Temmuz ayında Şanlıurfa Siverek'te sakallı, cübbeli, şalvarlı bir mahluk 'Dinimizde putperestlik yoktur' dedi ve Atatürk büstüne saldırdı.
Ağustos ayında Eskişehir Tepebaşı'nda Atatürk büstünün üzeri spreyle boyandı.
Yine Ağustos ayında Atatürk'e çiçek veren kız heykeline saldırılarak zarar verildi.
Mersin Anamur Devlet Hastanesi bahçesindeki Atatürk büstüne bir yaratık sopayla saldırdı.
İstanbul Ümraniye'de bir okulun bahçesinde bulunan Atatürk büstü sarıklı cübbeli bir şahıs tarafından yerinden sökülerek yere atıldı.
Rize'de bir polis memuru Atatürk'ün heykelin önüne geçerek 'Allah'a kul olun Atatürk'e tapmayın' diye bağırarak ve havaya ateş açtı.
Sosyal medyada gündem olan videoda iki embesil genç Atatürk ve annesine ağıza alınmayacak küfürler ederek takkeli tarihçi bozuntusunu savundu.
Trabzon Of'ta bir şahıs Atatürk büstünün üzerine hakaret dolu yazılar yazdı.
Nurcu Zehra Vakfı'nın kurucusunu anlatan bir kitapta 'Cuma hutbesini dinliyorduk. Konu ertesi günkü 30 Ağustos Zafer Bayramı idi. Hutbede malum adamın ismi okununca namazı kılmadan çıktık' ifadeleri içimizdeki Cumhuriyet düşmanlarının tetikte olduklarının ispatı.
Bu örnekleri yakın zamana bakarak çoğaltabiliriz.
Ne gariptir ki bu saldırıları gerçekleştirenlere 'akli dengesi yerinde değil' tanısı koyuluyor.
Bizim teşhisimize göre Atatürk'e saldırıp düşmanlık edenlerin ya dengesi bozuktur ya da imanı bozuktur.
Bu konuda saldırıyı yapanlara koyulan teşhis konusunda bir problem yok.
Asıl problem her hafta Atatürk heykellerine yapılan saldırıların giderek artması.
Prof. Dr. Haydar Baş, Atatürk Vatan'dır dedikçe birilerinin oyunları yine bozuluyor.
O oyunları bozdukça itlerini Atatürk'ün heykellerine saldırmaya gönderiyorlar.
Saldırıları yapanların tipik sakallı, cübbeli, şalvarlı, takkeli yeni Osmanlıcı avanesinden olması da tesadüf falan değil.
Cumhuriyet kurulduğundan beri bu tiplerle Atatürk de savaştı.
Sadece isimler ve simalar değişiyor, film her zaman aynı.
Ama kurban olduğum Allah da memleketimizi hiçbir zaman sahipsiz bırakmadı.
Senaryoyu emperyalistler yazar, paralı ajanlar başrolü oynar, akılsız ve imansızlar figüran olur, 100 yıl önce Allah'ın mükafatı asker Atatürk bu oyunu bozdu, bugün de hoca Atatürk Haydar Baş oyunları bozdu.
Safınızı iyi seçin?
Ağustos ayında Eskişehir Tepebaşı'nda Atatürk büstünün üzeri spreyle boyandı.
Yine Ağustos ayında Atatürk'e çiçek veren kız heykeline saldırılarak zarar verildi.
Mersin Anamur Devlet Hastanesi bahçesindeki Atatürk büstüne bir yaratık sopayla saldırdı.
İstanbul Ümraniye'de bir okulun bahçesinde bulunan Atatürk büstü sarıklı cübbeli bir şahıs tarafından yerinden sökülerek yere atıldı.
Rize'de bir polis memuru Atatürk'ün heykelin önüne geçerek 'Allah'a kul olun Atatürk'e tapmayın' diye bağırarak ve havaya ateş açtı.
Sosyal medyada gündem olan videoda iki embesil genç Atatürk ve annesine ağıza alınmayacak küfürler ederek takkeli tarihçi bozuntusunu savundu.
Trabzon Of'ta bir şahıs Atatürk büstünün üzerine hakaret dolu yazılar yazdı.
Nurcu Zehra Vakfı'nın kurucusunu anlatan bir kitapta 'Cuma hutbesini dinliyorduk. Konu ertesi günkü 30 Ağustos Zafer Bayramı idi. Hutbede malum adamın ismi okununca namazı kılmadan çıktık' ifadeleri içimizdeki Cumhuriyet düşmanlarının tetikte olduklarının ispatı.
Bu örnekleri yakın zamana bakarak çoğaltabiliriz.
Ne gariptir ki bu saldırıları gerçekleştirenlere 'akli dengesi yerinde değil' tanısı koyuluyor.
Bizim teşhisimize göre Atatürk'e saldırıp düşmanlık edenlerin ya dengesi bozuktur ya da imanı bozuktur.
Bu konuda saldırıyı yapanlara koyulan teşhis konusunda bir problem yok.
Asıl problem her hafta Atatürk heykellerine yapılan saldırıların giderek artması.
Prof. Dr. Haydar Baş, Atatürk Vatan'dır dedikçe birilerinin oyunları yine bozuluyor.
O oyunları bozdukça itlerini Atatürk'ün heykellerine saldırmaya gönderiyorlar.
Saldırıları yapanların tipik sakallı, cübbeli, şalvarlı, takkeli yeni Osmanlıcı avanesinden olması da tesadüf falan değil.
Cumhuriyet kurulduğundan beri bu tiplerle Atatürk de savaştı.
Sadece isimler ve simalar değişiyor, film her zaman aynı.
Ama kurban olduğum Allah da memleketimizi hiçbir zaman sahipsiz bırakmadı.
Senaryoyu emperyalistler yazar, paralı ajanlar başrolü oynar, akılsız ve imansızlar figüran olur, 100 yıl önce Allah'ın mükafatı asker Atatürk bu oyunu bozdu, bugün de hoca Atatürk Haydar Baş oyunları bozdu.
Safınızı iyi seçin?
Furkan Talay / diğer yazıları
- Atatürk’ün en büyük düşmanını açıklıyorum / 22.12.2020
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018