logo
16 NİSAN 2024

ABD TSK'yı cephede istiyor, Irak istemiyor

Türkiye'yi hedef alan terör örgütlerine tam destek veren sözde stratejik ortak ABD, bir yandan da Türk ordusunu kendi çıkarları doğrultusunda kullanmak istiyor. ABD, Rakka ve Musul operasyonlarına TSK'nın da katılmasını isterken Irak'tan "Türk askeri istemiyoruz" açıklamaları geliyor.
30.09.2016 00:00:00
ABD'nin gündeminde Rakka ve Musul operasyonları var. Terör örgütü IŞİD'in merkezlerine bu ay içinde yapılması planlanan operasyonun ana amacı Kasım ayında yapılacak ABD başkanlık seçiminde Obama ile aynı partiden olan Demokrat Partili Hillary Clinton'a avantaj sağlamak.
ABD bu operasyonda Türk Silahlı Kuvvetleri'ni ve terör örgütü PYD - YPG'yi birlikte kullanmak istiyor. Bu konuda Ankara'ya dikkat çekici ziyaretler gerçekleşti. ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Antony Blinken ve İngiltere Dışişleri Bakanı Boris Johnson Ankara'ya gelerek bu konuyu masaya yatırdı.
Irak, Türk askeri istemiyor
Kısa bir süre önce "PYD- YPG varsa biz yokuz" açıklamaları yapan Ankara'dan geri adım sinyalleri gelmeye başladı. Türkiye bir yandan operasyona zorlanırken bir yandan da 'buraya gelme' şeklinde tehdit ediliyor. Irak'ın Ankara Büyükelçisi Hişam El Alavi, "Musul'da Türk askeri istemiyoruz" dedi.
Türkiye'nin Başika kampındaki askeri varlığından duydukları rahatsızlığı tekrarlayan El Alavi, Türk askerinin Musul operasyonuna katılması konusunda, "Bunun Irak'ın veya bölgenin kesinlikle çıkarına olmayacağına inanıyoruz. Koalisyon tarafından verilecek bir hava desteğini memnuniyetle karşılarız. Dostlarımızın eğitim, istihbarat paylaşımı veya danışma konusunda verebileceği her şeyi memnuniyetle karşılarız, ama konu sahada askeri birliklere geldiğinde bunun bölgenin çıkarına olacağına inanmıyoruz" dedi.
Türkiye'ye Irak'tan bir uyarı da Başbakan Haydar İbadi'den geldi. Musul operasyonunun 'güvenlik güçleri hazır olduğunda başlayacağını' belirten İbadi, Türkiye Musul'u kurtarma operasyonuna katılmayacak.
Ankara'nın ülke içindeki güçlerini geri çekmesini talep ediyorum" dedi. İbadi geçtiğimiz hafta BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada da Türkiye'yi şikayet etmişti.
Konuşmasında Türkiye'nin Başika'daki askerlerinin IŞİD'le mücadeleyi engellediğini savunan İbadi, "Uluslararası toplumu Irak'ın egemenliğine destek vermeye ve saygı göstermeye çağırıyorum; Türkiye'den, Irak halkının reddetmesine rağmen Irak'ta bulundurduğu ve Musul'un özgürleştirilmesi yönündeki çabalara zarar veren güçlerini çekmesini istemeye çağırıyorum" demişti.
Türkiye işgalci konumuna düşebilir!
Türkiye, Suriye'de başlattığı Fırat Kalkanı Harekâtı'nı merkezi hükümetten izinsiz başlamıştı. Bu duruma tepki gösteren Suriye yönetimi Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-Moon ve BM Güvenlik Konseyi'ne bir mektup göndererek şikâyette bulunmuştu.
Rusya'dan da Türkiye'ye merkezi hükümetle ile koordinasyon içerisinde hareket edin mesajları gelmişti. Suriye'de yaşanan bu sıkıntının Musul'da da yaşanması durumunda Türkiye'nin daha büyük bir tepkilerle karşı karşıya kalabileceği ifade ediliyor.
Türkiye'yi daha önce Başika'daki askeri varlığından dolayı BM'ye şikâyet eden Irak'ın Musul operasyonuna TSK'nın illegal bir şekilde katılması durumunda yeniden harekete geçebileceği ifade ediliyor.
Böyle bir durumda Türkiye'yi operasyona zorlayan ABD'nin de Türkiye'yi yalnız bırakabileceği belirtiliyor. Böyle bir durumda ABD planları doğrultusunda katılacağı bir operasyon nedeniyle dünya nezdinde işgalci konumuna düşecek Türkiye, uluslar arası mahkemelerde de davalarla yüzyüze kalabilir.
Lozan tartışması maksatlı mı?
Türkiye Suriye'den sonra Irak batağına da çekilmek istenirken Ankara ABD'nin Musul ve Rakka operasyonuna katılma sinyalleri veriyor. Böyle bir ortamda gündem ise suni tartışmalarla meşgul ediliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başlattığı Lozan tartışmasının amacının da Irak ve Suriye konusunda atılacak adımlara kamuoyundan gelebilecek tepkileri başka bir yöne kanalize etmek olduğu yönünde değerlendirmeler yapılıyor.
Erdoğan'ın daha önce defalarca övgüyle bahsettiği Lozan'ı bu sefer yerden yere vurmasının gündem değiştirme amaçlı taktik bir hamle olduğu belirtiliyor.
Kurtulmuş'tan Suriye itirafı
Ankara'nın Suriye'de yaptığı hataları tekrarlaması durumunda Türkiye'nin yeni ve daha büyük sıkıntılarla başbaşa kalabileceği ifade ediliyor. Yeni bir mülteci akımı, Irak'tan gelecek yeni terörist saldırılar ve zaten kriz içerisinde olan ekonomiye gelecek yeni yükler bu sıkıntılardan sadece bir kaçı.
Hükümetin Suriye politikasında yaptığı yanlışlar Türkiye'nin başına büyük belalar açmıştı. Bu durum önceki gün Basın İlan Kurumu tarafından düzenlenen bir programda konuşan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş tarafından şu şekilde itiraf edilmişti: "Maalesef Türkiye olarak da bizim tek başımıza orada bir çözüm üretme imkânımız yoktu, biz de kalıcı bir çözüm üretemedik. Dolayısıyla eğer Suriye'deki bu siyasi istikrarsızlık olmasaydı bugün DAEŞ diye bir örgüt olmayacaktı. Eğer Suriye'deki bu siyasi istikrarsızlık olmasaydı, Suriye'nin kuzeyinde neredeyse bölgenin tamamını kantonlar üzerinden ele geçirmiş olan PYD/YPG unsurları olmayacak, bugün Türkiye'de karşı karşıya kaldığımız hendek siyasetiyle, çukur siyasetiyle karşılaşılmayacak, birileri Türkiye'deki şehirleri işgal etme cesaretini ve niyetini kendinde bulamayacaktı. Suriye politikası bu şekilde bir çıkmaza girmiş olmasaydı İstanbul'da, Ankara'da, Gaziantep'te, Elazığ'da bombalar patlamayacaktı. Hatta Türkiye bölgedeki birtakım güçlerle, örneğin Rusya ile bir yıldır devam eden gerilimin içerisine girmeyecekti. Türkiye, İran ile birçok konuda anlaşmazlık yaşamayacaktı ve belki Fethullahçı Terör Örgütü, ortamın bu kadar rahat olduğunu görüp Türkiye'de bir darbe teşebbüsüne kalkışmayacaktı. Türkiye 3.5 milyon Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapıyor. 15 milyar dolara yakın para harcadı. Türkiye'nin bazı şehirlerinin sosyolojik yapısı değişti."


Vatandaşın kemeri değil boğazı da sıkılacak
Yeme içmeye KDV zammı geliyor!
Bakan Şimşek'ten açıklama geldi
'Söylentilere inanmayın'
Yeni imajıyla ilk grup toplantısını yaptı
'Teşekkür önce örgütümüze'
75 kişi hayatını kaybetti, 10 bin 810 kişi yaralandı
Bayram trafiğinin acı bilançosu
Ticaret Bakanlığı'ndan çimento açıklaması
9 Nisan'dan önce gümrüklemesi yapıldı
Yerel seçimi kazanan CHP'yi uyardı
Bahçeli'den yeni anayasa çıkışı
Yargıtay'da başkanlık krizi sürüyor
17 turda da sonuç çıkmadı
Ölümden dönen Zehra nine konuştu
'Parçalayacaklardı, zor kurtuldum'
Sadece karın doyurmanın maliyeti
Minimum 16 bin 646 TL
Tarımda maliyetler yükselmeye devam ediyor
Tarım ÜFE yıllık yüzde 61.87 arttı
Metin Cihan'dan İsrail'le ticaret konusunda yeni belge
'Bize yalan söylediler'
Altınok'u memleketinde bile geride bıraktı
Yavaş AKP'nin kalelerini de yıktı!
Tarladaki fiyatı 7 liraya kadar düştü
Enkaz kentte bereketli hasat
Uğur Dündar'dan 'babalık davası' hakkında açıklama
'Benim için konu kapanmıştır'
Yapılmaması gereken 5 yanlış
AKP'ye kurtuluş reçetesi yazdı
Vatandaşın kemeri değil boğazı da sıkılacak
Yeme içmeye KDV zammı geliyor!
Bakan Şimşek'ten açıklama geldi
'Söylentilere inanmayın'
Yeni imajıyla ilk grup toplantısını yaptı
'Teşekkür önce örgütümüze'
75 kişi hayatını kaybetti, 10 bin 810 kişi yaralandı
Bayram trafiğinin acı bilançosu
Ticaret Bakanlığı'ndan çimento açıklaması
9 Nisan'dan önce gümrüklemesi yapıldı
Yerel seçimi kazanan CHP'yi uyardı
Bahçeli'den yeni anayasa çıkışı
Yargıtay'da başkanlık krizi sürüyor
17 turda da sonuç çıkmadı
Ölümden dönen Zehra nine konuştu
'Parçalayacaklardı, zor kurtuldum'
Sadece karın doyurmanın maliyeti
Minimum 16 bin 646 TL
Tarımda maliyetler yükselmeye devam ediyor
Tarım ÜFE yıllık yüzde 61.87 arttı
Metin Cihan'dan İsrail'le ticaret konusunda yeni belge
'Bize yalan söylediler'
Altınok'u memleketinde bile geride bıraktı
Yavaş AKP'nin kalelerini de yıktı!
Tarladaki fiyatı 7 liraya kadar düştü
Enkaz kentte bereketli hasat
Uğur Dündar'dan 'babalık davası' hakkında açıklama
'Benim için konu kapanmıştır'
Yapılmaması gereken 5 yanlış
AKP'ye kurtuluş reçetesi yazdı

Yargıtay Başkanı seçimi 17. turda da sonuçsuz kaldı

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılan başkanlık seçimlerinin 17. turunda da hiçbir aday salt çoğunluğu sağlayamadı

16.04.2024 12:13:00 / Güncelleme: 16.04.2024 12:34:24
AA
Yargıtay Başkanı seçimi 17. turda da sonuçsuz kaldı
Yargıtay Başkanı seçimi 17. turda da sonuçsuz kaldı

Mehmet Akarca, Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçildi, 4 yıllık görev süresi 24 Mart itibarıyla doldu.

Bu kapsamda Yüksek Mahkemenin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay üyeleri 25 Mart Pazartesi sandık başına gitti.

Seçimin ilk 16 turunda hiçbir adayın, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması üzerine bugün 17. tur oylaması yapıldı.

Oylama sonucu Mehmet Akarca 105, 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez 104, 3. Ceza Dairesi Başkanı Muhsin Şentürk ise 108 oy aldı. Seçime katılım 328 olarak kayıtlara geçerken, 1 boş oy kullanıldı, oylardan 10'u da geçersiz sayıldı.

Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçime 18. tur oylamayla devam ediliyor.

Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor. 

İstanbul'da PKK operasyonu: 8 şüpheli yakalandı

İstanbul ve Mardin'de PKK/KCK ve PYD/YPG üyesi oldukları tespit edilen 8 şüpheli düzenlenen eş zamanlı operasyonla yakalandı
16.04.2024 10:17:00
İhlas Haber Ajansı
İstanbul'da PKK operasyonu: 8 şüpheli yakalandı
İstanbul'da PKK operasyonu: 8 şüpheli yakalandı
İstanbul ve Mardin'de PKK/KCK ve PYD/YPG üyesi oldukları tespit edilen 8 şüpheli düzenlenen eş zamanlı operasyonla yakalandı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma çerçevesinde PKK/KCK ve PYD/YPG üyesi 9 şüpheli tespit edildi. Şüphelilerin yakalanması için İstanbul ve Mardin'de eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonda 9 şüphelinin 8'i yakalanarak gözaltına alındı.

Metin Cihan: Bize yalan söylediler! İsrail'e çimento ihracatı devam ediyor

Ticaret Bakanlığı'nın açıkladığı 54 ürün arasında yer alan çimentonun İsrail'e sevkiyatının sürdüğü ortaya çıktı.
16.04.2024 10:08:00
Haber Merkezi
Metin Cihan: Bize yalan söylediler! İsrail'e çimento ihracatı devam ediyor
Metin Cihan: Bize yalan söylediler! İsrail'e çimento ihracatı devam ediyor
Gazeteci Metin Cihan, Ticaret Bakanlığı'nın açıkladığı 54 maddelik İsrail'e ihracat kısıtlaması kararına rağmen listede yer alan ürünlerin ihracartının devam ettiğini ortaya çıkardı. Metin Cihan, kısıtlama kapsamındaki çimentonun hala Türkiye üzerinden İsrail limanlarına gittiğini belgeledi.

Kamuoyunun tepkisi üzerine, Gazze'de 35 bin kişiye yakın sivili katleden İsrail ile ticaretin kısıtlandığı iddia edilmişti. Ticaret Bakanlığı'nın 9 Nisan'da açıkladığı kararda, 54 ürünün İsrail'e ihracatına kısıtlama getirilmişti.

"Çimento sevkiyatı devam ediyor"

Gazeteci Metin Cihan, Ticaret Bakanlığı'nın 9 Nisan'da İsrail'e yapılan ihracatı kısıtlama kararı aldığını duyurduğu 54 ürün arasında yer alan çimentonun, gerçekte halen İsrail'e sevk edildiğini açıkladı. Cihan, Çanakkale'deki Akçansa limanından kalkan ve İsrail'in Aşdod limanına doğru yola çıkan "Kazime Ana" adlı geminin güzergahını ve sevkiyat bilgilerini sosyal medya hesabı üzerinden paylaştı. Gazeteci, bu bilgilerin uluslararası deniz trafiği kayıtları ile teyit edilebileceğini de ekledi.

Gazze'deki savaş ortamında İsrail ile ticareti devam ettiren Türkiye'nin bu politikası, kamuoyunda ve muhalefet çevrelerinde büyük tepkilere neden olmuştu. "Utanç sevkiyatını durdurun" çağrılarına rağmen devam eden ticaret faaliyetleri, seçimler sonrası yapılan kısıtlama açıklamalarıyla son bulacağı umulmuştu. Ancak Metin Cihan'ın ortaya koyduğu belgeler, hükümetin bu yöndeki adımlarının yetersiz kaldığını gözler önüne serdi.

Bakan'a çağrıda bulundu

Gazeteci Metin Cihan, toplum adına yapılan çağrılara kulak asmayan ve İsrail ile ticareti sürdürdüğü tespit edilen Türkiye'nin, bu ikiyüzlü politikasına son vermesi gerektiğini vurguladı. Ticaret Bakanı Ömer Bolat'a seslenen Cihan, yaptırımların gerçekten uygulanması gerektiğini ifade etti.


Metin Cihan'ın sosyal medya hesabı X'ten yaptığı paylaşım şu şekilde:

"Bize yalan söylediler. Maalesef, Ticaret Bakanlığı'nın "İsrail ile ticareti kısıtlama" açıklamasının gerçeği yansıtmadığını tespit etmiş bulunuyorum. Aşağıda kanıtları sunuyorum. Bildiğiniz gibi, İsrail'e düzenli gönderdiğimiz ürünlerden biri çimento idi. Hatta şöyle de diyebiliriz, İsrail'in neredeyse bütün çimento ihtiyacını biz karşılıyoruz. Ticaret Bakanlığı'nın 9 Nisan'da duyurduğu İsrail ile ticareti kısıtlama kararının içeriğinde 54 ürün listelenmiş ve Çimento bu listede yer almıştı. Bugün net olarak görüyor ve gösteriyorum ki, resmi açıklamaya rağmen, İsrail'e çimento göndermeye devam ediyoruz.

Düzenli Çimento gönderen şirketlerden biri de Sabancı Holding'e bağlı Akçansa. Dün Çanakkale'deki Akçansa limanından kalkan Kazime Ana adlı Türk gemisi şu an Ege Denizinde yoluna devam ediyor ve istikameti İsrail. İki gün sonra Aşdod limanına varıp çimentoyu teslim edecek. Akçansa'dan çok sayıda gemi İsrail'e çimento taşıyor. Kazime Ana bunlardan sadece biri ve şimdiye dek 168 kez İsrail'e sevkiyat yapmış. Çanakkale - Aşdod arasında düzenli olarak gidip geliyor. Verdiğim tüm bilgiler uluslararası deniz trafiği kayıtlarından teyit edilebilir. Ekran görüntülerini de paylaştım. Bilgilerin netliği karşısında Ticaret bakanlığı'nın ya da gönderici şirket Akçansa'nın bir yalanlamaya yelteneceğini düşünmüyorum ancak herhangi bir açıklama yaparlarsa burada paylaşacağımı bilmenizi istiyorum. Toplum adına Ticaret Bakanı Ömer Bolat'tan şunu talep ediyorum: Bu ikiyüzlülüğe ve halkı kandırmaya artık son verin. Listelediğiniz ürünler dahil olmak üzere İsrail ile ticaretin devam ettiğini açıkça söyleyin. Yaptırım uyguluyorsanız da gerçekten uygulayın. Uyguluyormuş gibi yapmayın."

Ayvalık'ta lastik botla denize açılan 42 düzensiz göçmen yakalandı

Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde mobil radar tarafından tespit edilen ve Yunanistan'a yasa dışı yollarla geçmek isteyen lastik bottaki 42 düzensiz göçmen Sahil Güvenlik tarafından yakalandı.
16.04.2024 09:33:00
İhlas Haber Ajansı
Ayvalık'ta lastik botla denize açılan 42 düzensiz göçmen yakalandı
Ayvalık'ta lastik botla denize açılan 42 düzensiz göçmen yakalandı
Edinilen bilgiye göre, Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde görevli Sahil Güvenlik Mobil Radarı (MORAD-12) tarafından lastik bot içerisinde bir grup düzensiz göçmen olduğu tespit edildi.

Bunun üzerine görevlendirilen Sahil Güvenlik Gemisi (TCSG-61) ve Sahil Güvenlik Botu (KB-115) tarafından hareketli lastik bot durduruldu.

Durdurulan botta 25'i çocuk 42 düzensiz göçmen yakalandı. Sahil Güvenlik botlarına alınan düzensiz göçmenler daha sonra karaya çıkartılarak insani yardım yapıldı.

Düzensiz göçmenler işlemlerinin ardından İl Göç İdaresi yetkililerine teslim edildi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.