logo
25 NİSAN 2024

Türkiye'ye 'BAŞ' lazım

17.07.2001 00:00:00
Ülkemizin içinde bulunduğu kuşatmadan çıkış yollarını göstermek için Anadolu'yu karış karış dolaşmakta olan Kuvay-ı Milliye ekibi bu kez Şanlıurfa ve Kahramanmaraş'taydı. İleri gelen eşraf, esnaf, sanayici ve işadamları, kuvay-ı milliye ekibini ecdadlarına yakışır tarzda bağırlarına bastılar.

Gazetemiz Yeni Mesaj yazarları ve ilim, fikir, sanayici, işadamı ve akademisyenlerden oluşan kuvay-ı milliye ekibi, ülkemizin içinde bulunduğu vahim şartlardan insanımızı haberdar etmek, çıkış projelerini konuşmak için yurt gezilerine devam ediyor.

Kuvay-ı milliye ruhu ile donanmış ekibin bu hafta sonu çıkarma yaptıkları iller Şanlıurfa ve Kahramanmaraş oldu.

İstiklal Harbinde ortaya koydukları örnek mücadele ile biri "Şanlı" diğeri "Kahraman" ünvanlarını almaya hak kazanan Urfa ve Maraş'ın ileri gelen eşraf, esnaf, sanayici ve işadamları, kuvay-ı milliye ekibini, ecdadlarına yakışır tarzda bağırlarına bastılar. Ülkenin vahim gidişatını can kulağı ile dinlediler. Buna "dur" diyecek "siyasi parti"nin son aşamaya geldiğinden de haberdar oldular. Peygamberler diyarının insanları ve Sütçü İmam'ın torunları olarak kendilerine yakışanı yapacaklarını, desteklerini esirgemeyeceklerini belirttiler. Daha çok insanın, bu müjdeyi duyması için geniş katılımlı toplantılara ev sahipliği yaptılar.

SUN'İ KRİZLERLE TÜRKİYE'NİN GELECE?İNE KASTEDİLİYOR

Şanlıurfa ve Kahramanmaraş'ta yapılan toplantılarda, katılımcılara detaylı bilgiler sunan kuvay-ı milliye ekibinden Yeni Mesaj gazetesi yazarları Baki Bektaş, Ali Değirmenci, Mehmet Emin Koç, Bilal Karamus, Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi, Dr. Nuri Kaplan, Ahmet Erimhan, Müslim Karabacak, hattat-şair Recep Şahin, Enerji Stratejileri Uzmanı Fuat Şengül, Bilişim Uzmanı Cemal Baba, Mühendis Selim Kotil, İşadamı Nihat Hekimoğlu, yönetici Hüseyin Engin Çamurdan, Prof. Dr. Ata Selçuk ve Doç. Dr. Ömer Eyercioğlu; Türkiye üzerinde oynanmakta olan senaryolara dikkat çektiler. Dünyanın 20 büyük ekonomik gücü arasında yer alan, dünyanın 3. Büyük ordusuna sahip olan ve müthiş yeraltı ve yer üstü zenginlikleri bulunan Türkiye'nin ekonomik sahada, sun'i krizlerle Düyun-u Umumiye şartlarına sürüklendiğini belirttiler. Bunun, ulusal bağımsızlığımızı yok etmek, Kıbrıs ve Ege konusunda direncimizi kırmak, Karadeniz'de bir Pontus, İstanbul'da Vatikan modeli bir Ortodoks Fener Devleti oluşturmak, kısacası Türkiye'yi haritadan silmek için değişmeyen aktörler tarafından sahneye konulduğunu ifade ettiler.

Amerika'dan icazet alıp Vatikan mayası ile bizim gölümüze maya çalmaya çalışanların varlığından bahsettiler. Yetişmiş genç beyinlerimizin, bize hiç dost olmamış Batı ülkelerinde uşaklık yapmalarını temin için tezgahlanan oyunları anlattılar. Gençlerimize bilinçli bir şekilde aşağılık kompleksi ve yabancı hayranlığı aşılandığına işaret ettiler. Gözü hep topraklarımız üzerinde olanların, 17 Ağustos ve 12 Kasım depremlerinde 2 köpek gönderdi diye bir çırpıda nasıl dost ilan edilerek uyutulduğumuzu, uyuşturulduğumuzu söylediler. Arz-ı mev'ud hayalini gerçeğe dönüştürmek isteyenlerin GAP bölgesindeki toprak satın alma operasyonları hakkında bilgi verdiler. Küreselleşmenin Türkiye'yi sömürgeleştirmek için bir tuzak olduğunu söylediler. Enflasyonu düşürmek için yapılanların, aslında, anlamadığı diller kullanılarak vatandaşı kandırmaktan başka bir şey olmadığı bilgisini verdiler.

ÜMİTLERİ YEŞERTEN SİYASİ PARTİ MÜJDESİ

Şanlıurfa ve Kahramanmaraşlılara, Türkiye'nin tam bir kuşatma altında olduğunu, İstiklal Harbi dönemi şartlarını yaşadığı haberini veren kuvay-ı milliye ekibi, bu kuşatmayı yarmak bir yana, Türkiye'nin, ABD ve Avrupa'yı sollayarak lider ülke olması için gerekli potansiyeli bünyesinde barındırdığını söylediler. Asıl meselenin Türkiye'yi nasıl kurtaracağız değil, kiminle kurtaracağız meselesinde düğümlendiğini belirttiler.

Konuşmaları ilgiyle izleyen işadamları ve eşraf, "Türkiye'yi bu badireden çıkaracak, siyasi, kültürel, sosyal, ekonomik vs. bütün sorunlarını çözecek bir Baş lazım" dediler. Konuşmacılar, birebir ve internet ortamında gerçekleştirilen anketler başta olmak üzere daha önce gittikleri illerde hasbihal ettikleri vatandaşların bu başın ismini çoktan koyduklarına, Trabzon, İstanbul ve Ankara mitinglerinde milyonlara hitap ederek "bu memleketin problemlerini 24 saatte çözerim" diye haykıran Prof. Dr. Haydar Baş ismini verdiklerine tanık olduklarını söyleyince, vatandaşlar "Bizim de tek umudumuz O'dur" dediler. İşadamları, Prof. Dr. Baş'ın, ülkenin içinde bulunduğu vahim şartları dikkate alarak insanımızı imar ve ihya, eğitim, sınai, ticari, kültürel, sosyal alanlardaki faaliyetlerini siyasi alana da taşımak için kurulmakta olan partinin başına geçmesini arzuladıklarını belirttiler. Şanlıurfa ve Kahramanmaraşlılar, milletten gelen yoğun talep üzerine siyasi parti çalışmalarının son aşamaya geldiğini, Türkiye'nin tamamında teşkilatlanmanın tamamlandığını öğrenince ülke adına umutlandıklarını ifade ettiler.

PROF. DR. HAYDAR BAŞ

ÖNDERLİ?İNDE KURULACAK PARTİYE DESTEK SÖZÜ

Bu müjdeyi alan Şanlıurfa ve Kahramanmaraşlıların gözleri doldu. "Bu ülke gidiyor. Ülke batıyor. Onurumuz gidiyor. Varlığımız gidiyor. İnsanımız gidiyor. Topraklarımız satılıyor. Harran ovası, aynen Filistin örneğinde olduğu gibi satılıyor. Arazilere asıl değerinden 15 kat fazla para vererek alıyorlar. Tarih tekerrür ediyor. Kimsenin de kılı kıpırdamıyor. Ne olur hocamız başımıza geçsin. Bu gidişata dese dese ancak o ve sizler 'dur' diyebilir" sesleri yükseldi.

76 yaşındaki Ökkeş Taşkıran, "Maraş destanını yazanların evladı olarak bütün ümitlerimi kaybetmiştim. Bu toplantıda konuşulanları dinledikten, ve parti çalışmalarının son aşamaya geldiğini öğrendikten sonra moralim düzeldi. Kaybolan umudum yerine geldi. Şimdi bu ümitten tanıdığım herkesi haberdar edeceğim. Partinin başına da Haydar Baş hocamı getirin ki ülkenin başına geçsin" dedi. Ahmet Polat'ın ağzından ise, Kahramanmaraş kalesindeki, "Maraş bize mezar olmadan düşmana gülzar olamaz" yazısını göstererek, "Prof. Dr. Baş Hocamız siyasette önümüze düşsün, kurulan partinin başına geçsin, bu destanı yeniden yazmaya hazırız" cümleleri döküldü. "Hükümet bizi sağılacak inek gibi görüyor. Habire süt istiyor. Ama otlayacak mera göstermiyor" diyen Esnaf Necati Bulut da, bütün problemlerin hallinin yanısıra halkın sağılacak inek gibi görülmesine son verecek isim olarak da Prof. Dr. Haydar Baş'ı ve kadrosunu gördüğünü belirtti. Bir başka Maraş'lı, gördükleri ve duydukları bu Kuvay-ı Milliye ruhlu yeni siyasi oluşum karşısında bir milletin yeniden dirilmekte olduğu, bu toplantıların tarihe not düşülecek toplantılar özelliği taşıdığı kanaatine vardıklarını ifade etti.

-İSTANBUL/YENİMESAJ
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini

Yargıtay Başkanlığı seçiminde 25. turda da sonuç çıkmadı

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılan başkanlık seçimlerinin 25. turunda da hiçbir aday salt çoğunluğu sağlayamadı.
25.04.2024 14:23:00
İhlas Haber Ajansı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde 25. turda da sonuç çıkmadı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde 25. turda da sonuç çıkmadı
Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçilen Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresi 24 Mart itibarıyla sona erdi.

Yüksek Mahkeme'nin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için yapılan seçimin ilk 24 turunda hiçbir adayın 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması nedeniyle bugün 25. tur oylaması yapıldı.

24. turda en fazla oyu alan 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez ve 3. Ceza Dairesi Başkanı Muhsin Şentürk'ün katılabildiği oylamada, Kerkez 136, Şentürk ise 131 oy aldı. Seçime katılım 322 olarak kayıtlara geçerken, 13 boş oy kullanıldı, 42 oy da geçersiz sayıldı.

Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçime 26. tur oylamayla devam edilecek. Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor.

'Uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyetine el konacak' iddiası yalanlandı

İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), Kara Yolları Trafik Yönetmeliği'nde değişiklik yapıldığı iddialarını yalanlayarak, uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyet alamayacağı ve ehliyetini yenileyemeyeceği iddiasının manipülasyon içerdiğini bildirdi.
25.04.2024 13:48:00
İhlas Haber Ajansı
'Uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyetine el konacak' iddiası yalanlandı
'Uyku apnesi tanısı konan kişilerin ehliyetine el konacak' iddiası yalanlandı
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi tarafından yapılan açıklamada, sürücü adayları ve sürücülerde aranacak sağlık şartları ile muayenelerine dair usul ve esasların Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak Sağlık Şartları ile Muayenelerine Dair Yönetmelik kapsamında belirlendiğ hatırlatılarak, 'Yürürlükte olan yönetmeliğin 7. maddesi kapsamında ağır derecede veya orta derecede uyku apnesi olanlar ile birlikte gündüz uyuklama hali tespit edilen kişilerin tedavi görmeden sürücü belgesi alamayacakları, ancak uyku apnesinin kontrol altına alındığı veya tedavi edildiği doktor heyeti tarafından tespit edilen kişilere sürücü belgesi verilebileceği açıkça belirtilmiştir. Yönetmelikte güncel bir değişiklik söz konusu değildir' denildi.


Açıklamada, kamuoyunu manipüle etmeye yönelik paylaşımlara itibar edilmemesi gerektiği uyarısında bulunuldu.

Uzmanından 'Çöl tozu' açıklaması

 Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Kansu, risk gruplarına ilişkin konuşurken çöl tozuna karşı toplumda dikkat edilmesi gerekenleri sıraladı.
25.04.2024 10:42:00
İhlas Haber Ajansı
Uzmanından 'Çöl tozu' açıklaması
Uzmanından 'Çöl tozu' açıklaması
Afrika üzerinden gelen çöl tozları ve sıcak hava dalgası Türkiye'de etkili olurken Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Kansu, 'Çocuklar, alerjisi ve astımı olanlar, KOAH'lılar, yaşlılar daha fazla risk altında. Partiküllerin içinde kimyasallar da var, ileriye dönük kronik, nörolojik hastalıklar açısından etkiler oluşturduğu gösterilmiş. Solunum semptomları olan hastalar acillere artan şikayetlerle, atak dediğimiz tabloyla geliyor. 'Neden olduk' diyorlar. Dışarıda geçireceğimiz vakti azaltalım, maskeyle çıkalım, aldığımız sebze meyveleri bol suyla yıkamaya çalışalım' dedi.

Afrika üzerinden gelen çöl tozları ve sıcak hava dalgası Türkiye'de etkili oluyor. Rüzgar ile birlikte gelen toz, Yunanistan'ın başkenti Atina'yı turuncuya boyarken uzmanlar, tozun birkaç gün daha Türkiye'yi etkilemeye devam edeceğini belirtti. Meteoroloji Genel Müdürlüğü toz taşınımına yönelik uyarılar yaparken uzmanlar, insan sağlığına etkisine yönelik bilgi verdi. Medipol Mega Üniversite Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Kansu, risk gruplarına ilişkin konuşurken çöl tozuna karşı toplumda dikkat edilmesi gerekenleri sıraladı.

'Çocuklar, alerjisi, astımı olanlar, KOAH'lılar ve yaşlılar daha fazla risk altında'

Havadaki tozun vücudun birçok noktasını etkilediğini ifade eden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Kansu, 'Kışı biraz zor geçirdik özellikle viral hastalıklarımız çok fazlaydı, o dönemi şu an biraz kapattık, biraz alerjenler ortaya çıkmıştı. Bahar erken geldi, mart ayında çiçekler, polenler alerji mevsimi derken bugünlerde sabahları uyanıyoruz, arabalarımızın üstü çamur şeklinde. Sahra Çölleri'nden gelen dünyanın döngüsünde olan şeyler bunlar, ülkemize, şehirlerimize ulaşan kum fırtınasıyla ortaya çıkmış bir toz bulutu var. Bunlar mikro küçük partiküller şeklinde havada şu anda uçuşuyorlar. Bunları soluyoruz, belli bir mikro partikülün altındakilerin de akciğerimizin en küçük hava keseciklerine kadar ulaştığını biliyoruz. Bu da bizim solunum yolu şikayetlerimizi artırıyor. Bir; çocukları söylemek lazım, ikincisi alerjisi ve astımı olanlar, üçüncü grup olarak KOAH'lı, dördüncü yaşlı grubumuzu saymamız lazım. 4 grubun bugünlerde dışarıdaki bu etkene maruz kaldığında doğacak sonuçları daha fazla. Hepimiz maruz kalıyoruz ama saydığımız 4 grup daha fazla risk altında. Sadece akciğer için de bir etki oluşturmuyor şu an cildimizde; yüzümüzde, elimizde, saçımızda hissediyoruz. Etrafta uçuştuğu için göz bölümüne gelen hasta sayımızda bir artış var, solunum yoluyla ilgili ciddi manada artan bir şey var. Bu tozların içinde sadece kum taneleri, toz değil kimyasallar da var. Onların ileriye dönük kronik, nörolojik hastalıklar açısından da etkiler oluşturduğu dünyada gösterilmiş. Evimizde sinekliklerimiz vardır, partikülleri, polenleri, böcekleri, uzaklaştıracak şekilde, az düzeyde olsa bile geçişini engeller ama 'Penceremizi çok açalım, havalandıralım' gibi durumları en azından şu bir hafta için biraz azaltmamamız gerekiyor. Çok acil, olağanüstü bir durum yoksa bu grubun özellikle dışarıda çok vakit geçirmemesini hatırlatmak lazım' dedi.

'Hastalar artan şikayetlerle, atak dediğimiz tabloyla geliyor'

Toza karşı maske kullanımına yönelik konuşan Dr. Öğr. Üyesi Kansu, 'Özellikle kronik grubun kullanması şart, en basit cerrahi maske dediğimiz pandemide kullandığımız maske ile başlanabilir ama bu belli partikülün altını tutmayacaktır. İmkanı olanların özellikle bu saydığımız risk faktöründeki kişilerin 3M maskeleri kullanmalarını hatırlatabiliriz. Bu günlerde göğüs hastalıkları ya da acillere solunum semptomları olan hastalar, alerji, astım geçmişi olan hastalarımız kum fırtınası, partiküller sebebiyle artan şikayetlerle, atak dediğimiz tabloyla karşımıza geliyor. Neler var; öksürük, hırıltı, gece solunum şikayetleri, bir miktar ateş, nefes darlığı şeklinde bu hastalar acile ya da göğüs hastalıklarına geliyorlar. 'Neden olduk, ne değişti' diyorlar, farkına değiller. Alerjenlerin bu günlerde etkisi var ama son 2 haftadır bu kum fırtınasının bu alerji, astım, KOAH olan hastalarda biraz daha solunum semptomlarını kötüleştirdiğini, acile getirdiğini biliyoruz. Meteoroloji açısından takip etmemiz lazım, uzmanların görüşünü dinleyeceğiz, bu hafta akışının süreceğini biliyoruz. Boğazımızda bir gıcık hissi sadece bu saydığımız risk grubu değil şu anda hepimizde var. Cildimizde bir kuruluk hissi var. Birincisi dışarıda geçireceğimiz vakti biraz azaltalım, ikincisi pencerelerimizi çok açmayalım, üçüncüsü maskeyle çıkalım, dördüncüsü eve geldiğimizde lütfen bir duş alalım, üstümüzü değiştirelim. Beşincisi sıvı tüketimi, bol su içmeye çalışalım çünkü o sinüslerimiz, bronşlarımız, burnumuzun içinde de birikiyor bize gıcık hissi de yapıyor. Bu sadece bedenimize aldığımız bir şey değil, şu an da her yere arabamızın üzerine düştüğü gibi tarladaki ekinlere, mahsullere, sebze, meyvelere de düşüyor. Eve aldığımız, pazardan getirdiğimiz sebze meyveleri bol suyla yıkamaya çalışalım" şeklinde konuştu.

Grip vakaları arttı, servisler doldu

Trabzon'da havaların son günlerde bir sıcak bir serin seyretmesi ile birlikte gribal enfeksiyonların artış gösterdiği ve geçtiğimiz yıl Eylül ayından beri aktif olan grip salgının sürdüğü belirtildi.
25.04.2024 09:12:00
İhlas Haber Ajansı
Grip vakaları arttı, servisler doldu
Grip vakaları arttı, servisler doldu
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, 'Influenza salgını bir türlü bitmedi; Eylül ayında başlayan salgın halen devam etmekte' dedi.

Bugünlerde havaların değişkenlik göstermesi ile enfeksiyonların da arttırdığını kaydeden Yılmaz, 'Hava değişimleri zamanı enfeksiyonların en yoğun olduğu zamanlardır. Şu anda hava değişimi zamanı olduğu için enfeksiyon hastalıkları servisinde yer bulamıyoruz. Bu değişim ile birlikte her türlü enfeksiyon karşımıza çıkıyor. Influenza salgını bir türlü bitmedi; Eylül ayında başlayan salgın halen devam etmekte. Yazın inşallah olmayacağını düşünüyoruz. Koronavirüs kışın da vardı ancak Influenza'nın altında kaldı. Influenza daha ön planda karşımıza çıktı. Koronavirüs'ü yine göreceğiz ancak daha az karşılaşacağız diye düşünüyorum. Hijyen kurallarına uyulması gerekiyor, hasta olan kişi ile temasta bulunmamak gerekiyor, hasta olan kişinin maske kullanması gerekiyor. Artık dünya çok küçüldü seyahatlerin kolaylaşması ile birlikte. Hemen her yerde insan olabiliyor. Türkiye'den Çin'e giden de var, Çin'den Türkiye'ye gelenler de. Virüs çok kolaylıkla yayılabiliyor. Dünya genelinde değişik virüsler ile karşı karşıya kalınabiliyor ama toplum içinde belli bir bağışıklık oluştuğu için önceki kadar yayılmıyor, yayılanlar da o seviyede azalıyor ve kayboluyor' diye konuştu.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.