Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde kaybolan ve bir kısmı Susurluk kazasıyla ortaya çıkan silahlar için açılan dava zaman aşımına uğradı. İbrahim Şahin'in de aralarında bulunduğu 10 kişi hakkındaki dava düştü.Ankara 6. Asliye Ceza Mahkemesi, eski Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin'in de aralarında bulunduğu 10 sanık hakkındaki, kamuoyunda "kayıp silahlar" olarak bilinen davanın, "Bugüne kadar yasal zaman aşımı süresi dolduğundan ortadan kaldırılmasına" karar verdi.
4 sanık aftan yararlandı
Aralarında Özel Harekat Daire Eski Başkanı İbrahim Şahin'in de bulunduğu 15 kişi için açılan görevi ihmal ve görevi kötüye kullanma suçlamalı davaya Ankara 6. Asliye Ceza mahkemesi'nde devam edildi. Mahkeme, İbrahim Şahin de dahil 10 kişiyi zaman aşımından beraat ettirirken, 4 sanığa yönelik suçlamalar da af kapsamında görüldü.
Ve karar
Yargıç Saday, eski Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin, dönemin Antalya Özel Harekat Kursu Depo Sorumlusu Mustafa Büyük ve dönemin Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Daire Başkanlığı Gölbaşı Depo Sorumlu Uğur Çevik, o dönemde kursta yönetici olarak görev yapan sanıklar Operasyon Şube Müdürü Lütfi Eraslan, dönemin Emniyet Müdürü Şemsettin Canpolat, dönemin Sayım ve Muayene Komisyonu Başkanı Sezai Boran ve komisyon üyeleri Niyazi Pek, Arif Yıldız, Hasan Kozan ve Ali Durmuş hakkındaki davanın, "Bugüne kadar yasal zaman aşımı süresi dolduğundan ortadan kaldırılmasına" karar verdi.
Sanıklardan hakime teşekkür
Sanıklar ve avukatları, kararın ardından Saday'a, "Çok teşekkür ediyoruz" dediler. Mahkeme, Hospro Şirketi'nce, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne hibe edilen malzemeler arasında bulunan 10 adet Beratta marka silah ile bu silahlara ait susturucuların kaybolması ile ilgili olarak açılan davanın ilk kararında, sanık Şahin'i, TCK'nın 230. maddesinden 1 yıl hapis cezasına mahkum etmiş, 14 sanık hakkında da beraat kararı vermişti. Yargıtay 4. Ceza Dairesi ise İbrahim Şahin'in, yurtdışından gönderilen silah, mühimmat ve teçhizata ait kolilerin orijinal ambalajları açılmadan Antalya'da devam eden kursa gönderilmesine ilişkin yazıyı Emniyet Genel Müdürlüğü'nün ilgili birimine gönderme eyleminin, Türk Ceza Kanunu'nun "görevi kötüye kullanma" hükmü maddesi kapsamında değerlendirilmesi isteyerek, bu sanık hakkındaki kararı bozmuştu. Yüksek Mahkeme, beraat eden 14 sanık hakkındaki durumun ise TCK'nın "görevi ihmal" ve "görevi kötüye kullanma" fiilleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine işaret ederek, bu sanıklar hakkındaki kararı da bozmuştu.
4 sanık aftan yararlandı
Aralarında Özel Harekat Daire Eski Başkanı İbrahim Şahin'in de bulunduğu 15 kişi için açılan görevi ihmal ve görevi kötüye kullanma suçlamalı davaya Ankara 6. Asliye Ceza mahkemesi'nde devam edildi. Mahkeme, İbrahim Şahin de dahil 10 kişiyi zaman aşımından beraat ettirirken, 4 sanığa yönelik suçlamalar da af kapsamında görüldü.
Ve karar
Yargıç Saday, eski Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin, dönemin Antalya Özel Harekat Kursu Depo Sorumlusu Mustafa Büyük ve dönemin Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Daire Başkanlığı Gölbaşı Depo Sorumlu Uğur Çevik, o dönemde kursta yönetici olarak görev yapan sanıklar Operasyon Şube Müdürü Lütfi Eraslan, dönemin Emniyet Müdürü Şemsettin Canpolat, dönemin Sayım ve Muayene Komisyonu Başkanı Sezai Boran ve komisyon üyeleri Niyazi Pek, Arif Yıldız, Hasan Kozan ve Ali Durmuş hakkındaki davanın, "Bugüne kadar yasal zaman aşımı süresi dolduğundan ortadan kaldırılmasına" karar verdi.
Sanıklardan hakime teşekkür
Sanıklar ve avukatları, kararın ardından Saday'a, "Çok teşekkür ediyoruz" dediler. Mahkeme, Hospro Şirketi'nce, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne hibe edilen malzemeler arasında bulunan 10 adet Beratta marka silah ile bu silahlara ait susturucuların kaybolması ile ilgili olarak açılan davanın ilk kararında, sanık Şahin'i, TCK'nın 230. maddesinden 1 yıl hapis cezasına mahkum etmiş, 14 sanık hakkında da beraat kararı vermişti. Yargıtay 4. Ceza Dairesi ise İbrahim Şahin'in, yurtdışından gönderilen silah, mühimmat ve teçhizata ait kolilerin orijinal ambalajları açılmadan Antalya'da devam eden kursa gönderilmesine ilişkin yazıyı Emniyet Genel Müdürlüğü'nün ilgili birimine gönderme eyleminin, Türk Ceza Kanunu'nun "görevi kötüye kullanma" hükmü maddesi kapsamında değerlendirilmesi isteyerek, bu sanık hakkındaki kararı bozmuştu. Yüksek Mahkeme, beraat eden 14 sanık hakkındaki durumun ise TCK'nın "görevi ihmal" ve "görevi kötüye kullanma" fiilleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine işaret ederek, bu sanıklar hakkındaki kararı da bozmuştu.