BTP Liderinden 4 kritik tavsiye
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Trabzon'dan canlı yayınlanan ve Muharrem Bayraktar'ın sunduğu 'Diyalog Özel' programında 15 Temmuz darbe girişimini ve sonrasında yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.
Darbe girişiminin yapılış tarzının bir iç savaş hedefini de ortaya koyduğunu ifade eden Prof. Dr. Haydar Baş, "Eğer bu insanlar siyasilerle halkın arasını açmış olsaydı bizim asla sokağa çıkma imkânımız olamazdı. Hatta hiç ilgisi yokken geliyor ve halka ateş açıp vatandaşı öldürüyorlar. Yani bu kanlı bir çatışmanın provası mesabesinde görülen davranış biçimi" dedi.
Türkiye'nin ihtiyacı olan en acil şeyin birlik ve beraberlik olduğunu ifade eden BTP Lideri, hükümete bu konuda akil insanlar heyeti oluşturması tavsiyesinde bulundu.
Prof. Dr. Haydar Baş, "Siyasetin bu konuya eğilmesi, söz sahibi insanları biraya getirmesi hatta herkesten bir proje istemesi lazım. Ne yapabiliriz ya da ne yapmamalıyız şeklinde. Bunları gündeme getirmesi ve bu çalışmalara başlaması lazım" dedi.
EN TEMEL ŞART BİRLİK BERABERLİKTİR
Programda, "huzurlu bir Türkiye için en temel şart birlik beraberliktir" vurgusu yapan Prof. Dr. Baş şu tarihi uyarıyı yaptı: "Türkiye'yi ayakta tutacak olan ilk şart, Türk milletinin birliğidir, beraberliğidir. Sivil-asker, devlet-millet birliği şarttır. Bu olmadan Türk toplumunun ayakta durması asla mümkün olamaz. Burada zaman gelir sivil, zaman gelir asker yanlış yapabilir. Bunları tamamen suçlu olarak ele alıp da üzerine gitmek, bu kurumu tamamen yok etmek manasına geleceği için dikkatli davranıp tedavi mantığıyla işin üzerine gitmemiz lazım. Bir hastalık var ve biz bunu düzeltmeliyiz bu mantıkla hareket edilmesi lazım."
ALEVİ-SÜNNİ ÇATIŞMASI ÇIKARMAK İSTİYORLAR
Prof. Dr. Haydar Baş, konuşmasında Türkiye'yi yönetenlere ve toplumun tüm kesimlerine 4 kritik tavsiyede bulundu. BTP Lideri'nin üzerinde durduğu ilk konu mezhep çatışması planları oldu. "Türkiye'nin ne olursa olsun Alevi-Sünni çatışmasına girmemesi şarttır. Buna göre de tedbirlerin alınması lazım" diyen Prof. Dr. Haydar Baş, şöyle devam etti: "O tedbirlerin bugün alınması lazım. Eğer biz bunu tehir eder ve buna göre insanımızı yetiştirmez isek, o çatışma ortamı zuhur ettiği zaman bunun önüne geçmemiz asla mümkün olamaz. Neden? Çünkü bunun kıvılcımları, küllerin altındaki közler hala canlı bir şekilde duruyor. Çorum ve Maraş olaylarını hatırlayınız.
Binaenaleyh ciddi bir eğitim, yakınlaşma her şeyi halledebilecek bir reçete mukabilindedir. Alevi-Sünni birliğini, beraberliğini sağlayacağız. Bu konuda taviz verirsek kendi ayağımıza kurşun sıkarız. Bendeniz bunu çok mühim görüyorum. Batı hep bu mezhepçilik üzerinden Türk toplumunu bölmek istedi.
Batı bazen Alevilerin, bazen Sünnilerin yanında yer aldı. Şu anda bile İslam dünyasında Sünnilik ve Alevilik üzerinden fitneyi çıkardılar ve maalesef Irak'taki, Suriye'deki, her taraftaki bölünmeyi ve çatışmayı bu mezhep kavgalarıyla birlikte başlattılar, devam ettirdiler.
Bunun önüne geçmek için bu kavganın İslam akaidine göre haram olduğu, bir Müslüman'ı katletmenin ebedi cehenneme girmeye sebep olduğunu bütün Müslümanlar birbirine iletecekler. Böyle bir yola sapan insan kesinlikle Türkiye'nin bölünmesine taraf olan insandır. Bunda hiç kuşkunuz olmasın."
EKONOMİK DARBEYE DİKKAT
Prof. Dr. Haydar Baş'ın ikinci kritik uyarısı da ekonomi konusunda oldu. "Türkiye bundan sonra ekonomik bir darbe ve çöküntü ile de denenebilir" diyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, "Kim ne derse desin Türkiye'nin ekonomisi öyle güçlü bir ekonomi değil. Dikkat ederseniz bendenizin Rusya'ya gidişini bütün Türkiye çok iyi bilmesine rağmen hepsi bizi gizlemeye çalıştı. Benim ekonomi tezim Milli Ekonomi Modeli dünyada uygulanıyor. Senin ekonominin e'sinden haberin yok, beni gizlemeye çalışıyorsun.
Ben Türkiye'nin ekonomik çöküntü dönemine girmesinden endişe ediyorum. Zaten ekonomi sinyalleri de iç açıcı değil. Türkiye'nin girdisi, çıktısı, geliri, gideri, mali gücü ve parası hakkında zerre bilgisi olmayan adamlar kalkıyorlar ekonomiye yön verecekler ve Türkiye'yi bitirecekler.
Türkiye bu yönden de ciddi bir darbe alabilir. Biz buradan söylüyoruz. Şimdiden akıllarını başlarına almaları, ne yapılacaksa bunu tespit edip bunu devreye koymaları lazım. Ülkemizin darbelere, işgallere 'dur' diyebilmesi için ekonomik olarak da bağımsız olması şarttır. Bu da ancak benim dünyada uygulanan, kapitalizmi tarihe gömen Milli Ekonomi Modeli'min uygulanması ile mümkündür" dedi.
SOSYAL ÇÖKÜNTÜ BİTİRİLMELİ
Prof. Dr. Baş'ın mezhep çatışması provokasyonu ve ekonomiden sonra Diyalog Özel programında üzerinde durduğu üçüncü kritik konu sosyal çöküntü oldu.
Türkiye'de ciddi bir sosyal çöküntü olduğunu ifade eden BTP Genel Başkanı Baş, "Ahlak gitmiş, aile hayatı bozulmuş öyle ki yardımlaşma diye bir kurum kalmamış. Her şey menfaate bağlanmış. Böyle bir dünyada insanların birbirine destek olması asla düşünülemez. Bu anlayış bizi elbette iyi bir noktaya taşımaz, çökmemize sebep olur. Bunun önüne geçmemiz lazım. Şimdiden bunların tedbiri alınırsa biz bunları düzeltiriz" şeklinde konuştu.
DARBEYE NASIL EVLADA DERİZ?
BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş'ın üzerinde durduğu bir diğer hayati mesele de sosyal devlet projeleri oldu.
Milli Ekonomi Modeli'nde yer alan sosyal devlet projelerinin toplumsal barış için hayati önemde olduğunu belirten Prof. Dr. Baş, "Maalesef bu projeler de toplumda çok zayıf durumda. Buna her zaman değiniyoruz. Eğitim hizmetleri, sağlık hizmetleri vesaire bilhassa Güneydoğu'daki olayların önüne geçmek için sağlık, eğitim hizmetlerinin devreye girmesi lazım. Çalıştığının karşılığını alması lazım. İşi olması lazım, aşı olması lazım. Bütün bunları biz devreye koyduğumuz zaman göreceğiz ki, sosyal hayatımızda barış berkemal olmuş, artık bundan sonra inşallah savaşa da, darbeye de elveda deriz" şeklinde konuştu.