YENİ MESAJ/ÇANAKKALE

Yeni Mesaj gazetesinin Atatürk Vatandır Sempozyumları serisinin 23. durağı Çanakkale oldu. Çanakkale'de düzenlenen sempozyum saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı.

Daha sonra kendisi de bir Çanakkaleli olan kurra hafız Mustafa Yıldırım tüm şehitlerimiz için Kur'an-ı Kerim okudu. Sempozyum selamlama konuşmalarıyla devam etti.

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Çanakkale İl Başkanı Şahabettin Kısa, Yeni Mesaj gazetesi Genel Koordinatörü Sabri Terzi, Yeni Mesaj gazetesi imtiyaz sahibi Bilal Karamus ve BTP İzmir İl Başkanı Mehmet Dinç selamlama konuşması yapan isimlerdi.



İki oturum halinde yapılan sempozyumun ilk oturumuna Prof. Dr. Ömer Saraçoğlu başkanlık etti. Bu oturumda Emre Polat, Sabiha Karamustafa, Ahmet Hamdi Kepekçi, Sani Ak, Mehmet Emin Koç, Abdullah Terzi, Fuat Şengül, Murat Çabas, Ahmet Akyüz ve Selim Kotil konuştu.

İkinci oturum ise Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu başkanlığında yapıldı. Bu oturumda da Prof. Dr. Ömer Eyercioğlu, İbrahim Berk, Harun Kayacı, Asude Havuzlu, Hasan Hüseyin Tekin, Hasan Aydın ve Muharrem Bayraktar konuştu. Sempozyuma Çanakkale halkının ilgisi büyük oldu.

İmam Hatiplerden deist çıkıyor



Sempozyumun kapanış konuşmasını yapan Yeni Mesaj gazetesi Başyazarı Muharrem Bayraktar, "Atatürk savaşa giderken yanındaki askerler Kur'an okuyorlardı, Kelime-i Şehadet, tekbir getiriyorlardı. Şimdi bugünkü arkadaşlar ise Atatürk'e dinsiz diyerek geldiler, ama onların arka bahçe olarak kullandığı İmam Hatiplerden deist çıkıyor. Deistler bir yaratıcıya inanıyor ama peygambere, Kuran'a inanmıyorlar, ahirete inanmıyorlar vs. Bu tür bir inanç sahibine İslam'da dinsiz denir. İşte Atatürk'ün yanında savaşa giden askerlerin imanı ve bugün Atatürk'e sövenlerin arka bahçesindekilerin imanı" şeklinde konuştu.

Atatürk Avustralya'da serbest, Türkiye'de yasak!

Konuşmasında Çanakkale Zaferi kutlamalarına da dikkat çeken Bayraktar şunları söyledi: "Çanakkale Zaferinin yıl dönümlerinde Atatürksüz kutlama yapılır. Bu bizi üzen bir olaydır. Ama size bir olay anlatacağım. Bunu ilk kez benden duyacaksınız. Parlamentoda Çanakkale anma programı düzenlendi. Burada Atatürk resimleri dağıtılıyor, Atatürk sloganları atılıyor sonra bir de konuşma yapılıyor. Konuşmada bir parlamenter, 'Atatürk'ün sahip olduğu vizyonun Türkiye'nin kuruluşunda ne kadar büyük bir öneme sahip olduğunu çok iyi biliyoruz. Çanakkale kara ve deniz savaşlarının yıl dönümünü kutladığımız bugünlerde Türklerin ve Türkiye'nin bu büyük önderi Mustafa Kemal Atatürk'ü anıyoruz ve önünde saygıyla eğiliyoruz' dedi. Bu konuşmayla beraber böyle bir program yapıldı. Peki, bu hangi parlamentoda oldu? Avustralya parlamentosunda oldu. Bu konuşmayı yapan da Türkiye-Avustralya Dostluk Grubu başkanıydı. Kendisini tebrik ediyorum. Bizim 1916'da Çanakkale'den kovduğumuz Avustralya'nın parlamentosunda Atatürk resimleriyle Çanakkale anma programı yapılıyor ama kendi parlamentomuza Atatürk posteriyle giremiyoruz ve Atatürk ile Çanakkale'yi anamıyoruz. Yüzü kızarması gerekenlerin yüzü kızarsın."

'250 bin şehidi neden verdik?'



"Çanakkale'nin bir ruhu vardır. Biz Çanakkale'de 250 bin şehidi neden verdik" diye soran Muharrem Bayraktar şunları söyledi: "Bu toprakları kurtarmak için verdik. İyi de kardeşim, siz bu toprakların satılması için kanun çıkartıp bu toprakları yabancılara yani bizim Çanakkale'de yendiğimiz kefereye satıyorsanız, madenleri Çanakkale'de yendiğimiz kefereye satıyorsanız, kamu kuruluşlarını satıyorsanız Çanakkale Zaferi'ni niye kutluyorsunuz? Seyit Onbaşı'nın huzuruna ne yüzle geliyorsunuz? O'nun huzurunda ne yüzle ağlıyorsunuz? Nusret Mayın Gemisinin kaptanı Tophaneli İsmail Hakkı Bey'in yanına ne yüzle geliyorsunuz? Hiç mi yüzünüz kızarmayacak? 57. Alay Komutanı Hüseyin Avni Bey karargahına düşen bir bomba ile şehit oldu. Gelip onun yanında ne yüzle ağlayıp dua ediyorsunuz. O rahmetli komutan size, 'Ben bu toprakları size yabancılara satın diye mi savaştım' demeyecek mi? Türkiye'de yabancılara 5 milyon metrekare toprak satıldı. Çanakkale'de 151 bin 948 kilometrekare yabancılara toprak satılmış. Ey Çanakkaleliler bundan haberiniz var mı? İngilizler, Fransızlar Gelibolu'da, Ezine'de, Gökçeada'da toprak satın almışlar. Kardeşim o zaman bu Çanakkale Zaferi'nin ne anlamı var? Siz tütün yasasını çıkartıp tütünü yabancılara peşkeş çekiyorsanız, siz buğday kanunu çıkartıp buğdayı yabancılara peşkeş çekiyorsanız, siz şeker fabrikalarını satıp şeker üretimini durduruyorsanız Çanakkale'yi kutlamaya hakkınız da, yüzünüz de yoktur." "Bu ülkede Çanakkale'yi kutlamaya layık bir tek insan var o da; Prof. Dr. Haydar Baş'tır ve bir tek kadro var O'nun kadrosudur" diyen Muharrem Bayraktar konuşmasını kendi kaleme aldığı Çanakkale Şiiri ile noktaladı.