Doktorlarının 'felç olabilirsiniz' uyarısına rağmen muhalefetin baskısı sonucu Başbakan'ın zirveye katılacağını açıklamasıyla Köşk'ü felç kabusu bastı

Başkent Üniversitesi Hastanesi doktorlarının, taburcu olduğu gün Başbakan Bülent Ecevit'e ''Her an felç olabilirsiniz'' şeklinde ağır uyarı içeren 27 ve 28 Mayıs tarihli iki ayrı sağlık raporu verdiği ortaya çıktı. Doktorların Ecevit'in evde 24 saat doktorların yakın gözetiminde bulunmasının kaçınılmaz olduğunu belirttikleri vurgulanıyor.

Raporlar Başbakanlık'taBaşkent Üniversitesi Rektörü Prof. Mehmet Haberal'ın Ecevit'in sağlığına ilişkin raporların birer nüshasını Başbakanlık Müsteşarı Ahmet Şağar'a da gönderdiği, ayrıca sağlık gözetimini yapacak ekibi oluşturmasını istediği ortaya çıktı. Uzmanlar, doktorların bu türden bir rapor ve isteklerini, Ecevit'in sağlığının "aslında hastanede alıkonmasını gerektiren kritik bir eşikte seyrettiğinin işareti'' olarak değerlendiriyor. Öte yandan fiili olarak başbakanlık makamını üstlenmekle itham edilen Rahşan Hanım'ın ise Başbakan Ecevit'e ait bazı raporları yırtıp imha ettiği konuşuluyor.

Zorla mı taburcu edildi?Öte yandan Ecevit'in eşi Rahşan Hanım'ın ısrarları karşısında kerhen hastaneden taburcu edildiği iddia ediliyor. Nitekim Prof. Haberal ve Ecevit'in nörologu Prof. Turgut Zileli, 4 Mayıs'ta hastaneye geldiğinde Başbakan'ı uzun bir süre alıkoymak istedi, ancak Rahşan Ecevit'in ısrarları sonucu ertesi gün eve bırakmak zorunda kaldılar. Ecevit, 5 Mayıs'ta hastaneden çıktıktan sonra eve kapanmış ve tam 12 gün süreyle bir istisna dışında evine doktor kabul etmemişti. Bu arada bir kaburgası kırılmış ve sol bacağında kan pıhtılaşması olmuştu. Omurgasındaki kırık ve genelde kemiklerinin zayıflamış olması Başkent Üniversitesi hekimleri arasında ciddi bir tedirginliğe yol açtı. Ufak bir harekette Ecevit'in vücudundaki başka kemiklerin de kırılması ihtimalinin yüksek olması, ayrıca omurgadaki kırığın her an bir felce dönüşme riskini taşıması, doktorları hala oldukça düşündürüyor. Başbakan Ecevit'in tüm ısrarlara ve doktor raporlarına rağmen "görevimin başımdayım" açıklamasının sebebi anlaşılamadı.

Zirveye katılamazDoktor raporları, Ecevit'in Cumhurbaşkanı Sezer'in 7 Haziran'da düzenleyeceği zirveye katılmasının 'tam bir risk' olacağı görüşünü de güçlendiriyor.

Ancak DYP lideri Tansu Çiller'in, Başbakan'ın zirveye katılmaması halinde kendisinin de katılmayacağı görüşü Ankara'yı karıştırdı.

Özkan'a vekalet vermek istiyor ama...Bu arada Başbakan Ecevit'in, kendisini önceki gün ziyaret eden Emrehan Halıcı ve bazı kurmaylarına, koalisyon ve parti içinde Hüsamettin Özkan'ın uyumlu ve problemlerin üstesinden rahatlıkla gelen bir denge insanı olması sebebiyle, muhtemel yönetim aksamalarında ona danışılmasını ve kendisine yardımcı olmalarını tavsiye ettiği söyleniyor. Rahşan Hanım'ın ise bu görüşmelerden rahatsız olduğu, Ecevit'in sağlık riskine dikkat çekerek görüşmelerin azaltılmasını istediği belirtiliyor.

Artık hergün kontrolden geçiyorBaşbakan Ecevit'in 7 Haziran'da Sezer'in başkanlığında yapılacak AB doruk toplantısına katılmasının beklendiği bildirildi. Ecevit, sağlık ekibinin yaptığı kontrollerin ardından Basın Müşaviri Cem Avcı'yı çalışma ofisine çağırdı. Basın Müşaviri Cem Avcı, Başbakan Ecevit ile görüştükten sonra gazetecilere şu açıklamayı yaptı: "Başkent Üniversitesi Hastanesi'nin değerli sağlık ekibi, Başbakan Bülent Ecevit'in bir an önce tam sıhhatine kavuşabilmesi içincanla başla çalışıyor. Bu durumda, Başbakan Ecevit'in 7 Haziran Cuma günü Sayın Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer başkanlığında yapılacak doruk toplantısına katılması bekleniyor.'' Başkent Üniversitesi Hastanesi Nöroloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Turgut Zileli başkanlığındaki 7 kişilik sağlık ekibi, Oran'daki ofisinde yaklaşık 20 dakika süreyle Başbakan Ecevit'i rutin sağlık kontrolünden geçirdi. Doktorlar, herhangi bir açıklama yapmadan ayrıldı.

Bu arada, doktorların ayrılmasının ardından DSP Grup Başkanvekili Emrehan Halıcı ve DSP Genel Başkan Yardımcısı Zeki Sezer, Başbakan Ecevit'in çalışma ofisine geldi.

Çiller'den devlet ciddiyetinden yoksun çıkışÖte yandan DYP Lideri Tansu Çiller'in 7 Haziran'da Cumhurbaşkanı başkanlığındaki liderler zirvesinin Ecevit'siz yapılmasının 'Başbakan boşluğunu kabul etmek' olacağını söyleyerek ''Zirvede Ecevit olmazsa ben de katılmamam" şeklinde konuşması, toplum tarafından devlet ciddiyetiyle bağdaşır bir tavır olarak algılanmadı.