Ergenekon davasında Yargıtay nokta koydu
Ergenekon davasının temyiz incelemesini yapan Yargıtay 16. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozdu. Yargıtay, Ergenekon'da delillerin toplanmasında, hukuka aykırılık gördü ve hükmü tamamen bozdu. 231 sayfalık Yargıtay temyiz kararında, Danıştay saldırısı davası, Cumhuriyet gazetesine bomba atılması davası ve Genelkurmay eski Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un davasının ayrılmasını istendi. Karar yeniden yargılanma anlamına geliyor. Ergenekon davasında karar esas yönünden bozulurken Yargıtay'ın kararında Genelkurmay ve Emniyet gibi resmi kurumların "Ergenekon diye bir örgüt yok" açıklamasının dikkate alınmamasının hukuksuzluk olduğu belirtildi. Sanık ve avukatlara süre sınırı konularak savunma izni verilmesi, sözlü beyana izin verilmemesinin hukuksuz olduğuna dikkat çekilirken, geceleyin ifade alınmasının da hukuksuz olduğuna işaret edildi. Ergenekon davasında toplam 620 oturum yapıldı. 157 tanık dinlendi ve mahkeme 5 yıl sürdü. 2270 sayfa mütaala olduğu açıklanmıştı. Ceza Dairesi Heyeti, '16 bin 798 sayfalık bir karar verildi. Bu karar Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir ilktir' ifadelerini kullanmıştı. Dosya, Yargıtay'a ulaşırken 11 çuvalla gönderilmişti.
Davanın geçmişi
Ümraniye'deki bir gecekonduda 12 Haziran 2007'de ele geçirilen 27 el bombasıyla başlayan davanın mahkeme süreci tam 6 yıl 2 ay sürdü. 5 Ağustos 2013'te kararını açıklayan istanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, yargılamayı Silivri Cezaevi'ndeki duruşma salonunda yaptı. Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, iki kez ağırlaştırılmış müebbet ve 99 yıl hapis, Tuncay Özkan ağırlaştırılmış müebbet ve 22 yıl 6 ay hapis, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ müebbet, Doğu Perinçek ağırlaştırılmış müebbet, emekli Orgeneral Hurşit Tolon müebbet, Danıştay saldırısının faili Alpaslan Arslan iki kez ağırlaştırılmış müebbet, Mustafa Balbay 34 yıl 8 ay, Sinan Aygün 13 yıl 6 ay hapis cezasına mahkum edilirken, diğer sanıklara da çeşitli cezaları verildi. Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararı üzerine sanıklar tahliye edilmişti. 13. Ağır Ceza'nın 16 bin 600 sayfadan oluşan gerekçeli kararının taraflara tebliğ edilmesinin ardından dosya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilerek, Başsavcılığın tebliğnamesinde, ''usul'' yönünden bozma istenmişti. Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nde 6 Ekim 2015'te başlayan dava dünkü kararla 9 yıl sonra karara bağlanmış oldu.
Başbuğ'un açısından dosya kapanabilir
Karar üzerine Genelkurmay eski Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un avukatı İlkay Sezer davayla ilgili şunları söyledi: ''Yerel mahkeme hiçbir işlemi hukuka uygun yapmadı, hiçbir işlemi doğru değil. Tamamını bozuyoruz, esastan, usulden. Dellilerin toplanması, soruşturma aşaması, yargılama aşamasındaki savunma hakkının kısıtlanmasına yönelik her şey bizim en başından beri itiraz ettiğimiz, avukatla müvekkili arasındaki görüşmenin dinlenemeyeceğine dair, savunma hakkının kısıtlanamayacağına dair ihlaller, itirazların uygun şekilde değerlendirilmemesi, uydurma deliller... Savunma tarafının itirazlarını yerinde bulan çok esaslı bir bozma kararı verilmiştir. Daire, birleştirmeyi de, birleştirme kurallarına uygun olmadığını söyledi. Bunun için de Sayın Başbuğ ile ilgili dosyanın ayrılması gerektiğini söyledi. Bu karardan sonra olması gereken Sayın Başbuğ ile ilgili dosya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmeli, soruşturmayla ilgili konu da Sayın Başbuğ ile ilgili yasal olarak sayın Başbakan'ın izin vermesi gerekli. İzin verilirse işlemlere devam edilir, izin verilmezse Sayın Başbuğ açısından dosya kapanır.'' Ergenekon'da yargılanarak ceza alan ve yıllarca hapis yatanlar arasında yer alan CHP İstanbul Milletvekili emekli Albay Dursun Çiçek de şunları söyledi: "Çektiğimiz acıların, bize yapılan işkencelerin bedelini bir şartla affediyor, hakkımızı helal ediyoruz. O da bu suç örgütünden devletimizin, milletimizin temizlenmesidir.''