ORHAN DEDE/HABER-ANALİZ

NATO'daki ortağı Türkiye'yi küstürme pahasına terör örgütü PKK'nın Suriye'deki kolu PYD/YPG'yi desteklemeye devam eden ABD'nin bölgedeki hedefi yalnızca görünen şeyler, yani DEAŞ, El KAide ve El Nusra gibi örgütlerle mücadele değil.

Aynı zamanda gizli bazı hedeflerini de Suriye'de gerçekleştirmeye çalışıyor ABD. Rusya tarafından dün yapılan açıklamalar, ABD'nin Suriye bağlamındaki gizli planları konusunda ipuçları veriyor. Rusya Güvenlik Komitesi Uluslararası Güvenlik Sekreteri Yardımcısı Aleksandr Venediktov, Suriye'deki barış ve istikrarı ABD'nin YPG'nin denetimindeki bölgede yaklaşık 20 askeri üs kurması gibi dışarıdan müdahalelerin bozduğunu belirtti. Venediktov şöyle konuştu: "Suriye'ye barış ve istikrarın getirilmesi sürecine krize dışarıdan yapılan müdahaleler engel oluyor. Sözgelimi, YPG'nin kontrolündeki bölgelerde ABD'ye ait yaklaşık 20 askeri üs kuruldu. Ayrıca ABD'nin Şam'ın onayı olmadan Suriye-Ürdün sınırındaki El Tanf'ta yaklaşık 55 kilometrelik alanı işgal etmesi de hayret verici. Bölgede kötü anlamda ünlü Rukban sığınmacı kampı var. Burada, ABD'nin burnunun dibinde silahlı örgütlerden militanlar serbestçe hareket ediyor" dedi.

Bu kadar üs ne için?



Terör örgütü DEAŞ ile sözde mücadele kapsamında PKK'nın Suriye'deki uzantısı YPG'ye büyük miktarlarda silah desteği veren ABD, Suriye topraklarındaki askeri üslerinin sayısını arttırmak için çalışmalarını da aktif şekilde sürdürüyor.

Dereke, Sabah el-Hayr, Aynisa, Tilsemen, Tabka, Celebiye, Herbheşk, Miştanur, Sırrin, Tanf, Münbiç ve Tilemir bunlar Suriye'de ABD üslerinin bulunduğu kentlerden bazıları. Suriye'nin kuzeyinde terör örgütü YPG'nin kontrol ettiği bölgede 10 kadar askeri üssü olduğu tahmin edilen ABD'nin Rusya'nın son açıklamasında 20 tane askeri üssü olması, bu kadar üs ne için sorusunu gündeme getirdi.

Üstelik de DEAŞ'ın artık neredeyse tamamen yok edildiği Suriye'de bu kadar askeri üs kurması ABD'nin başka planları olduğunu gösteriyor.

Gelişmeler ABD'nin PYD/YPG üzerinden başta Suriye'nin kuzeyi olmak üzere bölgede kalıcı olmak istediği gösteriyor.

2000'li yılların başında yaptığı bir konuşmasında "ABD kendine vatan arıyor" diyen Prof. Dr. Haydar Baş'ın ne kadar büyük bir öngörü sahibi olduğu bu olaylarla bir kez daha anlaşılmış oluyor.

ABD kendine vatan arıyor



Sözkonusu konuşmasında batılı ülkelerin gözünün Türkiye'nin de içinde bulunduğu tarihi Mezopotamya topraklarında olduğunu söyleyen

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, şu dikkat çekici açıklamaları yapmıştı: "Kabul etseniz de etmeseniz de Avrupa ve Amerika coğrafyasını terk edecek. Neden? Biliyorsunuz gulfstream sıcak su akıntısı büyük okyanustan başlıyor, Endonezya yakınlarından Hint okyanusuna geçiyor. İngiltere ve İzlanda üzerinden Kuzey Buz Denizi'ne kadar geliyor. Şimdi bütün bu bölgelerde soğuyan su iklimi değiştiriyor. İfadelere göre 20 yıl kadar bir süre içerisinde gerek Avrupa'da gerekse de Amerika'da şiddetli soğuklar hâkim olacak. Şimdi bu insanlar kendilerine yaşayacak coğrafya arıyorlar. Nasıl biz zamanlar Orta Asya'da yaşarken kıtlık ve kuraklık yüzünden coğrafyamızı terk ettik Anadolu coğrafyasına hicret ettikse bu adamlar da kendilerine bir vatan arıyorlar. Tarihi Mezopotamya bölgesi, Anadolu en verimli coğrafya olduğundan onların gözümde ve gönlünde?"