Charlie Hebdo saldırısı; Sultanahmet'te canlı bombanın üzerindekileri patlatmasıyla vuku bulan eylemi veya aynı vakitlerde Yemen'de meydana gelen polis okuluna yönelik saldırıyı ya da yıllardır basına bile yansımadan her gün, her an Ortadoğu'daki İslam ülkelerinde yaşanan vahşeti kat be kat aşan bir etki bıraktı. Hz. Peygamber'e hakaret içeren karikatürleri ile 2006 yılında dikkatleri çeken dergi, 2011'de de benzer bir çirkinliği sayfalarına taşımıştı. İsrail'in Mossad ajanlarının tekniğinde bir profesyonellikle yapıldığından bahsedilen eylemle ilgili iddia doğruysa, saldırganların 'Peygamberin intikamını aldık' diye bağırmaları, yeni bir 11 Eylül vakasıyla karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. Zira 11 Eylül'de İkiz Kuleler vurulduktan sonra İslam dünyası için 21. yüzyılın Haçlı Seferleri de başlamıştı. Üstelik o anda tek bir Yahudi'nin bile bulunmadığı kuleler, CIA'nin bu işinden sonra binlerce ABD'liye mezar olmuştu. Ve İslam dünyasına işgalin bahanesinde ölen bu masumlara kimse acımadı. Bugün de Charlie Hebdo'da ölenler, yeni bir başlangıca kurban edilmiş gibi? Batı'da sisteme feda edilen canlar, esasen bu medeniyet için insan haklarından ziyade sistemin devamına verilen önemin de göstergesi? Olaylardan sonra Norveç, Avusturya, İsveç, İspanyol, İtalyan ve Fransız internet sitelerinde PEGIDA benzeri söylemler ve İslam'a hakaretler arttı. Görgü tanıklarının "El Kaide'deniz" diye bağırdığı iddia edilen olaylar, PEGIDA yürüyüşleriyle başlayan "İslam'ın Avrupa'dan kovulması" projesinin devamından başka bir şey değil. 1990'larda Huntington'un ortaya attığı 'Medeniyetler Çatışması' bitmemiştir. Medeniyetler Çatışması tezi bir manada Protestan Hıristiyanların inancı olan Mesih'in dünyaya gelebilmesi için Yahudilerin dünya hâkimiyetine inanır. Bu sebeple İslam yok edilmeli, Yahudiler dünya krallığını kurmalıdır. Yani Yahudilerin ve Hıristiyan dünyanın beraber hareketi, inançlarının bir gereği olarak değerlendirilmelidir. Aynı anlarda Sultanahmet meydanında Rus asıllı olduğu iddia edilen bir canlı bomba üzerindekileri patlattı. Avrupa'nın göbeğinde yaşananların gölgesinde geçen bu olay, Türkiye'de tırmandırılmaya çalışılan terörün ayak sesleridir. Ancak canlı bombanın Rus asıllı olduğu üzerinde durmak gerekiyor. Rusya bugün Prof. Dr. Haydar Baş'ın tavsiyeleriyle Müslüman halklara bakışını değiştirmiş bir ülke. 2013 senesinde Sayın Baş tarafından hazırlanan 'Rusya Raporu ve Müslüman Dünyaya Yaklaşım Projesi' bugün aynen uygulanıyor. Rusya, Arap Baharı benzeri bir ayaklanmayı bu sayede bertaraf ettiği gibi İslam dünyasına bakışını da Çarlık dönemindeki uygulamalardan 180 derece değiştirmiş durumda. Bu siyaset anlayışının etkisini Suriye'de gördük. Geçen ay Putin'in Türkiye ziyaretinde de doğalgazda indirime gidilmiş ve anlaşmaya varılmıştı. Anlaşmadan bir hafta sonra AB'den gelen yetkililer, açıkça Batı'nın Rus yaptırımlarına uyma konusunda Türkiye'yi ikaz ettiler. Ve bugün Rus asıllı bir canlı bomba Sultanahmet'te terör eyleminde bulundu. Bu hadise, hem iyileşen Türk-Rus ilişkilerine bir darbedir; hem de Müslüman'ı terörist görmediğini ifade eden Rusya ile İslam âleminin arasını açma teşebbüsüdür. Zira Fransa'daki saldırıdan sonra Rusya, "Batı şimdi Müslüman'a karşı cadı avına başlamasın" ikazını yapmıştır. İnsan haklarının ve özgürlüklerin menşei Fransa'da yaşananlardan sonra Avrupa'daki vatandaşlarımızın ve dindaşlarımızın koşulları daha da zorlaşacaktır. Yetkililerimiz her ne kadar 'entegre olun' deseler de, Avrupa'nın inanç farklılığını aşarak Müslüman'ı kabulüne imkân yoktur. Sayın Baş'ın "Dünyadaki savaşlar toplar ve tüfeklerle yapılsa da, asıl mücadele inançlar üzerindedir" tezi bir kez daha doğrulanmıştır.
Sinem Baş / diğer yazıları
- Geçmiş olsun Sayın Baş / 23.03.2020
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018