logo
28 MART 2024

Yazdım bozdum tarihi

12.05.2006 00:00:00
Tarih, kesin yargıları olan, neden sonuç analizlerinin ardından yasalar üreten bir bilim alanı değildir. Her gerçek tarihçi bilir ki, bir kez tarih çalışmaya başlamak, asla çözmekle tüketemeyeceğiniz bir sırlar kapısını açmak gibidir. Her yeni öğrendiğiniz bilgi, sizi yeni sorular ve sorunlarla yüzleştirecektir. Bu yüzden tarih, bilgi sahibi olmakla değil, bilge olmakla özümsenebilecek bir yüzleşmedir. Dünyada da, ülkemizde de bu tür tarihçiler var. Geçmiş, kendisini anlayabilecek olana doğru akıyor zaten. Biz tarihin yanından geçerken, onlar avuçlarında biriktiriyorlar akanları, sıçrayanları, damlayanları; koca bir denize dönüşene dek.Tarihçi, bir bilim açlığıyla saldırırken geçmişin yaşanmışlıklar denizine, kıyıda bekleyenlerse yiyecekleri balıkların hayaliyle bakıyorlar, enginlere. Onlar için denizin değil, denizden çıkanların anlamı önemli. Yiyebilecekleri ve yiyemeyecekleri arasından seçim yapıp, denizin ne işe yaradığına karar verecekler. Kim mi kıyıdakiler; tarihin ideolojik bir araç olarak, şekillendirici, meşrulaştırıcı, gayri meşrulaştırıcı, yaratıcı, yok edici özellikte olduğunu bilenler; yani siyaset üretenler. Siyaset üreticisi açısından tarih, kendi siyasi beklentilerine uygun, kendi iddialarını destekleyen bir içerikte sunulmalı. Zira esas hedef siyasi bir proje. Bu nedenle de tarih siyasetin ellerine düştüğü anda özenle ayıklanmaya, temizlenmeye ve şekil değiştirmeye başlıyor. Siyasetçi, bu noktada tarihçi ile rakip hale geliyor. Tarihçi ağa takılan bütün balıkları yüzeye çekerken, siyasetçi ise ağdaki balıklardan istediklerini alıyor, hatta pazardan aldıklarını ilave ediyor. Gerçek, kaosa sürükleniyor. İnsanlık tarihinin başından beri tarihin bir karmaşa haline gelmesinde siyasi müdahalelerin derin izlerini görmek mümkün. Tarih kötüye kullanılmış bir bilim. Oysa tarihçi Laurenth Wirth'in 'Tarihin Kötüye Kullanılma Biçimleri Sempozyumu'ndaki konuşmasında belirttiği gibi, 'tarihçi, hiçbir zaman doğruya ulaştığını iddia etmeden, hep ona varma peşinde olması gereken birisidir. Bu düşünce namusunun buyruğuna uymayan kişi ise, sahte tarihçidir.' Bu nedenle Fransa'da 18 Mayıs'ta parlamentoya sunulacak olan, soykırımı reddetme suçu denilen ucubeye karşı tavır alan Fransız tarihçilerin kutlanması gerekiyor. Yanlış anlamayın bu insanlar, soykırım oldu ya da olmadı demiyorlar. Bu insanlar bilimin namusunu korumak adına 'Tarih bir din değildir. Tarihçi hiçbir dogmayı, yasağı ve tabuyu kabul etmez; gündemin tutsağı olmaz. Tarihçi geçmişteki olaylara bugünün duyarlılıklarını sokmaz ve günümüzün ideolojik kalıplarını geçmişe uygulamaz' iddiasındalar. Onlara göre 'tarih, hukuki bir nesne değildir ve özgür bir devlette, tarihi gerçekleri tanımlamak ne meclise ne de hukuk yetkililerine aittir'. Doğrudur, herkesin yerini ve haddini bilmesi gerekir. Hepimizin altına imza atmakla yükümlü olduğumuz bir namus beyanı, Fransız tarihçiler tarafından imzalanan metin. Özeleştiri yapabilmemiz adında da bir fırsat!Ermeni sorununun tarih biliminin alanından çıkarılarak, siyasi alana aktarılmış olması dış politika alanında bizleri sıkıştıracak gibi görünüyor. Belki yasalar çıkarılacak, belki soykırımı reddetme suçundan insanlar hapse girecekler. Bence işler yolunda, zira bu konu mutlak haklı olduğumuz bir davanın başlaması anlamına geliyor. Artık tartışılacak konu Ermenilere ne olduğu değil, bilime ve ifade özgürlüğüne ne olduğu olacak. O kanunun geçtiği gün, ahlaken kazandığımız gün sayılacak. O gün, tarihin en önemli mücadelesi olan düşünce ve düşünceyi ifade özgürlüğü mücadelesinde taraf olduğumuz gün olacak. Sevgili Fransız kardeşlerimize de bir çağrı. Yaz mübaşir! demekle tarih yazılacak olsaydı, geçmişin bir anlamı kalmazdı. Tarih bir yaz boz tahtası değil. Daha özünden bozuk bir yazı yazmaya çalışmaktasınız! Deniz Ülke Arıboğan/ Akşam
Soykırım 174 gündür sürüyor
Can kaybı 32 bin 552'ye yükseldi
Özgür Özel'den kurultay itirafı
'1 Nisan’dan sonraki sürece taliptik'
'Vatandaş' BTP'de karar kıldı
Darende'de bu gerçek oldu...
Yargıtay'da bilek güreşi sürüyor
9. turda da başkan seçilemedi
BDDK savcılığa yazı gönderdi
Seçil Erzan'ın telefonu incelenecek
Sevgi evinde şüpheli ölüm
Bebek yatağında ölü bulundu
'Rusya sadece Ruslarındır' akımına Putin'den tepki
'Ülkede 190 etnik grup var'
Saray'dan Mehmet Şimşek açıklaması
'İtibar etmeyiniz'
Terör saldırısında ölü sayısı arttı
Hayatını kaybedenler 143'e yükseldi
Bağımsız aday olan eski CHP'li başkana seslendi
'Son kez uyarıyorum!'
Kılıçdaroğlu sonunda patladı
'Bilal'e anlatır gibi son kez anlatıyorum'
"Ligden çekilmek için sponsorlarımızla görüştük"
Koç: Bize ceza verirlerse vebalini öderler
Bahçeli'den yerel seçim öncesi mesaj
'Riskli ve tehlikelerle dolu'
Erdoğan'a 'beka sorunu' göndermesi
'Perdelik kumaştan kefen giyen 7 zibidi'
"İstanbul’u yapay zeka devriminin gözbebeği yapacağız"
BTP İBB adayı Cihan Erdoğanyılmaz
Soykırım 174 gündür sürüyor
Can kaybı 32 bin 552'ye yükseldi
Özgür Özel'den kurultay itirafı
'1 Nisan’dan sonraki sürece taliptik'
'Vatandaş' BTP'de karar kıldı
Darende'de bu gerçek oldu...
Yargıtay'da bilek güreşi sürüyor
9. turda da başkan seçilemedi
BDDK savcılığa yazı gönderdi
Seçil Erzan'ın telefonu incelenecek
Sevgi evinde şüpheli ölüm
Bebek yatağında ölü bulundu
'Rusya sadece Ruslarındır' akımına Putin'den tepki
'Ülkede 190 etnik grup var'
Saray'dan Mehmet Şimşek açıklaması
'İtibar etmeyiniz'
Terör saldırısında ölü sayısı arttı
Hayatını kaybedenler 143'e yükseldi
Bağımsız aday olan eski CHP'li başkana seslendi
'Son kez uyarıyorum!'
Kılıçdaroğlu sonunda patladı
'Bilal'e anlatır gibi son kez anlatıyorum'
"Ligden çekilmek için sponsorlarımızla görüştük"
Koç: Bize ceza verirlerse vebalini öderler
Bahçeli'den yerel seçim öncesi mesaj
'Riskli ve tehlikelerle dolu'
Erdoğan'a 'beka sorunu' göndermesi
'Perdelik kumaştan kefen giyen 7 zibidi'
"İstanbul’u yapay zeka devriminin gözbebeği yapacağız"
BTP İBB adayı Cihan Erdoğanyılmaz

Akkuyu'da büyük eylem

Türkiye'nin ilk nükleer güç santrali olan, Rosatom Enerji Şirketi tarafından Mersin'in Gülnar ilçesindeki Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nde taşeron firmanın çalışanları, maaş alamadıklarını belirterek bazı bölümlerde iş bıraktı
28.03.2024 10:11:00 / Güncelleme: 28.03.2024 10:15:27
İhlas Haber Ajansı
Akkuyu'da büyük eylem
Akkuyu'da büyük eylem
Türkiye'nin ilk nükleer güç santrali olan, Rosatom Enerji Şirketi tarafından Mersin'in Gülnar ilçesindeki Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nde taşeron firmanın çalışanları, maaş alamadıklarını belirterek bazı bölümlerde iş bıraktı.

Mersin'de yapımı devam eden Akkuyu NGS inşaatında çalışan işçiler, taşeron firmanın maaş ödemediğini ileri sürerek eyleme başladı. Dün yüzlerce işçinin iş bırakmasıyla başlayan eylem nedeniyle bölgede güvenlik tedbirleri de arttırıldı. Maaşlarının yatmadığını belirten işçilerin bugün de iş bırakma eylemlerine devam ettiği öğrenildi.

Daha önce de birçok kez Akkuyu Nükleer Güç Santrali'ndeki taşeron firmanın işçileri maaşlarını alamadıkları gerekçesiyle eylemler yapmıştı.

BDDK, Seçil Erzan'ın telefonundaki yazışma ve tape kayıtlarını inceleyecek

İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden yargılama dosyasına, BDDK tarafından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilen cevap yazısı eklendi.
28.03.2024 09:46:00 / Güncelleme: 28.03.2024 09:55:06
Anadolu Ajansı
BDDK, Seçil Erzan'ın telefonundaki yazışma ve tape kayıtlarını inceleyecek
BDDK, Seçil Erzan'ın telefonundaki yazışma ve tape kayıtlarını inceleyecek

Kamuoyunda "yüksek karlı gizli fon" adıyla bilinen 2'si tutuklu 7 sanığın yargılandığı dolandırıcılık davasında Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunca (BDDK) savcılığa gönderilen yazıda, ortaya çıkan deliller doğrultusunda sanık Seçil Erzan'ın telefon kayıtlarında yeni bir inceleme yapılması gerektiği bildirildi.

İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden yargılama dosyasına, BDDK tarafından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilen cevap yazısı eklendi.

Yazıda, dava aşamasında ortaya çıkan bilgi ve belgeler ile müştekilerin iddia ettikleri suçlamalar kapsamında yeni bir inceleme yapılmasının gerekli olduğu kaydedildi.

Seçil Erzan'ın telefonu incelenecek

BDDK'nın, "Seçil Erzan'ın WhatsApp üzerinden, başta banka görevlileriyle yaptığı yazışmalarının ve varsa telefon tape kayıtlarının kurumumuzca yürütülen inceleme açısından oldukça kritik önem taşıyabileceği değerlendirilmiştir." ifadelerini kullandığı yazıda, Erzan'ın yazışma dökümünün kurumun görevlendirdiği ilgili kişilere gönderilmesi talep edildi.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Seçil Erzan'ın, bir bankanın Levent'teki şubesinde müdür olarak çalıştığı ve müşteki Bülent Çeviker'den kişisel güven ilişkisine dayalı 2 milyon dolar alarak yüksek kar vaadiyle yeniden kendisine iade edeceğini bildirdiği kaydediliyor.

İddianamede, müşteki Çeviker'e para karşılığında yazılı evrak verildiği ancak daha sonra Çeviker'in Erzan'a ulaşamadığı, durumu bankaya bildirdiği, banka tarafından araştırma yapıldığı, Erzan hakkında suç duyurusunda bulunulduğu anlatılıyor.

Sanık Erzan'ın bu yöntemle futbolcular, iş insanları ve çeşitli meslek gruplarından müştekilere, yüksek kar getirisi olan güvenilir bir fon bulunduğunu, kamuoyunda tanınan Fatih Terim ve Hakan Ateş gibi isimlerin bu fona dahil olduğunu söyleyerek, müştekileri bu fona para yatırmaya ikna ettiği anlatılan iddianamede, gerçekte ise böyle bir fonun hiç olmadığının tespit edildiği belirtiliyor.

İddianamede, Erzan'ın, müştekilerin verdiği paralara ilişkin sahte belgeler oluşturup, bu belgelere bankanın kaşesini ve ıslak imzasını atıp müştekilere teslim ettiği ve dolandırıcılık kastıyla hareket ettiği kaydediliyor.

Seçil Erzan'ın 252 yıla kadar hapsi isteniyor

Sanık Erzan'ın "özel belgede sahtecilik" ve "tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında, kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık" suçlarından 69 yıldan 226 yıla kadar hapsi istenen ana iddianamenin ardından hazırlanan yeni iddianameyle Erzan hakkında istenen hapis cezası da yükseldi.

Erzan'ın, 77 yıldan 252 yıla kadar hapsinin talep edildiği iddianamede, sanıklar Ali Yörük, Kerem Can, Hüseyin Eligül, Nazlı Can, Atilla Yörük ve Asiye Öztürk'ün ise aynı suçlardan 3 yıl ile 85 yıl arasında hapisle cezalandırılması isteniyor. 

Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nden "Bakan Şimşek" açıklaması

Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, bazı sosyal medya hesaplarından paylaşılan, "Bakan Şimşek, '1,5 yıllık çok zor bir süreç bizi bekliyor' dedi" iddialarının gerçeği yansıtmadığını açıkladı.
28.03.2024 08:10:00
Haber Merkezi
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nden "Bakan Şimşek" açıklaması
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nden "Bakan Şimşek" açıklaması
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi X hesabından yaptığı paylaşımda bazı sosyal medya hesaplarından paylaşılan, "Bakan Şimşek, '1,5 yıllık çok zor bir süreç bizi bekliyor' dedi" iddialarının gerçeği yansıtmadığını açıkladı.


Açıklamada Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in güncel herhangi bir açıklamasında böyle bir ifade kullanmadığı ve "Bakan Şimşek'in açıklaması" iddiasıyla yapılan paylaşımların dezenformasyon olduğu kaydedildi.

DMM'den yapılan açıklamada , 'X platformunda bot hesaplar aracılığıyla dolaşıma sokulan bahse konu iddiaların hiçbir dayanağı bulunmamaktadır. Seçim öncesi kamuoyunda paniğe yol açmak saikiyle yürütülen bu tür dezenformasyon kampanyalarına itibar etmeyiniz' denildi.

Aydın'daki özel kreşte çocuklara şiddet kamerada

Aydın'ın Efeler ilçesinde yer alan özel bir kreşte çocuklara uygulanan şiddet pes dedirtti. Kreş görevlilerinin çocukları iterek yere düşürdüğü, uygunsuz sert davranışlarda bulunduğu anlar güvenlik kamerasına yansıdı.
27.03.2024 13:43:00 / Güncelleme: 27.03.2024 13:51:23
İhlas Haber Ajansı
Aydın'daki özel kreşte çocuklara şiddet kamerada
Aydın'daki özel kreşte çocuklara şiddet kamerada

Olay yaklaşık 4 ay önce Aydın Özel Neşe Erberk Kreş ve Gündüz Bakım Evi'nde meydana geldi.

Edinilen bilgiye göre, kreşte grup sorumlusu olarak çalıştığı öğrenilen öğretmen A.Ç. ve çocuk bakıcısı B.G.'nin çocuklara sert tutum ve davranışlarda bulunarak şiddet uyguladığı iddia edildi.



Evde oyun oynarken şiddet gördükleri ortaya çıktı

Kreşe bırakılan çocukların evde oyun oynarken farklı davranışlar sergilemesi üzerine aileler durumdan şüphelendi. Aileler çocukları ile pedagog eşliğinde görüştüklerinde, çocukların kreşteki görevlilerin uygun olmayan davranışlarını ailelerine anlattı. Bunun üzerine aileler kreş hakkında savcılığa giderek sorumlular hakkında şikayetçi oldu.

Çocuklara uygulanan şiddet güvenlik kamerasına yansıdı

Görüntülerde kreş görevlilerinin ortak alanda çocukları eliyle iterek yere düşürdükleri, uygunsuz ve sert davranışlarda bulundukları görülüyor.



Kreşe on asgari ücret tutarında yaptırım uygulandı

Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü konu ile ilgili olarak yaptığı incelemelerde, gerçekleştirilen sert tutum ve davranışları kamera kaydı ile tespit ederek, kuruma on asgari ücret tutarında yaklaşık 114 bin TL cezai yaptırım uyguladığı öğrenildi.

Olayın duyulmasının ardından kreşin sosyal medya hesaplarından yapılan açıklamada, yaşanan olay yüzünden üzgün olunduğu ve sorumlu kişilerin kreşle ilişiğinin kesildiği öğrenildi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.