İHH, 2. FETÖ veya Deniz Feneri e. V olabilir mi?

21. yüz yıl adeta cevaplarını alamadığımız sorular, yüz yılı oldu. Bu cevapsız soru konularından biri de İsrail. Din eğitimi almış, bu sahada aktif (maaşlı) görev yapan veya medyada kalem oynatan, aktif siyasete giren birçok arkadaşımız var.
Soruyoruz; İsrail ile bir başka parti mesela DYP veya rahmetli Demirel böylesine bir yakınlaşmaya yani siyasi, askeri, ekonomik iş birliği içerisine girseydi, İsrail'in önündeki her türlü engelleri kaldırsaydı, hatta İsrail'in kanlı, çirkef, aşağılayıcı tutumlarına 'eyvallah' çekip her şartta, 'sen, benim dostumsun, sana ihtiyacım var' deseydi, yorumlarınız nasıl olurdu? 
Bugün cevap yok. Oysa dün (2002'den önce) cevaplar açık ve netti; Mason, Yahudi uşağı, Allah ve Resulü, onları dost edinmeyin yoksa onlardan olursunuz, diye emrediyor. Sen, nasıl onları dost edinirsin. Sen nasıl Müslüman katilleri ile el sıkışır, dost olursun gibi vaazları, fetvaları çok dinledik di mi! Hayırdır! Şimdi ne oldu? Yoksa (haşa) dinin hükümleri mi değişti!
Evet, en son İsrail'in NATO'ya girişine karşı tüm engelleri kaldırdı hükümet. Gazetemiz bunu manşet, yazarlarımız derinlemesine analizlerle bir kez daha anlattı milletimize. Duyan var mı? Duyan var mı? Kalp kulağı açıklar dışında yok. 
İsrail'e, NATO vetosunun kaldırılmasına bir kişi daha itiraz etti. İHH başkanı ve yönetim kurulu. O gün İHH'da görev yapan, göklere çıkaran hem de AKP'li olan, din eğitimi de almış bir arkadaşa, hem İHH'nın açıklamalarını, hem de kaldırılan vetoyu sordum.
Cevap tek kelimelik çok yerli ve milli oldu; 'konjonktür.' 
Neyse! Yıllardan beri BOP karşısında, ABD, AB ve İsrail yakınlaşmalarında sesi soluğu çıkmayan İHH, Mavi Marmara katliamından ve sonrası ortaya çıkan süreçlerde hükümete karşı yarı sesli bir isyan duruşu göstermeye başladı. En son İsrail'e NATO vetosunun kaldırılmasıyla sesleri biraz daha yükseldi. İHH başkanı Bülent Yıldırım, hükümeti şu açıklamalarıyla sorgulamaya kalktı; 
"Mavi Marmara davasında, BM raporuna göre bile yüzde 100 haklı iken neden İsrail'in NATO vetosunu kaldırıyoruz. Biz bunun hesabını şehit ailelerine nasıl vereceğiz? Gazze ablukasının kaldırılması lazım. Çünkü biz güçlüyüz. Şehit aileleri için tazminatın gündeme getirilmesi rencide edicidir. Biz davalardan vazgeçmeyeceğiz. Kimse de bizi vazgeçiremez." 
İHH, 'terörist' ilan edilmiş. 
Evet, bu gerçeği de İHH başkanı ifade ediyor. Yıldırım; "Türkiye, yabancı istihbaratlardan gelen bilgiler doğrultusunda 40 bin kişiye ülkeye giriş yasağı koydu. G-87 ve G-89 kodları. G-89 kodu. Her türlü terör eylemi yapabilir anlamına geliyor. Bu kodu bana ve yönetim kurulu üyemiz Osman Atalay'a da koymuşlar? Listedeki herkesin DAEŞ'le bağlantılı olduğu lanse edilmiş. Bununla ilgili dava açacağız."
Valla! İtirazla teröristlikten' kurtulurlar mı, kurtulamazalar mı bilmem ama Libya'dan gelen gemi, MİT tırları vs. konularda adı geçen İHH hakkında adliye koridorlarında birçok dosya gezdiğini duyuyoruz.  
Menfaat telini koparırlarsa bir anda bakmışsınız ki, İHH, 2. FETÖ veya 2. Deniz Feneri e.V olmuş olabilir. Olabilir mi? Dün duasına sığınılan F. Gülen, örgüt lideri olduğuna göre neden olmasın!