logo
19 NİSAN 2024

YA KIBRIS YA AB

07.09.2001 00:00:00
Avrupa Parlamentosu, aday ülkelerin oylandığı toplantı sonrası, Güney Kıbrıs Rum Kesimi'ne adaylık yolunu açtı.

Lüksemburglu parlamenterin hazırladığı Kıbrıs raporunu değerlendirerek verilen kararda, Rum kesiminin ekonomik ve diğer şartları dikkate alındığında adaylık yeterliliğine sahip olduğu belirtildi.

KKTC ve Türkiye'ye yönelik sert eleştirilerin de yer aldığı aynı açıklamada, 2 kesimin birleşmesi yönündeki çabaları zorlaştıran (?) Türk tarafı adeta "işgalci" olarak nitelendirildi.

Birleşme sağlanamazsa bile bu durumun Güney Kıbrıs'ın adaylık sürecini engellemeyeceği vurgulanan karar, Türkiye'ye karşı AB'nin bir nevi restidir. Zira, garantör konumundaki Türkiye'nin ada'yı ilhakı durumunda, bunun kendi adaylığını etkileyeceği, bir anlamda tehlikeye sokacağı açıkça dile getirilmiştir.

1960 yılında, Yunanistan ve İngiltere ile beraber Kıbrıs'ın garantörü olduğunu ilan eden Türkiye o tarihten beri, adadaki Türk nüfusun tanınması ve varlığını sürdürmesinde yegane destek olmuştur.

Yunanistan ve topyekün Batının gözünde adanın tek sahibi olarak gösterilmeye çalışılan Rum kesimine karşı bu sıfatını kullanarak milleti, dili, dini, tarihi bir olan kardeşlerine sahip çıkmıştır.

Bu sebeple Kıbrıs her zaman bizim bir parçamız olarak görülmüş, adanın Türklerden temizlenmesiyle ülkemizin parçalanmasının hızlanacağı düşünülmüştür.

Kuzey Kıbrıs'ın ülkemiz açısından bu derece önemli konumunu bilen Batı, adadaki Türk hakimiyetinin sona erdirilmesini AB'ne adaylık sürecinde bir şart olarak ileri sürmektedir.

Helsinki Zirvesi sonrası, Kıbrıs meselesi orta vadede halledilmesi gereken bir sorun olarak tespit edilmişken, Yunanistan'ın müdahalesiyle kısa vadeye çekilmiş; yine Helsinki şartlarına göre 2002 yılına kadar halledilmezse çözüm BM veya Lahey Adalet Divanı'na bırakılmıştır.

Meselenin çözüme kavuşturulması için tespit edilen süre dahi beklenilmeden Güney Kıbrıs'a adaylık yolunun açılması, Rumların adadaki Türkleri toptan imhasını içeren Akritas Planı ve Enosis hedefleri istikametinde Yunanistan'ın Türkiye'ye karşı bir zaferidir.

Bu olay, AB'ne girebilmek için uğruna en temel değerlerinden tavizlerle Anayasasını daha üye olmadan değiştirmeye uğraşan Türkiye'ye bir derstir. Hevesi için nelere hazır olması gerektiğini gösteren bir başlangıçtır. Eğer AB Kıbrıs'ı alırsa, bir adım ilerisi Ege, Güneydoğu Anadolu'nun istedikleri doğrultuda paylaşımıdır.

Adaylığımızın açıklandığı tarihten beri dile getirdiğimiz gibi AB, Hıristiyan dini etrafında birleşmiş Batılı devletler topluluğudur.

1997 yılında, AB siyasi ülkelerin devlet bakanları ve bakanlarının da üyesi olduğu Hıristiyan Demokratların yıllık toplantısında Belçikalı Başkan Wifried Martens, yaptığı konuşmayla bu durumu şöyle izah etmiştir:

"Bize göre Türkiye, AB'ne aday olamaz. Bizler Türkiye ile ilişkilerin geliştirilmesinden yanayız ancak Avrupa projesi bir medeniyet projesidir. Bu çerçevede Türkiye'nin tam üyelik için adaylığı kabul edilemez."

Temeli Hıristiyan dini olan bu medeniyetler topluluğuna temeli tevhid akidesi olan Türk medeniyetinin dahil olamayacağı açıktır.

Gelinen noktada, AB'nin kararı ile ülkemiz bir yol ayrımındadır. Ya AB'nden vazgeçeceğiz ya da üyelik uğruna şu an için Kıbrıs'ı, daha sonrasında ise sırasıyla diğer topraklarımızı feda edeceğiz.

Kaldı ki, kimliğimizle dahil olamayacağımız kendilerince de açıklanan bu topluluğa, benliğimizi kaybedip, onların istediği şekle girmedikçe, Hıristiyan olmadıkça ne yaparsak yapalım yine üye olamayız.

Dini ve devletiyle, Türkü Türk yapan değerleriyle bir bütün olan milletimiz, Hıristiyan kimliğinde asimile olmayı kabul etmeyeceğine göre, AB hevesinden vazgeçmemiz kaçınılmazdır.

Konu hakkında ise, hükümet ortağı liderlerimizden henüz bir açıklama gelmemiştir.

Ancak Müslüman azınlık statüsünde yer alabileceğimiz bir topluluk yerine; Türkî Cumhuriyetler ve İslam Dünyası ile kuracağımız ve başı çekeceğimiz AB benzeri "Türk-İslam Ortak Pazarı" projesini bir an evvel hayata geçirmek yeni ve gerçek hedefimiz olmalıdır.

Prof. Dr. Haydar BAŞ
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü

Yozgat'ta 200'ün üzerinde ev ve ahırda hasar oluştu

Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 5,6 büyüklüğündeki depremin ardından Yozgat'ın Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde 200'ün üzerinde ev ve ahırda hasar oluşurken vatandaşlar geceyi evlerinin bahçelerinde geçiriyor
19.04.2024 00:24:00
İHA
Yozgat'ta 200'ün üzerinde ev ve ahırda hasar oluştu
Yozgat'ta 200'ün üzerinde ev ve ahırda hasar oluştu
Tokat'ın Sulusaray ilçesinde saat 18.11 sıralarında meydana gelen 5,6 büyüklüğündeki sarsıntı, Yozgat merkez ve ilçelerinde de hissedildi. Özellikle Kadışehri ilçesinde ve köylerinde hissedilen deprem nedeniyle vatandaşlar büyük panik yaşadı. Özellikle Kadışehri ilçesine bağlı Gümüşsu, Elmalı Çiftliği, Halı köy ve Yeltenli köylerinde deprem nedeniyle evlerde ve ahırlarda hasar oluştu. Evleri zarar gören vatandaşlar geceyi evlerinin bahçelerinde geçirirken jandarma ekipleri de artçı sarsıntıların devam ettiğini ve vatandaşların geceyi evlerinde geçirmemeleri konusunda uyardı.

Sokaklara çıkan vatandaşlar, evlerinin bahçelerinde ve uygun arazilerde ateş yakarak ısınmaya çalışırken geceyi dışarıda geçireceklerini ifade ettiler.

Öte yandan Yozgat Valiliğince sarsıntıdan etkilenen Aydıncık, Kadışehri ve Çekerek ilçelerinde eğitim ve öğretime bir gün süre ile ara verildiği duyuruldu.

Geceyi sokakta geçiren vatandaşlardan Nazlı Doğan, "Önce bir gürültü geldi. Daha sonra sallanmaya başladı. Çocuklarımı yanıma aldım ama dışarı çıkamadım. Ayaklarımın bağı çözüldü. Sonra küçük oğlumu alıp dışarı çıkabildim. Şok oldum, çok şiddetliydi. Evimiz küçük bir hasar aldı, ahırımızda hasar var, hayvanlarımız dışarıda." dedi.

Hacı Ahmet Gün de deprem dolayısıyla evlerinde hasar olduğunu söyleyerek, 'Tavanlar kırıldı. Deprem olduğunda ben balkondaydım. Sallantı başladı. Tavanlar düşmeye başladı." şeklinde konuştu.

Tokat'ta 20 saatte 46 sarsıntı oldu

Tokat'ın Sulusaray ilçesinde son 20 saat içerisinde en büyüğü 5.6 büyüklükte 46 sarsıntı meydana geldi.
18.04.2024 23:27:00
İhlas Haber Ajansı
Tokat'ta 20 saatte 46 sarsıntı oldu
Tokat'ta 20 saatte 46 sarsıntı oldu
Tokat'ın Sulusaray ilçesi dün gece saat 01.06'da meydana gelen 4.7 büyüklükteki depremin ardından 46 kez sallandı.

Tokat'ta 20 saat içerisinde meydana gelen en büyük deprem ise 18.11'de gerçekleşen 5.6 büyüklükteki deprem oldu.

Yaşanan 46 sarsıntının 5'i 4 büyüklüğün üzerinde gerçekleşti.

Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?

Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları, genellikle kaya, kılavuz delme, kompakt ve sıkı, kumlu ve kılıf gibi dayanıklı ve sağlam zemin türleridir. Bu zeminlerde inşa edilen binalar, depremlere karşı daha dirençli olabilir ve daha az hasar görebilirler.
18.04.2024 22:14:00
Ahmet Turan Yiğit
Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?
Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?
Deprem, dünyanın birçok yerinde ciddi yıkımlara ve can kayıplarına neden olan doğal felaketlerden biri. Deprem kuşağı ülkesi olan Türkiye ise iki günden bu yana Tokat'ta peş peşe yaşanan depremler nedeniyle yine diken üstünde.

Depremin neden olduğu yıkımın önüne geçmek için yapı mühendisliğinin imkanlarınından yararlanmak kadar, bina yapımı için zemin seçimi de o kadar önemli.

Mühendislik biliminin imkanları ile bugün dünyada 9'un üstündeki depremlere dayanıklı yapılar üretmek mümkün. Ancak yarattığı maliyet nedeniyle özellikle az gelişmiş ve geri kalmış ülkelerde bu tür yapıların yeterli sayıda üretilmesi mevcut ekonomi modellerle imkansız gibi görünüyor.

Depremlerin etkilerini azaltmanın en önemli yollarından biri, binaların güvenli zeminler üzerine inşa edilmesi.

Yapıların inşa edileceği alanların zemin analizi ve mühendislik değerlendirmeleri dikkate alınmalı.

Peki deprem riskine karşı en dayanıklı zemin yapıları hangileri?

Kaya Zeminler

Kaya zeminler, deprem riskinin en düşük olduğu zemin türlerinden biridir. Kaya zemine sahip olan bölgelerde yapılan binalar, doğal olarak daha sağlam bir temele otururlar ve depremlere karşı daha dirençli olabilirler. Kaya zeminler, binaların sallanmasını ve yer değiştirmesini en aza indirerek deprem etkilerini absorbe ederler.

Kılavuz Delme Zeminleri

Kılavuz delme zeminleri, yüksek mukavemetli kaya katmanlarının altında bulunan ve mühendislik teknikleri kullanılarak oluşturulan özel zemin yapılarıdır. Bu tür zeminler, depremlere karşı dayanıklı olmalarıyla bilinirler. Kılavuz delme zeminleri, yapıların sismik hareketlere karşı daha iyi direnç göstermesine yardımcı olur.

Kompakt ve Sıkı Zeminler

Kompakt ve sıkı zeminler, deprem riskinin düşük olduğu diğer bir zemin türüdür. Bu zeminler, genellikle sıkıştırılmış kum, çakıl veya sert toprak gibi malzemelerden oluşur. Bu tür zeminler, depremlerde yapıların hareketini azaltabilir ve yapıların sabit kalmasına yardımcı olabilir.

Kumlu ve Kılıf Zeminler

Kumlu ve kılıf zeminler, deprem riskinin en düşük olduğu zemin türlerinden biridir. Bu tür zeminler genellikle kum, çakıl ve kil karışımından oluşur. Kumlu ve kılıf zeminler, deprem sırasında suyun çıkarılması veya eklenmesiyle sıkıştırılabilecek esnek malzemelerdir. Bu özellikleri, deprem sırasında yapıların zarar görmesini azaltabilir.



Yozgat'ta 3 ilçede okullar tatil edildi

Deprem dolayısıyla Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde Cuma günü eğitim ve öğretime ara verildiği duyuruldu.
18.04.2024 21:25:00
İhlas Haber Ajansı
Yozgat'ta 3 ilçede okullar tatil edildi
Yozgat'ta 3 ilçede okullar tatil edildi
Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 5.6 büyüklüğündeki depremden etkilenen Yozgat'ın 3 ilçesinde okullar 1 gün süreyle tatil edildi.

Yozgat Valiliğinden yapılan açıklamada, deprem dolayısıyla Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde Cuma günü eğitim ve öğretime ara verildiği duyuruldu.

Öte yandan evlerine girmekte çekinen vatandaşların spor salonlarında misafir edileceği belirtildi.

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.