logo
19 NİSAN 2024

Vatan sevgisi ve birlik ruhu imandandır

'Vatan sevgisi en büyük zaaftır' diyen din kisveli hocaların fitnesine dikkat çeken gazeteci-yazar Yusuf Karaca, "Müslüman'ın vatan savunması kalbinde başlar. Bu savunma direncinin özünü, imanı oluşturur. Bu nedenle de, ülke toprağında gözü olanlar önce Müslüman'ın imanında delikler açmaya kalkmışlardır" dedi
03.11.2016 00:00:00
"Vatan sevgisinin imandan olduğu" Sevgili Peygamberimizin mübarek beyanıdır. Öyle ise vatanı gerçek manada ancak imanı olanlar sevebilirler.

Vatan sevgisi, turnusoldür!
Bir insanın imanının olup olmadığını anlamak görevimiz değil ama alameti, vatan sevgisidir.
Vatan namustur. Namusun korunduğu mekândır. Üzerinde ezanın okunduğu topraktır. Uğrunda kanların döküldüğü, kutsal topraktır.
Müslüman oturduğu eve veya malına saldırıldığı zaman, onu korumak ve kendini müdafaa nasıl dinin bir emriyse, vatan da Müslümanların ortak evidir. Onu korumak ve muhafaza etmek uğrunda ölürsen şehit, kalırsan gazi olursun.
Müslüman olmayanların da vatana saldırı anında, birlikte hareket etmeleri, esastır. Peygamber Efendimiz Medine'ye hicretlerinde Yahudilerle bir anlaşma yapmıştı. Bu anlaşmada "vatanları olan Medine'ye bir saldırı olursa beraber savunma yapacakları" konusu imza altına alınmıştır. Yani vatanı korumak hem ulusal, hem de dini bir görevdir.
Türk vatanına kast edenler, Türk savunmasını içerden bozguna uğratmak için, milletin kendinden görünen tiplerini kiralayarak, hoca kılıklı kişileri kullanmaları çok manidardır. Tarihte de bunun örnekleri var, şimdi de?
'Vatan sevgisi imandandır'
Müslüman'ın vatan savunması kalbinde başlar. Bu savunma direncinin özünü, imanı oluşturur. Bu nedenle de, ülke toprağında gözü olanlar önce Müslüman'ın imanında delikler açmaya kalkmışlardır.
"Vatan seccademi serdiğim yerdir" veya "vatan sevgisi en büyük zaaftır" diyen Amerikan hocaları, Müslüman Türk'ün imanına fitne Sızıntı'sı yapmışlardır. Bunların namaz kılmaktan dizleri de şişse, ağlamaktan gözleri de kızarsa, salya sümükleri birbirine de karışsa, bilelim ki imanları sıfırla çarpılmıştır.
Allah'ın Peygamberinin "vatan sevgisi imandandır" dediği hakikate, zaten ancak Gülengiller "zaaf" diyebilirler. Bu nedenle Peygamberin şefaati yerine, Brüksel'den şefaat dilenmişler. Bu nedenle, vatan toprağı yerine, ABD kucağını seçmişler.
İman; sarık ve cübbede değil, yalnız kalpte saklanır. İskilipli Atıf'ın da sarık ve cübbesi vardı, unutmayalım.
Düşman vatanımıza dünkü gibi topla tüfekle gelmedi. "Dinlerarası Diyalog"la veya Medeniyetlerarası İttifak" ile geldi. AB Uyum Yasaları ve Gümrük Birliği ile geldi. ABD ve NATO ile geldi. IMF ile ve Kapitalizm'le, serbest piyasa ekonomisiyle, avro ve dolarla geldi.
Ve hatta iktidarlar eliyle geldi.
Diyalog'la 40 bin kilise açıldı
Düşman işgal ederek bir tek kilise dikemezken, "Diyalog"la 40 bin kilise açtı vatan toprağında. "Medeniyetler İttifakı" adı altında "ne istedilerse" aldılar.
Kalplerinde imanı ve ruhlarında vatan sevgisi olanlar, "Diyalog" illetine "hayır" dedi. Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Ne AB, ne ABD, tam Bağımsız Türkiye" diye açtığı bayrak altında toplandılar! O bayrağın, vatan savunması için açıldığını gördüler. Baş siyasetin, vatan müdafaası olduğunu kavradılar!
"Ayağa kalk Türk milleti!" kükreyişlerinin, bir iman haykırması olduğunu yaşadılar!
"Sahipsiz olan vatanın batması haktır/Sen sahip olursan, bu vatan batmayacaktır" Baş öğüdünün, şiirsel dilini çözdüler.
Darısı tüm Türk Milleti'nin başına?
"Bu vatan, çocuklarımız ve torunlarımız için cennet yapılmaya layıktır" diyen Atatürk, vatanı cennet yapacak ekonomik atılımlar yapmış, iktisat kongreleri düzenlemiş, fabrikalar kurmuştur. Günümüz dünyasında vatan, sadece silah ve askerle korunamaz. Paranı koruyamazsan vatanını da koruyamazsın.
Vatan içindekiler ile korunur
Dedik ya düşman; dolarla, Avro ile Gümrük Birliği ile geldi diye. Gümrük duvarlarınız yoksa sınırda askerleriniz boşuna bekliyor. Vatan içindekiler için korunur, içindekilerle korunur. Vatandaşlarını başkalarına muhtaç edenler, küresel tefecilere ve soygunculara soyduranlar, gün gelir vatanı da koruyamaz hale gelirler.
Vatan sevgisi kuru ifadelerle olmaz. Lise sonda tanıma şerefine nail olduğum Prof. Dr. Haydar Baş'tan duyduğum ilk sözler, "Allah, Peygamber, vatan" kavramlarıydı. Bugün de aynı kavramları bir arada sadece O'ndan duyuyoruz. Allah demek vatan demeye engel değil, vatan demek Allah demeye engel değil. Bilakis gerçekten Allah diyenlerin dillerinde vatan kavramının düşmemesi gerekir ve vatan diyenlerin de Allah demekten asla vazgeçmemeleri gerekir.
Ne yazık ki bu ülkede, kavramları bile savaştırıyorlar. İslam ile birlikte "vatan ve Atatürk" diyen tek adres, Türk'ün düşmeyen kalesi Haydar Baş anlayışıdır.
Ve sadece O, bu ülkede; "Milli bütünlüğümüz dini bütünlüğümüzün, dini bütünlüğümüz, milli bütünlüğümüzün teminatıdır" dedi.
Ve sadece O, bu ülkede; "Dini bütünlüğümüze kast edenler, hedefleri vatan toprağıdır" dedi.
Ayrılık da, birlik de kalpte başlar
"Diyalog'da maksat, ülkeyi işgale hazırlamaktır" dediler. O nedenle bugün çok daha iyi anlıyoruz ki, vatan savunması Haydar Baş'la olmaktır.
Bu ülkede din adına papaz ve hahamlarla birlik içinde olanlar, onlarla "iftar" adında yemek toplantısı pozları verenler ve onlara destek verenler, ne isterlerse verenler, "hep birlikte Türkiye'yiz" diyerek ülkeyi bugünkü hale getirdiler.
Prof. Dr. Haydar Baş ise Aleviler ve Sünnilerle, Atatürk'le pozlar vererek, "Alevi-Sünni kardeştir, ayıranlar kalleştir" dedi.
Ayrılık da kalpte başlar, birlik de?
Kalplerinde birlik olmayanların, toplumda birliği savunmaları imkânsız...
Özde birlik içinde olmayanların, sözde birlikleri dağılmaya mahkûmdur. İslam inancı birliği emreder, İslam olmayan inançlar da tefrikayı ve ayrılığı körükler.
Akif'in dediği gibi; "Girmeden tefrika bir millete düşman giremez/Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez."
Günümüzde "İslam" diyenlerin daha çok tefrikayı körükledikleri bir vakadır. Böyle bir İslam, Allah dini İslam olamaz. Gittikleri yola iyi baksınlar. Kendilerinden ABD ve İsrail razıysa, Allah razı olmaz. ABD ile saflarını kontrol etsinler.
Kıblelerine baksınlar!
Kıble mi, Beyazsaray veya Brüksel mi?
Bindikleri gemi Vatikan gemisi mi, Nuh'un gemisi mi?
Yolları Papa'yla mı kesişiyor yoksa Hz Ali ile mi?
Ve bu sorgulamayı yapmak uyanmak için şart. Uyanmayan ve uykuda olanların, kimin rüyasında uyanacakları belli olmaz!
O yüzden; Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Ayağa kalk Türk Milleti!" çağrıları çok önemli. Doğruda ayağa kalkmayan bir milletin, yanlışta sürünmesi bir sonuçtur.
Hakta ayağa kalmayan bir milletin, bâtılda boğulması kaderi olur. Kaynaklarının sömürülmesini seyreden bir toplum açlıktan kırılması normaldir.
İşte tüm bu namüsait şartlardan kurtulmanın yolu; ömrünü birlik beraberliğe adamış, bu milletin uyanması için seferber etmiş, iş ve aş sahibi olması için projeler geliştirmiş, milli devlet ve sosyal devletin kitabını yazmış, birliğin adresini yılmadan göstermiş, Hoca Türk, Baş Türk, Prof. Dr. Haydar Baş ile olmaktır.
O'nu duyan ve O'nunla olanlara selam olsun!
Onun çağrılarını ve çığlıklarını duydukları halde duymazdan gelenlere yazıklar olsun.
 
(Bu metin, gazeteci-yazar Yusuf Karaca'nın, İstanbul'da gerçekleştirilen Milli ve Dini Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler Sempozyumu'nda sunduğu tebliğdir).
 
 
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
İran'dan saldırıya ilişkin açıklama geldi
'3 mini İHA saldırısı püskürtüldü'
Şehit edilen babasının koltuğuna oturdu
29 yıl önce babası o koltuktaydı
Kaçak kazı zannedildi gerçek bambaşka çıktı
Soruşturma devam ediyor
Depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Binalar ve minareler yıkıldı
2 kurşun camlara isabet etti
Holding binasına ateş açıldı
Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla dayanıp ateşe verdi
Gürültü kavgasını özel harekat bitirdi
İsrail'den İran'a misilleme
İran'da uçuşlar askıya alındı
'Hasarlı evlere girmeyin'
Açıklama sırasında depreme yakalandı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
İran'dan saldırıya ilişkin açıklama geldi
'3 mini İHA saldırısı püskürtüldü'
Şehit edilen babasının koltuğuna oturdu
29 yıl önce babası o koltuktaydı
Kaçak kazı zannedildi gerçek bambaşka çıktı
Soruşturma devam ediyor
Depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Binalar ve minareler yıkıldı
2 kurşun camlara isabet etti
Holding binasına ateş açıldı
Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla dayanıp ateşe verdi
Gürültü kavgasını özel harekat bitirdi
İsrail'den İran'a misilleme
İran'da uçuşlar askıya alındı
'Hasarlı evlere girmeyin'
Açıklama sırasında depreme yakalandı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı

Dilan ve eşi Engin Polat'ın soruşturması şüphelilerine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye

İstanbul merkezli 6 ilde düzenlenen ve Dilan Polat ile eşi Engin Polat'ın da tutuklandığı soruşturma kapsamında, 16 şüphelinin "vergi usul kanuna muhalefet" suçundan tahliyesine karar verildi

19.04.2024 12:08:00 / Güncelleme: 19.04.2024 12:14:38
AA
Dilan ve eşi Engin Polat'ın soruşturması şüphelilerine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Dilan ve eşi Engin Polat'ın soruşturması şüphelilerine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca, Engin Polat ve Dilan Polat'ın aralarında olduğu 16 şüpheli hakkında "Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi, Vergi Usul Kanunu ile Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi kanunlarına muhalefet" ile "suç örgütü kurma ve üye olma" suçlarından yürütülen soruşturma sürüyor.

Soruşturma kapsamında, aylık tutukluluk incelemesi yapan sulh ceza hakimliği, 16 şüphelinin "vergi usul kanununa muhalefet" suçundan tahliyesine karar verdi.

Hakimlik, şüphelilerin "suç örgütü kurma ve üye olma", "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama" ve "Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun'a muhalefet" suçlarından ise tutukluluk hallerinin devamına hükmetti.

Ne olmuştu?

İstanbul merkezli 6 ilde 1 Kasım'da ve devamında düzenlenen operasyonlarda, Dilan Polat ve eşi Engin Polat'ın da aralarında bulunduğu 24 şüpheli gözaltına alınmıştı.

Soruşturma kapsamında daha önce şirketlerinde yapılan aramalarda dijital materyal ve defterlere el konulan Polat çiftinin de yer aldığı şüphelilerle ilgili MASAK ön inceleme raporu hazırlanmış, raporda tasfiye halindeki 3 firmadan aile bireylerine ait şirketlere sözde ticaret karşılığında sahte fatura kesilmesi yöntemiyle 200 milyon lira para girişi olduğu belirlenmişti.

Paranın yine aile bireylerine ait şirketler arasında transfer edildiği, son aşamada ise Engin Polat'ın sahibi olduğu Milda Gayrimenkul isimli firmada toplanarak gayrimenkul ve çok sayıda araç alındığının tespitinin ardından İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, şüphelilerin kimliklerini belirlemiş, İstanbul merkezli Ankara, Yalova, Ordu, Kırklareli ve Manisa'da 43 adrese eş zamanlı operasyon düzenlemişti.

Soruşturma kapsamında çalışmalarını sürdüren ekipler, Dilan ve Engin Polat'a ait bir medikal şirketin Ankara'da başka bir firmaya isim hakkını verdiğini, bu firmanın hesabındaki 1 milyon 800 bin liranın da ortakların kişisel hesaplarına aktarılmaya çalışıldığını tespit etmişti.

Dilan Polat, Engin Polat ve Sıla Doğu'nun da aralarında bulunduğu şüphelilerden 16'sı tutuklanmıştı.

Hakimlik, 27 şirkete kayyum atanmasına hükmetmişti.

Soruşturma kapsamında, Dilan Polat'ın 2019'da "şampiyonlar ligi" adıyla sosyal medya hesabından paylaştığı fotoğrafta yer alan bazı kişiler kimlikleri tespit edilip soruşturmaya dahil edilmiş, savcılık, sosyal medya fenomeni olan bu kişiler hakkında yurt dışına çıkış yasağı getirilmesini talep etmişti.

Anadolu 2. Sulh Ceza Hakimliği, sosyal medya fenomenleri Eylül Öztürk Özkan, Feyzanur Başar, İleyda Topal, İlke Ela Göz, Kadir Yiğit, Mervenur Korkut, Muhammet Oğuz Başar, Murat Yiğit, Nurgül Yiğit, Tolunay Topal, Tuğba Demirhan, Yavuz Selim Korkut, Habip Özsefil, Huri Özsefil ve Özge Duman'a yurt dışına çıkış yasağı getirmişti. 

5.6 büyüklüğündeki Tokat depreminde 338 konut hasar gördü

Tokat'ın Sulusaray ilçesinde geçtiğimiz gün etkili olan depremlerde 338 konut hasar gördü.
19.04.2024 10:50:00
İhlas Haber Ajansı
5.6 büyüklüğündeki Tokat depreminde 338 konut hasar gördü
5.6 büyüklüğündeki Tokat depreminde 338 konut hasar gördü
Tokat'ın Sulusaray ilçesinde en şiddetlisi 5.6 büyüklükteki depremler Tokat'ta 3, Yozgat'ta da 3 ilçede hasara neden oldu.

Hasar tespit çalışmaları sürerken şuana kadar yapılan tespitlere göre 338 konut, 99 ahır ve 12 cami ve 1 fırında hasar oluştu.

Panikle kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı.

Yozgat ve Tokat'ta hasar tespit çalışmalarının akşam saatlerinde tamamlanması bekleniyor.

Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk

Türkiye'nin, geçen yıl sonu itibarıyla 22 milyon 206 bin 34 olarak belirlenen çocuk nüfusu, ülke nüfusunun yüzde 26'sını oluşturdu
 

 
19.04.2024 10:34:00 / Güncelleme: 19.04.2024 10:43:28
AA
Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk
Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk

Türkiye İstatistik Kurumu, 2023 yılına ilişkin çocuk istatistiklerini açıkladı.

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre, 2023 yıl sonu itibarıyla Türkiye nüfusu 85 milyon 372 bin 377 kişi iken bunun 22 milyon 206 bin 34'ü çocuk olarak kayıtlara geçti.

Çocuk nüfusun yüzde 51,3'ünü erkek, yüzde 48,7'sini kız çocuklar oluşturdu.

Birleşmiş Milletler tanımına göre, 0-17 yaş grubunu içeren çocuk nüfus, 1970 yılında toplam nüfusun yüzde 48,5'ini oluştururken bu oran 1990'da yüzde 41,8 ve 2023'te yüzde 26 oldu.

Nüfus projeksiyonlarına göre, çocuk nüfus oranının 2030'da yüzde 25,6, 2040'ta yüzde 23,3, 2060'ta yüzde 20,4, 2080'de yüzde 19 olacağı öngörüldü.

Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin çocuk nüfus oranları incelendiğinde, 2023'te çocuk nüfus oranının AB ortalaması yüzde 18 oldu.

AB üye ülkeleri içinde en fazla çocuk nüfus oranına sahip ülkeler sırasıyla yüzde 23,4 ile İrlanda, yüzde 21,1 ile Fransa ve yüzde 20,9 ile İsveç olarak kaydedildi.

Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu ülkeler ise sırasıyla yüzde 15,1 ile Malta, yüzde 15,4 ile İtalya, yüzde 15,9 ile Portekiz olarak belirlendi.

Türkiye'nin çocuk nüfus oranının AB'ye üye ülkelerden daha yüksek olduğu görüldü.

 

İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı

İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-İran seferini yapan uçak, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı
19.04.2024 10:29:00
İhlas Haber Ajansı
İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı
İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı
İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-İran seferini yapan uçak, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı. Uçak yaklaşık 2 saat sonra tekrar havalandı.

İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-Tahran seferini yapan Meraj Airlines uçağı, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı. Bir süre havalimanında bekleyen yolcular, yaklaşık 2 saat sonra hava sahasının açılmasıyla birlikte yeniden Tahran'a havalandı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.