"Uyan Türkiye" yazarı İsmail Şefik Aydın, ölmeden önce küresel güçlerin bir gün Yugoslavya'yı parçalayacağını gören Tito'nun bu küresel hakimiyet hakkında beklentisini şu cümlelerle dile getirdiğini nakleder... "- Bu küresel hakimiyete karşı ayaklanma, yine Mustafa Kemal'in ülkesinde başlayacaktır, mazlum milletlerin öncüsü yine Türkiyeolacaktır!" Görünen o ki Tito'nun beklediği Türkiye ufukta görünmüştür ve o Türkiye, Haydar Baş'ın "Milli Ekonomi Modeli" ndeki Türkiye'dir.Bunun böyle olduğunu Bonn Üniversitesi, Viyana Teknoloji Üniversitesi, Viyana Üniversitesi Ekonomik Araştırmalar Grubu ve Uluslararası Bağımsız Ekonomi Birliği'nin Almanya'nın üniversiteler şehri Heidelberg'te ortaklaşa tertip ettikleri "3. Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi" nde Alman, Rus, Macar, Bosna Hersek, İtalya gibi 25 Batılı ülkenin profesörleri söylüyor, ekonomistleri söylüyor.Komünizm'inden Kapitalizmine, Liberal ekonomisinden Global ekonomiye kadar bugüne kadar uygulanan bütün ekonomik sistemler insanlığın tamamı için mi, yoksa "bir kesimi" için mi? Elbette sadece bir kesimi, sömüren yahut devlet erkini, parti kadrolarını elinde bulunduran insanlar için. Öyle olduğu içindir ki bugün günlük geliri bir doların altında bir buçuk milyar insan var yeryüzünde. Yani 'Asrın idraki' felç. Peki, Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nin "insan için" olduğunu kim söylüyor? Bizzat modelin kendisi söylüyor, modelin sahibi Haydar Baş söylüyor. Onlar elbette söyleyecekler, çünkü, "Yoğurdum kara" diyen yok. Ama beyler bunu, başbakanları Berlusconi'nin, "Müslümanlar Hıristiyanlığın üstünlüğünü kabul etmeli" dediği İtalya'nın Parma Üniversitesi'sinden Prof. Dr. Francesco Daveri söylüyor:"- Liberalizm ve serbest piyasa ekonomi kurallarına göre bir insanın kıymeti üretime verdiği destekle doğru orantılıdır. Avrupa'da nüfusun gittikçe yaşlanması sonucu, hem yaşlılar değersiz bir meta olarak algılanmakta, hem de batının uyguladığı kabullere göre ekonomi kilitlenmektedir. Oysa Prof. Baş modelinde insan yaşlansa da tüketim kabiliyeti sürdüğü için kıymeti azalmayacak, ekonomik açıdan bir yük haline gelmeyecektir." Katolik Prof. devam ediyor."- Serbest piyasa ekonomisi ile tıkanan Batılı toplumlar için Milli Ekonomi Modeli bir çözüm olacaktır." Bugüne kadar herkesi küçümseyen Batı, bugün kendi lisanlarınca Haydar Baş'a, "Allah senden razı olsun!" diyor.Çünkü model ilmî.Peki ilmî olduğunu kim söylüyor?Onlarca Avrupalı Profesör söylüyor canım kardeşim. Meselâ bunlardan biri de sakalına aklar düşmüş Alman Ekonomist, Prof. Dr. Martin K. Maier. Rus Prof. Dr. A.Lebedev, Haydar Baş Hoca'nın modelini didik didik ettikten sonra, "Tüm veriler, hesaplamalar yüksek derecede kalite oluşturmaktadır" diyor ve ekliyor:"- Tüm parametrik hesaplar yapılmıştır ve hakikati yansıtmaktadır." Macaristanlı Prof. Dr. İstvan Frederik'in ifadeleri çok ilginç:"- AB'ye giriş sürecimizde IMF ve Dünya Bankası'nın direktiflerini dinledik, ekonomimiz allak bullak oldu. Elimizdeki son kaynakları da kaybettik." "Kulakların çınlasın Türkiye" diyor, Macar Prof.'u dinlemeye devam ediyoruz:"- Baş'ın Ekonomi modeli, geçiş ekonomisi problemleriyle boğuşan Macaristan için çok köklü çözümler sunmaktadır." Avrupa'sından Rusya ve Macaristan'ına kadar ülkeler Haydar Baş'ın Ekonomi Modelini alkışlıyor, ondan istifadeye çalışıyor, Türk milleti buna sırtını dönüyor.. Almanya, İtalya, Rusya'dan görülen ışık Türkiye'de gizlenebilir mi! "Herkese aş, herkese iş!" diyen ve bunun olabileceğini burnundan kıl aldırmayan Batılılara bile kabul ettiren Baş'ın BTP'si Meclis dışında kalacak ve fakat PKK Meclis'e girecek, öyle mi! Peki, bu mümkün mü?Mümkünse bile, revâ mı!Hasan Demir