Kuşlara da acımıyoruz
Anadolu'dan geçen Akdeniz/Karadeniz Kuş Göç Yolu, Avrupa'yı Afrika'ya bağlayan üç büyük kuş göç yolundan biri. Göç eden kuşlar üzerindeki en büyük tehditler arasında çarpışma, elektriğe çarpılma, yasadışı avcılık, zehirlenme ve dinlenme alanlarının yok edilmesi var
11.05.2016 00:00:00
YALÇIN ERKOL/İSTANBUL
Yapılan çalışmalar her yıl iki defa olmak üzere yaklaşık 2 milyon yırtıcı kuş ve leyleğin İstanbul Boğazı'nı, ortalama 1.2 milyon yırtıcının ise Çoruh Vadisi'ni kullanarak Hatay'da bulunan Belen Geçidi üzerinden Afrika'ya devam ettiğini ortaya koyuyor. Bu da ülkemiz üzerinden yılda yaklaşık 6.5 milyon kuşun göç ediyor olması anlamına geliyor.
Göç eden kuşlar üzerindeki en büyük tehditler arasında çarpışma, elektriğe çarpılma, yasadışı avcılık, zehirlenme ve dinlenme alanlarının yok edilmesi var. Türkiye'de ise İstanbul'da inşaatı devam eden 3. havaalanı ve 3. köprü ve gelecekte sebep olacakları hızlı şehirleşme başta küçük orman kartalı olmak üzere birçok göç eden kuş türünün Avrupa ve dünya nüfuslarını tehlikeye atacak. Ülkemizde, göç eden kuşlara yönelik tehditlerin arasında yasadışı avcılık da önemli bir yere sahip. Göç eden kuşlar konusunda birçok uzmanın ortak olarak Bird Conservation International (Uluslar arası Kuş Koruma Dergisi) isimli bilimsel bir dergide yayınladıkları yeni bir akademik çalışmaya göre, Türkiye'de yılda ortalama 117 bin 300 kuş yasadışı yöntemlerle öldürülüyor. Aynı çalışmada Türkiye'de düzenli olarak görülen her 5 kuş türünden birinin yasadışı yöntemlerle avlandığı belirtiliyor. Bu katliamın boyutunu, bu yıl, üveyik ve elmabaş patka gibi tehlikede olmayan türlerin de Dünya Doğa Koruma Birliği (IUCN) tarafında nesli tehlike altında olarak tanımlanması kanıtlıyor.
Konu hakkında açıklama yapan Doğa Derneği Koruma Koordinatörü Itri Levent Erkol ise "Her yıl Avrupa ve Asya'dan üreme amacıyla Afrika'ya göç eden milyonlarca göçmen kuş özellikle Belen Geçidi gibi dar boğazlarda kaçak avcılık sebebiyle öldürülüyorlar. Anadolu misafirperverliğini bu canlılara sunmak elimizdeyken onlara silah doğrultuyoruz. Zaten göç boyunca aç, susuz ve yorgun kalan konuklarımızı yok ediyoruz. Her yıl birkaç kuş türünün daha nesli tehlike altına giriyor. Bu yüzden 'Aman avcı vurma bizi' diyoruz" dedi.
Yapılan çalışmalar her yıl iki defa olmak üzere yaklaşık 2 milyon yırtıcı kuş ve leyleğin İstanbul Boğazı'nı, ortalama 1.2 milyon yırtıcının ise Çoruh Vadisi'ni kullanarak Hatay'da bulunan Belen Geçidi üzerinden Afrika'ya devam ettiğini ortaya koyuyor. Bu da ülkemiz üzerinden yılda yaklaşık 6.5 milyon kuşun göç ediyor olması anlamına geliyor.
Göç eden kuşlar üzerindeki en büyük tehditler arasında çarpışma, elektriğe çarpılma, yasadışı avcılık, zehirlenme ve dinlenme alanlarının yok edilmesi var. Türkiye'de ise İstanbul'da inşaatı devam eden 3. havaalanı ve 3. köprü ve gelecekte sebep olacakları hızlı şehirleşme başta küçük orman kartalı olmak üzere birçok göç eden kuş türünün Avrupa ve dünya nüfuslarını tehlikeye atacak. Ülkemizde, göç eden kuşlara yönelik tehditlerin arasında yasadışı avcılık da önemli bir yere sahip. Göç eden kuşlar konusunda birçok uzmanın ortak olarak Bird Conservation International (Uluslar arası Kuş Koruma Dergisi) isimli bilimsel bir dergide yayınladıkları yeni bir akademik çalışmaya göre, Türkiye'de yılda ortalama 117 bin 300 kuş yasadışı yöntemlerle öldürülüyor. Aynı çalışmada Türkiye'de düzenli olarak görülen her 5 kuş türünden birinin yasadışı yöntemlerle avlandığı belirtiliyor. Bu katliamın boyutunu, bu yıl, üveyik ve elmabaş patka gibi tehlikede olmayan türlerin de Dünya Doğa Koruma Birliği (IUCN) tarafında nesli tehlike altında olarak tanımlanması kanıtlıyor.
Konu hakkında açıklama yapan Doğa Derneği Koruma Koordinatörü Itri Levent Erkol ise "Her yıl Avrupa ve Asya'dan üreme amacıyla Afrika'ya göç eden milyonlarca göçmen kuş özellikle Belen Geçidi gibi dar boğazlarda kaçak avcılık sebebiyle öldürülüyorlar. Anadolu misafirperverliğini bu canlılara sunmak elimizdeyken onlara silah doğrultuyoruz. Zaten göç boyunca aç, susuz ve yorgun kalan konuklarımızı yok ediyoruz. Her yıl birkaç kuş türünün daha nesli tehlike altına giriyor. Bu yüzden 'Aman avcı vurma bizi' diyoruz" dedi.