logo
25 NİSAN 2024

Avrupa'daki Türklere kurulan Diyalog tuzağı

Küresel bir proje olan ve "Medeniyetler İttifakı, Kültürlerarası Diyalog" gibi isimlerle de adlandırılan Dinlerarası Diyalog, Avrupa'daki tüm Müslümanları da, 5 milyonu aşan Türkleri de etki alanına aldı.
12.10.2016 00:00:00
Dr. Abdullah Terzi                   
Küresel bir proje olan ve "Medeniyetler İttifakı, Kültürlerarası Diyalog" gibi isimlerle de adlandırılan Dinlerarası Diyalog, Avrupa'daki tüm Müslümanları da, 5 milyonu aşan Türkleri de etki alanına aldı.
Bugüne kadar Avrupalıların yabancılara dönük "entegrasyon ve asimilasyon" politikalarına, bu denli etkin ve yaygın hizmet eden başka bir proje olmadı.
Hemen hemen her milletten toplulukları ve de Türkleri hedefe oturttular. Tespitlerimize göre;
1? Alman hükümetleri bu projelere destek verdi. (Prof. Dr. Udo Steinbach, Hamburg Şarkiyat Enstitüsü).
2? T.C. Hükümetleri bir döneme kadar, din ataşelerine "Aman Dinlerarası Diyaloğa dikkat" derken, AKP döneminde hükümet desteği açık ve net hale geldi. Özellikle FETÖ'cü ataşelerle?
3? Her cemaati ve derneği, bu projede kullandılar.
4? Milli Görüş, Diyanet (Türk İslam Birlikleri), İslâm Kültür Merkezleri (Süleymancılar), Adıyaman grubu ve diğer Nakşi gruplar, Nurcular ve özellikle F. Gülen grubu.
5? Tek karşı çıkan, teklif ve davetleri reddeden Prof. Dr. Haydar Baş ve kadrosu olmuştur.
Benzerlerini ülkemizde de gördüğümüz Dinlerarası Diyalog faaliyetlerine belgeleri ile örnekler vererek kimlerin işin içinde olduğunu da aydınlatalım:
Milli Görüşün 
Dinlerarası Diyalog faaliyetleri
1? Milli Görüş'ün bu tür faaliyetleri çok eskiye dayanır. Erbakan'ın hızlı dönemlerinde, Milli Görüş camilerine papazların heyetler halinde geldiğine çok şahitler vardır. (Yusuf Toraman?1970'li yıllar).
2? Milli Görüş'ün Almanca tanıtım broşüründe, "Milli Görüş nedir?" sorusuna Haç, Hilâl ve Siyon Yıldızı resimleri ile tanımlama getirilmiştir. Bu üçleme Dinlerarası Diyaloğun beynelmilel sembolüdür. Hz. İbrahim'de buluşmaya davet vardır, Hz. Muhammed (s.a.v) devre dışı bırakılmıştır.
3? 2016 Ramazanında Manheim Fatih Camii'nde Milli Görüş Teşkilatı İsrail Konsolosunu iftarda ağırladı. (Tam da İsrail ile hükümetin anlaşmaya varması arefesinde).
4? İGMG (İslâm Toplumu Milli Görüş) sitesinde (26 Kasım 2009) Milli Görüşün Dinlerarası Diyaloğa bakışı başlığında, Merkez Camii'nde, 'tek bir tanrıya iman ediyor olmanın manası mucibince' çok sayıda Müslümanın ve Hıristiyanın katıldığı bir program tertip edildi. Sitede "tanrının birliği iki dinin de ortak paydasını oluşturuyor" deniyor. İmam ve rahip, Kur'an'dan ve İncil'den alıntılarla bu fikri anlatıyorlar.
5? 2004 yılında Milli Görüş camilerinde asılı bir afişte, 26?29 Mayıs 2004'te Hannover'de düzenlenen İslâm haftasına davet var: "Ayrılıkları kaldıralım" sloganıyla Hz. Peygamberin Ravzası ile Donn Kilisesi arasında köprü kurulmuş ve hak ile bâtıl eşitlenmiştir. 
6? İGMG (Milli Görüş'ün) Berlin ve Stutgart teşkilatlarınca 2007 yılı takozlu Hicret takvimlerinde Kelime?i Şehadet'ten Muhammed Resûlullah kısmı çıkartılmıştır. Dinlerarası Diyalog, Muhammed Mustafasız bir inanç oluşturma çabasıdır. 
7? İsrail'den getirilen barış (!) mumu Manheim'de bir hafta kilisede, bir hafta havrada ziyarete açılmış, sonra Manheim Fatih Camii'nde papaz, haham, imam tarafından aynı mum yakılarak ziyaret edilmiştir. 
8? İGMG, camilere astığı afişlerle ve TV reklamları ile Avrupa'daki Müslümanları "Alman vatandaşı olmaya" çağırmıştır. Berlin'de RTE, "600.000 Türk'e alman vatandaşı olun" diye seslenmişti. Asimilasyon adımları yıllardır beraber atılıyor.
9? Kuzey Hollanda Milli Görüş Federasyonu, 2003 yılında, Mirac Kandilini papazlarla İncil müzesinde kutlamıştır. Bir önceki yıl da Mevlid Kandilinin Musa ve Harun kilisesinde kutlandığı ifade edilmiştir.
10? Bu belgelerin tamamı, sağlığında N. Erbakan'a bir heyet tarafından sunulmuş, tevhidi ve akaidimizi temelden tahrip eden Milli Görüş'ün bu faaliyetleri hakkında "5?6 dil bilen gençlerin işi" denilerek geçiştirilmeye çalışılmıştır. (Muharrem Bayraktar, "Erbakan'ın çizgisi ne idi?", 12.02.2015, Yeni Mesaj).
11? Entegrasyon ve asimilasyon projelerinin önemli bir ayağı da Almanca din dersleridir. Bu ihaleyi Berlin'de Milli Görüş almıştır. Peki, ne oluyor derseniz:
? Berlin'de Kütahyalı imam anlatıyor: "Derste 'Mü'minler kardeştir ve Allah katında din İslâm'dır' ayetlerini tahtaya yazıp çocuklara anlatıyordum. Alman müfettiş derse girdi, beni azarladı, ayrımcılık yapıyorsun dedi ve derslerden atıldım."
? Türk çocuklara, "sevdiğin bir şeyi yesen de orucun olur" öğretisi veriliyor derslerde.
? Domuz, kasaplık hayvan olarak tanıtılıyor.
Diyanet Teşkilatı'nın Dinlerarası Diyalog faaliyetleri
2000 öncesi yıllarda, yurtdışında din ataşelerine "aman dinlerarası diyaloğa dikkat" diyen anlayış, AKP ve FETÖ ile değişmiş, doludizgin Diyalog faaliyetleri başlatılmıştır. Örnekler:
1? Manheim Yavuz Selim Camii (diğer minareli camiler gibi) Diyalog merkezi oldu. Papaz heyetleri camiye, cami hocaları ise cemaatle kiliseye gitti. Kilise sıralarında oturmuş hacı amcaların fotoğrafları, cami duvarında panolara asıldı.
2? Diyalog tanıtım CD'si hazırlandı. Papazın duasına minberin kenarında oturan cemaat "amin" dedi. İmam ezan okudu. "Eşhedü enne Muhammeden Resûlullah" kısmını okumadı.
3? Minareli camiler Diyalog merkezidir. Roterdam'daki minareli Diyanet camiinde, Ramazan Bayramı günü, cemaat dolu iken, papaz minbere geçmiş ve konuşma yapmak istemiştir. (Hacı Adem'in canlı tanıklığı ile).
4) Berlin Şehitlik Camii'nde (minareli Diyanet camii), Diyalog Evi inşa edilmiş, gayrimüslimlerle ortak programlar icra edilmektedir.
2009 Noel programı Şehitlik Camii (DİTİB) katılımıyla, Hıristiyan dini ayini ve Kur'an meali ve selamlamalarla yapıldı. 
5? 2016 Ramazan ayı Kadir Gecesinde, Manheim Y. Selim (DİTİB) Camii'nde (minareli), papazlarla imamlar müşterek barış Duası programı yaptılar. 
6? Hanover'de 2004 yılında, Diyanet camiinde papaz vaaz kürsüsünde vaaz veriyor. (Türkiye Gazetesi?Avrupa Baskısı).
7? Dinlerarası Diyalog öyle prim yapıyordu ki, Hollanda'da bir Diyanet imamı, Ankara DİB'na yazdığı mektupta, görev yerinin değiştirilmemesini talep ederken, kiliseye gidip papazlarla Diyalog yaptığını bir üstünlük olarak anlatıyordu. 
8? İlginç bir durum da, yıllarca birbirine karşı ve mesafeli duran Milli Görüş ve Diyanet'in, AKP döneminde müşterek Dinlerarası Diyalog faaliyetlerini yapmasıdır. 14 Haziran 2015'te, Rot kasabasında, Waldorf Diyanet Camii, Waldorf Milli Görüş Camii, Kilise Çocuk Yuvası, Kızılhaç Sanletleon Rot Şubesi Evangelik Kiliseleri müştereken "öğlen ibadeti" yapmışlardır. Bu afiş, Manheim Diyanet Camii'nde ilan panosunda duyurulmuştur. Benzeri Papa'nın gelişinde Sultanahmet Camii'nde ortak ibadet?dua (Huzur Duruşu) olarak yapılmıştı.
9? DİB, "Diyalog Masası" oluşturmuş, Başkanlık düzeyinde Diyalog çalışmalarına katılmıştır. (M. Nuri Yılmaz, Ali Bardakoğlu, Mehmet Görmez).
FETÖ ve Dinlerarası Diyalog faaliyetleri
Vatikan'dan Diyalog misyonunu Papa'nın elini öperek alanların faaliyetlerine gelince?
1? FETÖ'cülerin fetvası: "Seni Alman komşun çağırıp yemekte domuz eti ikram ederse, yiyebilirsin. Çünkü komşuluk çok daha önemlidir." (Ercan?İngostad).
2? Zaman Gazetesinin Ramazan iftarına Manheim'da katılan Çaykaralı Mehmet Bey anlatıyor: "Diyalogcu hoca, '30?40 yıldır burada beraber yaşadığımız Almanlar, İtalyanlar, Fransızlar, Yunanlılar kardeşimizdir. Kızlarınızı onlarla evlendirebilirsiniz' deyince yemeği terk ettik." (Urfa'da da benzer tören yapılmıştı).
3? FETÖ Avrupa'daki faaliyetlerini cami ve mescit açmak yerine okul, kurs, etüd merkezi, okul derslerine yardım adı altında yaptı. Ailelere, iş adamlarına kolayca ulaştı.
İlginçtir ki, yabancılara okul açtırmayan Alman makamları, Berlin başta olmak üzere sadece onlara okul ve kurs ruhsatları verdi. Bazı kilise mensuplarının itirazına ise "susun, bunlar bizimle çalışıyor" dediler. Nasıl memnun olmasınlar ki, asimilasyonun kalbî, itikadi ve kültürel işgalini onlarla sağladılar.
Bu grubun özel imtiyazı vardı. Hatta pasaportlarına özel işaretler konduğu ve vizesiz Almanya'ya girip çıktıkları da biliniyor. 15 Temmuz sonrası, Stutgart vb. merkezlerdeki paralelci işadamlarına da Alman hükümetinin sahip çıktığı da medyada yer aldı.
4? Haham eli öpen Diyalogcu hacı? Almanya'dan hacca giden ve Arafat dönüşü Atatürk Hava Limanı'nda karşıdan iki hahamdan yaşlısının elini koşarak gidip öpen hacı (!), oradaki hacıların tepkisi üzerine, "O da İbrahimi'dir ve saygıya layıktır" dedi.
5? Yıllarca, Avrupa'daki Türk öğrencileri ve gençleri Türkiye seyahati diyerek, papaz ve hahamlarla, kilise ve havralarla buluşturdular. Çağlayan Dergisi bunun çok acılı bir haberini yaptı: "Tabuları yıkan seyahat"ten amaçları neydi:
? Papaza salih insan denmesi.
? Kilisenin duvarları Türk gencini ruhen etkilemiş.
? Hıristiyan talebelerle cennette bulaşmak üzere hediyeleşip ayrılmak.
? Yılda bir buluşup bir hafta ortak ibadet ve dua yapılması.
Süleymancılar da Diyalog'dan 
nasibini aldı
İslâm Kültür Merkezleri Birliği (Köln merkezli, çok sayıda şubesi var) tanıtıcı broşüründe aynen şöyle diyor: "Dinlerarası Diyaloğu merkezi ve mahalli sahada devam ettirmek birliğimizin temel hedeflerinden bir tanesidir? Huzur ve barış dolu bir dünya için, özellikle ilahi dinlerin diyaloğu elzem olduğu artık bilinen bir gerçektir? İKMB şubeleri hem ibadethane, hem de sosyal entegrasyon merkezi fonksiyonu taşıyan bir mahaldir."
Würzburg'taki camilerinin duvardaki panosuna Kur'an'ın yanına İncil'i de astılar. İtiraz eden cemaatten kişilere imam, "Alman makamlarından kontrole geldiklerini ve kıble tarafına asmadıkları için mahsur olmadığını" ifade etti.
? Adıyaman grubu olarak bilinen Nakşilerin camileri de Diyaloğun hem savunucusu hem de uygulayıcısı oldu. (İngostad, Uım).
? Cami?kilise diyaloğu, sadece papaz?imam arasında geçmiyor. İmam cemaate, "pastalar?börekler yapın kiliseden cemaat gelecek" diyor; kiliseye giderken de cemaatle beraber gidiyor. Ortak dua da ardından geliyor.
? FETÖ öncesi de, Said?i Nursi hareketinin, özellikle kitapları Alman matbaalarında kuşe kağıtlara basılarak dağıtıldığı bilinmektedir.
? Konrad Adenauer Stiftung (Alman Vakfı): Türk ve Alman yetkililerle, Diyanet ve ilahiyat çevrelerinde etkin Diyalog yapmaktadırlar.

Diyaloğa bulaşmamış tek lider ve kadro
Bu projeyi yürütenlerin ve onlara destek verenlerin vay haline?
Müslümanları din ile kandırarak "İslâm rıhtımından alıp, haçlı rıhtımına" taşıyorlar. Sayın Başbakan, Berlin'de "Alman vatandaşı olun" diye 600.000 Müslüman Türk'e seslenirken, kitlesel olarak bu dönüşümü ve değişimi hızlandırıyordu?
Alman makamları ise, İçişleri eski Bakanları Otto Şili'nin ifadesi ile "En iyi entegrasyon, asimilasyondur" prensibine sımsıkı bağlıdır. Açıktan ve gizliden Diyalogcular destekleniyor, önleri açılıyor, özel eğitim kurumları açmaları ?sadece onlara? sağlanıyor?
Öyle ki, 40?50 yılda Almanların devlet olarak uğraşıp da yapamadıklarını, Onlar 14 yılda AKP hükümetinin ortak programıyla yaptılar:
? Papazlar salih ilan edildi. Dualarına amin denildi.
? Kiliseler makbul ibadethane, gayrimüslimler cennetlik kabul edildi.
? Papaz, camiye gelip "ayin yapabilir" dedi ve vaiz kürsüsüne ve minbere çıkıp konuşabilir oldu.
? Müslüman kızlar, Hıristiyan erkeklerle evlenir oldu.
? Ortak dualara amin denilir oldu.
? Mirac Kandili kilisede kutlanır oldu.
Yani hem Hristiyan, hem Müslüman? Veya ha Hristiyan, ha Müslüman fark etmez, noktasına gelindi.
Sebep olanları, destek verenleri Yüce Allah'ın adaletine havale ediyoruz?
Dinlerarası Diyalog faaliyetlerinden vazgeçmedikten sonra FETÖ'ye hizmet sürüyor demektir.
Diyalog fitnesine bulaşmayan ve karşı duran, mücadele eden tek lider ve önder Prof. Dr. Haydar Baş Bey ve kadrosudur.
Bu noktada hükümetin, meşreplerin, cemaat ve grupların, ilahiyatçıların, siyasilerin, Diyanet Teşkilatı müntesiplerinin ve milletin sorumluluğu büyüktür.
Sayın Baş; 
? 1998 yılında Papa ziyareti öncesi F. Gülen'i, yazdığı mektupla açıkça uyardı.
? Partisini kurma aşamasında Sayın Erdoğan'ı ikaz etti.
? Gönderdiği heyetlerle dokümanlar eşliğinde tüm siyasileri, kanaat önderlerini, Diyanet ve ilahiyat camiasını uyardı.
? Kamuoyunu ve milleti, TV programları, sempozyum ve panellerle, her haftasonu 250 yerde icra edilen panellerle ikaz etti.
?  Ve sonunda "Millet kendini düzeltmelidir" diye ikazlarını sürdürdü. (Yeni Mesaj, 11.12.2013, Prof. Dr. Haydar Baş).
Son olarak şu Nebevi uyarılarla bitirelim:
Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyuruyor: "Şu bir gerçek ki, ümmetim adına korktuğum en önemli şey, dalalete sapmış ve saptıran yöneticiler ve önderlerdir."
"Ümmetimden bazı gruplar (Hak din olan İslâm'dan sapacak) müşriklere ve ehl?i kitaba iltihak edeceklerdir, onların dinine dahil olacaklardır. Ve fakat kendilerini Müslüman zannedeceklerdir." (Ebu Davud, Sünen, Fiten 1; İbn Mace, Sünen, Fiten 9).
Abdullah bin Ömer'e, en büyük fitneden sorulunca, "Bilmiyor musun, bu fitne, Müslümanların İslâm'ı ve Hz. Muhammed'i terk ederek müşriklerin; Hıristiyanların ve Yahudilerin dinlerine girmeleridir" dedi (Buhari, Kitabûl?Fiten, 92/7094).
(Bu metin, Dr. Abdullah Terzi'nin 9 Ekim'de gerçekleşen Dini ve Milli Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler Sempozyumu'ndaki sunumudur).
Beyaz Saray'dan Erdoğan ziyareti sorusuna yanıt
'Takvime alınmış bir program yok'
'Suça konu ihaleyi hatırlamıyorum'
'Siyasi yasak' davası ertelendi
'Herkes lütfen bu tavrımızı çok iyi bilsin'
CHP'de 'Saray' kavgası kızışıyor!
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
Beyaz Saray'dan Erdoğan ziyareti sorusuna yanıt
'Takvime alınmış bir program yok'
'Suça konu ihaleyi hatırlamıyorum'
'Siyasi yasak' davası ertelendi
'Herkes lütfen bu tavrımızı çok iyi bilsin'
CHP'de 'Saray' kavgası kızışıyor!
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı

Yargıtay Başkanlığı seçiminde 25. turda da sonuç çıkmadı

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılan başkanlık seçimlerinin 25. turunda da hiçbir aday salt çoğunluğu sağlayamadı.
25.04.2024 14:23:00
İhlas Haber Ajansı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde 25. turda da sonuç çıkmadı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde 25. turda da sonuç çıkmadı
Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçilen Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresi 24 Mart itibarıyla sona erdi.

Yüksek Mahkeme'nin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için yapılan seçimin ilk 24 turunda hiçbir adayın 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması nedeniyle bugün 25. tur oylaması yapıldı.

24. turda en fazla oyu alan 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez ve 3. Ceza Dairesi Başkanı Muhsin Şentürk'ün katılabildiği oylamada, Kerkez 136, Şentürk ise 131 oy aldı. Seçime katılım 322 olarak kayıtlara geçerken, 13 boş oy kullanıldı, 42 oy da geçersiz sayıldı.

Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçime 26. tur oylamayla devam edilecek. Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor.

Çorlu tren kazası duruşması başladı

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 25 kişinin hayatını kaybettiği tren kazasının duruşması başladı.
25.04.2024 10:49:00
İhlas Haber Ajansı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Çorlu tren kazası duruşması başladı
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 2018'de 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren kazasına ilişkin davanın duruşması başladı.

Kazada hayatını kaybeden vatandaşların yakınları şehirde yürüyüş yaparak duruşmanın görüleceği Çorlu Halk Eğitim Merkezindeki mahkeme salonuna giriş yaptı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'de duruşmayı takip ediyor.

Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı

Yargıtay’ın bozma kararı sonrası tekrar görülen terör örgütü DEAŞ’ın Ankara Garı önünde 10 Ekim 2015’te düzenlediği ve 101 kişinin öldüğü saldırıyla ilgili 10’u tutuklu 26 sanığın yargılandığı davada esas hakkındaki mütalaa açıklandı.
25.04.2024 09:41:00
İhlas Haber Ajansı
Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı
Gar katliamı davasında mütalaa açıklandı
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılırken, taraf avukatları salonda hazır bulundu.

Avukatlar, kovuşturmanın genişletilmesini ve terör saldırısından önce ihmali bulunan kamu görevlileri hakkındaki belgelerin mahkemece değerlendirilmesini talep etti.

Beyanların ardından esas hakkındaki görüşünü açıklayan savcı, sanık Erman Ekici'nin "anayasal düzeni ihlal" suçundan 1, "101 kişiyi kasten öldürme" suçundan da 101 kez olmak üzere toplam 102 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etti.

Ekici'nin 379 kişiyi kasten öldürmeye teşebbüs suçundan da 6 bin 822 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep eden savcı, diğer sanıklar Abdülmubtalip Demir, Talha Güneş, Metin Akaltın, Yakub Şahin, Hakan Şahin, Halil İbrahim Alçay, Resul Demir, Hacı Ali Durmaz ve Hüseyin Tunç için de "kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis talebinde bulundu.

Söz alan sanık Ekici, savunmasını hazırlamak için süre talep etti.

Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına hükmederek, duruşmayı 26 Haziran'a erteledi.

Grip vakaları arttı, servisler doldu

Trabzon'da havaların son günlerde bir sıcak bir serin seyretmesi ile birlikte gribal enfeksiyonların artış gösterdiği ve geçtiğimiz yıl Eylül ayından beri aktif olan grip salgının sürdüğü belirtildi.
25.04.2024 09:12:00
İhlas Haber Ajansı
Grip vakaları arttı, servisler doldu
Grip vakaları arttı, servisler doldu
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, 'Influenza salgını bir türlü bitmedi; Eylül ayında başlayan salgın halen devam etmekte' dedi.

Bugünlerde havaların değişkenlik göstermesi ile enfeksiyonların da arttırdığını kaydeden Yılmaz, 'Hava değişimleri zamanı enfeksiyonların en yoğun olduğu zamanlardır. Şu anda hava değişimi zamanı olduğu için enfeksiyon hastalıkları servisinde yer bulamıyoruz. Bu değişim ile birlikte her türlü enfeksiyon karşımıza çıkıyor. Influenza salgını bir türlü bitmedi; Eylül ayında başlayan salgın halen devam etmekte. Yazın inşallah olmayacağını düşünüyoruz. Koronavirüs kışın da vardı ancak Influenza'nın altında kaldı. Influenza daha ön planda karşımıza çıktı. Koronavirüs'ü yine göreceğiz ancak daha az karşılaşacağız diye düşünüyorum. Hijyen kurallarına uyulması gerekiyor, hasta olan kişi ile temasta bulunmamak gerekiyor, hasta olan kişinin maske kullanması gerekiyor. Artık dünya çok küçüldü seyahatlerin kolaylaşması ile birlikte. Hemen her yerde insan olabiliyor. Türkiye'den Çin'e giden de var, Çin'den Türkiye'ye gelenler de. Virüs çok kolaylıkla yayılabiliyor. Dünya genelinde değişik virüsler ile karşı karşıya kalınabiliyor ama toplum içinde belli bir bağışıklık oluştuğu için önceki kadar yayılmıyor, yayılanlar da o seviyede azalıyor ve kayboluyor' diye konuştu.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.