Brexit düellosu
Brexit sonrası 65 milyon vatandaşını kaybedecek olan Avrupa Birliği'nin yanı sıra Birleşik Krallık da sancılı bir sürece girerken, Brexit'in ekonomik ve siyasi sorunlara neden olacağı öngörülüyor. 2017 sonu itibarıyla Brexit'in Almanya'ya faturası 45 milyar euroyu bulabilecek.
03.04.2017 00:00:00
Birleşik Krallık'ın Avrupa Birliği'nden (AB) ayrılması (Brexit), AB'nin "bölünmez birlik" tabusunu yıkarken, bunun iki taraf için de olumsuz siyasi ve ekonomik sonuçlar ile gerginliklere yol açması bekleniyor. Birleşik Krallık seçmenleri, Haziran 2016'daki referandumda 44 yıldır üye oldukları AB'yi terk etme lehine oy kullandı.
İngiltere Başbakanı Theresa May'in ülkesinin AB'den çıkışını tetikleyen resmi mektubu 29 Mart'ta Brüksel'e iletmesiyle 2 yıl sürmesi öngörülen Brexit süreci de resmen başlamış oldu. Söz konusu adımın ekonomik sonuçları hala tam olarak öngörülemese de iki taraf için kayıpla sonuçlanacağına kesin gözüyle bakılıyor.
Sürecin hemen başında tartışmalar yaşanmaya başladı. İngiltere Başbakanı May, süreci başlatan mektubunda, AB ile Birleşik Krallık arasındaki müzakerelerde kapsamlı bir anlaşmaya ulaşılamaması durumunda Avrupa ile güvenlik konusundaki iş birliğinin zayıflayacağı uyarısında bulunurken, bazı AB yetkilileri May'in mektupta yer verdiği ifadeleri tehdit olarak değerlendirerek eleştirmişti. Brexit kararı nedeniyle Birleşik Krallık ile AB arasındaki ticari ilişkilerin de yeniden müzakere edilmesi gerekecek.
Birleşik Krallık, AB ile ayrılık koşulları ile eş zamanlı olarak kapsamlı bir serbest ticaret anlaşmasını da müzakere etmek istiyor ancak başta Almanya olmak üzere bazı AB üyeleri buna karşı çıkıyor.
Fransa ve Almanya'nın yanında Birleşik Krallık, en büyük 3 AB ekonomisinden biri konumunda. AB'de geçen yıl Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'nın (GSYH) yüzde 16'sını temsil eden Birleşik Krallık, AB ile yüksek hacimli dış ticarete de sahip. Birleşik Krallık'ın dış ticareti, AB içindeki ithalat ve ihracata diğer birlik üyelerine göre biraz daha az bağımlı. 2015'te ithal edilen tüm malların yüzde 54'ü AB ülkelerinden gelirken, Birleşik Krallık'ın ihracatının yüzde 44'ü de yine AB içindeki ülkelere gönderildi.
Sırda 3 ülke daha var!
Frankfurt merkezli Sentix'in, şubat ayı Euro Bölgesi Dağılma Endeksi (EBI) anketinin sonuçlarına göre, AB'de ortak para birimi olarak euroyu kullanan Euro Bölgesi'nin dağılma riski Brexit'in gündeme geldiği dönemdeki seviyeye çıkarken, bölgeden ayrılması en muhtemel ülkeler İtalya, Fransa ve Yunanistan olarak belirlendi.
Brexit'i para birliğinin uzun dönemli olarak ayakta kalabilmesi için gerekli olan derin siyasi entegrasyonun "tabutuna çakılan çivi" olarak değerlendiren bazı uzmanlar, Brexit'in ardından hükümetlerin, devlet borçları krizini daha fazla entegrasyon yoluyla çözmeye daha az istekli olabileceği uyarısında bulunuyor.
Brexit'in Almanya faturası 45 milyar euro
Brexit konusu, diğer AB ülkeleri ve küresel piyasaları da yakından ilgilendiriyor. Özellikle Birleşik Krallık ile ekonomik ve siyasi üst düzey ilişkilere sahip Avrupa'nın lokomotif ülkesi Almanya'nın, Brexit'ten ne düzeyde etkileneceği Alman ekonomik kuruluşları ve siyasilerin gündemini meşgul etmeye devam ediyor.
Yüksek teknolojili makineler ve otomobiller gibi dönemsel malların ihracatı konusunda uzmanlaşan Almanya, AB'de Brexit'ten en çok etkilenecek ülkelerden biri olarak görülüyor. Alman iş dünyası ve ekonomi çevrelerinde, potansiyel bir Brexit çalkantısının, Almanya'nın kısa vadeli yatırım ve ihracat görünümünü de olumsuz etkileyebileceği konuşuluyor.
Ayrıca, ülke ekonomisinin orta ve uzun vadeli büyüme dinamiklerinin de bu durumdan etkilenebileceği uzmanlar tarafından dile getiriliyor. Merkezi Frankfurt'ta bulunan DZ Bank'ın çalışmasında, Birleşik Krallık'ın AB'den ayrılmasının, Almanya'nın ihracatını etkileyebileceği için 2017 sonu itibarıyla ülkeye 45 milyar euroya mal olabileceği belirtildi.
İngiltere Başbakanı Theresa May'in ülkesinin AB'den çıkışını tetikleyen resmi mektubu 29 Mart'ta Brüksel'e iletmesiyle 2 yıl sürmesi öngörülen Brexit süreci de resmen başlamış oldu. Söz konusu adımın ekonomik sonuçları hala tam olarak öngörülemese de iki taraf için kayıpla sonuçlanacağına kesin gözüyle bakılıyor.
Sürecin hemen başında tartışmalar yaşanmaya başladı. İngiltere Başbakanı May, süreci başlatan mektubunda, AB ile Birleşik Krallık arasındaki müzakerelerde kapsamlı bir anlaşmaya ulaşılamaması durumunda Avrupa ile güvenlik konusundaki iş birliğinin zayıflayacağı uyarısında bulunurken, bazı AB yetkilileri May'in mektupta yer verdiği ifadeleri tehdit olarak değerlendirerek eleştirmişti. Brexit kararı nedeniyle Birleşik Krallık ile AB arasındaki ticari ilişkilerin de yeniden müzakere edilmesi gerekecek.
Birleşik Krallık, AB ile ayrılık koşulları ile eş zamanlı olarak kapsamlı bir serbest ticaret anlaşmasını da müzakere etmek istiyor ancak başta Almanya olmak üzere bazı AB üyeleri buna karşı çıkıyor.
Fransa ve Almanya'nın yanında Birleşik Krallık, en büyük 3 AB ekonomisinden biri konumunda. AB'de geçen yıl Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'nın (GSYH) yüzde 16'sını temsil eden Birleşik Krallık, AB ile yüksek hacimli dış ticarete de sahip. Birleşik Krallık'ın dış ticareti, AB içindeki ithalat ve ihracata diğer birlik üyelerine göre biraz daha az bağımlı. 2015'te ithal edilen tüm malların yüzde 54'ü AB ülkelerinden gelirken, Birleşik Krallık'ın ihracatının yüzde 44'ü de yine AB içindeki ülkelere gönderildi.
Sırda 3 ülke daha var!
Frankfurt merkezli Sentix'in, şubat ayı Euro Bölgesi Dağılma Endeksi (EBI) anketinin sonuçlarına göre, AB'de ortak para birimi olarak euroyu kullanan Euro Bölgesi'nin dağılma riski Brexit'in gündeme geldiği dönemdeki seviyeye çıkarken, bölgeden ayrılması en muhtemel ülkeler İtalya, Fransa ve Yunanistan olarak belirlendi.
Brexit'i para birliğinin uzun dönemli olarak ayakta kalabilmesi için gerekli olan derin siyasi entegrasyonun "tabutuna çakılan çivi" olarak değerlendiren bazı uzmanlar, Brexit'in ardından hükümetlerin, devlet borçları krizini daha fazla entegrasyon yoluyla çözmeye daha az istekli olabileceği uyarısında bulunuyor.
Brexit'in Almanya faturası 45 milyar euro
Brexit konusu, diğer AB ülkeleri ve küresel piyasaları da yakından ilgilendiriyor. Özellikle Birleşik Krallık ile ekonomik ve siyasi üst düzey ilişkilere sahip Avrupa'nın lokomotif ülkesi Almanya'nın, Brexit'ten ne düzeyde etkileneceği Alman ekonomik kuruluşları ve siyasilerin gündemini meşgul etmeye devam ediyor.
Yüksek teknolojili makineler ve otomobiller gibi dönemsel malların ihracatı konusunda uzmanlaşan Almanya, AB'de Brexit'ten en çok etkilenecek ülkelerden biri olarak görülüyor. Alman iş dünyası ve ekonomi çevrelerinde, potansiyel bir Brexit çalkantısının, Almanya'nın kısa vadeli yatırım ve ihracat görünümünü de olumsuz etkileyebileceği konuşuluyor.
Ayrıca, ülke ekonomisinin orta ve uzun vadeli büyüme dinamiklerinin de bu durumdan etkilenebileceği uzmanlar tarafından dile getiriliyor. Merkezi Frankfurt'ta bulunan DZ Bank'ın çalışmasında, Birleşik Krallık'ın AB'den ayrılmasının, Almanya'nın ihracatını etkileyebileceği için 2017 sonu itibarıyla ülkeye 45 milyar euroya mal olabileceği belirtildi.