Şehitlerimizi vatanın bağrına uğurladık
Adliyede düzenlenen törenin ardından cenaze aracıyla İzmir Valiliği önünde getirilen şehidin Türk bayrağına sarılı naaşı, meydanda hazırlanan platforma konuldu. Bu sırada kardeşleri, şehidin fotoğrafını taşıdı. Şehit Fethi Sekin'in kardeşleri Ahmet, Vedat, Fikret, Fikriye Sekin ile Lütfiye Şahin ve Fethiye Acun, naaşın başına gelerek bir süre dua etti, tabuta sarıldı.
Daha sonra şehidin eşi Rabia Sekin ve çocukları Burak Tolunay, Zeynep Dila ve Nisa, babalarının naaşının başında tabuta sarılarak gözyaşı döktü. Anne Rabia Sekin, tabuta sarılarak ağlayan çocuklarını "Ağlama kızım dik durmalıyız" sözleriyle teselli etti, eşinin tabutunu okşayarak "Allah senden razı olsun" dedi.
Şehidin küçük kızı Nisa, tabutun başından bir süre ayrılmak istemedi. Yakınlarının yardımıyla kendilerine ayrılan bölüme geçen Sekin ailesinin, töreni bir süre el ele tutuşarak takip ettikleri gözlendi.
Ellerindeki Türk bayraklarıyla kuvvetli sağanağa rağmen alana gelen çok sayıda İzmirli, "Şehitler ölmez, vatan bölünmez", "Polise uzanan eller kırılsın", "Kahrolsun PKK", "Şehidim hakkını helal et bize" ve "Ne mutlu Türk'üm diyene" sloganları attı.
'Son mermisine kadar çatıştı'
İzmir İl Emniyet Müdürü Hüseyin Aşkın İzmir ve Türkiye'nin bugün çok büyük bir kahramanı uğurladığını belirterek, Fethi Sekin'in "Ölürsem şehit, kalırsam gazi" inancıyla yoğrulduğuna ve ay yıldızlı üniformasını kefen yaptığına işaret etti.
Aşkın, dünkü terör saldırısında bombalı aracı ilk Fethi Sekin'in fark ettiğini ve kalabalığı uzaklaştırdığını, otomatik tüfekle kendisine ateş eden hainlere karşı tereddüt etmeden ateş ettiğini, birini vurduğunu anlatarak, şöyle konuştu:
"Kahraman şehidimiz son mermisine kadar teröristlerle çatıştı ve alçaklar tarafından vurularak şehit edildi. Kahraman silah arkadaşlarımız çok şükür şehidimizin kanını yerde bırakmadı. Ecdadımızın bizlere emaneti olan bu vatanı her birimiz canımız pahasına koruyacak ve gelecek nesillere tertemiz teslim edeceğiz. Bu yolda önümüze çıkan hainlere gereken dersi vermekte bir an bile tereddüt etmeyeceğiz. Tüm dünya şunu bir kez daha bilsin, hain piyonlar ve onların sinsi sahipleri asla bu devleti yıkamayacak, bu yüce milleti bölemeyeceksiniz."
Vatandaşlar şehidi dualarla uğurladı
Konuşmaların ardından şehidin naaşı, dualar eşliğinde omuzlarda taşınarak cenaze aracına konuldu.
Bu sırada şehidin küçük kızı Nisa gözyaşları içinde naaşın önünde yürüdü. Emniyet Müdürü Aşkın da naaşı omuzladı. Şehidin naaşı tekbir getirilerek cenaze aracına konduktan sonra eşi Rabia Sekin, bir süre araca eşlik ederek yürüdü.
Alkışlar ve sirenler eşliğinde hareket eden cenaze aracının geçişi sırasında meydanda toplanan çok sayıda vatandaşın da gözyaşlarına hakim olamadığı, dua ettiği gözlendi. Şehidin naaşı, özel uçakla defnedilmek üzere memleketi Elazığ'a gönderildi.
Heykeli dikilecek
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir'deki adliye binasında şehit düşen kahraman polisi memuru Fethi Sekin'in adının bir parka verileceğini ve heykelinin dikileceğini söyledi.
Kocaoğlu, twitter üzerinden bir açıklama yaparak, parkın resmini paylaştı ve "Kahramanımızın adını, şehit düştüğü adliyenin yakınında 40 dönüm üzerine kurduğumuz parka veriyoruz. Bir de heykelini dikeceğiz" notunu düştü.
İzmir Barosu'nda gözyaşları sel oldu
Hain terör saldırısında şehit mübaşir Musa Can için de İzmir Barosu'nda tören düzenlendi. Törende şehidin ailesi ağıtlar yakarken gözyaşları sel oldu.
Törene Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Ege Ordusu Komutanı Abdullah Recep, İzmir İl Emniyet Müdürü Hüseyin Aşkın, İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Doğru, İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan, İzmir Adliyesi çalışanları ve şehitlerin yakınları katıldı. Şehitlerin ailelerinin feryatları yürek burkarken, tören alanında "Şehitler ölmez vatan bölünmez" sloganları atıldı.
'Her yerde babamın ayak izleri var'
Şehit Musa Can'ın dershanede okuyan küçük kızı Başak Can, "Burada her yerde babamın ayak izleri var. Bir daha buraya gelemem. Buraya gelmemeliydim. Bu benim buraya son gelişim olacak. Onu öylece bırakıp gitmişler mi? Hiç mi yardım eden olmamış" dedi.
Can'ın Ankara Üniversitesi'nde okuyan büyük kızı Emine Can ise şehidin tabutuna sarılarak gözyaşı dökerken, şehidin en büyük oğlu ise sinir krizi geçirdi. Can'ın kardeşleri de sinir krizi geçirerek, sağlık ekipleri tarafından tedavi altına alındı.