logo
08 MAYIS 2024

Vergisiz Türkiye müjdesi

20.09.2002 00:00:00
Bağımsız Türkiye'nin Çankırı mitinginde konuşan Prof. Dr. Haydar Baş, 100 milyarın altında geliri olandan bir tek kuruş vergi alınmayacağını açıklayarak, işçisinden memuruna, çiftçisinden esnafına, üreticisinden tüketicisine tüm toplum bireylerini zengin edecek projelerle iktidara yürüdüklerini söyledi

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bağımsızlığını yok etmek, Türk milletini egemenliğinden yoksun kılmak için sürüklendiğimiz ekonomik, siyasal, sosyal, kültürel kriz ve çöküntüye son vermek, ölüm döşeğindeki ülkemize hayat iksiri sunmak için, 2. Kuvay-ı Milliye'nin önderi Prof. Dr. Haydar Baş'ın önderliğinde yola çıkan Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) kervanı, bu kez Çankırı'daydı. Belediye Meydanında gerçekleşen mitinge büyük bir katılım gösteren on binlerce Çankırılı, BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'tan, kendilerinin ve ülkenin kurtuluşunun ayakları yere basan projelerini dinleme imkanı buldular. "İşte lider işte başbakan" diye de tıklım tıklım doldurdukları meydanı inlettiler.

Türkiye gemisi batıyorMeydandaki coşkulu kalabalığa hitaben yaptığı konuşmada siyasete giriş sebebini anlatan Genel Başkan Prof. Dr. Haydar Baş, şunları söyledi: "Benim yaşım 55. Rahmetli Özal hayatta iken, ilk yıllarında beni MYK'ya davet etti. Amma kültür çalışması yapacağım için katılmadım. O zaman benim siyaset çağımdı; şimdi ise değildir. Peki niçin bu yaşta kalktık yola çıktık? Niçin memleketi karış karış dolaşıyoruz? Bu yaşta mı bize vekil olalım, bakan olalım, derdi, sevdası geldi? Vallahi değil. Ülkemiz batıyor, ülkemiz gidiyor. Ben ülkemi düşünüyorum. Bana, 'Sen biliyordun. Bunu ben sana bilgi olarak ikram ettim. Neredeydin? Gel bakalım kulum' denilirse ne yaparım diye düşündüm, hesaptan korktum, işte o vicdan muhasebesi beni buraya getirdi. Ben bu ülkeyi kurtarırım. Kimsenin bunda tereddütü olmasın. Bana itimat edin. Ben sizden çok zaman istemiyorum. 10 sene, 20 sene istemiyorum. Bir dönem için bana müsaade edin, bu işi halledelim. Ne kadar batırırlarsa batırsınlar Allah'ın izniyle, hep beraber bu ülkeyi kurtarmaya biz muktediriz."

AB bizim kimyamıza karşıdırBTP olarak AB'ye karşı olduklarını burada da tekrarlayan Prof. Dr. Haydar Baş, bu karşı oluşlarının hamasi duygulardan değil, tarihî gerçeklerden, bu gerçeklere yansıyan Avrupa fotoğrafından kaynaklandığını belirterek şöyle dedi: "AB bizim kimyamıza, özümüze karşıdır. Sen tarih boyu haçlı-hilal kavgası yapacaksın, ondan sonra bir evde gelin güvey olacaksın; bu mümkün müdür? Onlarla bizim akaidimiz bir değildir. Manen çok ayrı dünyaların insanıyız. Biz, asırlar boyu Tevhid akidesinin temsilcisi olarak hayatımızı sürdürdük, onlar da Teslis akidesinin temsilcisi olarak sürdürdü. Onlar, dünyada Teslisi temsil ederler, Türk milleti de Tevhidi temsil eder. Artı, bizim medeniyetimizin temel ayakları farklıdır. Onların medeniyetinin temel ayakları farklıdır. Bu farklı iki dünya bir araya gelecek öyle mi? Batı ile Doğu yönleri bir araya gelebilir mi? Elbette hayır! O bakımdan bizim AB'de olmamız hiç ama hiç mümkün değildir. Neresinden olaya bakarsak bakalım biz Avrupa ile beraber olamayız. Zaten Avrupa, 'Türk hayatta kaldığı müddetçe istediğimiz emellere nail olamayız" diyor. 1974 senesinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti Kıbrıs'a çıkartma yapıyor. 2000 yılında Avrupa Parlamenosu, 'Kıbrıs'a yapılan çıkarma hukuk dışıdır. Türk askeri orada işgalcidir. Kıbrıs'ı terk etmesi lazımdır' diyor. 'Ege, 12 Ada, Kardak adası Yunanistan'a aittir' diyor. AP, bize, "İstanbul suriçinde bir ortodoks din devleti kuracaksınız ve patriği ekümenik yani hıristiyanların halifesi yapacaksınız' diyor. Şayet siyasiler, bu teknik dilden anlamıyorlarsa bizi dinlesinler. Avrupalılar kendi menfaatleri dışında hiç bir şeyi düşünmezler. Bu çok iyi biline!"

Asıl Milliyetçilik de halkçılık da BTP'de Prof. Dr. Haydar Baş'ın mevcut siyasiler hakkındaki değerlendirmesi "ekümenik"liğin ne manaya geldiği ile bitmeyerek, şöyle devam etti: "Bu memlekette başbakanlar idam edildi. 30 bin insanı öldüren katil ise affedildi. Bunun altındaki imza kimin imzasıdır, söyler misiniz? 5 bin insanımı şehit eden insana yapılan bu muamele karşısında gözleri yaşlı analar şimdi ne diyor? 'Madem ki siz bunu yapmayacaktınız, niye bizim oğullarımızın kanına girdiniz?' diyorlar. Doğru demiyorlar mı? Ben bunların hesabını soracağım. Vallahi de soracağım, billahi de soracağım. Onun için sizden bir güç, kuvvet istiyorum. Ey milletim, beni iyi dinleyin! Vallahi bizi batırmak istiyorlar. Billahi batırmak istiyorlar. Onun için bu meydanlardayım. Bir dönem bana müsaade edin. Gelin hep beraber olalım. Göreceksiniz ki her şey düzelecek. Benim şeyhi Amerikalı olan Derviş'im fakiri mi düşündü? İşçiyi mi düşündü? Çöpçüyü mü düşündü? Hamalı mı düşündü? Memuru mu düşündü? Kimi düşündü? Global sermaye sahiplerini düşündü. IMF'nin adamlarını düşündü. Bankacıları düşündü. Senin cebinden aldı, onların cebine koydu. Ve bu adam geldi, halkçı bir partinin başına taç edildi. Atatürk'ün kurduğu halkçı parti bu mu? O, 'Köylü milletin efendisidir' dememiş miydi? Sen köylüyü soyan adamı getiriyorsun milletin başına taç ediyorsun. Onlar mı halkçı biz miyiz? Yine 5 bin insanın katilini affeden MHP mi milliyetçi, bu milletin zerresine sahip çıkan Haydar Hoca mı milliyetçi, söyleyin. Ben hem milliyetçiyim, hem halkçıyım. Benim çocukluğum, gençliğim iyi takip edilsin. Ben bu millet için canımı vallahi de billahi seve seve feda ederim. Biz bu milletten olmazsak Allah bunun hesabını sorar ve belamızı verir. Hep beraber bu yolda seferber olmaya var mısınız?"

Devlet adamı milletin hamisi demektirProf. Dr. Haydar Baş, tarım, sanayi, esnaf, KOBİ'ler başta olmak üzere tüm üretici kesime ait borç faizlerini silme, faizsiz kredi ve ürün pazarlama dahil her şartta devlet desteği; evsizlere ev; ev hanımlarına emeklilik; kimsesizlere, özürlülere, şehit ailelerine devlet garantisinde mutlu bir yaşam; sınavsız üniversite; çocuklara maaş ve doğum ikramiyesi; faizsiz evlilik kredisi; herkese sağlıklı bir sağlık hizmeti; isteyen ağa da dahil toprağı olmayan köylüye toprak; öğrencilere burs adedini ve miktarını arttırma; yardımcı doçentlerin doçent olmaları için yapılan yabancı dil sınavına son verme; imkanı olmayan öğrencilere yatılı okuma hakkı; cezaevine düşmüşlere çalışma ve çocuklarının nafakasına katkı sağlama imkanı; 10 milyarın altında geliri olandan vergi almama; gibi müjdelerini Çankırı'da da verdi. "Bizim projemizde hiç kimse dışarda değil. Mezardakiler ve hatta eşkıyalar bile değil. Onları da eğitecek adam edeceğiz. Yoksa onlarla başımız belaya girer. Onları da kazanacağız. Bu milleti tek bilek tek yürek yapacağız" diyen Prof. Dr. Haydar Baş, "Bizim devlet dediğimiz irade benim oğluma, kızıma iş bulan, onların karnını doyuran ve onlara evlilik imkanı tanıyan iradedir. Yoksa bunların anladığı devlet anlayışından çöpçü bile olmaz. Devlet adamlığı kim bunlar kim? Devlet adamı demek milletin anası demektir, milletin babası demektir, milletin hamisi demektir. Buna soyunmak demektir. Devlet, milletin başına balyoz gibi inen bir irade değildir. Adaleti ve hizmeti getiren bir iradenin adıdır devlet. Bakınız Oğuz Kağan ne diyor? 'Gökkubbe çadırım, güneş bayrağımdır' diyor. Şu ufka bakın. Bu bir devlet adamı. Ben de onun için 'kâinat devleti' diyorum. Şimdiki irade ise 'Avrupa olmazsa biz geçinemeyiz. Karnımız doymaz' diyor. Yazıklar olsun!"

Vergisiz Türkiye çarkı nasıl işleyecek?Prof. Dr. Haydar Baş, vergisiz devlet projesinin nasıl işleyeceğini bir bölümüyle şöyle anlattı: "Ben toplumu iki sınıfa ayırıyorum. Birisi tüketicidir, diğeri üretendir. Üretenin kendine pazar bulması lazımdır. Sizin malınız ne kadar kıymetli olursa olsun onu satacak pazarınız yoksa hiç bir şey ifade etmez. Onun için biz tüketici sınıfın cebini dolduruyoruz. Uzun vadeli krediler veriyoruz. Bu kardeşlerimiz talep sınıfı olduğu için, cebinde parası varsa, bir tane ceket, ayakkabı değil iki tane alıyor. Bir yerine beş alıyor. Bu sefer üreten bir yerine beş tane üretmek mecburiyetinde kalıyor. Üreten bir yıl evvel bir gömlekten kazandığının vergisini verirken ikinci yıl beş gömlekten kazandığının vergisini verecek. Benim sistemimde hem vergiden hem de halk kesiminden kazanç var. 100 milyarın altında geliri olan manav, bakkal vs olabilir. Onlar için emisyonu genişletiyoruz. 'Sen daha fazla zengin olmak istiyor musun?' diyoruz. 'Evet' diyorsa, 'Bana proje getir. Sana faizsiz kredi vereyim' diyorum. Veriyorum. Vergi vermiyor, üstelik devletten kredi alıyor. Bu tüketici sınıf böylece 100 milyarın üzerinde para kazanabilir mi kazanamaz mı?" Projenin bir ayağını böyle açıklayan Prof. Dr. Haydar Baş, "Ben herkesi zengin etmeye Allah'ın izniyle varım. Bunun anahtarı bende. Ama milli irade benimle beraber olacak. Eğer açlığa, yoksulluğa hayır diyorsanız, benimle beraber olacaksınız" dedi.
AKP’nin ‘muktedir’ olma başlığı: Yeni Anayasa
Bu devlet ve bu millet için ne yapmak istediniz de mevcut anayasa engel çıkardı?
Kartal finale uçtu
Maçın tek golünü Muci attı
İmamoğlu ekibi tepki gösterdi, Özel geri adım attı
Adaylık kavgası şimdilik yatıştı!
Adaylık tartışmalarına noktayı koydu
'Kendi adaylığımı dayatmam'
Şi Cinping ve Macron'dan ortak yazılı açıklama
İki lider, İsrail'in Refah'a saldırısına karşı
Görüşmenin ardından açıklama yapılmadı
Baş başa 45 dakika görüştüler
Bahçeli'den Sinan Ateş davası açıklaması
'Yargılama derhal başlamalı'
CHP'li başkan yeğenini atamıştı
Tepki çeken atamadan vazgeçti
Eylem Tok baskısı yapılan muhabirden genel müdürüne yanıt
'Her şeyden haberiniz vardı'
Mısır'a açılan kapının Filistin tarafı İsrail'in eline geçti
Refah'a kara saldırısı başladı
20 Mayıs'ta başvuru takvimi açılacak
20 bin öğretmen atanacak
Prof. Dr. Osman Bektaş'tan Doğu Karadeniz uyarısı
'3 riskli fay ortasında yer alıyor'
Tarlasını yola çevirenlere kızdı, tabelayı dikti
'Emlakçı geçemez vatandaşa helaldir'
'Tokadımı yersin' diyerek kadının üstüne yürüdü
Taksim'de 'göbeğime vurdun' tartışması
AKP’nin ‘muktedir’ olma başlığı: Yeni Anayasa
Bu devlet ve bu millet için ne yapmak istediniz de mevcut anayasa engel çıkardı?
Kartal finale uçtu
Maçın tek golünü Muci attı
İmamoğlu ekibi tepki gösterdi, Özel geri adım attı
Adaylık kavgası şimdilik yatıştı!
Adaylık tartışmalarına noktayı koydu
'Kendi adaylığımı dayatmam'
Şi Cinping ve Macron'dan ortak yazılı açıklama
İki lider, İsrail'in Refah'a saldırısına karşı
Görüşmenin ardından açıklama yapılmadı
Baş başa 45 dakika görüştüler
Bahçeli'den Sinan Ateş davası açıklaması
'Yargılama derhal başlamalı'
CHP'li başkan yeğenini atamıştı
Tepki çeken atamadan vazgeçti
Eylem Tok baskısı yapılan muhabirden genel müdürüne yanıt
'Her şeyden haberiniz vardı'
Mısır'a açılan kapının Filistin tarafı İsrail'in eline geçti
Refah'a kara saldırısı başladı
20 Mayıs'ta başvuru takvimi açılacak
20 bin öğretmen atanacak
Prof. Dr. Osman Bektaş'tan Doğu Karadeniz uyarısı
'3 riskli fay ortasında yer alıyor'
Tarlasını yola çevirenlere kızdı, tabelayı dikti
'Emlakçı geçemez vatandaşa helaldir'
'Tokadımı yersin' diyerek kadının üstüne yürüdü
Taksim'de 'göbeğime vurdun' tartışması

Öğrenci tarafından vurulan okul müdürü İbrahim Oktugan hayatını kaybetti

Eyüpsultan'da okuldan atılan öğrenci tarafından vurulan özel bir liseısı müdürü İbrahim Oktugan hayatını kaybetti.
07.05.2024 20:38:00
İhlas Haber Ajansı
Öğrenci tarafından vurulan okul müdürü İbrahim Oktugan hayatını kaybetti
Öğrenci tarafından vurulan okul müdürü İbrahim Oktugan hayatını kaybetti
Eyüpsultan'daki Özel Eyüpsultan Final Akademi Anadolu Lisesi'nde Irak asıllı olduğu iddia edilen Y.K., Aralık 2023 tarihinde öğretmeni ve ardından okul müdürü İbrahim Oktugan'la yaşadığı sorunlardan sonra okuldan atılmıştı.

Öğretmenleri ile sorun yaşadığı gerekçesiyle okuldan atılan Y.K., aradan geçen 5 ay sonra bugün sabah saatlerinde liseye gelerek okul müdürü İbrahim Oktugan'ı odasına girerek yanında getirdiği silahla vurmuştu.

Şahıs polis ekipleri tarafından yakanırken, müdür tedavi edilmek üzere hastaneye kaldırılmıştı.

Ağır yaralı olarak Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu Şehir Hastanesi'ne kaldırılan okul müdürü İbrahim Oktugan, yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.

Azerbaycan Başbakanı Ali Asadov Kahramanmaraş'ta

Azerbaycan Başbakanı Ali Asadov, Kahramanmaraş'ta inşa edilen Azerbaycan Mahallesi inşaat alanında incelemelerde bulundu.
07.05.2024 14:35:00 / Güncelleme: 07.05.2024 14:39:22
İhlas Haber Ajansı
Azerbaycan Başbakanı Ali Asadov Kahramanmaraş'ta
Azerbaycan Başbakanı Ali Asadov Kahramanmaraş'ta
Azerbaycan Devleti ve TOKİ iş birliğiyle Hayrullah Mahallesi'nde yapımına başlanan konut ve iş yerlerinin inşası hummalı bir şekilde sürdürülüyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in canlı bağlantıyla katılım sağladığı programla temeli atılan ve hızlı bir şekilde inşası devam eden inşaat alanında incelemelerde bulunan Azerbaycan Başbakanı Ali Asadov, devam eden inşaatlar hakkında yetkilerden bilgi aldı.



'2025 Şubat ayında Azerbaycan Mahallesi inşa olacak'

İnşaat alanlarını gezen Asadov, çalışmalarla ilgili açıklamalarda bulundu. Ali Asadov, 'Bizim Türkiye'ye ayın 7'si ve 8'inde seferimiz var, ilk seferi biz Kahramanmaraş'a yaptık. Kahramanmaraş'ta geçen yılın Şubat ayında olan depremin neticeleri Türkiye halkı ile beraber Azerbaycan halkı da sıkıntılardan beraber geçti. Azerbaycan halkı, bu depremin neticelerini sizlerle berabere yaşadı.Cumhurbaşkanımız İlham Aliyev'in anında talimatı ile Kahramanmaraş'ta Azerbaycan Mahallesi inşa edilsin. Bugün ben burada işlerin gidişatını görmek için Kahramanmaraş'a geldim. İşlerin gidişatını inceledik, işler normaldir ve verilen talimatlara uygun olarak icra ediliyor. Verilen talimatlara uygun olarak bizim MİDA kurumumuz ile TOKİ'nin beraber faaliyeti neticesinde işler yerine getiriliyor. 2025 yılının Şubat ayında Azerbaycan Mahallesi tam şekliyle inşa olacak' dedi.

Gazze için çadırda kalacaklar

Tekirdağ'ın Süleymanpaşa ilçesinde üniversite öğrencileri İsrail'in saldırısı altındaki Gazze için çadırlı eylem başlattı.
07.05.2024 14:15:00 / Güncelleme: 07.05.2024 14:17:32
İhlas Haber Ajansı
Gazze için çadırda kalacaklar
Gazze için çadırda kalacaklar
ABD'den destek alan İsrail'in aylardır saldırı düzenlediği Gazze için dünya genelinde direniş eylemleri sürüyor.

Tekirdağ'da üniversite öğrencileri üniversite alanında çadırlar kurarak Gazze için eylem başlattı. Öğrenciler çadırlarda kalarak Gazze'ye destek olabilmek amacıyla 10 gün boyunca eylem yapacak. Alandaki çadırların yanı sıra saldırılarda zarar gören insanların resimleri, oluşturulan mini mezarların üzerine kanlı kefenler bırakılarak acı dramın tablosu sergilenmeye çalışıldı.



Alandaki grup adına bir açıklama yapan Hukuk Fakültesi Öğrencisi Baran Dursun, 'Tarihteki tüm önemli dönüm noktalarında olduğu gibi bugün de Gazze'de, yıllardır süregelen ve 7 Ekim'den beri had safhaya ulaşan katliam ve direniş, doğruyu yanlıştan, haklıyı zalimden, izzeti zilletten ayırt eden bir örnek olarak karşımızda duruyor.

İşgalci İsrail, Filistin'de sadece bir halkı değil, aynı zamanda insani tüm ilke ve değerleri sistematik bir şekilde katlediyor. Batılı devletler ise bu katliama göz yummanın da ötesinde, insan hakları ihlallerinde sınır tanımayan İsrail'i açıktan desteklemeye devam ediyor. Zulümle, hasta, yaşlı, kadın, çocuk demeden insanları, hayvanları ve tabiatı katlederek abad olacağını zanneden İsrail'i soykırım silahlarıyla teçhiz eden ABD ve diğer batılı ülkeler, Gazze'deki zulmün bizatihi faili konumunda olmayı sürdürüyor' dedi.

Rojda Altıntaş'tan kendisini işe çağıran DHA Genel Müdürü'ne yanıt: Her şeyden haberiniz vardı, dönmeyeceğim

"Her şeyden haberiniz vardı. Başka ses kayıtları veya görüntüler olup olmadığını merak ediyorsunuz. Bu sebeple her şeye rağmen DHA’nın resmî hesabından beni işe çağırmak zorunda bırakılmışsınız, ne kadar üzücü. Ancak işe dönmeyeceğim."
07.05.2024 12:00:00
Haber Merkezi
Rojda Altıntaş'tan kendisini işe çağıran DHA Genel Müdürü'ne yanıt: Her şeyden haberiniz vardı, dönmeyeceğim
Rojda Altıntaş'tan kendisini işe çağıran DHA Genel Müdürü'ne yanıt: Her şeyden haberiniz vardı, dönmeyeceğim
Yazar Eylem Tok'un 17 yaşındaki oğlu Timur C.'nin karıştığı ve Oğuz Murat Aci'nin hayatını kaybetmesine neden olduğu kazadan sonra Demirören Ailesi'nin kazanın haber yapılmaması için DHA muhabirini arayarak devreye girdiği iddia edildi. İddiaların ve paylaşımların ardından DHA Genel Müdürü Celal Korkut'tan açıklama geldi.

Korkut, DHA'nın resmi hesabından yaptığı açıklamada muhabiri Rojda Altıntaş'ın iddialarından haberinin olmadığını ve kazayı başından bu yana tüm ayrıntıları ile verdiklerini iddia etti.

Korkut, "Meslektaşım Rojda Altıntaş'ın kayda aldığı telefon görüşmelerinde tam olarak ne yaşadığını ve eğer varsa baskıyı benimle açıkça paylaşmasını beklerdim. Kendisine üzüleceği veya baskı altında hissedeceği bir durum olmadığını, bilakis haberi tüm yönleriyle takip edip yayınlamaya devam edeceğimizi söylerdim. Bir meslek büyüğü olarak kendisine ulaşamadığım için buradan sesleniyorum. Bir an önce işbaşı yapıp kaldığı yerden görevine devam etmesini bekliyorum." diyerek muahbirine yeniden işine dönmesi çağrısı yaptı.

Rojda Altıntaş: Her şeyden haberiniz vardı

DHA Genel Müdürü Celal Kokut'un açıklamasına muhabir Rojda Altıntaş'tan yanıt geldi.


Açıklamayı alıntılayarak sosyal medya hesabından bir açıklama yapan Altıntaş, "Her şeyden haberiniz vardı. Başka ses kayıtları veya görüntüler olup olmadığını merak ediyorsunuz. Bu sebeple her şeye rağmen DHA'nın resmî hesabından beni işe çağırmak zorunda bırakılmışsınız, ne kadar üzücü." dedi.

Altıntaş, Korkut'un çağrısına rağmen işe dönmeyeceğini de belirtti.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.