logo
28 MART 2024

'Atatürk bu milletin inancıdır'

Bugün Atatürk'e sahip çıkan, O'nun Ehl?i Beyt soyundan geldiğini, hafız-ı kelam ve cihad Müslümanı bir dindar olduğunu haykıran tek kişinin Prof. Dr. Haydar Baş olduğunu belirten ilahiyatçı-yazar Yavuz Ekim, "Ne demişti Prof. Baş: Atatürk vatandır! Atatürk devlettir! Atatürk millettir! Atatürk bu milletin inancıdır!."
04.11.2016 00:00:00
Atatürk'ün Hafızı ve Sancaktar Hayrettin dergâhının postnişini Rıfat Efendi'nin oğlu Emekli Binbaşı Hafız Yaşar Okur, "Atatürk ile On Beş Yıl Dini Hatıralar" adlı eserinde 1934 yılında İran Şahı'nın Türkiye ziyaretinden bahisle dikkat çeken bir anısını paylaşır: "Beylerbeyi Sarayı'nda Şehinşah Hazretleri'nin şerefine verilen ziyafette iki yüz kişi vardı. Atamın emirleriyle ben de bu ziyafette bulunmuştum. Riyaset?i Cumhur Orkestrası Heyeti marşlar terennüm ediyordu. Şehinşah Pehlevi Hazretleri, salonun ayrı yüksek bir locasında Atatürk'le beraber oturuyordu. Bir aralık Atatürk, seryaver bey vasıtasıyla beni huzurlarına çağırttı. Kemal?i tanzimle giderek Şehinşah Pehlevi Hazretleri'nin ellerini öptüğüm zaman Atatürk, 'Bu benim hafızımdır' diyerek müsaadeleriyle yanına oturttu. Biraz istirahat ettikten sonra Atatürk, Kerbela şehadetine ait bir mersiye okumamı söyledi. Emirleri üzerine Kâhyazâde Arif Bey'in yazdığı mersiyeyi okudum: Kurretü'l?ayn?ı Habib?i Kibriyasın ya Hüseyn/Nur?i çeşm?i Şah?ı Merdan Murtazasın ya Hüseyn." Bu mersiyesinin ardından Süleyman Çelebi'nin Mevlid?i Şerif'ini Hafız Yaşar Okur'a okutup, "Peygamberimiz bir, Kerbelâ acımız bir, Hüseynimiz bir" dedirten, Şii?Sünni kardeşliğini yaşatan adamın adıdır Mustafa Kemal!
İmam Hüseyin'e sevdalanana dinsiz denebilir mi?
Söyleyin Allah aşkına, Âşurâ'ya, Kerbelâ'ya ağlayan, İmam Hüseyin'e sevdalanan bir adama dinsiz denebilir mi? Hz. Peygamberin "Vatan sevgisi imandandır" sözünü açıklamaya kalksak ortaya şu üç söz çıkar: "Tam bağımsızlık, müdafa?i hukuk ve kuvva?yı milliye." Bu mübarek topraklarda bugün ezan okunuyorsa, al?bayrak dalgalanıyorsa, özgürce ve kardeşçe yaşanıyorsa; bizlere şu koskoca vatanı bırakan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e dinsiz denebilir mi?   Bugün Atatürk'e sahip çıkan, hakkını teslim eden, O'nun Ehl?i Beyt soyundan geldiğini, hafız?ı kelam ve cihad Müslümanı bir dindar olduğunu haykıran tek kişi Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızdır. Ne demişti: "Atatürk vatandır! Atatürk devlettir! Atatürk millettir! Atatürk bu milletin inancıdır!" İranlı bir şair der ki: "Allah bir ülkeye yardım etmek isterse, onun elinden tutmak isterse, başına Mustafa Kemal gibi lider getirir."       Yıl 1928. Aylardan Ocak. Yer Bursa'da Amerikan Kız Koleji. Madelet, Nemika ve Seniha Kamran adlı üç Türk kız çocuğunun misyonerlik yapan hocalarca Hıristiyan yapıldığını duyan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, "Ben bir Türk kızının tırnağını bu tür okulların topuna feda etmem!" diyerek koleji kapattırır. Anadolu'da misyonerliğe müsaade etmez! Şimdi söyleyin, Atatürk mü dinsiz?
Atatürk, İmam Ali soyundandır
Atatürk'ün annesi, İmam Ali soyundan gelen Nakipzâdelerden Molla Zübeyde Hanım Selanik'te Kur'an, namaz, mevlid gibi dinî bilgileri etrafındakilere öğreten çok okumuş bir muallime idi. Babası Ali Rıza Efendi, 12. İmam'ın sekizincisi İmam Ali Rıza'nın ismini taşıyordu. Mustafa Kemal, 7 yaşında Kur'an'ı hatmetmiş, 8 yaşında da hafız olmuştu. Dede tarafında tarikat şeyhleri, âlimler, şeyhülislamlar bulunan Atatürk'ün dedesi Seyyid Kızıl Deli Sultan, Balkanların Türkleşmesi ve İslamlaşmasında etkisi büyük bir Hak âşığıydı. İlköğrenimini gördüğü Şemsi Efendi Mektebi ve daha sonra devam ettiği Selanik Mülkiye İdadisi devrin şartları içinde ciddi dini bilgiler alan Atatürk, daha sonra girdiği Selanik Askeri Rüştiyesi'nde ve Manastır Askeri İdadisi'nde programlarında aynı ciddiyet ve seviyede din kültürü eğitimi almıştır. Selanik'te Mevlevi?Bektaşi tekkelerine giderek zikrullah halkalarına katılmıştır. Mustafa Kemal, bir Müslüman?Türk evlâdı olmaktan her zaman gurur duymuştur.  Hafız Zeki Çağlarman Atatürk'ün Kur'an okutulmasına verdiği önemle ilgili şunları söyler: "Atatürk'ün kızkardeşi Makbule Hanım'la uzun yıllar komşuluk yaptık. Her yıl Ramazan ayı yaklaşınca Atatürk kız kardeşine, 'Makbule, Ramazan geliyor, annemize hatim okutmayı ihmal etme' der ve hatim okuyacak hafıza hediye edilmek üzere bir zarf içerisinde para verirdi."
Onun verdiği iman mücadelesiydi
Yunan ve İngiliz istihbarat servislerine taşeronluk yapan sözde tarihçiler ipe sapa gelmez iftiralarla karalamaya çalıştıkları Atatürk'ten niçin bu kadar nefret ediyordu? 
Cevabı bizzat 27 Temmuz 1937'de T.B.M.M'de konuşan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten verelim: "Biz şimdiye kadar dinsiz ve İslamiyet'e lakayt olmakla itham edildik. Fakat bu ithamlara rağmen Peygamberin son arzusunu yani mukaddes toprakların İslâm hâkimiyetinde kalması için hemen bugün kanımızı dökmeye hazırız." Daha ne söylesin?
Atatürk, bir hilâl uğruna vatan mücadelesi vermişti, O bir hanedanı değil yüce Türk milletini kurtarmayı amaç edinmişti. "Allah nasip ederse mücadele sahasında birleşiriz. Cenab?ı Hak takdir etmişse ahirette kavuşuruz" diye Bandırma vapuruna binip milli mücadele için Samsun'a, Havza'ya, Amasya'ya, Hacıbektaş'a, Ankara'ya, Erzurum'a, Sivas'a gitti. Bu mücadele bir iman ve küfür savaşıydı. Mustafa Kemal ve arkadaşları Türk Milleti ile işgale karşı çıkarken bu vatanı savundu, bu uğurda büyük bedeller ödedi. Anadolu'yu elimizden almak isteyen haçlı ittifakına teşne olan; hoca kılıklı, hacı görünümlü yerli işbirlikçiler ise Kuvayı Milliye aleyhinde ölüm fetvaları yayınladı, hem de Yunan uçaklarından atılan broşürlerle. 
'Elhamdülillah hepimiz Müslüman'ız, hepimiz dindarız'
Tarih: 15 Mart 1923, Yer: Adana Türk Ocağı. Atatürk konuşuyor: "Bizi yanlış yola sevk eden habisler bilirsiniz ki ale'l?ekser din perdesine bürünmüşler, saf ve nezîh halkımızı hep şeriât sözleriyle aldata gelmişlerdir. Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz. Görürsünüz ki, milleti mahveden, esir eden, harap eden fenalıklar, hep din kisvesi altındaki küfür ve melanetten gelmiştir. Onlar her türlü hareketi dinle karıştırırlar. Hâlbuki Elhamdülillah hepimiz Müslüman'ız, hepimiz dindarız." 28 Nisan 1920'de Mustafa Kemal imzasıyla yayınlanan "TBMM'nin Memlekete Bildirisi" şu cümlelerle bitmektedir: "Ta ki, din son yurdunu yitirmesin, ta ki, milletimiz köle olmasın... Allah'ın lâneti düşmana yardım edenlerin üzerine olsun. Allah'ın yardımı ve tevfiki, milletimizi ve yurdumuzu kurtarmak için çalışanların üzerinden eksik olmasın." 1930 yılında Atatürk, Fevzi Çakmak'la birlikte trenle yurt gezisine çıkıyorlar. Kompartımanda ülke sorunlarını konuşurlarken bir milletvekili içeri girip, Atatürk'ün kulağına bir şeyler söylüyor. Atatürk'ün kaşları çatılıyor, Fevzi Paşa'ya dönerek, "Paşam, lütfen beni takip ediniz, arkadaşlar bir haber getirdi, inceleyelim" diyor.
 Diğer vagondaki kompartımanda yüksek rütbeli bir subayın kanepe üzerinde namaz kıldığını görüyorlar ve Atatürk, Mareşal'e diyor ki, "Paşam, bu adamın biraz evvel kulağıma gizli bir şeyler söylediğini gördünüz. Bu adam muhafız kıtasına mensup yüksek rütbeli bir subayın namaz kıldığını gammazladı. Bu adam namaz kılmayı kendi aklınca suç görüyor, durumu size göstermek için buraya kadar zahmet ettim." Atatürk ilk istasyonda milletvekilini trenden indiriyor ve gelecek dönem milletvekili seçilmesini engelliyor. Amerikalı gazeteci Shaw More, Mustafa Kemal Atatürk'le ilgili şu hatırasını aktarmaktadır: "Kurban Bayramı sabahı kalktığım zaman Ankara Camii'nin önünde sokakta namaz kılan 5.000 kişilik kalabalığı görünce makinemi alarak dışarıya fırladım. Ve şayan?ı dikkat resimler çektim. Başkumandan Mustafa Kemal o tarihi namazdan sonra halkın muazzam tezahüratı arasında Sakarya Harbine hareket etti."
Son İslam mücahidi Atatürk
Soralım o halde, 1937 yılında Filistin'e yönelik bir siyonist?haçlı Hıristiyan saldırısı olacağını haber alır almaz "Filistin'e el sürülmez" diye bir bildiri yayınlayarak Müslüman Filistinlilerin yanında olduğunu herkese gösteren İslam dünyasında "Son İslam Mücahidi", "İslam'ın Kılıcı" olarak tanınan Atatürk mü dinsiz?
"Cenab?ı Hakk'ın yardım ve desteği bizimledir" diye geldiği "Büyük Taarruz öncesi, "Ya Rabbi! Sen Türk ordusunu muzaffer et! Türklüğün ve Müslümanlığın, düşman ayakları altında, esaret zincirinde kalmasına müsaade etme! Rabbim, Yunanlıların kazandığını gösterme bana! Onlar kazanacaksa, şu gökkubbe benim başıma yıkılsın daha iyi!" diye yana yakıla dua eden Mustafa Kemal mi dinsiz?
Bir gece sofrada peygamberi küçültür şekilde konuşmalar yapanlara, elini masaya vurarak, "Kapatın bu bahsi, peygamberleri küçültmek isterseniz, kendiniz küçülürsünüz" diyen mi dinsiz? Çanakkale mahşerinden Bomba Sırtı olayını anlatırken gözleri yaşaran, "Türk milletinin bu yüksek imanı, Türk milletinin bu yüksek seciyesini görmeseydim, yaşamasaydım, onlara, 'ben size ölmeyi emrediyorum!' dediğim zaman, hiçbirisi kelime?i şehadet getirmeden koşmasaydı, onları öyle görmeseydim, istiklal harbine başlayamazdım" diyen Anafartalar kahramanı Atatürk mü dinsiz?
O gerçek bir Peygamber aşığı idi
"Yüzü nurânî, sözü ruhanî, rüşd?i rü'yette bedelsiz, sözünde sadık, hilmi mürüvvetçe başkalarına üstün olan Muhammed Mustafa, evvela bu hususi ve mümtaz vasıfları ile kabilesi içinde 'Muhammedü'l?emin' oldu. Ondan sonra ancak kırk yaşında nübüvvet ve kırk üç yaşında risâlet geldi. 
Fahr?i Âlem Efendimiz tehlikeler içinde, sonsuz mihnetler karşısında yirmi sene çalıştı ve İslâm dinini kurmaya ait peygamberlik vazifesini ifaya muvaffak olduktan sonra vâsıl?ı a'lây?ı illiyyin oldu" diyen Hz. Peygamber âşığı gerçek Müslüman?Türk evlâdı mı dinsiz?  Kurtuluş Savaşı sırasında Yunanlılar tarafından yakılıp yıkılan yüzlerce camiyi onartıp yeniden inşa ettiren, hatta Eskişehir Mihalıççık Camii'ni cebinden 5000 lira verip yeniden yaptıran mı dinsiz? Her yıl Çanakkale Şehitleri için Çanakkale Mehmet Çavuş Abidesi önünde, Ramazan aylarında Sultanahmet, Hacı Bayram ve Zincirlikuyu Camilerinde şehitlerin ruhuna, kendi ecdadının ruhuna hatm?i şerif okutturan mı dinsiz? 23 Nisan 1920'de Cuma günü Hacı Bayram Veli Camii'nde kılınan namazın ardından Büyük Millet Meclisi'ni, Kur'an?ı Kerim hatimleri, Buhari?i Şerif okumaları ile açtırtan Gazi Paşa mı dinsiz?  7 Şubat 1923 tarihinde öğle namazını cemaatle birlikte Balıkesir Zağnos Paşa Camii'nde kılan, şehitler için okunan mevlidden sonra minbere çıkan ilk ve tek cumhurbaşkanı olarak hutbe veren, İslam'ı ve onun temel kaynağı olan Kur'an?ı Kerim'i, sonra Peygamberimizin yaşayışı ve nasıl örnek alacağımızı, camilerin toplum hayatındaki işlevi, hutbelerin anlaşılır olması ile ilgili bilgiler veren Mustafa Kemal mi dinsiz? "Müslümanlıkta rahiplik yoktur, mukaddes mihrabı cehlin elinden alıp ehlinin eline vermek zamanı gelmiştir" diyen devlet ve millet adamı mı dinsiz? 623 senelik ulu çınarı kurutan, yıktıranlar Müslüman, yıkılmış harabeden Türkiye Cumhuriyeti'ni inşa edip bizi bağımsızlığımıza tekrar kavuşturan dinsiz! Parçalanmamız ve işgalin anlaşması Sevr'i kabul edenler Müslüman, Lozan'da "azınlıklar, gayrimüslimlerdir, Müslümanlar bu milletin tâ kendisidir" diyerek, Hacı Bektaş gönlüyle mayası atılan Türk Milleti tanımını İslam'la buluşturan, milleti birleştiren, kardeş eden dinsiz! El?insaf!
(devamı yarın?)
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
Altınok'u aklayıp Yavaş'ı suçlamaya kalkan yandaşa kapak
'Siz merak etmiyor musunuz?'
Soykırım 174 gündür sürüyor
Can kaybı 32 bin 552'ye yükseldi
Özgür Özel'den kurultay itirafı
'1 Nisan’dan sonraki sürece taliptik'
'Vatandaş' BTP'de karar kıldı
Darende'de bu gerçek oldu...
Yargıtay'da bilek güreşi sürüyor
9. turda da başkan seçilemedi
BDDK savcılığa yazı gönderdi
Seçil Erzan'ın telefonu incelenecek
Sevgi evinde şüpheli ölüm
Bebek yatağında ölü bulundu
'Rusya sadece Ruslarındır' akımına Putin'den tepki
'Ülkede 190 etnik grup var'
Saray'dan Mehmet Şimşek açıklaması
'İtibar etmeyiniz'
Terör saldırısında ölü sayısı arttı
Hayatını kaybedenler 143'e yükseldi
Bağımsız aday olan eski CHP'li başkana seslendi
'Son kez uyarıyorum!'
Kılıçdaroğlu sonunda patladı
'Bilal'e anlatır gibi son kez anlatıyorum'
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
Altınok'u aklayıp Yavaş'ı suçlamaya kalkan yandaşa kapak
'Siz merak etmiyor musunuz?'
Soykırım 174 gündür sürüyor
Can kaybı 32 bin 552'ye yükseldi
Özgür Özel'den kurultay itirafı
'1 Nisan’dan sonraki sürece taliptik'
'Vatandaş' BTP'de karar kıldı
Darende'de bu gerçek oldu...
Yargıtay'da bilek güreşi sürüyor
9. turda da başkan seçilemedi
BDDK savcılığa yazı gönderdi
Seçil Erzan'ın telefonu incelenecek
Sevgi evinde şüpheli ölüm
Bebek yatağında ölü bulundu
'Rusya sadece Ruslarındır' akımına Putin'den tepki
'Ülkede 190 etnik grup var'
Saray'dan Mehmet Şimşek açıklaması
'İtibar etmeyiniz'
Terör saldırısında ölü sayısı arttı
Hayatını kaybedenler 143'e yükseldi
Bağımsız aday olan eski CHP'li başkana seslendi
'Son kez uyarıyorum!'
Kılıçdaroğlu sonunda patladı
'Bilal'e anlatır gibi son kez anlatıyorum'

Okullar 1 Nisan'da tatil olacak mı?

31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri dolayısıyla okullar 1 Nisan 2024 Pazartesi günü tatil edildi
28.03.2024 15:32:00 / Güncelleme: 28.03.2024 15:37:04
AA
Okullar 1 Nisan'da tatil olacak mı?
Okullar 1 Nisan'da tatil olacak mı?

Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri dolayısıyla okullar 1 Nisan 2024 Pazartesi günü tatil edildi.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin imzasıyla illere gönderilen genelgede, eğitim kurumlarının, 31 Mart Pazar günü yapılacak Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nde, seçmenin oy kullanmasına imkan verecek şekilde hazırlanacağı belirtildi.

Genelgede, seçimlerin ardından Bakanlığa bağlı eğitim kurumlarının, eğitim-öğretime hazır hale getirilmesi amacıyla 1 Nisan 2024 Pazartesi gününün tatil edildiği bildirildi.

Öte yandan 1 Nisan günü yönetici ve öğretmenler, aylık karşılığı ders, varsa ek ders, ders niteliğinde yönetim, hazırlık ve planlama görevlerini yapmış sayılacak. 

Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde

Geçen yıl yaşanan müsilaj tehlikesiyle büyük bir mücadele gerçekleştirmek zorunda kalan Marmara Denizi, atıkların denize boşaltılması devam ettiği için bu yıl da ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkacak. Marmara şimdiden alarm vermeye başladı
28.03.2024 14:55:00 / Güncelleme: 28.03.2024 15:00:59
Ahmet Haydar Tarhanlı
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Müsilaj, kapalı denizlerde zaman zaman ortaya çıkan bir salgıdır. Fitoplankton adı verilen mikro alglerin aşırı çoğalması sonucu ortaya çıkar. Bu mukoza benzeri yapı, suyun içindeki mikroorganizmalar için uygun bir beslenme habitatı oluşturur ve zararlı canlılar da bu salgının üzerinde toplanır.

Denizin üstünde gördüğümüz beyaz, köpük benzeri yapı aslında "buzdağının görünen kısmıdır". Denizin altında ise bu salgı bir tül gibi uzanır.

Marmara Denizi, geçen yıl su yüzeyini ve derinlerini saran müsilajla boğuştu. Müsilajın yoğunluğu arttı ve çevresel kaygılara neden oldu. Bu sene de müsilaj tehlikesiin Marmara'yı tehdit edeceği ifade ediliyor.

Müsilajın temel sebebi, atıkların denize boşaltılması. Bu sebep temelden çözülmedikçe müsilaj sorunu artarak devam edecek.

Deniz biyoloğu Mert Gökalp, "Marmara Denizi feryat ediyor. Bu, Marmara Denizi'nin foseptik çukuru olabileceğinin bir sinyali" uyarısını yapıyor.

Profesör Mustafa Sarı, Marmara Denizi'ne arıtmadan atık boşaltımının acilen durması gerektiğini vurguluyor.

Hidrobiyolog Levent Artüz ise bu durumun bir zincir ve sonuç olduğunu ifade ediyor.

Gelecekte ne bekliyor?

Müsilajın yakın ve uzak gelecekte Marmara Denizi'ni, deniz canlılarını ve çevresinde yaşayan insanları nasıl etkileyeceği henüz net değil.

Ancak çözüm için atık yönetimi, arıtma tesislerinin etkin kullanımı ve bilinçli tüketim önemlidir.

Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılan başkanlık seçimlerinin dokuzuncu turunda da iki aday salt çoğunluğu sağlayamadı.
28.03.2024 11:15:00
İhlas Haber Ajansı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı
24 Mart 2020'de Yargıtay Başkanlığı görevine seçilen Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresi pazar günü itibarıyla dolmuştu.

Yüksek Mahkeme'nin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay'da sandık kuruldu ve pazartesi saat 08.00 itibarıyla Yargıtay üyeleri sandık başına gitti.

Seçimin ilk 8 turunda hiçbir aday, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamadı.

Bugün gerçekleştirilen dokuzuncu tur da sonuçlandı.

Dokuzuncu turda adaylardan Mehmet Akarca 119, Ömer Kerkez ise 138 oy aldı.

Oylamada 11 oy boş, 68 oy ise geçersiz sayıldı. İki aday da salt çoğunluğu bu turda da sağlayamadı.

Oylama onuncu tur ile devam edecek.

Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nden "Bakan Şimşek" açıklaması

Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, bazı sosyal medya hesaplarından paylaşılan, "Bakan Şimşek, '1,5 yıllık çok zor bir süreç bizi bekliyor' dedi" iddialarının gerçeği yansıtmadığını açıkladı.
28.03.2024 08:10:00
Haber Merkezi
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nden "Bakan Şimşek" açıklaması
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nden "Bakan Şimşek" açıklaması
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi X hesabından yaptığı paylaşımda bazı sosyal medya hesaplarından paylaşılan, "Bakan Şimşek, '1,5 yıllık çok zor bir süreç bizi bekliyor' dedi" iddialarının gerçeği yansıtmadığını açıkladı.


Açıklamada Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in güncel herhangi bir açıklamasında böyle bir ifade kullanmadığı ve "Bakan Şimşek'in açıklaması" iddiasıyla yapılan paylaşımların dezenformasyon olduğu kaydedildi.

DMM'den yapılan açıklamada , 'X platformunda bot hesaplar aracılığıyla dolaşıma sokulan bahse konu iddiaların hiçbir dayanağı bulunmamaktadır. Seçim öncesi kamuoyunda paniğe yol açmak saikiyle yürütülen bu tür dezenformasyon kampanyalarına itibar etmeyiniz' denildi.

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.