logo
16 NİSAN 2024

İstifa gelmedikçe TERÖR BİTMEZ

Türkiye'nin kalbi Ankara 156 gün içinde 3. kez intihar saldırısıyla sarsıldı. Bu kez Ankara'nın tam merkezi olan Kızılay'da otobüs durağındaki masum siviller hedef alındı. Tuhaf olan şu ki, Ankara kana bulandıkça, ilgililerin koro halinde 'güvenlik zafiyeti yok' diyerek koltuklarına daha da yapışması dikkat çekiyor
14.03.2016 00:00:00
YENİ MESAJ/ANKARA


Başkent Ankara 156 gün içinde 3. kez barbarca işlenen bir terör saldırısının hedefi oldu. Başkenti sarsan ilk canlı bomba eylemi 10 Ekim 2015'te Ankara Garı önünde meydana gelmişti. Sol grupları hedef alan IŞİD'li iki intihar bombacısının eyleminde 103 kişi hayatını kaybetti. Bu saldırı Cumhuriyet tarihinin en büyük terör saldırısı olarak kayıtlara geçti. Başkent bu saldırıdan yaklaşık 4 ay sonra bir kez daha terörün hedefi oldu. Bu seferki hedef Genelkurmay Başkanlığı idi. Merasim Sokak'ta lüks bir araçla gerçekleştirilen eylem sonucunda büyük çoğunluğu Genelkurmay personeli 29 kişi hayatını kaybetti. Eylemin yapıldığı yer Genelkurmay'a 30 metre, Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na ise yaklaşık 50 metre uzaklıktaydı. 
Ve 3. eylem... Pazar akşamı hainler bu sefer Kızılay'da otobüs durağında bekleyen ve otobüslere binen vatandaşları hedef aldı. Yine hareket halindeki lüks bir araçla düzenlenen terör saldırısında 37 vatandaşımız hayatını kaybetti. Kızılay'daki bu eylemi geçmiş saldırılardan ayıran temel fark ise doğrudan sivillerin hedef seçilmesi... Oysa önceki eylemlerde ya sol bir grup ya da güvenlik güçleri hedefti. Burada temel amaç halk arasında panik ve korkuya yol açarak Türkiye'yi kilitlemek olarak kendini gösteriyor. Böylece Türkiye'nin kalbine 5 ay içinde gerçekleştirilen 3 ayrı bombalı saldırıda 169 kişi öldü, yüzlerce kişi de yaralandı.
Hep 'güvenlik zafiyeti yok' diyorlar!
Türkiye'nin terör sarmalına girdiği bu dönemde İstanbul Sultanahmet'te de Alman turist kafilesini hedef alan saldırıda 10 Alman turist de hayata veda etti. Türkiye daha önce de Reyhanlı, Cilvegözü ve Suruç'ta bombalı saldırılara maruz kalmış ve bu saldırılarda da yüzden fazla vatandaşını kaybetmişti. Türkiye sürekli olarak terör örgütlerinin hedefi olurken, ülkeyi yönetenler her saldırıdan sonra 'güvenlik zafiyeti yok' açıklaması yapıyor. 105 kişinin öldüğü Ankara Garı saldırısından sonra dönemin İçişleri ve Adalet bakanları 'Güvenlik zafiyeti var mı?' sorusuna gülerek cevap vermişti. Sultanhmet saldırısından sonra Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş da aynı şekilde 'güvenlik zaafiyeti yok' açıklaması yaparken, Ankara Merasim sokak saldırısından sonra da benzer ifadeler kullanılmıştı.
22 gün sonra! 
Ankara'da 3. saldırı da kabul edilmeyen güvenlik ve istihbarat zafiyetinin bir kanıtı olarak kayıtlara geçti. 20 Şubat'ta Ankara Valiliği'nde ilgili bakanlarla birlikte brifing alan Başbakan Ahmet Davutoğlu, Başkentte güvenlik anlayışı ve konsepti oluşturacaklarını açıklamıştı.  Ankara Valiliği'nde açıklama yapan Davutoğlu, "Ankara'ya has Başkent güvenlik anlayışı ve konsepti bağlamında bir çalışmayı bugün ele aldığımız prensipler etrafında şekillendireceğiz. Başkentin özelliklerini gözeten yeni bir güvenlik anlayışıyla meseleyi ele alacağız. Ankara'nın önemli, bütün arterlerin, yol geçişlerinin, karayollarının kesiştiği alan olması nedeniyle, transit geçişler üzerindeki güvenlik tedbirleri göz önüne alacak, daha etkin, daha proaktif ve alan kontrolüne dayalı yaklaşımı egemen kılacağız. Emniyet birimlerimizden, jandarmamızdan, Ankara'da ihtiyaç olan personel ve ekipman değerlendirmemizi aldım. Bütün illerimizde ciddi bir ekipman yenilenmesi söz konusu olmuştu" şeklinde konuşmuştu. 
Gerekli tedbirleri alıyoruz
Terörist saldırılar 'güvenlik zafiyeti yok' iddialarına rağmen önlenemezken, Ankara'da 3. saldırının ardından da güvenlik zirvesi toplandı. Başbakan Davutoğlu başkanlığında yapılan toplantıdan sonra Adalet ve Sağlık bakanlarıyla birlikte açıklama yapan İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın şu sözleri dikkat çekici: "Gerekli tedbirleri sonuna kadar bütün ayrıntılarıyla alıyoruz ama tekrar söylüyorum, seyir halinde patlayıcı yüklü bir araçla yapılmıştır bu saldırı. Bunlara ilişkin de son derece ciddi tedbirler alınıyor, gözden geçiriliyor. Biliyorsunuz çok ciddi, her türlü ihtimali dikkate alan genelgeler yayınladık, uygulamalar yapıyoruz ama dünyanın her ülkesine maalesef terör yüzde yüz engellenebilen bir saldırı türü değil. Ama yüzde yüz engellemek için çalışmak bizim görevimiz ve vazifemiz."

Katil, üniversite öğrencisi S.Ç.D mi?
Ankara Kızılay'da 37 kişinin öldüğü saldırıyı gerçekleştiren kişinin ilk bulgulara göre PKK terör örgütü üyeliğinden yargılanan üniversiteli 24 yaşındaki S.Ç.D. olduğu öne sürüldü. Tekirdağ Marmara Ereğlisi doğumlu S.Ç.D.'nin Balikesir Üniversitesi Turizm Fakültesi Seyahat İşletmesi İkinci Öğretim Bölümü'ne 2012 yılında kayıt yaptırdığı ve okula geldikten bir süre sonra kayıplara karıştığı öğrenildi. S.Ç.D.'nin babası C.D.'nin 2013'te kızının kaybolduğuna dair polise başvurduğu öğrenildi. Ayrıca S.Ç.D.'nin, Balıkesir 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'de PKK terör örgütü üyeliği ve propogandası suçundan dört kadın arkadaşıyla yargılandığı belirtildi. S.Ç.D.'nin kimliğinin, hurdaya dönen bomba yüklü araçtan elde edilen ceset parçaları ve parmak izinden belirlenildiği, araştırmaların sürdüğü ileri sürüldü.

Pırlanta gibi gençler gitti
Kızılay'daki bombalı saldırıda yaşamını yitirenlerin otopsi işlemleri Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığı'nda tamamlanırken terör kurbanlarının kimlikleri belirlendi. Menfur saldırırıda hayata veda edenlerin çoğu üniversite öğrencisi... İşte o isimler: "Bağdat Çermik, Muharrem Çermik, Ayşe Bilgilioğlu, Perihan Çermik, Mehmet Yurtsever, Turgay Bulut, Fehmi Çetinkaya, Murat Gül, Hamide Sibel Çetinkaya, Sümeyra Çakmak (Gazi Üni. Kimya Öğretmenliği öğrencisi), Berkay Baş, Erdem Soydan, Taner Kılıç, Feyza Acısu, Sevinç Gökay, Kerim Sağlam (Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Öğrencisi), Ferah Önder, Oğuzhan Dura, Destina Peri Parlak (16 yaşında, Lise öğrencisi), Cemal Özdiker, Kemal Kalıç, Yaşar Durakoğlu, Kemal Bulut, Elif Gizem Akkaya (THK Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Öğrencisi), Ozan Can Akkuş, Atakan Eray Özyel, Nurettin Can Çalkınsın (Gazi Üni. Hukuk), Zeynep Başak Gürsoy (Ufuk Üni. Hukuk), Elvin Buğra Arslan (20 yaşında, üniversite öğrencisi), Mehmet Alan, Yusuf Özdemir (Lise öğrencisi), Nevzat Alagöz (polis memuru)." Görüldüğü gibi Ankara'daki menfur saldırıda hayatını yitirenlerin çoğu öğrenci... Bombalı saldırı kurbanlarından en fazla dikkat çeken isim ise ODTÜ Elektrik-Elektronik Mühendisliği Fakültesi 1. sınıf öğrencisi Ozancan Akkuş... Bölümüne LYS'de derece yaparak giren Akkuş'un yakın arkadaşı Ali Deniz de 10 Ekim 2015'teki Ankara Garı saldırısında hayatını kaybetmişti. Akkuş, yakın arkadaşının ölümünün ardından 10 Ekim'de sosyal paylaşım hesabından "Ankara'da okuyabilmekti en büyük hayali, nereden bilecekti ki?" iletisini paylaşmıştı. Galatasaraylı Umut Bulut'un babası Kemal Bulut da, Ankara saldırısında hayatını kaybetti. Milli futbolcu acı haberi Florya'da antrenmana çıkarken aldı.
Ticaret Bakanlığı'ndan çimento açıklaması
9 Nisan'dan önce gümrüklemesi yapıldı
Yerel seçimi kazanan CHP'yi uyardı
Bahçeli'den yeni anayasa çıkışı
Yargıtay'da başkanlık krizi sürüyor
17 turda da sonuç çıkmadı
Sadece karın doyurmanın maliyeti
Minimum 16 bin 646 TL
Tarımda maliyetler yükselmeye devam ediyor
Tarım ÜFE yıllık yüzde 61.87 arttı
Metin Cihan'dan İsrail'le ticaret konusunda yeni belge
'Bize yalan söylediler'
Altınok'u memleketinde bile geride bıraktı
Yavaş AKP'nin kalelerini de yıktı!
Tarladaki fiyatı 7 liraya kadar düştü
Enkaz kentte bereketli hasat
Uğur Dündar'dan 'babalık davası' hakkında açıklama
'Benim için konu kapanmıştır'
Yapılmaması gereken 5 yanlış
AKP'ye kurtuluş reçetesi yazdı
31 Mart sonuçları da masada olacak
Seçim sonrası ilk kabine toplantısı
2 metrelik engerek yılanı görüntülendi
Isırığı bir insanı öldürmeye yetiyor
İran korkusu geçti, katliam devam ediyor
İsrail ordusu camiyi bombaladı
Otomobil dereye uçtu
Araçtaki 5 kişiden 4'ü öldü
İlginç ayrıntı
İran'ın hava sahası açık ancak...
Ticaret Bakanlığı'ndan çimento açıklaması
9 Nisan'dan önce gümrüklemesi yapıldı
Yerel seçimi kazanan CHP'yi uyardı
Bahçeli'den yeni anayasa çıkışı
Yargıtay'da başkanlık krizi sürüyor
17 turda da sonuç çıkmadı
Sadece karın doyurmanın maliyeti
Minimum 16 bin 646 TL
Tarımda maliyetler yükselmeye devam ediyor
Tarım ÜFE yıllık yüzde 61.87 arttı
Metin Cihan'dan İsrail'le ticaret konusunda yeni belge
'Bize yalan söylediler'
Altınok'u memleketinde bile geride bıraktı
Yavaş AKP'nin kalelerini de yıktı!
Tarladaki fiyatı 7 liraya kadar düştü
Enkaz kentte bereketli hasat
Uğur Dündar'dan 'babalık davası' hakkında açıklama
'Benim için konu kapanmıştır'
Yapılmaması gereken 5 yanlış
AKP'ye kurtuluş reçetesi yazdı
31 Mart sonuçları da masada olacak
Seçim sonrası ilk kabine toplantısı
2 metrelik engerek yılanı görüntülendi
Isırığı bir insanı öldürmeye yetiyor
İran korkusu geçti, katliam devam ediyor
İsrail ordusu camiyi bombaladı
Otomobil dereye uçtu
Araçtaki 5 kişiden 4'ü öldü
İlginç ayrıntı
İran'ın hava sahası açık ancak...

Anayasa Mahkemesi Başkanvekilliğine Basri Bağcı seçildi

Anayasa Mahkemesi (AYM) üyesi Basri Bağcı, Yüksek Mahkemenin başkanvekilliği görevine seçildi

16.04.2024 12:39:00 / Güncelleme: 16.04.2024 12:44:12
AA
Anayasa Mahkemesi Başkanvekilliğine Basri Bağcı seçildi
Anayasa Mahkemesi Başkanvekilliğine Basri Bağcı seçildi

AYM Başkanı Zühtü Arslan'nın görev süresinin 20 Nisan'da dolacak olması nedeniyle 21 Mart'ta yapılan seçimde başkanvekilliği görevini yürüten Kadir Özkaya, Yüksek Mahkemenin yeni başkanı seçilmişti.

Edinilen bilgiye göre, Özkaya'dan boşalan başkanvekilliği görevi için AYM Genel Kurulunda seçim yapıldı. Basri Bağcı, 9 oy alarak salt çoğunluğu sağladı ve Anayasa Mahkemesi Başkanvekili oldu.

Bağcı'nın öz geçmişi

Basri Bağcı, 1967'de Ankara'nın Elmadağ ilçesinde doğdu, 1988'de Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu.

Ankara adli yargı hakim adayı olarak 1989'da mesleğe başlayan Bağcı, sırasıyla Sivas Gürün, Siirt Pervari, Konya Hüyük'te cumhuriyet savcılığı, Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığında adalet müfettişliği, adalet başmüfettişliği ve çeşitli görevlerinin ardından 2017'de Yargıtay üyeliğine seçildi.

Bağcı, 2 Nisan 2020'de Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilmiş, 6 Nisan 2020'de görevine başlamıştı.

Yargıtay Başkanı seçimi 17. turda da sonuçsuz kaldı

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılan başkanlık seçimlerinin 17. turunda da hiçbir aday salt çoğunluğu sağlayamadı

16.04.2024 12:13:00 / Güncelleme: 16.04.2024 12:34:24
AA
Yargıtay Başkanı seçimi 17. turda da sonuçsuz kaldı
Yargıtay Başkanı seçimi 17. turda da sonuçsuz kaldı

Mehmet Akarca, Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçildi, 4 yıllık görev süresi 24 Mart itibarıyla doldu.

Bu kapsamda Yüksek Mahkemenin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay üyeleri 25 Mart Pazartesi sandık başına gitti.

Seçimin ilk 16 turunda hiçbir adayın, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması üzerine bugün 17. tur oylaması yapıldı.

Oylama sonucu Mehmet Akarca 105, 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez 104, 3. Ceza Dairesi Başkanı Muhsin Şentürk ise 108 oy aldı. Seçime katılım 328 olarak kayıtlara geçerken, 1 boş oy kullanıldı, oylardan 10'u da geçersiz sayıldı.

Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçime 18. tur oylamayla devam ediliyor.

Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor. 

Metin Akpınar'ın kızı Duygu Nebioğlu'nun "Ablamın babası da ünlü" dediği isimin olduğu iddia edilen Uğur Dündar'dan açıklama

Sanatçı Metin Akpınar’ın yıllar sonra ortaya çıkan ikiz kızlarından Duygu Nebioğlu’nun “Bir ablamın da babası medya dünyasından çok ünlü bir isim” dediği kişinin gazeteci Uğur Dündar olduğu iddia edildi. Dündar, söz konusu iddiayı reddetti, "Adli tıp kurumu DNA incelemesini bitirdi ve biyolojik babalık iddiasını reddetti" dedi.
16.04.2024 08:27:00
Haber Merkezi
Metin Akpınar'ın kızı Duygu Nebioğlu'nun "Ablamın babası da ünlü" dediği isimin olduğu iddia edilen Uğur Dündar'dan açıklama
Metin Akpınar'ın kızı Duygu Nebioğlu'nun "Ablamın babası da ünlü" dediği isimin olduğu iddia edilen Uğur Dündar'dan açıklama
Sabah gazetesi, sanatçı Metin Akpınar'ın yıllar sonra ortaya çıkan ikiz kızlarından Duygu Nebioğlu'nun "Bir ablamın da babası medya dünyasından çok ünlü bir isim" dediği kişinin gazeteci Uğur Dündar olduğunu iddia etti.

Gazeteci Dündar'dan söz konusu iddiaya yalanlama geldi.

Sabah gazetesi Dündar hakkında açılan bir babalık davası olduğunu ve haziran ayınca görüleceğini iddia etmişti.


Dündar sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

"Bugünkü bir gazetede hakkımda babalık davası açıldığı ve haziran ayında karara bağlanacağı açıklanmış. Bugüne kadar mahkemenin aldığı gizlilik kararına titizlikle uyduk ve hep sustuk. Ama mademki karşı taraftan biri konuştu; kısaca net bir cevap vereyim: Mahkemenin her iki tarafı sevk ettiği ve SON SÖZÜ SÖYLEYECEK KURUM OLAN ADLİ TIP KURUMU DNA İNCELEMESİNİ BİTİRDİ VE BİYOLOJİK BABALIK İDDİASINI REDDETTİ. Benim ve Avukatım Murat Ergün için konu kapanmıştır... Kamuoyuna saygıyla duyurulur."

Ramazanda iftarda fast-food tercih edildi

 
Yemeksepeti, GetirYemek ve Trendyol Yemek, Ramazanda iftarda yemek tercihlerini açıkladı. 
15.04.2024 22:45:00
AHMET TURAN YİĞİT
Ramazanda iftarda fast-food tercih edildi
Ramazanda iftarda fast-food tercih edildi

Yemeksepeti verilerine göre bu sene en çok tercih edilen yemek döner olurken, tatlı siparişlerinde de önemli bir artış gözlemlendi. Döneri pizza ve burger izledi. Geçtiğimiz yıl zirvede olan burger, bu sene tahtını dönere kaptırırken, tatlıda ise profiterol öne çıktı. Sipariş rekoru ise tam 9 bin 887 TL'lik bir siparişle kırıldı. Bu siparişin içeriği de menülerin çeşitliliğini gösteriyor. Özellikle kahve, tatlı ve salata mutfaklarında öne çıkan ürünler dikkat çekiyor.

Trendyol Yemek verilerine göre ise iftar ve sahur sofralarının bir numaralı tercihi lahmacun oldu. Tatlılarda en çok profiterol tercih edilirken, Ramazan ayının vazgeçilmez içeceği ayran oldu. Çorbada mercimek ilk sırada yer aldı.

GetirYemek'te ise çorbalarda mercimek birinciliğini korudu. Fırın sütlaç popülerliğini devam ettirse de soğuk baklava sürpriz bir çıkış yaptı. İftar saatlerinde en çok tavuk tantuni dürüm sipariş ederken, onu tavuk döner dürüm ve Adana dürüm izledi. Tatlıda künefe sürpriz bir çıkışla ikinciliğe yerleşti. Sahur mönüsünde lahmacun; tavuk tantuni ve döner dürümün önünde birinci oldu.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.