logo
19 MART 2024

BOP'a karşı Ehl-i Beyt kalesi

BOP'çu zihniyetin İslam dünyasını getirdiği vahim noktaya çeken hukukçu-yazar İbrahim Berk, "Haçlı saldırılarına göğsünü siper eden Hacı Bektaş gibi, bugün de modern haçlı seferlerine karşı Müslümanları Ehl-i Beyt nefesi ile tek yürek tek bilek yapacak lider Prof. Dr. Haydar Baş'tır" dedi
27.10.2016 00:00:00
Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) fitnesi uğruna İslam coğrafyasını işgale soyunan Amerika'yı, işgale yönlendiren motivasyonu iyi anlamamız gerekiyor.

John Duls'e göre Amerika, kuruluşundan beri iki "misyon" seçmiştir: Biri; Hıristiyanlığın yayılması, yani evanjelizm. İkincisi; Büyük Amerikan şirketlerinin dünyada serbestçe iş yapabilmeleri için önlerindeki ideolojik, hukuki ve fiili engellerin kaldırılması, yani liberalizm.
Bu iki inanç uğruna sürekli savaş hali ABD'yi besleyip büyütür.
Bu ikili enerji patlaması ile İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Batı'nın liderliğini İngilizlerden devralan ABD, 1989'da Komünizmin çökmesi ve SSCB'nin dağılması ile birlikte Amerikan yüzyılını ilan etmiştir.
Komünizmin çöküşünün ardından öyle bir mağrurlukla malul olmuştur ki, "küreselleşme" ve "tarihin sonu" tezini ortaya atarak; kapitalist-liberal Hıristiyan değerlerin küresel tek egemen gerçeğe dönüştüğünü iddia ederek karşısında hiçbir inancın, ideolojinin direnmeyeceğini ileri sürmüştür.
Ardından bu tezin önüne çıkacak direniş coğrafyalarını yok etmek için Yahudi Huntington'un başını çektiği "medeniyetler savaşı" tezi sahneye sürülerek, Batılı entelektüellerin ve karar vericilerin kafalarına İslam'a karşı Yahudi-Hıristiyan savaşı fikri telkin edilmiştir. Entelektüel zeminlerde "medeniyetler savaşı" diye süslenen düşünce esasında ABD derin devletine yön veren NEO-Conların Siyonist Yahudi ve Hıristiyanların "Kıyamet Savaşı" inancından başka bir şey değildir.
Ateş topuna dönüşen İslam âlemi
Bugün Irak'ı işgal ile başlayan ABD'nin BOP'u bu inanç çerçevesinde kıyametten önce Tanrı İsa'nın yeryüzüne inmeden önce Hıristiyanların Yahudilerle birlikte şeytan kabul ettikleri Müslümanları yok ederek yeryüzünde Siyon iktidarının kurulması ve İsa'nın yeniden gökyüzüne çekilmesi inancının bir yansımasıdır.
Bu ideolojilerle seferber edilen Batı kamuoyu, hatta Asya kamuoyu sayesinde, Amerika egemenliğinde yeni dünya düzeni kurmak için 1. Körfez Harekâtı başlamıştır.
Ancak ABD'nin bu oyununu fark eden Rusya, Çin ve Brezilya gibi ülkelerin direnişi karşısında savaş maliyetinin artacağını ve mağlubiyetin yaşanacağını gören ABD taktik değiştirerek yine bir başka Yahudi Bernard Levis ve Kissinger sahne alarak, "Bundan böyle savaş medeniyetler arasında değil, İslam medeniyetinin içinde olacaktır" tezini ortaya atarak, savaşı Müslümanların içine taşınmıştır ve ateş topunu Müslümanların kucağına bırakmıştır.
Böylece Batı, haçlı seferlerini İslam dünyasından devşirdiği İslam kostümlü kişilerle yaparak maliyetsiz haçlı seferleri başlatmıştır. Bu haçlı seferlerinin başarı ile yürütülebilmesi için Müslüman coğrafyada etnik-mezhebî temelde ayrılıklar; Şii-Sünni, laik-gelenekçi fay hatları beslenmiş, hatta silahlı çatışmalara dönüştürülmüştür. 
Bir Batılı istihbaratçının itirafı ile eşek arıları gibi sözde İslami terör örgütleri oluşturularak İslam'ın dirilişi ve direnişi Batı'nın kontrolünde bir sapkın terörle manipüle edilmiştir. Böylece terör Müslüman evlerine ateşler saçan, İslam dünyasının zenginliklerini Batıya açan anahtar gibi kullanılmıştır.
Bir yandan El-Kaide sanal terör örgütü ve 11 Eylül saldırıları ile Batı kamuoyu İslami terör öcüsü ile ürkütmüştür. Diğer yandan "Ilımlı İslam" ve "Dinlerarası Diyalog" tezi üretilerek Müslümanlar kırk katır veya kırk satır ikilemi içerisinde teslim alınmıştır.
Müslüman kisveli deccaller
Terörle mücadele adı altında Ilımlı İslam tezine mecbur ve mahkûm edilen iktidarlar BOP çerçevesinde haçlı seferlerinin gönüllü neferlerine dönüştürülmüştür.
Başta ülkemiz olmak üzere ABD güdümündeki idareciler, İsrail'e karşı Müslümanların son kalesi olan Hizbullah'a "Hizbu'ş-şeytan" derken,  Amerikan askerlerine "kahraman" diyecek kadar kıblesini şaşırmıştır.
Hizbullah'ı terör örgütü ilan edip, Suriye'yi düşman belleyip, "İsrail'e muhtacız" diyen BOP'çu zihniyetin bugün İslam dünyasını getirdiği yer ortadadır. 15 milyon vatanından sürgün, 2 milyona yakın ölü, yıkılan şehirler, yok edilen medeniyetler, yağmalanan zenginlikler.
Allah Resûlü bu savrulmayı asırlar öncesinden haber veriyor, "Biliniz ki Deccaller sizin aranızdan çıkacaktır. Hakkı bâtıl, bâtılı hak gösterecek idarecilerden sakının" diyerek bu Müslüman görünümlü haçlı savaşçılarına dikkat çekmiştir.
Yine, "Müslüman kisveli deccaller; Hıristiyan, Yahudi ve sair güçlerle işbirliği içinde Irak-Şam bölgesi ve çerçevesindeki samimi mü'minlere musallat olacaktır. Bunlar ümmetin hakkında korktuğum en büyük beladır. Bunlar, kendilerini sapmış ve idareleri altındakileri saptırmış yöneticilerdir. Can kulağımızla dinleyiniz, duydunuz mu; benden sonra yalan ve zulüm ehli iradeciler türeyecek; kim onların huzuruna varır, onların yalanlarını onaylar ve bâtıllarına destek çıkarsa ben onlardan değilim, onlar da benden değil." (Buhari).
'Hz. Ali yüzlü önderler gerek'
Hiç şüpheniz olmasın ki başta Amerika ve İsrail olmak üzere, Yahudi-Hıristiyan istihbarat mahfillerinde dizayn edilen sözde İslami terör de, sözde Ilımlı İslam da bu Peygamberî ikaz ile işaret edilen deccal faaliyetleridir.
Bugün İslam dünyası, Batı başkentlerinde gizlice üretilen sözde İslami terör ve ona karşı mücadele bahanesi ile Batı ile açık işbirliği halindeki sözde Ilımlı İslamcıların makasa alması ile can çekişirken, aynı oyunun 15 Temmuz gecesinde ülkemizde de oynandığını gördük.
Batı'ya uşak olan güçlere karşı Batı'ya köle olanların verdiği mücadele ancak haçlı Batı'nın ekmeğine yağ sürebilir. 15 Temmuz gecesi bu hakikatin gözümüz önünde ispatından başka bir şey değildir.
BOP fitnesi artık ülkemizi de sarıp sarmalamış ateş topu gibi ocaklarımızı yakmaya başlamıştır. Bu fitneden korunmak için; bir başında evanjelik yılanlar, diğer başında liberal yalanlar bulunan bâtıl ve Batılı canavarı yok edecek Zülfikar gerek.
İşte bu deccallerin tuzağını boşa çıkaracak olan tevhidin merkezi Ehl-i Beyt anlayışı ve liberal soyguna dur diyecek Milli Ekonomi Modeli'dir.
Bugün ateşe koşan kelebekler gibi cahiliyle geleneklerine koşan ümmeti adalet ve ilim Zülfikar'ı ile doğrultan Hz. Ali yüzlü önderler gerek.
Batı'nın kışkırtmasıyla yeniden mezhep savaşlarına koşan ümmeti bu kör kuyudan çıkaracak olan Hz. Ali yürekli lider Prof. Dr. Haydar Baş'tır.
Bâtılın karşısında canıyla Hakkın şahidi ve şehidi olan Hz. Hüseyin gibi bâtıl ve batmış deccallerin karşısına dikilecek Hz. Hüseyin yürekli lider Prof. Dr. Haydar Baş'tır.
Müslümanları kardeş yapacak lider Prof. Dr. Haydar Baş'tır
Peygamber torunlarını çöllerde susuz bırakıp katlettikten sonra başlarını bir kaba koyup şehir şehir dolaştıracak kadar vahşete boğulmuş sözde Müslümanların kalbinde yeniden iman yeşertmek için bir ömür secdeden kalkmayacak İmam Seccad gibi; bugün İslam ümmetini boğazlamayı cihad zanneden Müslümanları kardeş yapmak için secdeye duran lider Prof. Dr. Haydar Baş'tır.
İslam'ı sapık inançlardan, felsefelerden, spekülasyonlardan arındırmak için İslam'ın ilk üniversitesini kurup İmam Azam'lar yetiştiren İmam Ca'fer gibi; insanlığı modern sapık ideolojilerden, fikirlerden, mezhep taassubundan kurtaracak çağın İmam Azam'larını yetiştirecek olan Prof. Dr. Haydar Baş'tır.
Haçlı saldırılarına, barbar saldırılarına karşı göğsünü siper eden Hacı Bektaş gibi bugün de modern haçlı seferlerine ve kirli tuzaklarına karşı Müslümanları yeniden Ehl-i Beyt nefesi ile tek yürek tek bilek yapacak lider Prof. Dr. Haydar Baş'tır.
Batı'nın barbar saldırıları karşısında yerlerde sürünen Anadolu Müslümanlarını ayağa kaldıran Mustafa Kemal Atatürk gibi, milletimizi düştüğü derin BOP çukurundan çıkarıp kâinat devleti yapacak lider Prof. Dr. Haydar Baştır.
 
(Bu metin, hukukçu-yazar İbrahim Berk'in, Milli ve Dini Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler Sempozyumu'nda yaptığı konuşmadan alınmıştır).
AB'den fanatik Yahudilere yaptırım kararı
İsrailli bakandan 'genişletme' çağrısı
'Açılış' adı altındaki mitingler Meclis gündeminde
Maliyeti ne kadar?
Geçen hafta alan kaybetti
Bitcoin'de sert düşüş başladı
Davul çalan kendini başka ilçede buluyor
Bu mahallede yüz yıllardır davul çalınmıyor
Yüklü miktarda para ve külçe altınla yakalandı
FETÖ'den aranıyordu
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
İsrail'den Refah'ta yeni katliam
En az 14 Filistinli öldürüldü
Rize'de il müdürünü görevden aldı
Erdoğan'dan yeni atamalar
AB'den fanatik Yahudilere yaptırım kararı
İsrailli bakandan 'genişletme' çağrısı
'Açılış' adı altındaki mitingler Meclis gündeminde
Maliyeti ne kadar?
Geçen hafta alan kaybetti
Bitcoin'de sert düşüş başladı
Davul çalan kendini başka ilçede buluyor
Bu mahallede yüz yıllardır davul çalınmıyor
Yüklü miktarda para ve külçe altınla yakalandı
FETÖ'den aranıyordu
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
İsrail'den Refah'ta yeni katliam
En az 14 Filistinli öldürüldü
Rize'de il müdürünü görevden aldı
Erdoğan'dan yeni atamalar

MİT'ten terör örgütü PKK/KCK'ya nokta operasyon

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), terör örgütü PKK/KCK'nın sözde "gençlik topluluğu kadın genel sorumlusu" Rojda Bilen'i Irak'ın kuzeyindeki Süleymaniye'de etkisiz hale getirdi

19.03.2024 12:28:00 / Güncelleme: 19.03.2024 12:32:10
AA
MİT'ten terör örgütü PKK/KCK'ya nokta operasyon
MİT'ten terör örgütü PKK/KCK'ya nokta operasyon

Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgiye göre MİT, "Bişeng Brüsk" kod adlı Bilen'in Süleymaniye kırsalındaki Pencevin ilçesinde bulunduğunu tespit etti.

Terörist Bilen, MİT'in operasyonuyla Süleymaniye'de etkisiz hale getirildi.

Örgüte 2011'de yılında katılan Bilen'in, Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesince "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan arandığı ve İçişleri Bakanlığı "terör arananlar" listesinde mavi kategoride yer aldığı bildirildi. 

FETÖ firarisi Bekir Boydak, yüklü miktarda para ve külçe altınlarla İstanbul'da yakalandı

Fetullahçı Terör Örgütü Paralel Devlet Yapılanmasına (FETÖ/PDY) yönelik yürütülen soruşturma çerçevesinde, kayyum atanan Boydak Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi firari Bekir Boydak, İstanbul'da düzenlenen operasyonla yakalandı.
19.03.2024 10:25:00
İhlas Haber Ajansı
FETÖ firarisi Bekir Boydak, yüklü miktarda para ve külçe altınlarla İstanbul'da yakalandı
FETÖ firarisi Bekir Boydak, yüklü miktarda para ve külçe altınlarla İstanbul'da yakalandı

Edinilen bilgilere göre, FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütünün eylem ve faaliyetlerinin deşifre edilmesine yönelik İstanbul İstihbarat Şube Müdürlüğü ve TEM ekiplerince yapılan ortak operasyonda, hakkında Kayseri Ağır Ceza İlamat Masası'nca 7 yıl 6 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan örgüt üyesi Bekir Boydak'ın İstanbul'da saklandığı bilgisine ulaşıldı.

Kayyum atanan Boydak Şirketler Grubunun Yönetim Kurulu üyesi Boydak'ın, Çekmeköy ilçesinde bulunan saklanabileceği bazı adresler takibe alındı. Belirlenen adreslere yönelik sabaha karşı saat 06.00 sıralarında eş zamanlı operasyon gerçekleştirildi. Baskınlarda örgütü üyeliğinden 'firari' olarak aranan Bekir Boydak, yüklü miktarda para, külçe altın ve takılarla birlikte yakalanarak gözaltına alındı.

Hakkında Kayseri Ağır Ceza İlamat Masası'nca 7 yıl 6 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan örgüt üyesi, İstanbul Terörle Mücadele Şubesine götürüldü. Boydak'ın, FETÖ/PDY'nin mali ayağını şekillendiren yapıda yer aldığı ileri sürülüyor.

"Para sayma" soruşturmasında avukat Gökhan Taşkapan'ın ifadesi: Fazla para istenmesinin önüne Kaftancıoğlu geçti

CHP İstanbul İl Başkanlığında çekildiği öne sürülen para sayma görüntülerine ilişkin soruşturmada, avukat Gökhan Taşkapan'ın "beyan sahibi" sıfatıyla verdiği ifadeye ulaşıldı.
19.03.2024 08:05:00
Anadolu Ajansı
"Para sayma" soruşturmasında avukat Gökhan Taşkapan'ın ifadesi: Fazla para istenmesinin önüne Kaftancıoğlu geçti
"Para sayma" soruşturmasında avukat Gökhan Taşkapan'ın ifadesi: Fazla para istenmesinin önüne Kaftancıoğlu geçti

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, CHP İl Başkanlığında çekildiği iddia edilen ve sosyal medyada paylaşılan para sayma görüntüleriyle ilgili başlatılan soruşturma devam ediyor.

Soruşturma kapsamında avukat Gökhan Taşkapan'ın savcılıkta kendi rızasıyla "beyan sahibi" sıfatıyla verdiği ifadesine ulaşıldı.

Taşkapan ifadesinde, şu anda CHP İstanbul İl Binası olarak kullanılan yerin 2019'da müvekkili Ali Rıza Braka'ya ait olduğunu, bir emlakçı aracılığıyla CHP'nin kendilerine teklifte bulunduğunu söyledi.

Görüşmelerde son fiyat olarak CHP'ye 43 milyon lira bildirildiğini, ancak 41 milyon liraya anlaşıldığını ifade eden Taşkapan, aradaki 2 milyon lira farkın nasıl ortaya çıktığına ilişkin şunları kaydetti:

"CHP tarafı taşınmazları satın alırken Gül İnşaat sahibi Metin Gül'ün binanın alınmasına 2 milyon lira yardım etmesini istedi, bu nedenle birçok kez Metin Gül'ün de bulunduğu toplantılar gerçekleştirdik. Metin Gül bana, kendisinin Büyükçekmece ve Sarıyer'de çok fazla yatırımı olduğunu, CHP'den Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ve dosyada ismi bulunan Fatih Keleş'in arada bulunan 2 milyon lirayı kendisinden istediklerini, bu parayı vermezse bu kişilerin yatırımlarını durduracaklarını söylediklerini, Fatih Keleş'in Ekrem İmamoğlu'na yakın olması nedeniyle bu durumdan korktuğunu ve mecburen parayı ödemek zorunda olduğunu söyledi. Bu nedenle bize, 'Bu 2 milyon liranın 1 milyon lirası sizden olsun, geri kalan 1 milyon lirayı da ben ayrıca size elden vereceğim.' dedi. 11 Aralık 2019'da tapu devrinin yapıldığı gün çalışanı aracılığıyla elden teslim etti. Biz de kendisi zor durumda kalmasın diye bedeli 41 milyon lira olarak güncelledik.''

Taşkapan, taşınmazın resmi alım bedelinin 24 milyon 360 bin lira olarak kararlaştırıldığını, kalan rakamı ise CHP'nin haricen ödemesinin istenmesi üzerine bu konuda mutabık kalındığını anlatarak, bu işlemler sırasında CHP yetkilisi olduğunu öğrendikleri bir kişinin kendilerinden 2 milyon lira istediğini, bu kişiyi de Canan Kaftancıoğlu'nun tanıdığını ve bilgi sahibi olduğunu düşündüğünü belirtti.

Durumu Kaftancıoğlu'na iletmesi üzerine fazla para alınmasının önüne geçildiğini kaydeden Taşkapan, 10 Aralık 2019'da CHP'li yöneticilerin ısrarı sonucu ödemenin kendi ofisinde yapıldığını anlattı.

"Satın alma sürecini Canan Kaftancıoğlu başlattı, Fatih Keleş ve Tuncay Yılmaz yönetti"

Taşkapan beyanlarında, satın alma sürecini Kaftancıoğlu'nun başlattığını ancak ilerleyen süreçte el çektirildiğini düşündüğünü ve sürecin devamını Fatih Keleş ile ismini basından öğrendiği Tuncay Yılmaz'ın yönettiğini söyledi.

Odadaki kamera kaydının gizli yapılmadığını, bu durumu oradaki yöneticilerin de bildiğini dile getiren Taşkapan, oradakilerden birinin, "Hatta bunların kaydı yapılırsa bir kaydının tarafımıza verilmesi ve ödemenin kayıt altına alınmış olması, ayrıca bunun başkana sunulması iyi olacaktır." demesi üzerine kamera kayıtlarının tamamının Tuncay Yılmaz'a verildiğini söyledi.

Taşkapan, ifadesini şöyle sürdürdü:

"İfadelerde Fatih Keleş'in tek parça halinde ve Tuncay Yılmaz ile birlikte para getirdiği belirtilmektedir. Halbuki Keleş öğlen 12.30 gibi, Yılmaz ise 14.30 gibi ofisime gelmiştir. Ve ofise çeşitli yerlerden farklı miktarlarda yaklaşık 3 saat boyunca para getirilmiştir. En son bilirkişi raporunda da Tuncay Yılmaz'ın elinde bulunan avro ve dolarlar kendisi tarafından bizzat getirilmiştir. Orada sayılan dolar ve avrolar liraya çevrilerek hesaplanmış ve toplamda 15 milyon 510 bin lira olarak satıcı Ali Rıza Braka'ya elden teslim edilmiştir. Ayrıca kapalı halde iki çanta daha getirildi ancak bu çantalar açılmadı. Bu nedenle içinde para olup olmadığını bilmiyorum."

Taşkapan, ofise gelen giden paraları Keleş'in not aldığını, bu sırada bir kişinin daha içinde 1 milyon lira olan çantayla geldiğini ifade ederek, "Bunun İBB'den gönderildiğini ve ihaleyi verecekleri kişinin ayarladığını söyledi. Gelen giden tüm para notları en son Tuncay Yılmaz'a teslim edildi." dedi.

Sarıyer Tapu Müdürlüğünde 11 Aralık 2019'da satış işlemleri için buluştuklarını, saat 12.00'den önce, Gül ile anlaştıkları gibi çalışanı aracılığıyla kayıt dışı olarak 1 milyon liranın Braka'ya elden teslim edildiğini, yine aynı gün Keleş tarafından 490 bin liranın da verildiğini aktaran Taşkapan, elden teslim edilen haricen paranın toplam 17 milyon lira olduğunu beyan etti.

Soruşturma

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, bazı sosyal medya hesaplarında, "Fatih Keleş'in CHP İstanbul İl Başkanlığında para destelerini sayarken çekilen görüntüleri ortaya çıktı." notuyla paylaşılan görüntülere ilişkin maddi gerçeğin ortaya çıkarılması, suç ve suç unsuru bulunup bulunmadığının tespit edilmesi amacıyla resen soruşturma başlatmıştı.

Soruşturma kapsamında İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş, eski CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas ve eski CHP İstanbul İl Başkanlığı Basın Danışmanı Can Poyraz'ın şüpheli olarak savcılıkça ifadesi alınmıştı.

Keleş, "Parayı avukatlık ofisinde CHP İstanbul il binasını satan Ali Rıza Braka teslim aldı." şeklinde ifade vermişti.

Soruşturma kapsamında, Braka ve İmamoğlu İnşaat Şirketi'nin Genel Müdürü Tuncay Yılmaz'ın da "şüpheli" olarak ifadesi alınmıştı.

Şüpheli Ali Rıza Braka'nın savcılıkta, "CHP adına süreci o tarihte İl Başkanı olan Canan Kaftancıoğlu yürütüyordu. Kendisiyle 6 Kasım 2019'da Beyoğlu 3. Noterliğinde satış sözleşmesi imzaladık." şeklindeki ifadesiyle isminden söz ettiği Kaftancıoğlu'nun "şüpheli" olarak ifadeye çağırıldığı öğrenilmişti. 

Erdoğan'dan yeni görevden alma ve atamalar

Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan atamalar hakkındaki kararlar Resmi Gazete'de yayımlandı.
19.03.2024 07:28:00 / Güncelleme: 19.03.2024 07:39:52
İhlas Haber Ajansı
Erdoğan'dan yeni görevden alma ve atamalar
Erdoğan'dan yeni görevden alma ve atamalar
Resmi Gazete'de yayımlanan karar ile birlikte, Devlet Arşivleri Başkanlığında açık bulunan Başkan Yardımcılığına Murat Yıldız, Milli Saraylar İdaresi Başkanlığında açık bulunan Başkan Yardımcılığında ise Abdülhamit Tüfekçioğlu atandı.

Milli Eğitim Bakanlığı Rize İl Milli Eğitim Müdürü Engin Emen görevden alınırken yerine ise Yusuf Tüfekçi getirildi.

Atamalar, 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 2 ve 3'üncü maddeleri gereğince gerçekleştirildi.

Sağlık Bakanlığında ise Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğüne Şali Yıldırım, Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğüne ise Rıza Uçan 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 2, 3 ve 4'üncü maddeleri gereğince atandı.

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.