 yıl önce Ruanda'da yaşananlara eşdeğerdir.
Amerikalılar, bu krizi söndürmek için hemen harekete geçmelidir. 51 cemaati ve 45 bin kiliseyi temsilen bizler, Darfur'da faaliyet gösteren örgütlere her türlü desteği sağlayacağız. Benzer şekilde Dünya Evanjelik İttifakı'nın da harekete geçmesini temin edeceğiz. Teşkilatlarımız Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü başta olmak üzere tüm uluslararası kuruluşlarla çalışmayı arzulamaktadır.
Şimdi sıra ABD yönetiminin Darfur'daki daha fazla 'kıyım ve ölümü" önlemek için 'daha kararlı' bir rol almalıdır. Sudan hükümetinin Darfur'da barışı tesis etmesi beklenilmemelidir. Hartum yönetiminin güvenliği sağlamayacağı dikkate alınarak, diğerleri yolu açmalıdır.
Yapılması gerekenler şunlardır:
1) Darfur'da yerlerinden edilmiş yüksek risk altındaki sivilleri korumak için yoğun insanı yardım yapılmalı. Bu konuda AB'nin yardımları yetersiz olduğundan, açığı ABD yönetimi kapatmalıdır.
2) İngiltere ve Avustralya'nın teklif ettiği gibi Sudan'a asker gönderilmesi dahil, mümkün olan tüm aktif müdahale seçenekleri dikkate alınmalıdır.
(3) Sudan'ın BM'nin İnsan Hakları Komisyonu'ndan atılması için Birleşmiş Milletler içinde güçlü bir uluslararası çaba sarfedilmeli."
İşin içinde İsrail de var
Öte yandan, askeri açıdan Ortadoğu'da sıkışan İsrail, Sudan'ı üçe bölerek, bu ülkede kendisine yeni hayat alanı açmak istiyor. İsrail, petrol zengini Sudan'ı istikrarsızlaştırmak için ayrılıkçı Arap olmayan güçlere her türlü silah ve para yardımında bulunuyor. İsrail'in temel amacı ise, pilotlarının eğitimi için yeni hava sahası temin etmek...
Sudan Afrika'nın en büyük ülkesi. 40 milyon nüfusa ve zengin petrol yataklarına sahip Sudan, aynı zamanda Türkiye'nin yakın ilişki içinde olduğu bir ülke... Ülkenin güneyindeki animist inançlı Afrikalılar uzun yıllardan beri Batılı güçlerin desteğini alarak, bölücü bir hareket sürdürüyor.
İşte o mektup
Evanjelik önderlerin Bush'a gönderdiği mektubun önemli bölümleri şöyle:
"Demokrasi, din özgürlüğü ve insan haklarını geliştirmek için attığınız adımları takdirle anıyoruz. Sudan'ın Darfur bölgesindeki krize müdahale ederek, Dışişleri Bakanı Colin Powell'i bölgeye göndermenizin uygun bir adım olduğuna inanıyoruz. Bölgede Hartum (Sudan'ın başkenti) yönetiminin yol açtığı kötüleşen şartlar ve yaptığı engellemeler, ABD'nin ilave eylemler yapmasını zorunlu kılmaktadır.
ABD Kongresi'nin Darfur'da yapılan zulmü 'soykırım' olarak değerlendirmesi, Evanjelik inancıyla ve yardım örgütlerinin bölgeden verdiği bilgilerle tutarlıdır. ABD'deki Soykırımı Anma Müzesi'nin Darfur'da yaşananları "kapsamlı soykırım" olarak değerlendirmesiyle de hemfikiriz... Bu, Müze'nin tarihinde bu yönde alınan ilk kararı teşkil ediyor.
Asker gönderin ve saldırın!
Yönetiminizin ilave eylem için harekete geçirmesi zorunludur. Dünya Sağlık Örgütü, her ay 10 bin kişinin Darfur'da öldüğünü tahmin etmektedir. Bu felaket 10 yıl önce Ruanda'da yaşananlara eşdeğerdir.
Amerikalılar, bu krizi söndürmek için hemen harekete geçmelidir. 51 cemaati ve 45 bin kiliseyi temsilen bizler, Darfur'da faaliyet gösteren örgütlere her türlü desteği sağlayacağız. Benzer şekilde Dünya Evanjelik İttifakı'nın da harekete geçmesini temin edeceğiz. Teşkilatlarımız Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü başta olmak üzere tüm uluslararası kuruluşlarla çalışmayı arzulamaktadır.
Şimdi sıra ABD yönetiminin Darfur'daki daha fazla 'kıyım ve ölümü" önlemek için 'daha kararlı' bir rol almalıdır. Sudan hükümetinin Darfur'da barışı tesis etmesi beklenilmemelidir. Hartum yönetiminin güvenliği sağlamayacağı dikkate alınarak, diğerleri yolu açmalıdır.
Yapılması gerekenler şunlardır:
1) Darfur'da yerlerinden edilmiş yüksek risk altındaki sivilleri korumak için yoğun insanı yardım yapılmalı. Bu konuda AB'nin yardımları yetersiz olduğundan, açığı ABD yönetimi kapatmalıdır.
2) İngiltere ve Avustralya'nın teklif ettiği gibi Sudan'a asker gönderilmesi dahil, mümkün olan tüm aktif müdahale seçenekleri dikkate alınmalıdır.
(3) Sudan'ın BM'nin İnsan Hakları Komisyonu'ndan atılması için Birleşmiş Milletler içinde güçlü bir uluslararası çaba sarfedilmeli."
İşin içinde İsrail de var
Öte yandan, askeri açıdan Ortadoğu'da sıkışan İsrail, Sudan'ı üçe bölerek, bu ülkede kendisine yeni hayat alanı açmak istiyor. İsrail, petrol zengini Sudan'ı istikrarsızlaştırmak için ayrılıkçı Arap olmayan güçlere her türlü silah ve para yardımında bulunuyor. İsrail'in temel amacı ise, pilotlarının eğitimi için yeni hava sahası temin etmek...